Es-Safadi Şam'da eş-Şera ile görüştü: Suriye'den Ürdün'e uyuşturucu ve silah kaçakçılığıyla mücadelede iş birliği yapacağız

Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi ve yeni Suriye yönetiminin lideri Ahmed eş-Şera Şam'da bir araya geldi. (AFP)
Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi ve yeni Suriye yönetiminin lideri Ahmed eş-Şera Şam'da bir araya geldi. (AFP)
TT

Es-Safadi Şam'da eş-Şera ile görüştü: Suriye'den Ürdün'e uyuşturucu ve silah kaçakçılığıyla mücadelede iş birliği yapacağız

Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi ve yeni Suriye yönetiminin lideri Ahmed eş-Şera Şam'da bir araya geldi. (AFP)
Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi ve yeni Suriye yönetiminin lideri Ahmed eş-Şera Şam'da bir araya geldi. (AFP)

Ürdün Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Dışişleri Bakanı Eymen es-Safadi'nin bugün Şam'da yeni Suriye yönetiminin lideri Ahmed eş-Şera ile bir araya geldiği belirtildi.

Ürdün Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan fotoğraflarda es-Safadi ve eş-Şera el sıkışırken görülürken, görüşmenin Şam’ın neresinde gerçekleştiği belirtilmedi. Dışişleri Bakanlığı daha önce yaptığı kısa bir açıklamada, es-Safadi'nin bugün Şam'ı ziyaret ederek Suriye'deki yeni yönetimin lideri eş-Şera ve bazı Suriyeli yetkililerle görüşeceğini bildirmişti.

Bu ziyaret, Devlet Başkanı Beşşar Esed'in 8 Aralık'ta devrilmesinden bu yana Ürdünlü üst düzey bir yetkili tarafından Suriye'ye yapılan ilk ziyaret. Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Ürdün İletişim Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Muhammed el-Mumini dün (Pazar) gazetecilere yaptığı açıklamada, “Ürdün'ün Suriye'deki son olaylara yönelik tutumu, iki kardeş ülke arasındaki ilişkilerin samimiyetinin yanı sıra Suriye'nin güvenliğinin, toprak bütünlüğünün ve kurumlarının istikrarının sağlanmasına yönelik desteğini ifade etmektedir. Bu istikrar Ürdün devletinin çıkarlarına olumlu yansıyor ve sınırlarının güvenliğini pekiştiriyor” ifadelerini kullandı.

Ürdün'ün Suriye ile 375 kilometrelik bir kara sınırı bulunuyor. Amman, Suriye'de çatışmaların başladığı 2011 yılından bu yana 1,3 milyondan fazla Suriyeli mülteciye ev sahipliği yaptığını söylüyor ve Birleşmiş Milletler'e (BM) göre Ürdün'de yaklaşık 680 bin kayıtlı Suriyeli mülteci bulunuyor. Ürdün İçişleri Bakanı perşembe günü yaptığı açıklamada, Beşşar Esed rejiminin devrilmesinden bu yana toplam 7 bin 250 Suriyelinin Ürdün sınırından ülkelerine geri döndüğünü söyledi. Ürdün 14 Aralık'ta sekiz Arap ülkesi, ABD, Fransa, Türkiye, Avrupa Birliği (AB) ve BM dışişleri bakanlarının katılımıyla Suriye konulu bir toplantıya ev sahipliği yaptı.

Kral 2. Abdullah, Ürdün'ün Suriyelilere desteğini ve iradelerine saygısını vurgulayarak, muhalif grupların Şam'a girip Devlet Başkanı Beşşar Esed'i devirdiklerini açıklamalarının ardından ülkenin ‘kaosa’ sürüklenmemesi çağrısında bulundu.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığına göre es-Safadi bugün yaptığı açıklamada, eş-Şera ile Suriye'den Ürdün'e uyuşturucu ve silah kaçakçılığıyla mücadele için iş birliği yapma konusunda anlaştıklarını söyledi.

Ürdün son yıllarda başta Captagon olmak üzere silah ve uyuşturucu kaçakçılığından çok zarar gördü. 2011 yılından bu yana Suriye'de devam eden kanlı çatışmalar yarım milyondan fazla insanın ölümüne, büyük bir yıkıma ve ülke içinde ve dışında milyonlarca insanın yerinden edilmesine neden oldu.

