Gazze ateşkesi: Müzakereler ‘son aşamada’

Gazze şehrinin merkezinde yer alan ve çok sayıda yerinden edilmiş insana ev sahipliği yapan el-Farabi Okulu'na düzenlenen İsrail saldırısının yol açtığı yıkımı inceleyen Filistinliler, 15 Ocak 2025. (AFP)
Gazze şehrinin merkezinde yer alan ve çok sayıda yerinden edilmiş insana ev sahipliği yapan el-Farabi Okulu'na düzenlenen İsrail saldırısının yol açtığı yıkımı inceleyen Filistinliler, 15 Ocak 2025. (AFP)
TT

Gazze ateşkesi: Müzakereler ‘son aşamada’

Gazze şehrinin merkezinde yer alan ve çok sayıda yerinden edilmiş insana ev sahipliği yapan el-Farabi Okulu'na düzenlenen İsrail saldırısının yol açtığı yıkımı inceleyen Filistinliler, 15 Ocak 2025. (AFP)
Gazze şehrinin merkezinde yer alan ve çok sayıda yerinden edilmiş insana ev sahipliği yapan el-Farabi Okulu'na düzenlenen İsrail saldırısının yol açtığı yıkımı inceleyen Filistinliler, 15 Ocak 2025. (AFP)

Gazze Şeridi'nde 15 ayı aşkın süredir devam eden ve binlerce insanın ölümüne yol açan savaşın ardından bir ateşkes anlaşmasına varılması için yapılan görüşmeler ‘son aşamaya’ geldi.

Donald Trump'ın 20 Ocak'ta Beyaz Saray'a dönmesinden birkaç gün önce Doha'da, Gazze Şeridi'nde tutulan esirlerin serbest bırakılması eşliğinde bir ateşkese varılması için dolaylı görüşmeler yoğunlaştı.

Mısır Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Muhammed eş-Şenavi'nin açıklamasına göre ABD Başkanı Joe Biden ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi dün yaptıkları telefon görüşmesinde, her iki tarafı da Gazze Şeridi'nde ateşkes sağlanması için yürütülen müzakerelerde ‘gerekli esnekliği’ göstermeye çağırdı.

ABD ve Mısır ile birlikte ana arabulucu olan Katar, müzakerelerin ‘son aşamalarında’ olduğunu ve bir anlaşmaya varmanın önündeki son engellerin ‘çözüldüğünü’ belirtti, ancak bunların ne olduğunu açıklamadı. Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari, “Bunun çok yakında bir anlaşmayla sonuçlanacağından umutluyuz” dedi.

Hamas'a yakın iki kaynak, ateşkes anlaşmasının ilk aşamasında İsrail'in yaklaşık bin Filistinli tutukluyu serbest bırakması karşılığında Hamas’ın 33 esiri serbest bırakacağını söyledi. AFP'ye konuşan kaynaklardan birine göre serbest bırakma ‘çocuk ve kadınlardan başlayarak gruplar halinde’ gerçekleşecek. Hamas, ‘müzakerelerin bu turunun net ve kapsamlı bir anlaşmayla sona ermesi’ umudunu dile getirdi.

İsrail Hükümet Sözcüsü David Mencer, İsrail'in ilk aşamada ‘33 esirin’ serbest bırakılmasını istediğini ve ‘yüzlerce’ Filistinli tutukluyu serbest bırakmaya hazır olduğunu doğruladı.

‘Zaman tükeniyor’

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından güvenilir kabul edilen Hamas yönetimindeki Sağlık Bakanlığı verilerine göre, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik savaşında çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 46 bin 645'ten fazla Filistinli hayatını kaybetti. İsrail, Gazze Şeridi'ne hava saldırıları düzenlemeye devam ederken, Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'na göre dün sabaha kadar geçen son 24 saat içinde en az 61 Filistinli yaşamını yitirdi.

ZXCSDFER
Deyr el-Balah'taki İsrail saldırısının ardından Aksa Şehitleri Hastanesi’ne sevk edilen yaralı bir Filistinli çocuk (EPA)

Gazze Şeridi'nde yerinden edilen Nadia Mustafa Madi isimli Filistinli, ateşkes sağlanmasını umut ediyor. Madi, “Enkazın ortasında hayatımı yeniden inşa etmeye hazırım” dedi.

