Suriye Demokratik Konseyi, Ankara'nın seferberliği karşısında Washington ve Paris'in arabuluculuğuna güveniyor

SDK Danışma Ofisi Başkanı, SDG'nin çözümden sonra Suriye ordusunun bir parçası olacağını söyledi

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi yetkilileri, Suriye'nin kuzeyindeki Rakka kentinde bulunan merkezlerinin önünde (Şarku'l Avsat)
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi yetkilileri, Suriye'nin kuzeyindeki Rakka kentinde bulunan merkezlerinin önünde (Şarku'l Avsat)
TT

Suriye Demokratik Konseyi, Ankara'nın seferberliği karşısında Washington ve Paris'in arabuluculuğuna güveniyor

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi yetkilileri, Suriye'nin kuzeyindeki Rakka kentinde bulunan merkezlerinin önünde (Şarku'l Avsat)
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi yetkilileri, Suriye'nin kuzeyindeki Rakka kentinde bulunan merkezlerinin önünde (Şarku'l Avsat)

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) siyasi kanadı Suriye Demokratik Konseyi (SDK), Suriye'nin kuzeyindeki çatışmaların ve  Türkiye'nin politikasına karşı Ankara ile diyaloğa hazır olduğunu ve SDG'nin Suriye ordusuna entegre edileceğini açıkladı.

SDK Danışma Ofisi Başkanı Riyad Derar Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, ABD elçisi Scott Bowles ve Fransız mevkidaşı Fabrice Duplechin'in Türkiye ile savaşı yatıştırmak için çalıştıklarını söyledi. Derar, “İstikrara ulaşmayı gerçekten istediğimiz için Türkiye ve desteklediği gruplar, Kürtler ve SDG ile savaşmakla tehdit ediyor. Özgürlük Şafağı Operasyonu’na katılan gruplar Şam operasyonuna katılmadı ve sadece Halep kırsalındaki Tel Rıfat'ı ve Kürtlerin çoğunlukta olduğu Halep'in Eşrefiye ve Şeyh Maksud mahallelerine girdi” ifadelerini kullandı.

Kuzeydeki Halep vilayetinin doğu kırsalındaki Ayn el-Arap (Kobani) şehrine atıfta bulunan Derar, “Türkiye ile barışa giden en iyi yol, tehdit altındaki bölgelerin silahsızlandırılması ve doğrudan siyasi diyaloglara girilmesidir” dedi.

yjukı
Münbiç'te Türkiye destekli gruplarla yaşanan çatışmalarda öldürülen beş militanın cenaze töreni sırasında SDG üyeleri (AFP)

Türkiye uzun zamandır Özgürlük Şafağı Operasyonu’na katılan grupların Halep vilayetinin yaklaşık 160 kilometre doğusunda yer alan Ayn el-Arap kentinin kontrolünü ele geçirmesi tehdidinde bulunuyordu. Suriye-Türkiye sınırına komşu olan bu kent, 2 Temmuz 2014'te DEAŞ'ın ele geçirmek amacıyla düzenlediği geniş çaplı saldırının ardından uluslararası dikkatleri üzerine çekti. YPG’nin DEAŞ'la mücadele için burada savaştı. Daha sonra burası, savaşçıları desteklemek için ilk saldırılarını gerçekleştiren ABD liderliğindeki uluslararası koalisyonla iş birliğinin başlangıç noktası oldu. Radikal örgüt yaklaşık 6 ay süren şiddetli çatışmaların ardından yenilgiye uğratıldı.

Savaşı yatıştırmak

Derar, ABD'li ve Fransız arabulucuların ‘savaşı yatıştırmak için çalıştıklarını, çünkü önce istikrara ulaşmak ve ardından Şam'a giderek Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) ile Suriye'yi birlikte yönetmek için bir tür mutabakata varmak istediklerini’ söyledi. Derar, Türkiye'nin ‘kuzey bölgelerindeki varlığı ve demografik değişim yoluyla Suriye pastasını paylaşmak istediğini, böylece katılımı kontrol edebileceğini ve Suriye'ye müdahale oyununu bir kez daha yürütebileceğini’ belirtti.

Suriyeli Kürtler on yıllar süren marjinalleşmenin ardından, özellikle 2012 sonunda Suriye rejim güçlerinin bölgelerinden çekilmesinden sonra, Suriye'nin kuzeyindeki etkilerini giderek arttırdılar ve özyönetim, askeri ve güvenlik güçleri kurmayı başardılar. Ancak Türkiye yanlısı grupların Tel Rıfat kasabasını, Şehba bölgesindeki köyleri ve Halep'in doğu kırsalındaki Münbiç şehrini ele geçirmesi ve Kobani şehrine doğru ilerlemesiyle birlikte YPGi 8 Aralık'ta Saldırganlığı Caydırma Operasyonu'nun başlamasından bu yana önemli kasabaları kaybetti.

