Hamas kaynakları Şarku’l Avsat'a konuştu: Mısır ve Katar garanti verdi… İsrail'in anlaşma şartlarına uyması halinde esirleri serbest bırakmaya kararlıyız

Hamas kaynakları, arabulucuların Kahire'de el-Hayye başkanlığındaki heyete ne teklif ettiğini açıkladı

TT

Hamas kaynakları Şarku’l Avsat'a konuştu: Mısır ve Katar garanti verdi… İsrail'in anlaşma şartlarına uyması halinde esirleri serbest bırakmaya kararlıyız

Hamas kaynakları Şarku’l Avsat'a konuştu: Mısır ve Katar garanti verdi… İsrail'in anlaşma şartlarına uyması halinde esirleri serbest bırakmaya kararlıyız

Hamas kaynakları dün Şarku’l Avsat'a yaptıkları açıklamada, ‘arabulucuların İsrail'in ateşkes anlaşmasına uyacağına ve ikinci aşama için gerçek müzakerelere başlayacağına dair garanti verdiğini’ belirterek, ‘atmosferin cesaret verici olduğunu’ vurguladı. Kaynaklar, “İşgalci İsrail, anlaşmanın şartlarına bağlı kalırsa, esirlerin teslimi herhangi bir sorun yaşanmadan zamanında gerçekleşecek” dedi.

Arabulucular Mısır ve Katar ile Türkiye gibi diğer destekleyici taraflar, İsrail ile Hamas'ın 19 Ocak'ta yürürlüğe giren anlaşmayı uygulama konusunda her iki tarafın da kararlı olmadığına dair medya paylaşımları ve açık tehditlerinin ardından Gazze Şeridi'ndeki kırılgan ateşkesin çökmesini önlemek için çözüm bulma çabalarını durdurmadı.

İsrail gazetesi Haaretz’in bir kaynaktan aktardığına göre ABD'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un Tel Aviv'e gelmesi bekleniyor. Witkoff, İsrailli esirlerin cumartesi günü serbest bırakılması halinde ABD'nin mevcut esir değişimi anlaşmasını uygulamaya hazır olduğunu ifade etti.

Hamas, İsrail tarafını ilk aşama anlaşmasına, özellikle de çadır, mobil ev, tıbbi malzeme ve ağır teçhizatın girişiyle ilgili insani protokole uymamakla suçluyor. Bu sebepten ötürü Hamas, cumartesi günü gerçekleşmesi beklenen üç İsrailli esirin teslimini askıya aldığını açıkladı. İsrail hükümeti ve kabinesi bir dizi toplantı yaparak Hamas'ın cumartesi günü öğlene kadar esirleri serbest bırakmayı taahhüt etmemesi halinde savaşı yeniden başlatma kararı aldı.

Hamas ve İsrail arasında tırmanan durum ışığında Doha'da Katar ile Filistin hareketi liderliği arasında görüşmeler yapıldı ve ardından Mısır'a bir heyet gönderilmesine karar verildi. Dün sabah, Hamas'ın Gazze Şeridi'ndeki lideri Halil el-Hayye, iki tarafın da anlaşmayı uygulama konusunda kararlı olmadığı yönündeki karşılıklı suçlamalarının ardından ortaya çıkan anlaşmazlığı görüşmek üzere Kahire’ye geldi.

Hamas'tan yapılan açıklamada, el-Hayye başkanlığındaki bir heyetin Kahire'ye ulaştığı ve ateşkes anlaşmasının uygulanmasını takip etmek ve teknik komiteler ve arabulucular vasıtasıyla esir takası yapmak üzere Mısırlı yetkililerle görüşmelere başladığı belirtildi.

Hareketten kaynaklar Şarku’l Avsat'a, el-Hayye ile Mısır istihbarat servisinde Filistin dosyasından sorumlu üst düzey yetkililer arasındaki toplantıda ateşkesin sürekliliğinin sağlanması ve tüm aşamalarının uygulanmasıyla ilgili birçok önerinin ele alındığını söyledi.