Savaşın patlak vermesinden bu yana, Kasım 2023'ün sonunda sadece bir hafta süren bir ateşkes yapıldı ve o zamandan beri dolaylı müzakereler her iki tarafın da uzlaşmazlığı nedeniyle engellendi. Bununla birlikte, Donald Trump'ın seçimden önce esirlerin serbest bırakılmaması halinde bölgeyi ‘cehenneme’ çevirme sözü vermesinin ardından, Gazze Şeridi'nde halen tutulan esirlerin serbest bırakılması ve ateşkese varılması için uluslararası baskı arttı.

CDVFGTHYJ
Han Yunus'taki bir yardım noktasından yiyecek almak için mücadele eden Filistinliler (AP)

Gazze Şeridi’nde tutulan esirlerden Carmel Gat'ın akrabası Jill Dickman, dün akşam Kudüs'te düzenlenen miting sırasında şunları söyledi: “Zamanımız tükeniyor… Hayatta olan esirler eninde sonunda ölecek. Şimdi harekete geçmeliyiz.”

‘Tampon bölge’

İsrailli bir yetkiliye göre anlaşmanın ikinci aşamasına ilişkin müzakereler, ilk aşamanın yürürlüğe girmesinden sonraki ‘on altıncı gün’ başlayacak. Şarku’l Avsat’ın Times of Israel'den aktardığı habere göre ikinci aşamada ‘kalan esirlerin, erkek askerlerin, askerlik çağındaki erkeklerin ve öldürülen esirlerin cesetlerinin serbest bırakılması’ ele alınacak.

“Hedefe yakınız ama henüz orada değiliz” diyen İsrailli yetkili, İsrail'in ‘ölü ve diri tüm esirler iade edilene kadar’ Gazze Şeridi'nden ayrılmayacağını vurguladı. İsrail medyası da ilk aşamanın uygulanması sırasında İsrail'in Gazze Şeridi'nde bir ‘tampon bölge’ oluşturmasına izin verileceğini bildirdi. AFP'ye konuşan Hamas'a yakın bir kaynağa göre İsrail ordusu, ‘Gazze Şeridi'nin 800 metre içinde, güneyde Refah'tan kuzeyde Beyt Hanun'a kadar uzanan bir şeritte’ kalacak.

İsrailli yorumculara göre Netanyahu nihayetinde kabinesindeki aşırı sağcı bakanların ateşkes aleyhindeki baskılarını görmezden gelmeye karar verdi. İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar Roma'dan yaptığı açıklamada, “Esirler konusunda bir anlaşmaya varmak için bizim tarafımızda gerçek bir irade var. Eğer başarılı olursak, hükümette çoğunluk anlaşmadan yana olacaktır” ifadelerini kullandı.

XCDFV
Tel Aviv'deki İsrail Savunma Bakanlığı önünde Gazze Şeridi'nde tutulan esirlerin serbest bırakılması için harekete geçilmesi çağrısında bulunan bir pankart tutan protestocu (AFP)

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken dün Washington'da yaptığı konuşmada, Gazze Şeridi'ne uluslararası bir güvenlik gücü gönderilmesini ve bu gücün BM gözetiminde olmasını önerdi. Blinken ayrıca, işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Filistin Yönetimi'nin gelecekte Gazze Şeridi'ni yönetmesini teklif etti.



İsrail'in Gazze'nin güneyine düzenlediği hava saldırısı sonucu 3 kişi hayatını kaybetti, 15 kişi yaralandı

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Hastanesi'nde İsrail saldırısı sonucu hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (Reuters)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Hastanesi'nde İsrail saldırısı sonucu hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (Reuters)
TT

İsrail'in Gazze'nin güneyine düzenlediği hava saldırısı sonucu 3 kişi hayatını kaybetti, 15 kişi yaralandı

Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Hastanesi'nde İsrail saldırısı sonucu hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (Reuters)
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta bulunan Nasır Hastanesi'nde İsrail saldırısı sonucu hayatını kaybedenlerin cenaze namazını kılan Filistinliler (Reuters)

İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'un doğusuna hava saldırısı düzenlerken, sivil savunma ekipleri kanlı bir günün ardından bölgeden üç ceset çıkardı ve 15 yaralıyı tahliye etti.

Filistin Enformasyon Merkezi, ‘işgal uçaklarının bu sabah erken saatlerde Han Yunus'un doğusunda, ağır topçu bombardımanı ile eşzamanlı olarak birkaç hava saldırısı düzenlediğini’ bildirdi.

