Yeni Suriye yönetimi, Rusya’yla anlaşma şartlarını açıkladı

HTŞ liderliğindeki isyancılar, Suriye'de ele geçirdikleri şehirlerde Esad'ın posterlerini parçalamıştı (Reuters)
HTŞ liderliğindeki isyancılar, Suriye'de ele geçirdikleri şehirlerde Esad'ın posterlerini parçalamıştı (Reuters)
TT

Yeni Suriye yönetimi, Rusya’yla anlaşma şartlarını açıkladı

HTŞ liderliğindeki isyancılar, Suriye'de ele geçirdikleri şehirlerde Esad'ın posterlerini parçalamıştı (Reuters)
HTŞ liderliğindeki isyancılar, Suriye'de ele geçirdikleri şehirlerde Esad'ın posterlerini parçalamıştı (Reuters)

Suriye Savunma Bakanı Murhef Ebu Kasra, Rusya'nın ülkedeki üslerini kapatmak zorunda olmadığını söyledi.

Kasra, Amerikan gazetesi Washington Post’ta (WP) dün yayımlanan söyleşisinde, Moskova’yla yapılacak herhangi bir anlaşmanın Suriye’nin çıkarlarına hizmet etmesi gerekeceğini söyledi. 

Yeni Şam yönetiminin Savunma Bakanı, “siyasette sonsuza dek düşmanlık olmayacağını” belirterek, bu koşul sağlandığı sürece Rusya’nın ülkedeki hava ve deniz üslerini açık tutmasına izin verilebileceğini ifade etti. Moskova’nın Tartus'ta deniz üssü, Lazkiye'de de hava üssü bulunuyor. 

Kremlin’in Şam’a yaklaşımının, Beşar Esad’ın aralıkta ülkeyi terk etmesinin ardından “önemli ölçüde iyileştiğini” söyleyen Kasra, Moskova’nın taleplerini değerlendirdiklerini aktardı. 

Heyetu Tahriru'ş Şam (HTŞ) liderliğindeki isyancıların 27 Kasım'da başlattığı saldırılar, 8 Aralık'ta Esad rejiminin devrilmesiyle sonuçlanmıştı. Esad ailesi Rusya’ya kaçarken, yeni geçiş hükümetinin Devlet Başkanı da HTŞ lideri Ahmed Şara olmuştu. 

40 yaşındaki Kasra, “Beşar Esad, Rusya'ya gitmeye karar verdiğinde, Ruslarla bir anlaşmaya varmamızın imkansız olduğunu düşünmüştü” diyor.

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mikhail Bogdanov liderliğindeki heyet, geçen ay HTŞ yönetimiyle toplantı düzenlemişti. Bogdanov, Esad’ın durumuna ilişkin görüşme yapılıp yapılmadığına dair bilgi paylaşmamıştı.

Kasra, Suriye'de ABD ve Türkiye'ye bağlı askeri üslerin statüsünün de müzakere edildiğini belirtiyor. Savunma Bakanı, Ankara’yla yapılacak yeni anlaşmaların ülkede Türkiye'ye bağlı güçlerin azaltılmasını veya “yeniden konuşlandırılmasını” içerebileceğini söylüyor.

Amerikan askerlerinin Suriye’deki varlığının akıbetine dair görüşmelerin sürdüğünü de aktaran Kasra, Kürtlerle ilgili meselenin askeri değil diplomatik yolla çözülmesi gerektiğini ifade ediyor. 

Amerikan basınında bu hafta çıkan haberlerde, Başkan Donald Trump’ın ABD askerlerini Suriye’den çekmeyi planladığı aktarılmıştı. Pentagon’un 30, 60 veya 90 gün içinde tam bir geri çekilme planı üzerinde çalıştığı bildirilmişti. 

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, pazar günkü açıklamasında Türkiye, Irak, Ürdün ve Suriye’nin ortak güç oluşturarak DEAŞ’e karşı mücadele verebileceğini söylemişti.

Suriye’de DEAŞ’lı militanların tutulduğu kamplar, ABD'nin desteklediği Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolünde. SDG'nin çatısını, Türkiye'nin terör örgütü kabul ettiği YPG oluşturuyor. Esad rejiminin düşmesinin ardından SDG'yle Ankara'nın desteklediği Suriye Milli Ordusu (SMO) arasında çatışmalar da yaşanmıştı. 

WP’nin haberinde, Fidan’ın DEAŞ’le mücadelede 4’lü koalisyon önerisinin, “ABD’nin SDG’yle bağlarını kesmesine olanak sağlayacağına” dikkat çekiliyor. 

