70 Filistinli için Mısır geçici istasyon

Ömür boyu hapis cezasına çarptırılıyorlar veya İsrail tarafından tehlikeli olarak sınıflandırılıyorlar

Filistinli mahkumlar İsrail hapishanelerinden serbest bırakıldıktan sonra (AFP)
Filistinli mahkumlar İsrail hapishanelerinden serbest bırakıldıktan sonra (AFP)
TT

70 Filistinli için Mısır geçici istasyon

Filistinli mahkumlar İsrail hapishanelerinden serbest bırakıldıktan sonra (AFP)
Filistinli mahkumlar İsrail hapishanelerinden serbest bırakıldıktan sonra (AFP)

Bilgili bir Mısırlı kaynağın Şarku’l Avsat’a söylediğine göre dün Mısırlı yetkililer, İsrail yetkilileri tarafından serbest bırakılan 70 Filistinli mahkûmu teslim aldı ve bunların "3 yıl veya daha uzun süreli geçici olarak" Filistin topraklarından uzak tutulmasına karar verildi.


Yetmiş mahkûm, İsrail'in, ateşkes koşulları kapsamında Hamas hareketiyle yaptığı ikinci mahkûm ve rehine değişimi anlaşmasında hapishanelerinden serbest bıraktığı 200 kişi arasındaydı. Cezaları 10 ila 15 yıl arasında değişen 120 mahkûm, Filistin topraklarındaki evlerine ve ailelerine döndü.

Gazze Şeridi'ndeki Hamas hareketi dün, meydanın ortasındaki sahneye çıktıktan sonra dört İsrailli rehineyi Uluslararası Kızılhaç'a teslim etti. Tamamı kadın asker olan dört rehine, askeri kıyafet giyiyordu ve 7 Ekim 2023'teki saldırı sırasında götürüldüklerinden beri Gazze Şeridi'nde gözaltında tutuluyorlardı.

Görsel kaldırıldı.
Filistinli mahkûmlar Refah kapısında Mısır'a teslim ediliyor  (Al-Ghad Kanalı)

Ateşkes anlaşmasına göre, üç aşamalı anlaşmanın ilk aşamasının, yaklaşık bin 900 Filistinli tutuklu karşılığında Gazze'den 33 İsrailli rehinenin gönderilmesiyle altı hafta sürmesi planlanıyor.

Şarku'l Avsat'a konuşan bilgili kaynak, Mısır'ın teslim aldığı mahkumların "uzun süreli veya ömür boyu hapis cezasına çarptırılanlar olduğunu ve İsrail'in onları tehlikeli olarak sınıflandırdığını" belirtti. “Bu yüzden onların Filistin toprakları dışında tutulmasını istedi.”

Mısırlı yetkililerin, sınır dışı edilen tutukluları, sadece bu amaçla gelen Filistin Yönetimi temsilcileri tarafından pasaportlarına damga vurulduktan sonra Kerem Şalom kapısından iki otobüsle aldıklarını ve Mısır tarafındaki Refah kapısına nakledildiklerini kaydetti. Sıkı güvenlik altında Kahire'ye nakledilme hazırlıkları kapsamında tıbbi muayeneden geçirildiler, Filistin tarafındaki Refah kapısı ise henüz faaliyete geçmedi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre "İsrail güçlerinin Refah kapısı çevresinden kısmen çekildi, Refah kapısının Filistin tarafında, mahkûmların pasaportlarına ve seyahat izinlerine Filistin Ulusal Otoritesi tarafından damga vurulması için kapı yakınındaki bir kontrol noktası ve izleme noktası hariç, bir dizi nokta hazırlandı.” Mısırlı kaynak bu iddiayı yalanladı ve “İsrail güçlerinin şu ana kadar geçişin Filistin tarafını kontrol etmeye devam ettiğini” vurguladı.

Kaynak ayrıca "Mısır'da tutukluların hiçbirinin sürekli kalmayacağını, yalnızca durumları düzelene kadar 10 günü geçmeyecek geçici bir süre kalacaklarını" vurguladı. Filistin büyükelçiliği temsilcileriyle koordineli olarak, çeşitli ülkelerdeki varış noktalarına doğru yola çıkacaklar.”

Görsel kaldırıldı.
Refah Kapısı dün yardım girişine tanık olmadı (Şarku'l Avsat)

Kaynak, "bırakılan mahkûmlardan bazıları Gazze'de kalma isteklerini ifade etti ve özellikle hepsinin Batı Şeria'da ikamet ettiği ve İsrail'in kararının Batı Şeria'dan dışlanmalarıyla ilgili olduğu göz önüne alındığında bunun olasılığı araştırılıyor" dedi.

