İsrail ordusu, esirleri almak için Gazze sınırında 3 yerleşke kurdu

Gazze Şeridi'nde bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu internet sitesi)
Gazze Şeridi'nde bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu internet sitesi)
TT

İsrail ordusu, esirleri almak için Gazze sınırında 3 yerleşke kurdu

Gazze Şeridi'nde bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu internet sitesi)
Gazze Şeridi'nde bir evin içindeki İsrail askerleri (İsrail ordusu internet sitesi)

İsrail ordusu, yaklaşan ateşkes anlaşması çerçevesinde Hamas tarafından serbest bırakılacak esirleri almak üzere Gazze Şeridi sınırı yakınlarında üç yerleşke kurdu.

Üç yerleşke, Ra'im Üssü’nde (Gazze Şeridi'nin dışında, Deyr el-Balah'ın doğusunda), Kerem Şalom Sınır Kapısı’nda (Gazze Şeridi'nin güneydoğusunda) ve Erez Sınır Kapısı’nda (Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun Sınır Kapısı) inşa edildi. Gazze Şeridi'nden serbest bırakılan esirler, seyahat rotalarına bağlı olarak bu üç noktadan birine ulaşacak.

Şarku’l Avsat’ın Times of Israel'den aktardığına göre bu noktalarda esirler İsrail ordu temsilcileri, doktorlar ve ruh sağlığı uzmanları tarafından kabul edilecek. Buradan da aileleriyle buluşacakları hastanelere nakledilecekler.

İsrail ordu yetkilileri, Gazze Şeridi sınırındaki üç yerleşkenin amacının, esirlerin aileleriyle buluşmadan önce ilk tedavilerini sağlayarak İsrail'e dönüşlerini kolaylaştırmak olduğunu açıkladı.

İsrail ordusu, Gazze Şeridi ile olan tüm sınır boyunca savunmasını güçlendireceğini ve anlaşmaya göre kuvvetlerinin Gazze Şeridi içindeki konuşlanmasını ayarlayacağını belirtti. Ordudan yapılan açıklamada, “Kuvvetlerimiz konuşlanmalarını ayarlayacak ve Gazze Şeridi'ndeki noktalardan ve yollardan kademeli olarak çekilecek” denildi.

İsrailli esirlerin aileleri, esir temsilcileri ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında Kudüs'te yapılan toplantı öncesinde Gazze Şeridi'nde tutulanların geri getirilmesi için bir anlaşma talep etmek üzere toplandı. (Reuters)İsrailli esirlerin aileleri, esir temsilcileri ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında Kudüs'te yapılan toplantı öncesinde Gazze Şeridi'nde tutulanların geri getirilmesi için bir anlaşma talep etmek üzere toplandı. (Reuters)

99’uncu Tümen, Gazze Şeridi'nin merkezindeki Netzarim Koridoru’ndan çekilecek. 162’nci Tümen Gazze Şeridi'nin kuzey kısmını savunmakla görevlendirilirken, Gazze Tümeni, Gazze Şeridi’nin güney kısmından sorumlu olacak. Gazze Tümeni de anlaşma kapsamında Philadelphia (Selahaddin) Koridoru bölgesinden kademeli olarak çekilecek.

İsrail ordusu, anlaşmanın ilk aşamasında Filistinlilerin İsrail güçlerinin bulunduğu bölgelere ve sınıra yakın alanlara dönmelerine izin verilmeyeceğini duyurdu.

) Hamas ile İsrail arasında Gazze Şeridi'nin güneyinde yapılan esir değişimi anlaşması sırasında, Hamas tarafından 7 Ekim'de İsrail yerleşimlerine düzenlenen saldırıda kaçırılan esirleri taşıyan konvoydaki Kızıl Haç aracı, 24 Kasım 2023. (Reuters)Hamas ile İsrail arasında Gazze Şeridi'nin güneyinde yapılan esir değişimi anlaşması sırasında, Hamas tarafından 7 Ekim'de İsrail yerleşimlerine düzenlenen saldırıda kaçırılan esirleri taşıyan konvoydaki Kızıl Haç aracı, 24 Kasım 2023. (Reuters)

Ordu, ‘Açık savunma hatlarıyla hazırlıklı olduğunu ve tehditleri bertaraf etmeye hazır olduğunu’ vurgulayan İsrail ordu yetkilileri, “Herhangi bir tehdit agresif bir cevapla karşılanacaktır” dedi.

İsrail ordusu Batı Şeria'da anlaşma kapsamında Filistinli mahkumların serbest bırakılması için hazırlık yapıyor. Ordu, serbest bırakılmalarından önce güçlerini arttırdığını ve Filistin otoyolları ile kasabalarını yakından izlediğini açıkladı.

