Koronavirüsle bağlantılı... Çin'deki Wuhan Virüs Araştırma Enstitüsü yarasalar üzerinde yeni deneyler planlıyor

Çin'deki Wuhan Virüs Araştırma Enstitüsü'nün önünde duran güvenlik güçleri (Reuters)
Çin'deki Wuhan Virüs Araştırma Enstitüsü'nün önünde duran güvenlik güçleri (Reuters)
TT

Koronavirüsle bağlantılı... Çin'deki Wuhan Virüs Araştırma Enstitüsü yarasalar üzerinde yeni deneyler planlıyor

Çin'deki Wuhan Virüs Araştırma Enstitüsü'nün önünde duran güvenlik güçleri (Reuters)
Çin'deki Wuhan Virüs Araştırma Enstitüsü'nün önünde duran güvenlik güçleri (Reuters)

Şarku’l Avsat’ın The Telegraph'tan aktardığına göre uzmanlar, Çinli bilim insanlarının, bazılarının Covid-19 salgınıyla ilişkilendirdiği deneylere benzer ‘kaygı verici’ deneyler planladıkları konusunda uyardı.

Wuhan Virüs Araştırma Enstitüsü bu ay yeni bir makale yayınlayarak, Covid-19 enfeksiyonuna benzer şekilde insan hücrelerine girebilen yarasayla ilişkili bir koronavirüs bulduğunu duyurdu.

Makale, daha bulaşıcı spike proteinlerine sahip suşların ‘daha fazla araştırılması’ ve genetiği değiştirilmiş fareler üzerinde testler yapılması çağrılarıyla sona erdi.

Bilinen ilk Covid-19 vakaları koronavirüsleri toplaması ve manipüle etmesiyle bilinen Wuhan Virüs Araştırma Enstitüsü'nden sadece 8 mil (12,8 km) uzakta ortaya çıktı.

Enstitü, salgından önce tehlikeli deneyler yürüttüğü gerekçesiyle ABD fonlarından mahrum bırakılmış ve ABD Temsilciler Meclisi Koronavirüs Salgını Alt Komitesi aralık ayında hastalığın ‘büyük olasılıkla’ Wuhan'daki bir laboratuvardan sızdığı sonucuna varmıştı.

Uzmanlar, son deneylerin önerilen biyogüvenlik seviyelerinin altında yürütüldüğü konusunda uyardı.

Kaygı verici deneyler

Biyogüvenlik uzmanı ve ‘Viral: Covid-19'un Kökeni Arayışı’ (Viral: The Search for the Origin of COVID-19) kitabının yazarlarında Dr. Alina Chan, “Makale kaygı verici bir notla sona eriyor. Covid-19 pandemisine yol açana benzer bir dizi deneyi tanımlıyor... Bu virüslerden daha fazlasını farklı görünümlü spike proteinlerle test edecekler. Bölünme bölgelerini ve bu virüslerin nasıl aktive olduğunu inceleyecekler. Virüslerin farelerde hastalığa neden olma kabiliyetini inceleyecekler” ifadelerini kullandı.

Chan sözlerini şöyle sürdürdü: “Covid-19 ile ilgili tanık olduklarımızdan sonra, Wuhan'da bu tür deneyler için uygun bir biyogüvenlik seviyesi olmadığını düşünüyorum. Böyle bir çalışma yapılması gerekiyorsa, şehir merkezinden uzakta biyogüvenlik seviye 4 laboratuvarında yapılmalıdır.”

Bazı bilim insanları Covid-19'un bir hayvandan sıçradığını iddia etmeye devam ediyor, ancak 5 yıllık araştırmaya rağmen hastalığın spesifik bir kökeni asla keşfedilemedi.

Pandemiden önce Wuhan Enstitüsü SARS ile bağlantılı 220'den fazla koronavirüs topladı ve bunlardan en az 100'ü tespit edilemedi.

Ayrıca bazı çalışanlar yarasalarla uğraşırken yetersiz düzeyde kişisel koruyucu ekipman kullanırken kayda alındı.

axsdfergt
Çin'deki Wuhan Virüs Araştırma Enstitüsü'nde çalışan bir virolog (AFP)

ABD istihbaratı ayrıca, Wuhan Virüs Araştırma Enstitüsü'ndeki üç araştırmacının Kasım 2019'da Covid benzeri semptomlar yaşadıktan sonra hastanede tedavi gördüğünü ortaya çıkardı.

Keşfedilen yeni virüs, Covid-19'a benzer şekilde insan ACE2 reseptörlerini hedef alarak hücreleri enfekte edebilen koronavirüs ailesinin yeni bir üyesi olan HKU5-CoV-2 olarak adlandırılıyor.

Bilinen bir insan vakası ve insandan insana bulaştığına dair bir kanıt yok.

Ancak Çin laboratuvarının yeni virüsün bulaşıcılığını arttırmak için tartışmalı deneyler yapıyor olabileceğine dair endişeler var.

Farelerin enfekte edilmesinin, virüsün laboratuvarda doğal olarak gelişmesine ve bulaşma olarak bilinen bir süreçte daha tehlikeli hale gelmesine izin vermesi de mümkün.

Makalenin yazarlarından Dr. Shi-Cheng Li, pandemi öncesinde yarasa virüslerini toplama ve manipüle etme çalışmaları nedeniyle ‘Yarasa Kadın’ lakabıyla anılıyordu.

Bazı bilim insanları Covid-19'un insanlara bulaşmadan önce bir yarasadan bir ara konağa geçtiğini ortaya çıkardı. Yeni makale, yarasayla ilişkili koronavirüslerin enfeksiyon için insan giriş reseptörlerini kullanacak şekilde evrimleşebileceğini ve bir ara konakçı ihtiyacını atlayabileceğini öne sürüyor.