Kaynaklar, Mısırlı ve Katarlı arabulucuların Doha ve Kahire'de art arda gerçekleşen toplantılarda Hamas'a anlaşmanın devamlılığının, tam olarak uygulanmasının ve ikinci aşama müzakerelere doğru ilerlemenin garantisi olarak güvenceler sağladığına dikkat çekti.

Bu güvenceler arasında, önümüzdeki cumartesi günü gerçekleşmesi beklenen üç İsrailli esirin tesliminden önce mobil evlerin, çadırların ve ağır ekipmanların kademeli olarak Gazze Şeridi’ne sokulması da yer alıyor. Arabulucular Hamas yönetiminden esir tesliminin zamanında tamamlanmasını istedi.

Kaynaklar, Hamas yönetiminin üç İsrailli esirin teslim edilmemesi yönündeki tutumunun esas olarak işgalci İsrail’in anlaşma şartlarını, özellikle de bugünden itibaren gerçekleşmesi beklenen insani protokolü uygulama taahhüdüyle bağlantılı olduğunu ve bunun taahhüt edilmesi halinde esir tesliminin herhangi bir sorun yaşanmadan zamanında gerçekleşeceğini söyledi.

Kaynaklar, Hamas liderliğinin arabuluculardan ikinci aşamaya ilişkin ciddi ve gerçek müzakerelerin başlatılması için İsrail’e baskı yapmalarını istediğine dikkat çekti. Arabulucular bu konuda ABD ile iş birliği içinde çalıştıklarını ve aynı zamanda mevcut aşamanın bütünüyle uygulanması için çabaladıklarını doğruladı.

Kaynaklar, dün Hamas heyeti ile Kahire'de bulunan ve uygulama sürecini takip eden profesyonel heyetlerden Mısırlı ve Katarlı yetkililer arasında, anlaşmanın uygulanmasını takip eden ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin temsilcilerinin huzurunda görüşmelerin devam edeceğini açıkladı.

Kaynaklar, “Hareketin liderliği ya da direniş gruplarından herhangi birinin anlaşmaya uyması ve savaşın tamamen sona ermesini ve Gazze Şeridi'nin yeniden inşasını sağlayacak ikinci aşama üzerinde bir anlaşmaya varmak için mümkün olan tüm esnekliği sağlaması konusunda hiçbir sorun yok” dedi.

Peki ABD'nin Gazze Şeridi'ndeki nüfusu yerinden etme planlarını ve Arapların mevcut tutumunu tartıştılar mı? Hamas içinden kaynaklar bu soruya şu yanıtı verdi: “Hareketin liderliği bu dosyayı ilgiyle takip ediyor, ancak bu tehlikeli planları uygulamaya yönelik gerçek girişimlere sahada tanık olmadan herhangi bir karar almayacak ve buna her türlü yöntemle karşı koyacak.” Kaynaklar, hareketin liderliğinin resmî açıklamalarda ifade edilen özgün Arap pozisyonlarını memnuniyetle karşıladığını ve ‘Mısır'ın pozisyonunun övüldüğünü’ belirtti.

Dün yapılan toplantılarda Hamas liderliğine, Gazze Şeridi'ndeki nüfusu yerinden etme planıyla yüzleşmek için bu ayın sonunda yapılacak acil zirvede Arap ülkelerine sunulacak Mısır vizyonuyla ilgili belirli ayrıntılar hakkında bilgi verildi. “Hamas liderliği Gazze Şeridi sakinlerinin yerlerinden edilmesini engelleyecek, İsrail ve ABD'nin bu yöndeki planlarını ve Batı Şeria'yı ilhak etme girişimlerini durduracak her türlü Arap tutumunu memnuniyetle karşılayacaktır” diyen kaynaklar, hareketin Filistin halkını korumayı ve onlara karşı savaşı durdurmayı amaçlayan, Filistin’i yeniden düzenleyecek ulusal bir Filistin anlaşmasının parçası olarak iktidarı devretmek de dahil olmak üzere tüm önerilere açık olduğunu belirtti.