‘Uluslararası toplumun yokluğu’

Suriye'deki bu hızlı değişimden faydalanan tek ülkenin Türkiye olduğuna dikkat çeken Derar, “Ankara iyi komşuluk ilişkilerine yöneldiğinde rahatça girebilir. Ancak şimdi Suriyeli grupları kışkırtma yöntemiyle, gerekli olmayan bir şey yapıyor ve uluslararası toplumun Suriye'de olup bitenlere kayıtsız kalmasından faydalanıyor” şeklinde konuştu.

vfbg
Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Türkiye-Suriye sınırındaki askeri birliklerden askerlerle birlikte. (Millî Savunma Bakanlığı)

Derar, ABD'nin Türkiye'nin Kürtlerin yoğunlukta olduğu ana omurgasını YPG’nin oluşturuğu Suriye Demokratik Güçleri’ne  yönelik politikasından memnun olmadığını düşünüyor. “ABD'den bu eylemin skandal ve kabul edilemez olduğuna dair özel sinyaller geliyor. Buna izin verilemez. Ancak Trump'ın Türkiye'yi övmesi, Erdoğan'ı akıllı ve anlayışlı olarak nitelemesi üzerine Erdoğan bu cesaretlendirme fırsatından yararlandı” ifadelerini kullanan Derar, SDK’nin Şam'daki yeni hükümetle iletişim kurmak üzere bir heyet oluşturduğunu açıkladı.

Derar, “Müzakereler, Suriye topraklarının birleştirilmesi, tüm Suriyelilerin geçiş aşamasına ilerlemesi ve sonraki hükümete katılımı yoluyla sonuca ulaşabiliriz” diye konuştu. Heyetin Suriye'nin başkentine gidişinin gecikmesini şu anda bölgede yaşanan savaşa ve Türkiye'nin artan tehditlerine bağlayan Derar, “Bu tehditler sona erdiğinde heyet Şam'a gitmeye hazır olacaktır” dedi.

Özerk Yönetim'in bir sonraki Suriye hükümetine ve geçiş dönemi faaliyetlerine katılmaya hazır olduğunu vurgulayan Derar sözlerini şöyle noktaladı: “SDG çözümden sonra Suriye ordusunun bir parçası olacak ve ulusal ordu kurulduğunda biz de onun bir parçası olacağız.”



Suriyeli muhalif gruplar Savunma Bakanlığı çatısı altında birleşmeyi kabul etti

Suriyeli Hıristiyanlar dün Şam'ın Bab Tuma mahallesinde, Hama vilayetinin es-Sukaylebiyye kasabasında maskeli kişiler tarafından bir Noel ağacının yakılmasını protesto etmek için bir gösteri düzenledi. (EPA)
Suriyeli Hıristiyanlar dün Şam'ın Bab Tuma mahallesinde, Hama vilayetinin es-Sukaylebiyye kasabasında maskeli kişiler tarafından bir Noel ağacının yakılmasını protesto etmek için bir gösteri düzenledi. (EPA)
TT

Suriyeli muhalif gruplar Savunma Bakanlığı çatısı altında birleşmeyi kabul etti

Suriyeli Hıristiyanlar dün Şam'ın Bab Tuma mahallesinde, Hama vilayetinin es-Sukaylebiyye kasabasında maskeli kişiler tarafından bir Noel ağacının yakılmasını protesto etmek için bir gösteri düzenledi. (EPA)
Suriyeli Hıristiyanlar dün Şam'ın Bab Tuma mahallesinde, Hama vilayetinin es-Sukaylebiyye kasabasında maskeli kişiler tarafından bir Noel ağacının yakılmasını protesto etmek için bir gösteri düzenledi. (EPA)

Suriyeli yetkililer dün (Salı), liderlerinin yeni yönetimin lideri Ahmed eş-Şera ile bir araya gelmesinin ardından silahlı grupların Savunma Bakanlığı çatısı altında birleştirilmesi konusunda anlaşmaya varıldığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Suriye resmi haber ajansı SANA'dan aktardığına göre eş-Şera, aralarında Ceyşu’l İslam, Ahrar eş-Şarkiye, Cephe Şamiye ve Tecemmu eş-Şehba liderlerinin de bulunduğu 15'ten fazla silahlı grubun lider ve temsilcileriyle bir araya geldi. SANA tarafından yayınlanan fotoğraflarda eş-Şera'nın etrafının Suriye Demokratik Güçleri (SDG) dışında bir dizi grup lideriyle çevrili olduğu görüldü. SDG Medya Merkezi Direktörü Ferhad Şami, ‘konunun bölgesel güçlerin hegemonyasından uzakta, doğrudan SDG liderliği ile Şam arasında görüşülmesi gerektiğini’ belirtti.

Bu gelişme, Suriye'nin kuzeydoğusunda SDG ile Türk güçleri ve müttefiki Suriye Milli Ordusu (SMO) arasındaki çatışmaların devam ettiği bir dönemde yaşandı. SDG'nin Halep vilayetindeki Münbiç kentine doğru ilerlediği ve kenti geri almak için bazı köylerin kontrolünü ele geçirdiği bildirildi. DEAŞ'la Mücadele Uluslararası Koalisyonu iki taraf arasında ateşkes sağlamaya çalışıyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Uluslararası Koalisyon güçlerinin dün Ayn el-Arap'ta (Kobani) birkaç askeri araçtan oluşan bir devriye gerçekleştirdiğini ve devriye unsurlarının, bölgedeki gerilimi sınırlandırmak ve yıkımdan korumak amacıyla Türk güçleri ve ona sadık gruplar ile SDG arasındaki müzakereleri ve arabuluculuğu denetlemek için geçici bir bina kurduğunu bildirdi.

Öte yandan bilgi sahibi kaynaklar Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) dışişleri bakanlarının Suriye'deki gelişmeleri görüşmek üzere yarın (Perşembe) bir araya geleceğini belirtti. Kaynaklar, toplantının Kuveyt'te yapılacağını ve eski Devlet Başkanı Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından Suriye'de yaşanan son gelişmelerin ele alınacağını söyledi.