Gazze Şeridi'ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü, ‘işgal güçlerinin Han Yunus'un doğusundaki Beni Suheyla bölgesinde bir evi bombalamasının ardından üç şehit çıkarıldığını ve 15 yaralı tahliye edildiğini’ duyurdu.

Gazze Şeridi'ndeki hastanelerin sağlık kaynakları dün, ‘İsrail ordusunun 10 Ekim'de yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasını açıkça ihlal ederek, Gazze ve Han Yunus şehirlerinde 17'si çocuk ve kadın olmak üzere 28 kişiyi öldürdüğünü’ bildirdi.

Hamas Sözcüsü Hazım Kasım bugün yaptığı açıklamada, İsrail’i Gazze anlaşmasını ihlal etmekle suçladı. Kasım, İsrail’in aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu çok sayıda kişiyi öldürdüğünü ve yaraladığını belirterek, Mısır, Katar, Türkiye ve ABD’yi bu ‘ihlalleri’ derhal durdurmak için harekete geçmeye çağırdı.

Kasım, İsrail ordusunun ‘anlaşmanın varlığına rağmen Gazze’de büyük bir katliam gerçekleştirdiğini’ ve bu tutumun, İsrail hükümetinin arabulucular ve garantör ülkeler nezdindeki açık saygısızlığını yansıttığını söyledi. Kasım ayrıca, bu ülkelerin işgalci güçlerin Gazze’ye yönelik saldırılarını durdurmakta yetersiz kaldığını ifade etti.

dwef
İsrail'in düzenlediği hava saldırısının gerçekleştiği bölgeyi inceleyen Filistinliler (Reuters)

Kasım, “Şarm eş-Şeyh'te anlaşmayı imzalayan tüm tarafları, özellikle Mısır, Katar, Türkiye ve ABD'yi, sorumluluklarını yerine getirmeye ve işgalin saldırganlığını ve Gazze'deki savaşı sona erdirmek için yapılan anlaşmanın ihlallerini durdurmak için acil önlemler almaya çağırıyoruz” dedi.


Gazze Anlaşması... Silahsızlanma konusundaki anlaşmazlıklar BM kararını zorluyor

Gazze şehrindeki yerinden edilmiş kişiler için kurulan kampta kışın ilk yağmurları yağarken çadırlarını kurmaya çalışan Filistinliler (AFP)
Gazze şehrindeki yerinden edilmiş kişiler için kurulan kampta kışın ilk yağmurları yağarken çadırlarını kurmaya çalışan Filistinliler (AFP)
TT

Gazze Anlaşması... Silahsızlanma konusundaki anlaşmazlıklar BM kararını zorluyor

Gazze şehrindeki yerinden edilmiş kişiler için kurulan kampta kışın ilk yağmurları yağarken çadırlarını kurmaya çalışan Filistinliler (AFP)
Gazze şehrindeki yerinden edilmiş kişiler için kurulan kampta kışın ilk yağmurları yağarken çadırlarını kurmaya çalışan Filistinliler (AFP)

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin, ABD Başkanı Donald Trump’ın barış planının uygulanmasına ve uluslararası güçlerin konuşlandırılmasına zemin hazırlayan Amerikan kararını onaylamasının ardından, Gazze Şeridi’nde yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasının geleceğine ilişkin farklı değerlendirmeler gündeme geldi. Bu farklılıkların başında silahsızlanma meselesi bulunuyor.

Filistin taraflarının karar hakkındaki tepkileri değişkenlik gösterirken, uzmanlar bu adımın ‘diplomatik bir ivme’ yarattığını, ancak sahada somut bir uygulamaya dönüşmeden önce ciddi engellerle karşılaşacağını belirtiyor. Uzmanlara göre bu durum, özellikle ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile Hamas yöneticilerinden Halil el-Hayye arasında İstanbul’da gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılan görüşme nedeniyle, anlaşmanın ikinci aşamasını belirsizlik içinde bırakıyor.

10 Ekim’de yürürlüğe giren ateşkesin ikinci aşamasını oluşturan güvenlik ve idari düzenlemeler, İsrail’in rehinelerin tümünün cenazelerinin iade edilmesinde ısrarcı olması ve Gazze Şeridi’ni yönetecek komitenin henüz açıklanmaması nedeniyle ilerleyemiyor.