Çeşitli medya organlarına göre Mısır'ın tutumu, Gazze Şeridi'nin yeniden inşasının Gazze Şeridi sakinlerini yerlerinden etmeden belirli bir plana göre yürütülmesi gerektiği yönünde.



Dürzi liderliğinde gerilim: Suveyda’da ‘darbe girişimi’ iddiasıyla din adamları gözaltına alındı

Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)
Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)
TT

Dürzi liderliğinde gerilim: Suveyda’da ‘darbe girişimi’ iddiasıyla din adamları gözaltına alındı

Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)
Suriye Kızılayı, Suveyda'dan tutukluların teslim edilme işlemlerini takip ediyor (SANA)

Şarku’l Avsat’a konuşan Suriye’nin Suveyda şehrinden Dürzi kaynaklar, Ulusal Muhafızlar’ın yaklaşık 10 kişiye yönelik tutuklama operasyonunun, Suriyeli Dürzilerin ruhani lideri Şeyh Hikmet el-Hicri'nin politikalarına ve projelerine karşı ‘darbe’ girişiminde bulunmak amacıyla ve ‘paralel bir akım’ oluşturmaya çalıştığı suçlaması çerçevesinde gerçekleştirildiğini açıkladılar. Kaynaklar, Suveyda’da ‘çatışma’ çıkmasından endişe duyduklarını ifade ettiler.

Kimliklerinin açıklanmamasını tercih eden yerel kaynaklar, ‘Ulusal Muhafızlar’ın, şehirde gerginliğin yüksek ve güvenlik önlemlerinin yoğun olduğu bir ortamda cumartesi günü geniş çaplı bir tutuklama kampanyası başlattığını’ söylediler.

Tutuklananlar arasında din adamı Şeyh Raid el-Mutni, Asım Ebu Fahr, Gandi Ebu Fahr ve Zeydan ailesinin bazı fertleri de vardı. Kaynaklar, Zeydan ailesinin Dürzi lider Leys el-Belus’un amcaları olduğunu belirtirken, Mutni ve Ebu Fahr ailelerinin kalabalık Dürzi aileler olduklarını ve ‘bu tutuklamaların Dürzi-Dürzi iç savaşının patlak vermesine yol açabileceğinden korkulduğunu aktardılar.


Batı Şeria'daki operasyonlarına devam eden İsrail ordusu Gazze'de Gazi Hamad'ın oğlunu öldürdü

Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)
Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)
TT

Batı Şeria'daki operasyonlarına devam eden İsrail ordusu Gazze'de Gazi Hamad'ın oğlunu öldürdü

Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)
Cuma günü Batı Şeria'nın Tarkumiye köyünde Filistinlilerin tarım alanlarına ulaşmasını engellemek için harekete geçti İsrailli askerler, (DPA)

İşgalci İsrail ordusu, Tubas’tan güçlerini çekmesine rağmen dün Batı Şeria'nın çeşitli bölgelerinde saldırılarına devam etti ve Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta silahlı dört unsurun öldürüldüğünü duyurdu.

Batı Şeria'nın Salfit, Beytullahim, El Halil, Nablus ve Ramallah şehirlerinde çok sayıda Filistinliyi gözaltına alan işgalci İsrail ordusu, Cenin Mülteci Kampı’nda 24 evi yıkmaya başladı. Cenin'in Barta’a beldesinde beş Filistinliden oluşan bir hücrenin üyelerini gözaltına aldığını duyuran İsrail ordusu, bu kişilerin yakında bir eylem hazırlığında olduğunu iddia etti.

İşgalci İsrail ordusu, Genel Güvenlik Servisi (Şabak) ve İsrail polisi tarafından yapılan ortak açıklamada, Yamam Özel Birimi’nin Menaşi Tugayı’ndan gelen ve Şabak'ın yönettiği güçlerin desteğiyle dün akşam Barta'a beldesinde bir operasyon düzenlediği ve ‘yakın gelecekte’ eylem hazırlığındaki bir hücrenin üyelerini tutukladığı belirtildi. Ancak eylemin niteliği veya hangi aşamada olduğu hakkında daha fazla ayrıntı verilmedi.