ABD Başkanı Joe Biden ile Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani çarşamba günü yaptıkları açıklamada, İsrail ile Hamas arasında Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasına varıldığını ve ateşkesin pazar günü yürürlüğe gireceğini duyurdular.

İlk aşama 42 gün sürecek ve İsrail'in doğuya ve nüfus merkezlerinden uzağa çekilmesini, esirlerin, tutukluların ve ölenlerin kalıntılarının takasını, yerlerinden edilenlerin geri dönmesini, insani yardımın yoğunlaştırılmasını ve hastanelerin, fırınların, sivil savunmanın ve yerlerinden edilenler için barınakların rehabilitasyonunu içerecek. Geçici anlaşma, on binlerce Filistinlinin hayatını kaybetmesine, Gazze Şeridi'nin büyük bölümünün tahrip olmasına ve 2,3 milyon insanın çoğunun yerinden edilmesine neden olan savaşı durduracak.

İsrail verilerine göre, Hamas liderliğindeki savaşçıların 7 Ekim 2023'te İsrail'in güneyindeki kasabalara saldırarak bin 200 kişiyi öldürmesi ve 250'den fazla kişiyi esir almasının ardından İsrail, Gazze Şeridi'ne saldırı başlattı.

Anlaşma planı uyarınca İsrail halen Gazze Şeridi'nde bulunan yaklaşık 100 esiri ve 7 Ekim 2023 saldırısında Gazze Şeridi'ne götürülen esirler arasındaki cesetleri geri alacak.



Gazze'deki ateşkes Kızıldeniz'deki gerilimi sona erdirecek mi?

Husilerin Kızıldeniz'deki gemilere yönelik saldırılarının Gazze anlaşması sonrasında azalması bekleniyor. (Reuters)
Husilerin Kızıldeniz'deki gemilere yönelik saldırılarının Gazze anlaşması sonrasında azalması bekleniyor. (Reuters)
TT

Gazze'deki ateşkes Kızıldeniz'deki gerilimi sona erdirecek mi?

Husilerin Kızıldeniz'deki gemilere yönelik saldırılarının Gazze anlaşması sonrasında azalması bekleniyor. (Reuters)
Husilerin Kızıldeniz'deki gemilere yönelik saldırılarının Gazze anlaşması sonrasında azalması bekleniyor. (Reuters)

Gazze'deki ateşkes anlaşması yürürlüğe girmek üzereyken, İran'ın müttefiki Husilerin yaklaşık bir yıldır geçen gemileri hedef almasının ardından Kızıldeniz bölgesinde gerilimin düşme ihtimaline ilişkin sorular artıyor. Söz konusu durum, uluslararası seyrüseferin aksamasına ve gemilerin Güney Afrika'daki Ümit Burnu rotasına yönelmesiyle, Mısır’ın Süveyş Kanalı'nın milyarlarca dolar zarara uğramasına neden oldu.

Arabulucular çarşamba günü yaptıkları ortak açıklamada, Gazze Şeridi'nde bir ateşkes anlaşmasına vardıklarını ve 42 günlük ilk aşamanın yarın başlayacağını duyurdular.

Husiler Kızıldeniz'deki askeri operasyonları durdurmaya ‘şartlı olarak istekli’ olsa da Kahire, Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ile İranlı mevkidaşı Abbas Arakçi arasındaki telefon görüşmesinde bölgedeki gerilimin sona erdirilmesi talebini yineledi.

Şarku’l Avsat'a konuşan uzmanlara göre Kızıldeniz'de gerilimin düşürülmesi için İran'ın istekli olması, ABD'nin baskısı ve ateşkes anlaşmasının etkin bir şekilde uygulanarak kalıcı bir ateşkes sağlanması gerekiyor.

Mısır Dışişleri Bakanlığı tarafından dün yapılan basın açıklamasına göre Abdulati ile Arakçi yaptıkları telefon görüşmesinde, ‘Kızıldeniz bölgesi de dâhil olmak üzere bölgedeki gelişmeleri ve geçtiğimiz yıl yaşanan huzursuzluğun seyrüsefer güvenliği üzerindeki yansımalarını’ ele aldılar.

Abdulati, ‘ateşkes anlaşmasının istikrar ve sükûnetin yeniden tesis edilmesine ve Kızıldeniz bölgesinde gerilimin azalmasına yol açarak dünyanın bu en önemli arterinde uluslararası seyrüsefer özgürlüğünün korunmasını umduğunu’ ifade etti.

