Irak Yüksek Yargı Konseyi: Trump veya eş-Şera için tutuklama emri yok

Dolaşan belgelerin ‘sahte ve yanlış’ olduğu bildirildi

Irak Yüksek Yargı Konseyi'nin 22 Eylül 2024 Pazar günkü toplantısından (Irak Yüksek Yargı Konseyi Medya Ofisi)
Irak Yüksek Yargı Konseyi'nin 22 Eylül 2024 Pazar günkü toplantısından (Irak Yüksek Yargı Konseyi Medya Ofisi)
TT

Irak Yüksek Yargı Konseyi: Trump veya eş-Şera için tutuklama emri yok

Irak Yüksek Yargı Konseyi'nin 22 Eylül 2024 Pazar günkü toplantısından (Irak Yüksek Yargı Konseyi Medya Ofisi)
Irak Yüksek Yargı Konseyi'nin 22 Eylül 2024 Pazar günkü toplantısından (Irak Yüksek Yargı Konseyi Medya Ofisi)

Irak Yüksek Yargı Konseyi, ABD Başkanı Donald Trump, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve ABD Temsilciler Meclisi Üyesi Joe Wilson hakkında sosyal medya platformlarında paylaşılan belgelere cevaben, devlet başkanları ve yetkililer hakkında tutuklama emri çıkardığını yalanladı.

Yargı Konseyi bugün yaptığı basın açıklamasında, ‘sosyal medya sitelerinde yerel soruşturma mahkemelerine atfedilen tutuklama kararlarının yayınlandığının görüldüğünü ve ilgili makamlarla temasa geçtikten sonra bu belgelerin sahte olduğunun tespit edildiğini’ bildirdi.

Konsey, ‘bu yasadışı davranışlarda bulunanları’ uyardı ve ‘failler hakkında yasal işlem yapılması için soruşturma açılacağını’ belirtti.

Irak Yüksek Yargı Konseyi daha sonra yaptığı bir açıklamada, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera hakkında tutuklama emri çıkarıldığına ilişkin Konsey’e atfedilen belgeyi yalanladı.

Açıklamada, “Irak'ta ‘Ebu Muhammed el-Culani’ olarak bilinen Ahmed eş-Şera hakkındaki tutuklama kararları sosyal medya sitelerindeki bazı hesaplar tarafından soruşturma mahkemelerine atfedilmiş ve bu mahkemelerle temasa geçildikten sonra söz konusu belgelerin sahte ve yanlış olduğu tespit edilmiştir” denildi.

Yargı Konseyi, ‘bu tür davranışların hukuka aykırı olduğu’ uyarısını yineledi ve ‘failler hakkında yasal işlem yapılması için soruşturma açılacağını’ belirtti.

Konsey sözde yeni yakalama emirlerinin çıkarıldığını yalanlamış olsa da, ABD Başkanı Donald Trump hakkında 7 Ocak 2021 tarihinde, İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi Başkan Yardımcısı Ebu Mehdi el-Mühendis'in Bağdat Uluslararası Havaalanı yakınlarında öldürülmesi emrini verdiği gerekçesiyle çıkarılan ‘gerçek’ yakalama emriyle ilgili ne yapacağı belirsiz.

Irak Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan, söz konusu yakalama emrinin çıkarılmasıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Yargı, bu suça (Süleymani ve El-Muhandis'in öldürülmesi) herhangi bir şekilde iştirak ettiği kanıtlanan herkesi, konumu ve mevkisi ne olursa olsun yargılamakta tereddüt etmeyecektir. Bu durum, suç işlediğini alenen itiraf eden dönemin ABD Başkanı Donald Trump hakkında tutuklama emri çıkarılmasıyla örneklendirilebilir. Yargı, bu durumu kendisine karşı yasal işlem başlatmak için yeterli kanıt olarak değerlendirmiştir.”

Yargı çevreleri, Trump'ın yeniden başkan olmasının ardından Irak Yüksek Yargı Konseyi'nin Trump hakkındaki önceki yakalama emrini iptal etme ihtimaline işaret ederken, diğer çevreler Trump'ın ‘birkaç gün önce parlamento tarafından çıkarılan genel affa dahil edilmiş olabileceğini’ belirtti.