Çelişkili haberler

İsrail medyasında, ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile Hamas yöneticisi Halil el-Hayye arasında Türkiye’de yapılması planlanan toplantıya ilişkin bilgiler çelişkili şekilde yer aldı. Söz konusu görüşme, cuma günü New York Times tarafından ortaya çıkarılmıştı.

Times of Israel, toplantının gerçekleştiğini öne sürerken, İsrail Kamu Yayın Kurumu KAN görüşmenin ‘İsrail’in baskısı nedeniyle’ yapılmadığını aktardı.

Israel Hayom ise Washington’ın, BM Güvenlik Konseyi’nde ABD kararına karşı Arap desteği toplama girişimi nedeniyle Hamas’a tepki gösterdiğini yazdı. Gazete, bu girişimin Trump yönetiminin anlaşmanın bir sonraki aşamasına ilerleme çabalarını fiilen yavaşlattığını ifade etti.

fgt
Gazze şehrinin Suk Faras mahallesindeki bir çöp döküm alanının yanından geçen çocuklar (AFP)

Filistinli siyasi analist Nizar Nazzal, söz konusu görüşmenin yapılıp yapılmadığına dair çelişkili haberlerin, bazı çevrelerin BM Güvenlik Konseyi kararını ‘ileriye dönük bir adım’ olarak görmesine rağmen Hamas’ın kararı reddetmesiyle birlikte, özellikle silahsızlanma konusunda ciddi görüş ayrılıklarına işaret ettiğini belirtiyor. Nazzal’a göre bu durum, İsrail’in Hamas’a herhangi bir meşruiyet tanımama yönündeki baskılarıyla da bağlantılı.

Nazzal, “Eğer toplantı sadece ertelendiyse, bu anlaşmanın karşılaştığı engelleri aşmak için bir fırsat olabilir. Ancak tamamen iptal edilmişse, bu durumda Hamas tutumunu sertleştirecek ve özellikle silahsızlanma maddesi başta olmak üzere alınan kararlara yaklaşımı olumsuz yönde etkilenecektir” dedi.

BM Güvenlik Konseyi’nin 13 üyenin desteğiyle kabul ettiği karar, Gazze Şeridi’nde ‘geçici uluslararası istikrar gücü’ kurulmasına izin veriyor. Ancak kararın son versiyonunda, Gazze’de silahsızlanmaya yönelik ifadelerin yer alması, silahların toplanması ve askeri altyapının imhası gibi maddelerin olması, uygulanabilirliğe ilişkin yeni endişeleri gündeme getirdi.

Tarafsızlık niteliği

Hamas, kararın kabul edilmesinin ardından yaptığı açıklamada, uluslararası gücün Gazze Şeridi içinde üstlenmesi öngörülen görevler arasında yer alan silahsızlanma maddesinin, bu gücün ‘tarafsızlık niteliğini ortadan kaldıracağını ve onu çatışmada işgalin tarafına dönüştüreceğini’ belirtti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise kararı memnuniyetle karşıladı. X platformunda İngilizce yaptığı paylaşımda, “Başkan Trump’ın planının barış ve refah getireceğine inanıyoruz; çünkü plan Gazze’nin tamamen silahsızlandırılmasına, askeri kapasitesinin ortadan kaldırılmasına ve aşırılığın kökünün kazınmasına vurgu yapıyor” ifadelerini kullandı.

Mısırlı İsrail uzmanı Said Ukkaşe, kararın anlaşmaya yalnızca ‘diplomatik bir ivme’ kattığını, ancak sahada çok sayıda engel bulunduğunu söyledi. Ukkaşe’ye göre İsrail, yeniden inşa ve çekilmeden önce silahsızlanmada ısrar ederken, Filistinli gruplar tam tersini talep ediyor.

Uzman, İsrail’in, karar metninde ileride Filistin devletine ilişkin istişare çağrısının yer almasına rağmen kararı olumlu karşılamasının, ‘fraksiyonların tutumunu bildiği için yapılmış bir siyasi manevra’ olabileceğini, bunun daha sonra anlaşmayı durdurmak için bir gerekçeye dönüştürülebileceğini ifade etti.

