Batı Şeria'daki Kudüs Seriyyeleri ortak operasyon odası kurduklarını duyurduhttps://turkish.aawsat.com/arap-d%C3%BCnyasi/5110531-bat%C4%B1-%C5%9Feriadaki-kud%C3%BCs-seriyyeleri-ortak-operasyon-odas%C4%B1-kurduklar%C4%B1n%C4%B1-duyurdu
Batı Şeria'daki Kudüs Seriyyeleri ortak operasyon odası kurduklarını duyurdu
Kudüs Seriyyeleri’nin Tulkerim Taburu’nun bir üyesi (Tulkerim Taburu)
TT
TT
Batı Şeria'daki Kudüs Seriyyeleri ortak operasyon odası kurduklarını duyurdu
Kudüs Seriyyeleri’nin Tulkerim Taburu’nun bir üyesi (Tulkerim Taburu)
İslami Cihad Hareketi’nin askeri kanadı Kudüs Seriyyeleri dün yaptığı açıklamada, Batı Şeria'daki İsrail operasyonlarına karşı koymak için diğer Filistinli gruplarla ortak bir operasyon odası kurma konusunda anlaştıklarını duyurdu.
Batı Şeria'daki Kudüs Seriyyeleri, savaşçılarının Tulkerim Mülteci Kampı’ndaki diğer Filistinli gruplardan savaşçılarla birlikte ‘İsrail piyade güçlerini pusuya düşürmeyi ve patlayıcı cihazlarla askeri buldozerleri imha etmeyi’ başardığını bildirdi.
Günün erken saatlerinde Filistin Sağlık Bakanlığı, işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Nur Şems Mülteci Kampı’nda İsrail ordusu tarafından iki kadının ve bir erkeğin öldürüldüğünü duyurdu. İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi dün yaptığı açıklamada, kuvvetlerinin Batı Şeria'daki askeri operasyonlarına devam edeceğini söyledi.
Merkez Komutanlığı'nı ziyareti sırasında konuşan Halevi, “İleriye dönük olarak Batı Şeria'da çok güçlü bir taarruz çabası sürdüreceğiz. Çünkü Nur Şems ve Cenin kamplarına girmenin, Tulkerim ya da El Halil'in kalbinde tutuklamalar yapmanın ve teröristleri planlama ve uygulama aşamaları arasında hedef almanın en etkili yaklaşım olduğunu ve devam etmesi gerektiğini biliyoruz” ifadelerini kullandı.
İsrail, Batı Şeria'yı ‘savaş hedefleri listesine’ almasının ardından, daha geniş çaplı olabilecek bir hamlenin başlangıcında, Batı Şeria'nın kuzeyindeki Cenin'de geniş çaplı bir askeri operasyon başlattı.
İsrail ordusu geçtiğimiz ay, Şin-Bet ve Sınır Polisi ile birlikte ‘terörist faaliyetleri engellemek’ amacıyla Cenin kentinde geniş çaplı bir askeri operasyon başlattığını duyurdu. Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre operasyon, İsrail'in 2002 yılında İkinci İntifada sırasında Batı Şeria'da başlattığı ve tüm Batı Şeria'yı kapsayan ‘Savunma Kalkanı’ operasyonunu hatırlatırcasına ‘Demir Kalkan’ olarak adlandırıldı.
İsrail'in yöneliminde bir değişikliğe işaret eden operasyon, özel birlikler, Şin-Bet ve askeri polisin Cenin'deki geniş alanlara baskın düzenlemesinden önce insansız hava araçlarının (İHA) buradaki çeşitli altyapılara düzenlediği hava saldırısıyla başladı ve ardından hava kuvvetleri daha fazla saldırı düzenledi.
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ve ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington, ABD'deki ABD Dışişleri Bakanlığı binasındaki toplantılarından önce el sıkışıyor, 10 Şubat 2025 (AFP)
Mısır Dışişleri Bakanı, Amerikalı mevkidaşına Arapların Trump'ın Gazze planını reddettiğini bildirdi
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati ve ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Washington, ABD'deki ABD Dışişleri Bakanlığı binasındaki toplantılarından önce el sıkışıyor, 10 Şubat 2025 (AFP)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati dün Washington'da, ABD'li mevkidaşı Marco Rubio'ya Arap ülkelerinin Filistinlileri desteklediğini ve ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazze'den çıkarma ve bölgenin kontrolünü ele geçirme planını reddettiklerini söyledi.
Mısır Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Abdulati'nin Washington'da Rubio ile yaptığı görüşmede, Filistinliler orada kalmaya devam ederken Gazze'nin yeniden inşasının hızlandırılmasının önemini vurguladığı belirtildi.