Independent Türkçe, Washington Post, NBC



Lübnan sınırı yakınlarındaki güvenlik operasyonu sırasında kaçırılan iki Suriye güvenlik gücü mensubu ‘serbest bırakıldı’

Suriye Genel Güvenlik İdaresi üyeleri bir güvenlik operasyonu sırasında (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye Genel Güvenlik İdaresi üyeleri bir güvenlik operasyonu sırasında (Suriye İçişleri Bakanlığı)
TT

Lübnan sınırı yakınlarındaki güvenlik operasyonu sırasında kaçırılan iki Suriye güvenlik gücü mensubu ‘serbest bırakıldı’

Suriye Genel Güvenlik İdaresi üyeleri bir güvenlik operasyonu sırasında (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye Genel Güvenlik İdaresi üyeleri bir güvenlik operasyonu sırasında (Suriye İçişleri Bakanlığı)

Suriye devlet medyası dün akşam, Lübnan sınırındaki bir köyde kaçakçılıkla mücadele operasyonu sırasında kaçırılan ve bir dizi ‘aranan adamla’ çatışan iki Suriye güvenlik gücü mensubunun ‘serbest bırakıldığını’ bildirdi.

Suriye resmi haber ajansı SANA’nın devlet kurumlarından edindiği bilgiye göre, ‘Sınır Güvenlik Birimi, Suriye-Lübnan sınırında silah ve mal kaçakçılığı yapan bir grup aranan adam tarafından kaçırılan iki unsuru serbest bırakmayı başardı.’

Şarku’l Avsat’ın SANA’dan aktardığına göre, ‘Suriye-Lübnan sınırını kontrol altına almaya yönelik devam eden çabaların bir parçası olarak Sınır Güvenlik Birimi, silah ve mal kaçakçılığına yönelik çıkışları kapatmak amacıyla sınır köyü Havik'te kapsamlı bir operasyon başlattı.’

AFP'nin bildirdiğine göre, ‘Sınır Güvenlik Birimi güçleri ile aranan bazı şahıslar arasında çatışmalar yaşandı ve bu çatışmalar güvenlik güçlerinin iki üyesinin görevlerini yerine getirirken kaçırılmasıyla sonuçlandı. Yasa dışı kaçakçılık operasyonlarına karışan bir dizi aranan kişi gözaltına alındı. Çok miktarda silah ve kaçak mal ele geçirildi.’

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed'in 8 Aralık'ta Heyetu Tahriru’ş-Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif grupların koalisyonunun saldırısıyla devrilmesinin ardından yeni yetkililer ‘eski rejimin kalıntılarını etkisiz hale getirmek’ amacıyla bir dizi güvenlik operasyonu yürüttü.

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) geçtiğimiz ay Humus'un batı kırsalında yürütülen güvenlik operasyonları sırasında altı kişinin öldürüldüğünü bildirmişti.

SOHR, dünkü güvenlik operasyonunun ‘militanları, kaçakçıları, aranan uyuşturucu satıcılarını ve Hizbullah'a yakın kişileri kovmayı’ amaçladığını kaydetti.

Suriye güçlerinin ‘tanklar, zırhlı araçlar, insansız hava araçları (İHA) ve ağır silahlar kullandığını, mermilerin sivil bölgelere düştüğünü’ söyledi.

Lübnan Ulusal Haber Ajansı (NNA), Havik köyündeki çatışmalar sonucunda ‘Suriye ile sınır kasabası el-Kasr'ın eteklerine bir roket düştüğünü’ bildirdi.

Lübnan ve Suriye, özellikle ülkenin kuzeydoğusunda büyük ölçüde sınırlandırılmamış 330 kilometre uzunluğunda bir sınırı paylaşıyor ve bu da sınırı kaçakçıların, balıkçıların ve hatta mültecilerin sızması için kolay bir alan haline getiriyor.

Hizbullah, çatışmanın iki yılını doldurduğu 2013'ten bu yana Suriye ordusunu desteklemek için açıkça savaşmaya başladı. Şii nüfusun çoğunlukta olduğu ve bazılarında Lübnanlıların da yaşadığı köylerin yer aldığı Humus kırsalındaki Lübnan sınır bölgeleri, gerek savaşçıların nakli gerekse silah depolarının kurulması açısından Hizbullah için önemli bir lojistik merkez oldu.

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım aralık ayında Esed'in devrilmesinden sonra örgütün artık Suriye üzerinden askeri malzeme alamayacağını kabul etti.

Ocak ayında Şam'da bir araya gelen Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve Lübnan Başbakanı Necib Mikati, iki ülke arasında on yıllardır süren belirsiz ilişkilerin ardından karşılıklı saygı ve ulusal egemenliğe dayalı ilişkiler kurma isteklerini yinelediler.

Her iki ülkenin yetkilileri, Lübnan'daki Suriyeli mültecilerin varlığı, kara ve deniz sınırlarının belirlenmesi ve Suriye hapishanelerindeki Lübnanlı kayıp şahıslar meselesi de dahil olmak üzere çözüm bekleyen konuları çözüme kavuşturmayı umuyor.