Riyad, Suriye konulu bakanlar toplantısının katılımcılarını ağırlıyor
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani’yi Riyad'a gelişinde Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Mühendis Velid el-Hureyci karşıladı (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
Riyad, Suriye konulu bakanlar toplantısının katılımcılarını ağırlıyor
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani’yi Riyad'a gelişinde Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Mühendis Velid el-Hureyci karşıladı (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
Arap ve Batı ülkelinin dışişleri bakanları bugün Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da gerçekleştirecek Suriye konulu genişletilmiş toplantı için dün akşamdan itibaren gelmeye başladı.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed Al Nahyan, yeni Suriye hükümetinin Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, Kuveyt Dışişleri Bakanı Abdullah Ali el-Yahya, Lübnan Dışişleri ve Göçmenler Bakanı Abdullah Buhabib, Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati ve Ürdün Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Yurtdışında Yaşayan Ürdünlüler Bakanı Eymen es-Safedi toplantıya katılmak üzere Riyad’a gelen isimler arasında yer aldı.
Kral Halid Uluslararası Havalimanı'na gelen katılımcılar Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Mühendis Velid el-Hureyci tarafından karşılandılar.
Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası örgütlerin temsilcilerinin de katılacağı toplantıda, Beşşar Esed rejiminin geçtiğimiz ay düşmesinin ardından Suriye'deki son durum ele alınacak.
Şarku’l Avsat'a konuşan kaynaklar, BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen ve Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcilisi Kaja Kallas’ın da toplantıya katılacağını söylediler.
Aynı kaynaklara göre Arap ülkelerinin dışişleri bakanları, Avrupalı mevkidaşları ve uluslararası örgütlerin temsilcileriyle yapacakları genişletilmiş toplantı öncesinde Suriye'deki son durumu görüşmek üzere bir araya gelecekler.
Riyad’taki toplantıdan önce geçtiğimiz ayın ortalarında Ürdün'ün Akabe şehrinde de bir toplantı gerçekleşmişti.
Ürdün’deki toplantı sırasında Suriye ile ilgili Arap Bakanlar Temas Komitesi'nin üyeleri, anavatanlarının güvenliğini, istikrarını, egemenliğini ve birliğini koruyan ve halkının kendi topraklarında güvenli, özgür, istikrarlı ve onurlu bir yaşam sürme haklarını yerine getiren temeller üzerinde yeniden inşa edilmesine yönelik bu tarihi aşamada Suriye halkına olan desteğini bir kez daha teyit ettiler.
Arap Birliği (AL) kararıyla oluşturulan komite, tüm siyasi ve sosyal güçlerin temsil edildiği, BM ve AL tarafından desteklenen ve BM Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2254 sayılı kararının ilke, hedef ve mekanizmalarına uygun olarak Suriye'de kapsayıcı ve barışçıl bir siyasi geçiş sürecinin desteklendiğini vurguladı.
Gazze Şeridi'nde çatışmada öldürülen bir askerin cenaze törenine katılan İsrail askerleri. Kudüs'teki Herzl Dağı'nda bulunan askeri mezarlıkta çekilmiş bir fotoğraf, 9 Ocak 2025 (AFP)
Rapor: İsrailli askerler Gazze'de göreve gönderilmeyi reddediyor
Gazze Şeridi'nde çatışmada öldürülen bir askerin cenaze törenine katılan İsrail askerleri. Kudüs'teki Herzl Dağı'nda bulunan askeri mezarlıkta çekilmiş bir fotoğraf, 9 Ocak 2025 (AFP)
İsrail ordusunun zırhlı birliklerinde subay olan Yotam Vilk (28), Gazze Şeridi'nde İsrail kontrolündeki tampon bölgeye girme yetkisi olmayan herkesin vurulması talimatı verildiğini söyledi.
Associated Press'in (AP) haberine göre en az 12 kişinin öldürüldüğünü gördüğünü belirten Vilk, ancak bir gencin vurulduğu anın zihninden silinmediğini söyledi.
Gazze Şeridi’nde 15 aydır devam eden savaşa karşı çıkan ve ahlaki sınırları aşan şeylere ya tanık olduklarını ya da bunları yaptıklarını ifade eden Vilk, artık görev yapmayı reddeden ve sayıları her geçe gün artan İsrailli askerler arasında yer alıyor.
İsrail hükümetinin ateşkese ulaşmaması halinde savaşmayı bırakacaklarına dair bir bildiriyi imzalayan 200 kadar İsrail askerinden oluşan bu grup henüz küçük olsa da askerler bunun bir başlangıç olduğunu söylüyor ve diğer askerlerin de aynı şeyi yapmasını istiyor.