Nizar Nazzal da Hamas’ın önce İsrail’in çekilmesini isteyeceğini, İsrail’in ise önce Hamas’ın silahsızlanmasını talep edeceğini belirtti. Nazzal, “Bu karşılıklı talepler sahada yeni engeller yaratacak ve anlaşmanın ikinci aşamasını daha da geciktirecek” dedi. Ayrıca, “ABD, sahadaki tüm zorluklara rağmen anlaşmayı uluslararası meşruiyete kavuşturmayı başardı” değerlendirmesinde bulundu.

Washington'un baskısı

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati, çarşamba günü Fransız mevkidaşı Jean-Noel Barrot ile yaptığı telefon görüşmesinde, BM Güvenlik Konseyi’nin Gazze’ye ilişkin son kararının uygulanmasının önemine vurgu yaptı. Abdulati, uluslararası istikrar gücünün BM Güvenlik Konseyi tarafından kendisine verilen görevleri yerine getirebilmesi gerektiğini söyledi.

Mısır Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasına göre Abdulati, görüşmede Şarm eş-Şeyh Anlaşması’nın korunması ve tüm maddelerinin uygulanması için Kahire’nin yürüttüğü çabalar hakkında da bilgi verdi.

Rusya’nın BM Daimî Temsilcisi Vasiliy Nebenziya ise ülkesinin çekimser kalmasının ardından yaptığı konuşmada, BM Güvenlik Konseyi’nin ‘Washington’ın vaatlerine dayanarak Amerikan girişimine onay verdiğini’ söyledi. Nebenziya, Gazze’nin tam kontrolünün Barış Konseyi ve uluslararası istikrar gücüne bırakılmasını öngören bu planla ilgili olarak, “Bu güçlerin nasıl çalışacağına dair hâlâ hiçbir bilgiye sahip değiliz” dedi.

Böylesi çekinceler ve diplomatik hareketlilik ışığında, Ukkaşe’ye göre kararın geleceği büyük ölçüde Washington’ın İsrail üzerindeki baskısına bağlı olacak. Ukkaşe, uygulanma yönteminin netleşmemesi durumunda anlaşmanın yeniden tıkanacağını ve ikinci aşamaya kısa sürede geçilemeyeceğini belirtti.

Nizar Nazzal ise kararın geleceğini ABD’nin belirleyeceğini düşünüyor. Nazzal, Washington’ın Hamas ile uzlaşı arayışına yönelebileceğini söyleyerek, “ABD isterse bu anlaşmayı ileriye taşıyabilir. Önümüzdeki günlerde yaşanacak gelişmeler, anlaşmanın nasıl bir yöne evrileceğini ortaya koyacak” değerlendirmesinde bulundu.


SDG'nin Suriye ordusu mevzilerine saldırısının ardından Rakka'nın doğusunda şiddetli çatışmalar patlak verdi

Haseke'de SDG’nin gerçekleştirdiği güvenlik operasyonundan bir kare (Arşiv - Facebook)
Haseke'de SDG’nin gerçekleştirdiği güvenlik operasyonundan bir kare (Arşiv - Facebook)
TT

SDG'nin Suriye ordusu mevzilerine saldırısının ardından Rakka'nın doğusunda şiddetli çatışmalar patlak verdi

Haseke'de SDG’nin gerçekleştirdiği güvenlik operasyonundan bir kare (Arşiv - Facebook)
Haseke'de SDG’nin gerçekleştirdiği güvenlik operasyonundan bir kare (Arşiv - Facebook)

Suriye'nin devlet televizyon kanalı El-İhbariye dün akşam, Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) Rakka'nın doğusundaki Ma’adan çevresinde Suriye ordusu mevzilerine ani bir saldırı düzenlemesinin ardından bölgede şiddetli çatışmaların patlak verdiğini bildirdi.

SDG bu haftanın başlarında, Rakka'nın doğusunda Suriye güçlerinin saldırısını engellediğini duyurmuş ve çatışmanın tırmanmasını önlemek için orantılı bir yanıt verdiklerini açıklamıştı.

SDG, Suriye'nin kuzeyinin ve doğusunun büyük bir bölümünü kontrol ediyor.

Suriye Savunma Bakanı Murhaf Ebu Kasra geçtiğimiz ay yaptığı bir açıklamada, başkent Şam'da SDG lideri Mazlum Abdi ile görüştüğünü ve ülkenin kuzeyindeki ve kuzeydoğusundaki tüm askeri konuşlanma noktalarında derhal kapsamlı bir ateşkes üzerinde anlaştıklarını söyledi.