Mısır, Filistinlilerin topraklarında kalma ve İsrail'in yanında bağımsız bir devlet kurma haklarına olan desteğini yineleyerek, uluslararası toplumu Filistin meselesinin çözümüne yönelik siyasi bir vizyonun arkasında birleşmeye çağırdı.
“Tarihsel adaletsizlik”
Mısır Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada “İsrail işgali ve İsrail'in Gazze'ye yönelik son saldırısı ve bunun yansımalarından kaynaklanan bölgesel ve uluslararası barış ve güvenliğe yönelik tehlike ve tehditlerle yüzleşmenin tek yolu, uluslararası toplumun Filistin halkı da dahil olmak üzere bölgedeki tüm halkların haklarını ayrım gözetmeksizin dikkate alan bir yaklaşım benimsemesidir” denildi.
Açıklama şöyle devam etti: “Mısır, uluslararası toplumu ve onun çeşitli uluslararası ve bölgesel bileşenlerini, Filistin meselesinin çözümüne yönelik olarak, Filistin halkının maruz kaldığı ve kalmaya devam ettiği tarihi adaletsizliğin sona erdirilmesi ihtiyacına dayanması gereken siyasi bir vizyonun arkasında birleşmeye çağırmaktadır. Bu bağlamda Mısır, BM kararları, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve Dördüncü Cenevre Sözleşmesi de dâhil olmak üzere, uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuk ilkeleri ve insani değerler doğrultusunda, kendi kaderini tayin hakkı, toprak bütünlüğü ve bağımsızlık ile vatanlarını terk etmek zorunda kalan Filistinli mültecilerin geri dönüş hakkı da dâhil olmak üzere bu haklardan taviz vermeyi reddeden tutumunu sürdürmektedir.”
Mısır-ABD görüşmesi
Mısır Dışişleri Bakanı dün Washington'da ABD'li mevkidaşı ile görüştü. Şarku’l Avsat’ın Mısır Dışişleri Bakanlığı Facebook sayfasından aktardığı açıklamaya göre, Abdulati, ABD'li mevkidaşına Mısır'ın bölgede güvenlik, istikrar, adil ve kapsamlı bir barışın sağlanması için yeni yönetimle birlikte çalışmayı dört gözle beklediğini ifade ettiğini belirtti.
Açıklamada iki bakanın Gazze, Suriye, Libya, Sudan ve Kızıldeniz'deki gelişmeleri ele aldığı belirtilirken, Abdülai'nin “Filistin meselesinde Mısır, Arap ve İslam tutumunun değişmezliğini vurguladığı” kaydedildi.
“ABD'li mevkidaşına Gazze'de erken toparlanma, enkaz kaldırma ve yeniden inşa sürecinin hızlandırılmasının önemini vurgulayan Abdülati, “Ortadoğu'da arzu edilen adil barışın sağlanması için ABD yönetimiyle koordinasyon içinde çalışmayı dört gözle bekliyoruz” dedi.
Rubio ile görüşmesi sırasında, Abdülati'nin Filistin-İsrail çatışmasına nihai bir çözüm getirecek siyasi bir ufuk bulmanın önemini de vurguladığı belirtilen bakanlık açıklamasında, Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilerin Arap ve İslam dünyası ile uluslararası toplumun tam desteğiyle topraklarına tutundukları ve yerlerinden edilmeyi reddettikleri kaydedildi. Abdülati pazar günü Amerika Birleşik Devletleri'ne resmi bir ziyaret başlattı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre iki taraf, ikili ilişkileri ve Etiyopya Rönesans Barajı (Hedasi Barajı) ile ilgili Mısır'ın su güvenliği konusunu ele aldı ve “Abdülati, Mısır'ın barajın iki aşağı havza ülkesinin haklarını ihlal etmeden işletilmesi için yasal ve bağlayıcı bir anlaşmaya varılması gerektiği konusundaki kararlı tutumunu vurguladı.”
Mısır Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Temim Halaf yaptığı açıklamada, iki bakanın “Gazze, Suriye, Libya, Sudan, Afrika Boynuzu ve Kızıldeniz'de birbirini izleyen gelişmeler” konusunda kapsamlı bir görüşme yaptıklarını belirtti.
Görüşmede Sudan'daki duruma da değinildi ve Abdülati, Mısır'ın Sudan devlet kurumlarına verdiği desteği, Sudan'da ateşkes sağlanması için çalışılması gerektiğini ve Sudan topraklarının egemenliğine ve birliğine saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Abdelati ayrıca Suriye toplumunun hiçbir bileşenini dışlamayan bir siyasi sürecin başlatılmasının önemini vurgulayarak, Suriye'nin birliği ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesi gerektiğini ve Mısır'ın Suriye halkına tam desteğini vurguladı.