Cenin'deki Demir Duvar... İnsanlara ve onların anlatılarına karşı bir savaş

Şarku'l-Avsat kampın ara sokaklarını gezdi ve İsrail işgal makinesinin yarattığı ölüm ve yıkımdan başka bir şey bulamadı

Filistinli bir çocuk dün İsrail işgal güçlerinin Cenin kampına saldırısını izliyor (EPA)
Filistinli bir çocuk dün İsrail işgal güçlerinin Cenin kampına saldırısını izliyor (EPA)
TT

Cenin'deki Demir Duvar... İnsanlara ve onların anlatılarına karşı bir savaş

Filistinli bir çocuk dün İsrail işgal güçlerinin Cenin kampına saldırısını izliyor (EPA)
Filistinli bir çocuk dün İsrail işgal güçlerinin Cenin kampına saldırısını izliyor (EPA)

Cenin kampına girmek planın bir parçası değildi. Kampın gençleri, sakinleri ve şehir gazetecileri, çok riskli ve şok edici bir turla hastanenin arkasından gizlice girmenin mümkün olduğunu söyledi.

Batı Şeria'daki İsrail işgalinin yönünü değiştirdiği düşünülen ve “Demir Duvar” adı verilen operasyondan 25 gün sonra Şarku’l Avsat kampa girdiğinde İsrail 26 Filistinliyi öldürmüş, birçoğunu yaralamış ve istisnasız tüm kamp sakinleri de dahil olmak üzere 20 bin kişiyi yerinden etmişti.

Bu, iki intifada boyunca Batı Şeria'da görülmemiş bir şeydi. Tüm Filistinliler savaşın her türlüsünü, savaş uçaklarının saldırılarını ve tankların şehirlerin kalbine girmesini tecrübe etmiş olsa da Cenin kampı bambaşka bir yerdi.

Her yer yığınlarla doluydu: Taş yığınları, demir yığınları, yanmış araba yığınları, kum yığınları ve yığınlardan başka hiçbir şey yok.

Yıkım muazzam; yıkılmış evler, ufalanan duvarlar, buldozerlerle yıkılmış sokaklar, her ara sokaktan gelen yangın kokusu. Burada kimse yok, otorite yok, insanlar yok, savaşçılar yok. Filistinlilerin 'zannan' adını verdikleri insansız hava araçları gece gündüz 24 saat kampın üzerinde gezinirken büyük bir dikkatle ilerledik.

Turumuzu bitirdik ve Cenin kampındaki ölüm tuzağından kaçtığımıza inanamadık.



Suriye diyaloğu silahların kontrolünü öneriyor

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün Şam'daki "Ulusal Konferans"ta yaptığı konuşurken  (AP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün Şam'daki "Ulusal Konferans"ta yaptığı konuşurken  (AP)
TT

Suriye diyaloğu silahların kontrolünü öneriyor

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün Şam'daki "Ulusal Konferans"ta yaptığı konuşurken  (AP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, dün Şam'daki "Ulusal Konferans"ta yaptığı konuşurken  (AP)

Şam'da  dün düzenlenen Suriye Ulusal Diyalog Konferansı'nın sonuç bildirgesinde silahların devletin elinde toplanması, anayasal bir deklarasyon yayınlanması ve geçici bir yasama konseyi kurulması tavsiye edildi.

Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Suudi Arabistan konferansı memnuniyetle karşıladı ve Suriye devlet kurumlarının inşası ve vatandaşları için istikrar ve refahın sağlanması yönündeki çabalara desteğini teyit ederek Krallığın Suriye'nin güvenlik, istikrar, egemenlik, birlik ve toprak bütünlüğünü destekleyen tutumunu yineledi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre konferans, siyasi partiler ve bloklar dışında 600'den fazla Suriyeli şahsiyetin katılımıyla başladı.

Suriye konferansının sonuç bildirisi, Suriye Arap Cumhuriyeti'nin birliğinin korunması, tüm toprakları üzerindeki egemenliği, her türlü parçalanma ve bölünmenin reddedilmesi ya da ulusal toprakların herhangi bir bölümünün terk edilmemesini vurgulayan 18 madde içeriyordu.

Sonuç bildirisinde, İsrail'in Suriye topraklarına saldırısı kınandı ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun provokatif açıklamaları reddedildi.

Sonuç bildirisinde ayrıca profesyonel bir ulusal ordunun kurulması vurgulandı ve resmî kurumlar dışındaki silahlı oluşumlar yasadışı gruplar olarak nitelendirildi.