Koordinasyon Çerçevesi güçleri, Trump hakkında daha önce çıkarılan tutuklama kararının Washington ile Bağdat arasındaki ilişkinin şekli üzerindeki etkisinden korkuyor. Özellikle de ABD'nin Irak Yüksek Yargı Konseyi Başkanı’na karşı yaptırım kararı almasından korkuluyor ki bu da Irak adalet sisteminde bir ‘kırılma’ anlamına gelecektir.

Görünen o ki ABD Başkanı hakkındaki eski tutuklama kararı ABD yasama ve hükümet çevrelerinde halen ilgi ve öfke konusu olmaya devam ediyor. Zira ABD Temsilciler Meclisi Üyesi Joe Wilson, birkaç gün önce Irak Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Faik Zeydan'ı, Federal Mahkeme Başkanı’nı ve Trump hakkında tutuklama kararı veren yargıcı İran'ın emirlerine boyun eğmekle suçladı ve onları ‘Irak'ın değil İran'ın yargıçları’ olmakla itham etti.



İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanında 31 kişi hayatını kaybetti… 8'i yardım bekliyordu

Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen bir çocuğun cenazesini taşıyan bir adam (Reuters)
Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen bir çocuğun cenazesini taşıyan bir adam (Reuters)
TT

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanında 31 kişi hayatını kaybetti… 8'i yardım bekliyordu

Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen bir çocuğun cenazesini taşıyan bir adam (Reuters)
Gazze'deki Şifa Hastanesi'ne düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen bir çocuğun cenazesini taşıyan bir adam (Reuters)

İsrail savaş uçaklarının bugün şafak vaktinden bu yana Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerini bombalaması sonucu aralarında çocukların da bulunduğu yaklaşık 31 Filistinli hayatını kaybetti, onlarcası da yaralandı.

Şarku’l Avsat’ın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre, “İsrail'in Gazze şehrinin doğusundaki eş-Şucaiye mahallesindeki el-Mansura Caddesi'ni bombalaması sonucu üç vatandaş şehit oldu, çok sayıda kişi de yaralandı.”

Kaynaklar, ‘Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Netzarim Koridoru’nda insani yardım almaya çalışan sekiz vatandaşın işgalciler tarafından şehit edildiğini’ bildirdi. Kaynaklar, ‘arama kurtarma ekiplerinin, işgal uçakları tarafından bombalandıktan sonra Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliye en-Nazla'da iki evin enkazı altından üç şehidi çıkardığını, beş kişiyi sağ olarak çıkarmayı başardığını ve halen enkaz altında kalanlar olduğunu’ belirtti.

Diğer yandan İsrail'in kuzeydeki Cibaliye el-Beled'de bulunan el-Ömeri Camii yakınında toplanan vatandaşları hedef alan saldırıda iki kişi yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi de yaralandı.

WAFA’ya göre işgalcilerin Deyr el-Balah kentinde ve Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı’nın kuzeyindeki el-Müfti bölgesinde iki evi bombalaması sonucu 10'dan fazla vatandaş şehit oldu ve çok sayıda Filistinli de yaralandı.

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı tarafından dün açıklanan son verilere göre, mayıs sonundan bu yana gıda yardımı beklerken açılan İsrail ateşi sonucu en az 516 kişi hayatını kaybetti ve yaklaşık 3 bin 800 kişi yaralandı.

İsrail'in geçen yıl mart ayından itibaren tüm gıda ve tıbbi malzeme girişini engellemesinin ardından 2,4 milyon nüfuslu Gazze Şeridi, kıtlığın yaygınlaştığı korkunç insani koşullarla karşı karşıya. Ancak İsrail ordusu haftalardır sınırlı yardım sevkiyatına izin veriyor.

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı'nın son rakamlarına göre İsrail'in yıkıcı savaşı Gazze Şeridi'nde çoğu sivil 56 bin 77 kişinin ölümüne yol açtı.