Basında çıkan haberlerde bu mahkûmların Kahire'den Türkiye, Tunus, Cezayir ve Katar'a gidecekleri belirtiliyordu, ancak bu ülkelerin hiçbiri henüz bu konuda resmi bir tutum açıklamadı.
Kaynak ayrıca “Ateşkesin yedinci günü olan cumartesi günü, İsrail'de resmî tatil olması ve bu nedenle sivil gümrük görevlilerinin sınır kapılarına gelmemesi nedeniyle Refah kapısından herhangi bir yardım TIR'ının girişine rastlanmadı. Bu nedenle mahkûmların oraya teslim edilmesi tercih edildiğini” teyit etti.

Resmi rakamlara göre cuma akşamı ateşkesin ilk 6 gününe kadar Birleşmiş Milletler'in bilgisi dahilinde yaklaşık 2 bin yardım kamyonu Mısır Refah sınır kapısı üzerinden El Avce ve Kerem Şalom'dan geçerek Gazze'ye girdi.



Gece Yarısı Çekici Operasyonu... Askeri bir aldatma ve dezenformasyon operasyonunun ayrıntıları

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Pentagon'da düzenlenen basın toplantısında Gece Yarısı Çekici Operasyonu hakkında konuştu. (AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Pentagon'da düzenlenen basın toplantısında Gece Yarısı Çekici Operasyonu hakkında konuştu. (AP)
TT

Gece Yarısı Çekici Operasyonu... Askeri bir aldatma ve dezenformasyon operasyonunun ayrıntıları

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Pentagon'da düzenlenen basın toplantısında Gece Yarısı Çekici Operasyonu hakkında konuştu. (AP)
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Pentagon'da düzenlenen basın toplantısında Gece Yarısı Çekici Operasyonu hakkında konuştu. (AP)

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, ABD'nin İran'ın Fordo, Natanz ve İsfahan'daki nükleer tesislerine yönelik saldırılarının ayrıntılarını açıkladı. Hegseth, ABD'nin Tahran'ın nükleer programını tamamen imha ettiğini, imhanın ‘başarılı’ olduğunu ve operasyonun ‘Amerikan caydırıcılığını gösterdiğini’ belirtti.

Hegseth Pentagon’da düzenlediği basın toplantısında, ABD saldırılarının İran güçlerini ya da İran halkını hedef almadığını ve Başkan Donald Trump'ın İran'ın nükleer programının ABD ulusal çıkarlarına ve ABD güçleri ile İsrail'in ortak savunmasına yönelik oluşturduğu tehditleri ortadan kaldırmak için ilan ettiği hedefe ulaştığını söyledi. Hegseth ayrıca, birçok ABD başkanının İran’ın nükleer programına ölümcül bir darbe vurmayı hayal ettiğini, ancak hiç kimsenin bunu başaramadığını ifade etti.

Hegseth, cumartesi günü erken saatlerde bir dizi B-2 bombardıman uçağının Missouri'deki üssünden taşınması kararının İranlıları yanıltmaya yönelik bir aldatma operasyonu olduğunu söyledi.

ABD'nin İran'ın en güçlü nükleer tesisine 14 zırh delici bomba atan B-2 bombardıman uçaklarını korumak için savaş uçakları konuşlandırarak başka aldatma yöntemleri de kullandığını bildirdi.

thy
Pentagon'da düzenlenen bir basın toplantısında ABD Savunma Bakanlığı tarafından sunulan Gece Yarısı Çekici Operasyonu’nun açıklayıcı haritası (AP)

ABD Savunma Bakanı tüm bu yöntemlerin ABD'nin İran savaş uçaklarını ya da hava savunma sistemlerini alarma geçirmeden bombaları atmasına yardımcı olduğunu ve bu saldırıları gerçekleştirme planının aylar ve haftalar süren bir konumlandırma ve hazırlık gerektirdiğini belirtti. Hegseth, ABD savaş uçaklarının İran'a girmesi ve güvenli bir şekilde geri dönmesi ve tahkimat delici bombaların ilk pratik kullanımında B-2 bombardıman uçaklarıyla tarihi bir saldırı gerçekleştirmesi için büyük bir hassasiyet ve en üst düzeyde operasyonel güvenlik gerektirdiğini açıkladı.

Hegseth, Başkan Trump'ın ‘savaş değil barış istediğini ve İran'ın da bu yolu takip etmesi gerektiğini’ sözlerine ekleyerek, İran'ın ABD'ye vereceği herhangi bir yanıtın çok daha büyük bir güçle karşılık bulacağı tehdidinde bulundu.