İşgalci İsrail ordusu geçtiğimiz hafta sonu Batı Şeria'nın kuzeyinde bir operasyon başlattı. Bu operasyon kapsamında Batı Şeria'nın kuzeyindeki Tubas vilayetindeki Tamun ve el-Fara’a’da yüzlerce ‘hedefe’ baskın düzenlendi. İşgalci İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada ‘İsrail vatandaşlarına yönelik her türlü tehdidi’ önlemek ve engellemek için ‘önleyici tedbirler almaya devam edileceği’ belirtildi.

rft56y
Filistinli Yusuf Asasa ve el-Muntasir Abdullah'ın Batı Şeria'nın Cenin kentinde öldürülmeden önce İsrailli askerlerin önünde ellerini kaldırdıklarını gösteren bir video görüntüsü (AFP)

İşgalci İsrail ordusu, operasyon sırasında Arap ve uluslararası kamuoyunun kınamasına neden olan bir hareketle, soğukkanlılıkla infaz edilen Yusuf Asasa ve el-Muntasir Abdullah da dahil olmak üzere çok sayıda Filistinliyi öldürdü. Bu arada İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Sınır Polisi'nin gizli biriminin komutanını, biriminin üyeleri Cenin şehrinde Filistinli Yusuf Asasa ve el-Muntasir Abdullah'ı infaz ettikten sonra albay rütbesine terfi ettirmeye karar verdi.

Abdullah Hamad

İşgalci İsrail ordusu Batı Şeria'daki saldırılarına devam ederken dün geçtiğimiz ekim ayında varılan ateşkes anlaşması kapsamında geri çekildiği Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta silahlı dört unsuru öldürdüğünü duyurdu.

İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamaya göre bahsi geçen dört kişi bir yeraltı tünelinden çıktı.

The Times of Israel gazetesinin haberine göre öldürülenler arasında Hamas'ın Doğu Refah Taburu Komutanı ve yardımcısı da bulunuyordu.

Hamas’tan kaynaklar daha sonra, Hamas lideri ve müzakere heyetinin üyesi Gazi Hamad'ın oğlu Abdullah Hamad'ın Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta öldürüldüğünü doğruladı.

Muhammed Hamad, kardeşi Abdullah'ın Refah tünellerinde ‘etrafı sarıldığını ve İsrail askerleriyle girdiği çatışmada öldürüldüğünü söyledi.

Tünellerde mahsur kalanlar

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP'den aktardığı habere göre bu gelişmeler, Refah’taki tünellerde mahsur kalanların akıbeti konusunda müzakerelerin sürdüğünü belirten çeşitli kaynakların açıklamalarına eşlik etti.

Refah sorunu, cesetler meselesi ile birlikte ikinci aşamaya geçişi geciktiriyor.

frgt
Pazar günü Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus’ta bir çadırın önünde bir mülteci yemek hazırlıyor (EPA)

Katar Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Macid el-Ensari, İsrail'in iki rehinenin cesetlerinin halen Filistin topraklarında tutulduğunu bahane ederek Gazze'deki ateşkes planının ikinci aşamasına geçişi geciktirmemesi gerektiğini söyledi.

Ensari, Katar ve bölgedeki ortaklarının şu an, birinci aşamadan ikinci aşamaya geçerek Gazze Şeridi'ndeki savaş durumunu kapsamlı bir şekilde sona erdirecek sürdürülebilir bir barışa ulaşma çabasında olduğunu söyledi.

Öte yandan pazar günü Gazze Şeridi’ndeki belediyeler, İsrail'in Gazze’deki hayati tesislerin çalışması için yeterli miktarda dizel yakıtın girişini engellemesi üzerine, hızla kötüleşen yakıt krizi nedeniyle temel hizmetlerin yakında çökebileceği uyarısında bulundu.