Ürdün söz konusu kaçakçılık operasyonlarının ‘organize’ hale geldiğini ve bazen insansız hava araçlarının (İHA) kullanıldığını söylüyor. AFP'ye göre Ürdün bu İHA’ları düşürmek için defalarca hava kuvvetlerini kullandı ve birçok kaçakçıyı tutukladı yahut öldürdü. Captagon üretimi bölgede yeni değil. Suriye 2011'de savaşın patlak vermesinden önce de bu maddenin ana kaynağıydı, ancak çatışma bu maddenin üretimini daha popüler hale getirdi ve ihracatının artmasına yol açtı.



ABD, Yemen’de Husilere saldırıları artırdı: 200'den fazla kişi öldü

Amerikan ordusunun Hudeyde'deki limana saldırısının ardından yangın çıkmıştı (Reuters)
Amerikan ordusunun Hudeyde'deki limana saldırısının ardından yangın çıkmıştı (Reuters)
TT

ABD, Yemen’de Husilere saldırıları artırdı: 200'den fazla kişi öldü

Amerikan ordusunun Hudeyde'deki limana saldırısının ardından yangın çıkmıştı (Reuters)
Amerikan ordusunun Hudeyde'deki limana saldırısının ardından yangın çıkmıştı (Reuters)

ABD, Yemen’deki Husilere saldırıları artırırken, İran destekli grup bunu propagandasını güçlendirip savaşçı devşirmek için kullanmayı hedefliyor. 

ABD Başkanı Donald Trump, Truth Social platformundan 15 Mart'ta yaptığı açıklamada, orduya Yemen'deki Husilere karşı "büyük bir saldırı" başlatma talimatı verdiğini belirtmişti.

AFP’nin aktardığına göre, Washington’ın tekrar “terör örgütü” listesine aldığı Husilere yönelik marttan beri düzenlenen saldırılarda 200’den fazla kişi öldürüldü. 

Ottawa Üniversitesi’nden Ortadoğu uzmanı, Husilerin saldırılara karşı propaganda stratejisini şöyle anlatıyor: 

Husiler, ABD'nin yoğunlaştırdığı hava saldırılarını kesinlikle propaganda amaçlı kullanmaya çalışıyor. Kendilerini ABD'ye ve bölgesel ortaklarına karşı direnişin liderleri olarak konumlandırmak için enformasyon operasyonları düzenliyorlar. Buna ülke içinde eleman devşirme faaliyetlerini artırmak da dahil.

ABD'li analist Mohammed Albasha da Amerikan ordusunun saldırılarını artırmasının, Husilerin savaşçı devşirme faaliyetlerini hızlandırmasına yol açtığına dikkat çekiyor. 

Washington merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün eylüldeki raporunda, Husilerin 13 ila 25 yaşlarında çocukları devşirdiği, bu faaliyetlerin 7 Ekim 2023’teki Gazze savaşıyla birlikte yoğunlaştığı aktarılmıştı. Husiler, Gazze savaşında Hamas’a destek vererek ABD, İsrail ve Birleşik Krallık’a karşı silahlı mücadeleye başlamıştı.

ABD’nin en ölümcül saldırılarından biriyse 17-18 Nisan’da gerçekleştirilmişti. Husilere bağlı Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, Hudeyde kentindeki Ras İsa Limanı'na düzenlenen hava saldırılarında 80 kişinin öldüğü, 150 kişinin de yaralandığı aktarılmıştı. 

Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), Trump yönetiminin Yemen’de sivillere ve sivil altyapıya yönelik artan saldırılarının “savaş suçu” teşkil ettiğini bildirmişti. Birleşmiş Milletler (BM) de saldırıların “endişelendirici” olduğunu belirterek operasyonların durdurulmasını, Husilerin esir aldığı BM çalışanlarının serbest bırakılmasını istemişti. 

Diğer yandan Husilere bağlı yönetimin Dışişleri Bakanı Cemal Amir, ABD’nin Yemen’de kara harekatı hazırlığında olduğunu da öne sürmüş, böyle bir hamlenin "durumu tamamen istikrarsızlaştırma tehlikesi taşıdığı" uyarısında bulunmuştu. 

Independent Türkçe, Times of Israel, Arab Weekly