Hedef rejim değişikliği değil

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Hegseth, “Bu operasyon rejim değişikliğini değil, İran'ın nükleer programının yarattığı tehditleri etkisiz hale getirmeyi amaçlıyordu” dedi. Saldırıların temel amacının İran'ın kabiliyetlerini yok etmek olduğunu kaydeden Hegseth, bölgede İran'a bağlı milislerin Irak, Suriye ya da Körfez'de ABD çıkarlarına yönelik herhangi bir saldırısının ‘çok kötü bir fikir’ olacağını ve ABD'nin tepkisel değil proaktif bir şekilde hareket edeceğini söyledi.

Hegseth, General Michael Erik Kurilla'nın Ortadoğu'daki ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı'ndaki (CENTCOM) performansına ve İsrail ile yakın koordinasyonuna dikkat çekti. İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırıların yalnızca ABD öncülüğünde gerçekleştirildiğini ancak İsrail'in son bir buçuk hafta içinde gerçekleştirdiği saldırılardan yararlanıldığını vurguladı.

Gece Yarısı Çekici Operasyonu

ABD Genelkurmay Başkanı Dan Caine, İran'ın Fordo, Natanz ve İsfahan'daki nükleer tesislerine yönelik saldırıların ayrıntılarını “Bu son derece gizli bir görevdi ve Washington'da hiç kimse bunun zamanlamasını ya da niteliğini bilmiyordu” diyerek açıkladı. Caine, Gece Yarısı Çekici Operasyonu olarak adlandırılan görevde Missouri'deki üslerinden İran'a giden yedi B-2 bombardıman uçağının yer aldığını söyledi. Caine, 18 saatlik uçuşun birden fazla havada yakıt ikmali gerektirdiğini ve bombardıman uçaklarının ‘karmaşık ve hassas bir şekilde zamanlanmış bir manevra’ ile Ortadoğu'da kara üzerinde uçarken ABD savaş ve destek uçaklarıyla buluştuğunu ifade etti.

sdfergty
ABD Genelkurmay Başkanı Dan Caine Pentagon'da düzenlediği basın toplantısında (AFP)

Caine, cumartesi günü saat 17:00 sularında, uçaklar İran hava sahasına girmeden hemen önce, bir ABD denizaltısının İsfahan'daki hedeflere iki düzineden fazla Tomahawk seyir füzesi ateşlediğini açıkladı. Uçaklar hedeflerine yaklaşırken, ABD çeşitli aldatma taktikleri uyguladı; uçakların bir kısmı aldatma amacıyla Pasifik Okyanusu'na yönelirken, savaş uçakları bombardıman uçaklarının önündeki hava sahasında uçarak düşman uçakları ve karadan havaya füzeleri aradı.

Savaş uçakları Fordo ve Natanz nükleer tesislerine yaklaşırken, B-2 bombardıman uçakları Fordo'daki birkaç noktadan ilkine iki GBU-57 bombası bıraktı, diğer bombardıman uçakları toplam 14 bombayla hedeflerini vurdu, tüm nükleer altyapı hedefleri vuruldu ve İsfahan’daki nükleer tesis Tomahawk füzeleriyle hedef alındı.

125 ABD uçağı

Caine şunları söyledi: “ABD savaş uçakları İran hava sahasını güvenli bir şekilde terk etti ve İran karadan havaya füze sistemleri, ABD kuvvetlerinin yaklaşık 75 hassas güdümlü silah kullandığı görev boyunca bizi tespit etmedi. Bu göreve B-2 hayalet bombardıman uçakları, dördüncü ve beşinci nesil avcı uçakları, onlarca havada yakıt ikmal tankeri, bir güdümlü füze denizaltısı ve tam teçhizatlı gözetleme ve istihbarat keşif uçakları dahil olmak üzere toplam 125 ABD uçağı katıldı.”

frgthyu
İran'da bombalanan Fordo Nükleer Tesisi’nin uydu görüntüsü (AP)

Saldırıların ayrıntılı bir tanımını yapan Caine, İran saatiyle 02:10'da B-2 ana bombardıman uçağının iki ‘sığınak delici’ bomba attığını ve sonraki 25 dakika boyunca iki hedef bölgeye toplam 14 ‘sığınak delici’ bomba atıldığını söyledi.

Caine, İran hava sahasını terk ederken uçaklara herhangi bir ateş açılmadığını vurguladı. Caine, “İran savaş uçakları üzerimizden uçmadı ve İran'ın karadan havaya füze sistemleri de bizi fark etmiş gibi görünmüyordu” dedi.