Imperial College London'da Fahri Araştırmacı olan Dr. Gary McLean, “Çinli yetkililerin artık iyi bir gözetim sistemine sahip olduklarını ve laboratuvarların bir salgın riskini en aza indirecek katı güvenlik standartlarına göre çalıştıklarını umuyoruz” dedi.



Suriye'nin kuzeydoğusundaki saldırılarda 9 SDG'li öldü

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri Genel Komutanlığı üyesi Tümgeneral Ali el-Hasan, geçtiğimiz haziran ayında Haseke'de düzenlediği basın toplantısında (Şarku’l Avsat)
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri Genel Komutanlığı üyesi Tümgeneral Ali el-Hasan, geçtiğimiz haziran ayında Haseke'de düzenlediği basın toplantısında (Şarku’l Avsat)
TT

Suriye'nin kuzeydoğusundaki saldırılarda 9 SDG'li öldü

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri Genel Komutanlığı üyesi Tümgeneral Ali el-Hasan, geçtiğimiz haziran ayında Haseke'de düzenlediği basın toplantısında (Şarku’l Avsat)
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri Genel Komutanlığı üyesi Tümgeneral Ali el-Hasan, geçtiğimiz haziran ayında Haseke'de düzenlediği basın toplantısında (Şarku’l Avsat)

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri, Deyrizor'un kuzey kırsalındaki karargâhlarına yapılan benzer saldırıların ardından yaptığı açıklamada, Rakka vilayeti kırsalındaki Tabka kenti ve Haseke vilayetinin güneyindeki eş-Şeddadi kasabasındaki güvenlik noktalarını hedef alan bir dizi silahlı saldırıda 5 üyesinin öldüğünü ve 2 üyesinin de yaralandığını duyurdu. Bu arada Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Medya Merkezi, silahlı grupların SDG'nin etki alanlarına yönelik saldırılarında 4 savaşçısının öldürüldüğünü açıkladı.

Kürt yönetimine bağlı İç Güvenlik Güçleri dün resmi internet sitesinden yaptığı açıklamada, ‘terörist’ olarak nitelediği grupların ‘Tabka kentinde güçlerine ait iki noktayı hedef aldığını ve iki üyesinin yaralanmasına neden olduğunu, 14 Temmuz sabahı da eş-Şeddadi kasabasındaki güvenlik kontrol noktalarından birine saldırı düzenlendiğini ve beş üyesinin öldüğünü belirtti.

Özerk Yönetim ve SDG liderliği söz konusu saldırıları genellikle DEAŞ hücrelerinin gerçekleştirdiğini iddia ederek, ‘medya saldırıları ve Suriye genelinde, özellikle de ülkenin kuzey ve doğu bölgelerinde kaos ve fitne yaymak isteyen tarafların sürekli kışkırtmaları ışığında’ bu saldırıların arttığını ve sıklaştığını kaydetti.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri liderlerinden Ali el-Hüseyin Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, son dönemde Özerk Yönetim bölgelerindeki güvenlik durumunun, doğrudan karargâhları ve güvenlik kontrol noktalarını hedef alan DEAŞ hücrelerinin hareketlerinde bir artışa sahne olduğunu söyledi. Hüseyin, “Bu girişimlere rağmen, kuvvetlerimiz yüksek hazırlık ve uyanıklıkları sayesinde saldırıları etkili bir şekilde engellemeyi başardı” dedi.

jukıo
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi İç Güvenlik Güçleri mensupları, Suriye'nin kuzeydoğusundaki Haseke vilayetinde bulunan karargahlarından birinde (Şarku’l Avsat)

Genel Komutanlığın bu grupların kimliğini ve bağlantılarını ortaya çıkarmak amacıyla kapsamlı soruşturmalar başlattığını belirten el-Hüseyin, “Güvenlik güçlerimiz, bu tür girişimleri boşa çıkarmak konusunda daima tam teyakkuz hâlindedir ve sivillerin güvenliğini ve emniyetini korumak için gerekli tüm önlemleri almıştır” ifadesini kullandı.

SDG'nin güvenlik kanadı olan güvenlik güçlerinin mevzilerine yönelik bu silahlı saldırılar, Suriye'nin kuzeydoğusunda Özerk Yönetim’in kontrolü altındaki bölgelerin akıbetine ilişkin gerginlik ve endişe ortamında, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve SDG lideri Mazlum Abdi tarafından 10 Mart'ta imzalanan anlaşmanın uygulanmasını hızlandırmak amacıyla Özerk Yönetim’den bir heyetin ABD ve Fransa arabuluculuğunda başkent Şam'da Suriye hükümeti bakanlarıyla yaptığı son görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlandığının açıklanmasının ardından geldi.

vdfghyju
Suriye hükümeti Tişrin Barajı'nda bakım çalışmalarına başladı. (Arşiv)

Konuyla ilgili olarak SDG Medya Merkezi, Halep'in doğu kırsalında Türk ordusu ve müttefik Suriyeli silahlı gruplar ile aralarında devam eden çatışmalarda 4 savaşçısının öldüğünü bildirdi.

Bu bölgeler, 10 Nisan'da Münbiç kırsalında varılan Tişrin Barajı anlaşmasından bu yana temkinli bir sükunete tanıklık etti. Cumhurbaşkanı eş-Şera ve Abdi arasındaki ikili anlaşmanın bir parçası olarak, tüm askeri tarafların çekilmesi ve Suriye Savunma Bakanlığı güçlerinin barajı korumak üzere bölgeye girmesiyle birlikte Suriye'nin kuzeyindeki stratejik barajın ortak yönetimi oluşturuldu.