Arap ülkeleri, Gazze’de ateşkesi kurtarmak için devrede

İsrail bombardımanlarıyla yerle bir olan Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 47 binden fazla Filistinli öldürüldü (Reuters)
İsrail bombardımanlarıyla yerle bir olan Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 47 binden fazla Filistinli öldürüldü (Reuters)
TT

Arap ülkeleri, Gazze’de ateşkesi kurtarmak için devrede

İsrail bombardımanlarıyla yerle bir olan Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 47 binden fazla Filistinli öldürüldü (Reuters)
İsrail bombardımanlarıyla yerle bir olan Gazze'de çoğu çocuk ve kadın 47 binden fazla Filistinli öldürüldü (Reuters)

Arap ülkeleri, Gazze'deki ateşkesin sürdürülmesi için devreye girdi. İsrail ise Gazze çevresindeki tank ve asker sayısını artırıyor.

Mısır devletine ait medya kuruluşu El Kahire’nin aktardığına göre Mısırlı ve Katarlı arabulucular, Hamas’ın yeni taleplerinin karşılanması için İsrailli yetkilerle “yoğun” görüşme trafiği yürütüyor.

Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, 10 Şubat'ta yaptığı açıklamada, 15 Şubat’ta gerçekleştirilmesi beklenen esir takasının İsrail'in ateşkes anlaşmasındaki taahhütlerini yerine getirmediği gerekçesiyle askıya alındığını bildirmişti. Hamas, İsrail’in Filistinlileri öldürmeye devam ettiğini, çadırlar dahil yardım malzemelerinin girişini engellediğini ve yerlerinden edilenlerin Gazze’nin kuzeyine dönmesine müsaade etmediğini bildirmişti. 

İsrail ise Hamas’ın iddialarını reddetmişti. Fakat çarşamba günü Gazze’nin Mısır sınırındaki Refah bölgesine düzenlenen saldırıda iki Filistinli öldürülmüştü. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), sözkonusu kişilerin drone uçurduğunu bildirmiş ve saldırıyı üstlenmişti.

Hamas, üç İsrailli rehineyi cumartesi bırakmak için öncelikle ateşkes kapsamında anlaşılan “insani protokolün uygulanmasını ve ikinci aşama için müzakerelere başlanmasını” talep ediyor. Mısırlı ve Katarlı yetkililerin, bu şartların sağlanması için İsrail’le birçok görüşme yaptığı aktarılıyor. 

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas’ın esirleri cumartesiye kadar serbest bırakmaması halinde ateşkesin sona ereceğini ve çatışmaların yeniden başlayacağını duyurmuştu. 

ABD Başkanı Trump da esirlerin cumartesi bırakılmaması halinde “kıyametin kopacağını” söylemişti.

Trump’ın Gazze'deki Filistinlilerin Ürdün ve Mısır gibi komşu ülkelere yerleştirilmesi ve bölgenin ABD tarafından "devralınmasına" yönelik planı Ortadoğu'da tepkiyle karşılanmıştı.

Ürdün Kralı II. Abdullah, Trump'la görüşmesinin ardından Filistinlilerin yerinden edilmesine karşı olduğunu açıklamıştı. Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi de Gazze’ye barış getirmek için ABD’yle çalışmaya hazır olduklarını fakat Filistinlilerin topraklarından sürülmesini kabul etmeyeceklerini söylemişti. 

Wall Street Journal, Kahire’nin Trump’ın Gazze’yi “devralma” projesine alternatif bir plan geliştirmeye çalıştığını yazıyor. Sisi, Filistinlilerin durumunun görüşülmesi için 27 Şubat’ta Arap ülkeleri arasında toplantı düzenleneceğini duyurmuştu. 

Trump’ın ilk döneminde görev yapan eski Yakın Doğu İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı David Schenker, şu değerlendirmeleri paylaşıyor: 

Bu, Arap devletleri için kendi çözüm önerilerini sunmak adına iyi bir fırsat. Kral II. Abdullah, Sisi, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve ilgili tüm devletler için soru, Gazze'de ne yapacaklarına dair koordineli bir tutum ortaya koymaktır.

Independent Türkçe, Guardian, Wall Street Journal 



Lübnan, 1701 sayılı karar ve ateşkes anlaşmasını ihlal eden İsrail'i geri çekilmeye zorlamak için BM Güvenlik Konseyi'ne başvuruyor

(soldan sağa) Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
(soldan sağa) Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
TT

Lübnan, 1701 sayılı karar ve ateşkes anlaşmasını ihlal eden İsrail'i geri çekilmeye zorlamak için BM Güvenlik Konseyi'ne başvuruyor

(soldan sağa) Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
(soldan sağa) Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri, Cumhurbaşkanı Joseph Avn ve Başbakan Nevvaf Selam (Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Meclis Başkanı Nebih Berri ve Başbakan Nevvaf Selam bugün İsrail'in tüm Lübnan topraklarından çekilmesi gerektiğini vurgulayarak, Lübnan ordusunun tüm görevlerini yerine getirmeye hazır olduğunu belirtti.

Üç lider Baabda Sarayı'ndaki görüşmelerinin ardından yaptıkları ortak açıklamada, “Toplantıda, İsrail tarafının ihlallerine devam ettiği bir dönemde Lübnan'ın 1701 sayılı karara istisnasız tam bağlılığı vurgulandı” ifadesini kullandı.

Ulusal egemenliğin ve bölge halkının korunması amacıyla Lübnan ordusunun rolünü ve tanınmış uluslararası sınırlarda görevlerini üstlenmeye hazır olduğunu vurgulayan liderler, ateşkes anlaşmasının 12’nci paragrafında anlaşmanın tam olarak uygulanmasının 60 günü aşmaması gerektiğinin açıkça vurgulandığını hatırlattı.

Ortak açıklamada, “İsrail'in taahhütlerini yerine getirmemesi nedeniyle, İsrail'in ihlallerini ele almak ve onu uluslararası sınırlara çekilmeye zorlamak için 1701 sayılı kararı onaylayan Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'ne başvurmaya karar verdik” denildi.

İsrail güçleri bugün şafak vakti güneydeki köy ve kasabalardan çekilirken sınırdaki beş stratejik noktada varlıklarını sürdürdü.

Şarku’l Avsat’ın Lübnan Ulusal Haber Ajansı’ndan (NNA) aktardığına göre İsrail güçleri, Yarun, Marun er-Ras, Blida, Meys el-Cebel, Hula, Markaba, el-Adise, Kafr Kila ve el-Vazzani'den çekilirken, ‘büyük yerleşimlerin’ karşısındaki beş sınır noktasında kaldı.

Kasım ayında varılan ateşkes uyarınca, Hizbullah ile bir yıldan fazla süren savaşın ardından İsrail güçlerine Güney Lübnan'dan çekilmeleri için 60 gün süre verilmişti.

Daha sonra bu süre 18 Şubat 2025'e kadar uzatıldı. Ancak İsrail ordusu bu tarihten sonra da kuvvetlerinin Lübnan'ın güneyindeki beş noktada süresiz olarak kalacağını açıkladı.