Gazze Şeridi Belediyeler Birliği, Han Yunus Belediye Başkanı Alaa el-Bata'nın basın toplantısında okuduğu açıklamada, ateşkesin başlamasından bu yana 50 gün içinde gelen yakıtın, yolları açmak, enkazları kaldırmak ve yerinden edilmiş kişilerin hareketliliğini kolaylaştırmak amacıyla sadece beş günlük çalışma için yeterli olduğunu belirtti.

Bata, “Krizin devam etmesi, halkın hayatını tehdit ediyor” ifadelerini kullandı.


Papa Francis: Filistin devleti, İsrail ile yaşanan çatışmanın "tek" çözümüdür

Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)
Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)
TT

Papa Francis: Filistin devleti, İsrail ile yaşanan çatışmanın "tek" çözümüdür

Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)
Papa 14. Leo, Beyrut Uluslararası Havalimanı'na varışında, (Vatikan- EPA)

Papa 14. Leo dün yaptığı açıklamada, İsrail ile Filistinliler arasında on yıllardır süren çatışmanın tek çözümünün bir Filistin devletinin kurulmasını içermesi gerektiğini belirterek, Vatikan'ın bu konudaki tutumunu teyit etti.

Vatikan'ın ilk Amerikalı Papa'sı Leo, Türkiye'den Lübnan'a gitmek üzere bindiği uçakta gazetecilere yaptığı açıklamada, "İsrail'in bu çözümü hâlâ kabul etmediğini hepimiz biliyoruz, ancak bunu tek çözüm olarak görüyoruz" dedi.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığı habere göre Papa İtalyanca olarak yaptığı konuşmada, "Biz de İsrail'in dostuyuz ve iki taraf arasında arabulucu bir ses olarak, herkes için adaleti sağlayacak bir çözüme yaklaşmalarına yardımcı olmayı amaçlıyoruz" ifadelerini kullandı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, en yakın müttefiki olan ABD'nin Filistin bağımsızlığını desteklediğini belirtmesine rağmen, Filistin devletine karşı olduğunu yineledi.

Papa, sekiz dakikalık kısa basın toplantısı sırasında yaptığı açıklamada,perşembe günü başlayıp pazar gününe kadar devam eden Türkiye ziyaretine odaklandı. Papa, mayıs ayında Katolik Kilisesi lideri olarak seçilmesinden bu yana ilk yurt dışı seyahatini gerçekleştirdi.

Papa, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile İsrail-Filistin ve Ukrayna-Rusya çatışmasını görüştüğünü belirterek, Türkiye'nin her iki savaşın da sona ermesinde önemli bir rol oynadığını vurguladı.

Papa Leo Türkiye ziyareti sırasında, dünyadaki olağanüstü sayıdaki kanlı çatışma nedeniyle insanlığın geleceğinin tehlikede olduğu konusunda uyarıda bulundu ve din adına işlenen şiddet eylemlerini kınadı.

Gazze'deki İsrail ordusuna eleştiri

Genellikle temkinli ve diplomatik bir dil kullanmayı tercih eden Papa Leo, bu yılın başlarında İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki askeri harekatına yönelik eleştirilerini artırdı.

Türkiye, nüfusunun çoğunluğu Müslüman olmasına rağmen, aynı zamanda dünyadaki 260 milyon Ortodoks Hristiyan'ın ruhani lideri Patrik Bartholomeos'a da ev sahipliği yapıyor.

Papa, Türkiye'yi dinsel birlikteliğin bir örneği olarak övdü. Papa Leo, yarına kadar Lübnan'ı ziyaretini sürdürecek ve ardından Roma'ya dönecek.

Papa Leo, "Farklı inançlara sahip insanlar barış içinde yaşayabilir... Sanırım bu, hepimizin dünya çapında dört gözle beklediği bir örnek" ifadelerini kullandı.