İran'ın müttefiki olan Husiler, Kasım 2023'ten beri ‘Gazze ile dayanışma’ bahanesiyle İsrail'deki hedeflere saldırmanın yanı sıra, Kızıldeniz'deki İsrail veya bağlantılı kargo gemilerine füze ve insansız hava araçlarıyla (İHA) saldırılar düzenliyor. Bu saldırılara karşılık olarak Washington ve Londra 2024 yılı başlarında Yemen'deki Husi mevzilerine hava ve füze saldırıları düzenlemeye başladı.

Görsel kaldırıldı.Yemen'in Hudeyde Limanı (Reuters)

Mısır Cumhurbaşkanlığı tarafından aralık ayı sonunda yapılan açıklamada, ‘Kızıldeniz ve Babu’l Mendeb bölgesinde yaşanan ve kanaldaki seyrüsefer trafiğini ve küresel ticaretin sürdürülebilirliğini olumsuz etkileyen mevcut olayların ardından’ Süveyş Kanalı gelirlerinin 2024 yılında yaklaşık 7 milyar dolar düştüğü belirtildi. Resmi verilere göre 2023 yılı gelirleri 10,25 milyar dolardı.

Uluslararası politika uzmanı Muhammed Muhsin Ebu’n-Nur, “Kızıldeniz'deki durum genellikle cumhurbaşkanlığı ve bakanlar düzeyindeki Mısır-İran görüşmelerinde öncelikli olarak ele alınıyor. Çünkü Kahire, Tahran'ın Kızıldeniz'de Mısır'a zarar veren Husi operasyonlarını kolaylıkla durdurabileceğinin farkında” değerlendirmesinde bulundu.

Ebu’n-Nur, “Yarın yürürlüğe girecek anlaşmayla birlikte Kızıldeniz'deki herhangi bir hedefe yönelik operasyonlar için hiçbir siyasi, stratejik ya da askeri gerekçe kalmadı” dedi.

İran uzmanı Vicdan Afravi ise Mısır'ın talebinin doğal olduğunu, zira ‘Husilerin İran'ın bölgedeki araçlarından biri olarak bilindiğini ve özellikle de nakliye kanalı büyük kayıplara uğrayan Mısır'a büyük zarar verdiğini’ söyledi.

Yemenli siyaset uzmanı Muin es-Sayyadi, “Kızıldeniz operasyonları ve öncesinde 21 Eylül 2014 darbesinden sonra patlak veren savaşta kendi halkının kayıplarını umursamayan Husi milisleri, Süveyş Kanalı nakliye hatlarının etkilenmesi sonucunda Mısır'ın kayıplarını da kesinlikle umursamayacaktır” yorumunda bulundu.

Arabulucuların Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşmasına varıldığını duyurmasının ardından Husi lideri Abdulmelik el-Husi perşembe günü yaptığı bir konuşmada, “Kasım 2023'ten bu yana savaş botlarının yanı sıra bin 255 balistik, kanatlı ve hipersonik füze ve İHA’yla operasyonlar gerçekleştirdik. Gazze ateşkes anlaşmasının uygulanmasını ve İsrail'in herhangi bir geri çekilmesine, katliam ve kuşatmasına ayak uydurmaya devam edeceğiz, Filistin halkına doğrudan askeri destek sağlamaya hazır olacağız" ifadelerini kullandı.

Görsel kaldırıldı.Mısır'ın Süveyş Kanalı, Kızıldeniz gerilimi nedeniyle büyük zarar gördü. (Süveyş Kanalı İdaresi)

Husilerin ilk açıklamalarını, ‘Yemen'deki Saada savaşlarının başından beri milislerin alışık olduğu bir medya tüketimi’ olarak değerlendiren es-Sayyadi, “Yirmi yıldır taahhütlerde bulunuyorlar ama sadece Tahran'ın istedikleri uygulanıyor. Bu da tüm anlaşmaların şartlarının küçük bir bölümünü oluşturuyor” şeklinde konuştu.

Es-Sayyadi, ‘seçilmiş Başkan Donald Trump'ın ABD yönetimini devralmak üzere olması, İran ve Husi milislerin Trump'ın hakimiyetinin kendileri için Biden'dan daha acı verici olduğunu fark etmesi ve diğer yandan Gazze savaşının fiili olarak sona yaklaşması nedeniyle Kızıldeniz'deki Husi şiddetinin sona ermesini değil azalmasını’ bekliyor.

Ebu’n-Nur, İran'ın Husilere operasyonları durdurma konusunda baskı yapmasını bekliyor. Tahran'ın, Hizbullah ve Hamas'ın gücünün azalmasının ardından bölge üzerinde baskı kurduğu son silah olarak Husi müttefikinden operasyonlarını durdurmasını isteyeceğini düşünen Afravi, gerilimi artıracak bir eylem için herhangi bir gerekçe bulunmadığını belirtti.