Askerlerin görev yapmayı reddetmesi, İsrail ve Hamas’a ateşkesle ilgili görüşmelerinde çatışmalara son vermeleri için baskıların arttığı bir döneme denk gelirken hem ABD Başkanı Joe Biden hem de seçilmiş Başkan Donald Trump, Trump'ın 20 Ocak'taki yemin törenine kadar bir anlaşmaya varılması çağrısında bulundu.
Gazze'de savaşmaya devam etmeyi reddeden yedi asker AP'ye, Filistinlilerin ayrım gözetmeksizin nasıl öldürüldüğünü ve evlerinin nasıl yıkıldığını anlattı. Bazıları, kendilerine karşı hiçbir tehdit oluşturmayan evleri yakma ya da yıkma emri verildiğini ve askerlerin evleri yağmaladığını ve tahrip ettiğini gördüklerini söyledi.
İsrailli askerlere siyasetten uzak durmaları ve ordu aleyhinde nadiren konuşmaları söylenir.
İsrailliler, Hamas'ın 7 Ekim 2023 günü İsrail’e karşı gerçekleştirdiği Aksa Tufanı Operasyonu’nun ardından Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşın arkasında hızla birleşti. Savaş ilerledikçe İsrail'deki bölünmeler de arttı, ancak eleştirilerin çoğu Gazze'deki eylemlerden ziyade öldürülen asker sayısının artması ve rehinelerin eve getirilememesi üzerineydi.
AP'nin yorum talebine yanıt veren İsrail ordusu, bazı askerlerin askerlik görevini sürdürmeyi reddetmelerini kınandığını, her türlü reddetme çağrısını ciddiye aldıklarını, her vakanın ayrı ayrı incelendiğini açıkladı. Askerler, savaşmaya devam etmeyi reddettikleri için hapse girebilirler, ancak söz konusu bildirinin organizatörlerine göre bildiriyi imzalayan askerlerden hiçbiri tutuklanmadı.
Gazze'deki askerlerin tepkileri
Yotam Vilk, 2023 kasımında Gazze Şeridi'ne girdiğinde, başlangıçta güç kullanımının her iki tarafı da müzakere masasına getirebileceğini düşündüğünü, ancak savaş devam ettikçe insan hayatının değerinin azaldığını gördüğünü söyledi.
Vurulma anının zihninden silinmediğini söylediği gencin geçtiğimiz ağustos ayında öldürüldüğü gün, İsrail askerlerinin Filistinli gence bağırarak tampon bölgeye girmemesini söylediğini ve gencin ayaklarına uyarı ateşi açtıklarını, fakat gencin ilerlemeye devam ettiğini anlattı. Vilk, Gazze'nin kuzeyi ile güneyini birbirinden ayıran Netzarim Koridoru'ndaki tampon bölgeye doğru yürürken başka insanların da öldürüldüğünü sözlerine ekledi.
Vurulan kişilerin silahlı olup olmadığını tespit etmenin zor olduğunu kabul etmekle birlikte askerlerin çok hızlı hareket ettiğine inandığını ifade eden Vilk, nihayetinde tampon bölgedeki ölümlerin bir kısmından Hamas'ın sorumlu olduğunu söyledi.
Mensubu olduğu birlik tarafından gözaltına alınan bir Filistinliden bahseden Vilk, Hamas'ın İsrail ordusunun tepkisini ölçmek için Netzarim Koridoru'na girmeleri için onlara 25 dolar ödediğini öne sürdü. AP'ye konuşan bazı askerler, Gazze'de gördüklerini hazmetmelerinin biraz zaman aldığını ifade ettiler. Bazıları ise olanlar karşısında öfkelenerek hemen görevlerini bırakmaya karar verdiklerini belirttiler.
Gazze'de yaklaşık iki ay savaştıktan sonra ocak ayında İsrail ordusundaki görevinden ayrılan 27 yaşındaki doktor Yuval Green, gördükleriyle yaşayamaz hale geldiğini anlattı. Askerlerin evlere saygısızlık ettiğini, duvarlara sloganlar çizmek için siyah tıbbi acil durum kalemleri kullandığını, hediyelik eşyalar için evleri yağmaladığını ve komutanının Hamas'ın kullanmasını istemediğini söyleyerek askerlere bir evi yakmalarını emrettiğini aktardı.
Askeri bir aracın içinde oturduğunu ve yanan plastik kokusuyla dumandan boğulmak üzere olduğunu ifade eden Green, evlerin yakılmasını kinci bir eylem olarak gördüğü ve zaten kaybettikleri Filistinlilerden daha fazlasını almak için bir neden görmediğini söyledi.
Askerlik görevini tamamlanmadan birliğinden ayrılan Green, İsrail'in 7 Ekim'e duyduğu öfkeyi anladığını, ancak orduda görev yapmayı reddetmesinin tüm tarafları şiddet döngüsünü kırmaya teşvik etmesini umduğunu belirtti.