Gazze ‘boşluktaki’ ateşkes ve İsrail'in savaş tehdidi arasında

Mısır, Arap Birliği Zirvesi öncesinde Gazze'nin yeniden inşası planına son şeklini verdi

Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta Ramazan'ın ilk gününde yıkıntıların ortasında kurulan iftar sofrası (Reuters)
Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta Ramazan'ın ilk gününde yıkıntıların ortasında kurulan iftar sofrası (Reuters)
TT

Gazze ‘boşluktaki’ ateşkes ve İsrail'in savaş tehdidi arasında

Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta Ramazan'ın ilk gününde yıkıntıların ortasında kurulan iftar sofrası (Reuters)
Dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta Ramazan'ın ilk gününde yıkıntıların ortasında kurulan iftar sofrası (Reuters)

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres dün yaptığı açıklamada, İsrail ile Hamas Hareketi arasındaki ateşkes anlaşmasının ilk aşamasının uzatılması ya da ikinci aşamaya geçilmesi konusunda bir anlaşmaya varılamadan sona ermesinin ardından Gazze Şeridi'nde çatışmaların yeniden başlaması ihtimalinin ‘felaket’ olacağı uyarısında bulundu.

Şarku’l Avsat’a konuşan Hamas Hareketi’nden bir kaynak, Hamas’ın ateşkesin birinci aşamasının uzatılmasını reddettiğini ve ikinci aşamaya girmekte ısrar ettiğini belirterek “Eğer İsrail rehineleri geri almaya devam etmek istiyorlarsa savaşı sona erdirme aşamasına (ikinci aşamaya) geçmek zorunda” ifadelerini kullandı.

Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ‘Gazze Şeridi’nde savaşa geri dönüşü’ tartışmak üzere kapsamlı güvenlik görüşmeleri yapıyor. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'un haberine göre Netanyahu, Hamas'ın savaşın yeniden başlamasından korktuğu için ilk aşamayı uzatmayı kabul edeceği yönündeki değerlendirmenin yanlış olduğunun ortaya çıkmasının ardından savaşın yeniden başlaması için hazırlık yapılması talimatı verdi.

Mısırlı bir kaynak Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada Kahire'nin salı günü yapılması planlanan Arap Birliği Olağanüstü Zirvesi’ne sunulmak üzere Gazze Şeridi için bir yeniden inşa planına son şeklini vermeye çalıştığını söyledi. Mısır hükümeti tarafından dün yapılan açıklamada da ‘Gazze Şeridi'nin erken toparlanması ve yeniden inşası için entegre bir plan hazırladığını ve yeniden inşa sürecinde Filistinlilerin Gazze Şeridi'nde kalacağı’ vurgulandı.



Acil Arap Birliği Zirvesi'ne katılmayanlar zirve sonuçlarını etkiler mi?

Arap ülkeleri liderleri Manama’da gerçekleşen son Arap Birliği Zirvesi'nde (BNA)
Arap ülkeleri liderleri Manama’da gerçekleşen son Arap Birliği Zirvesi'nde (BNA)
TT

Acil Arap Birliği Zirvesi'ne katılmayanlar zirve sonuçlarını etkiler mi?

Arap ülkeleri liderleri Manama’da gerçekleşen son Arap Birliği Zirvesi'nde (BNA)
Arap ülkeleri liderleri Manama’da gerçekleşen son Arap Birliği Zirvesi'nde (BNA)

Hişam el-Meyani

Cezayir ve Tunus liderlerinin, Gazze Şeridi ve Filistin meselesiyle ilgili son gelişmelerin ele alınacağı Kahire'de yapılması planlanan Acil Arap Birliği Zirvesi’ne katılmayacaklarını açıklamaları, Arap ülkelerinin zirveye katılım düzeyi ve bu durumun zirvenin sonuçları üzerindeki etkisi konusunda soru işaretleri yarattı. Şarku’l Avsat’a konuşan konuyla ilgili bilgi sahibi Mısırlı bir kaynak, ülkesinin Arap Birliği’ne üye tüm ülke liderlerini davet ettiğini ve bölgedeki bu kritik dönemde herkesin bu vahim meseleyi istişare etmek ve bir tutum sergilemek üzere katılmaya istekli olduğunu vurguladı.

Cezayir’in resmi haber ajansı APS pazar akşamı, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun'un Filistin meselesindeki gelişmeleri görüşmek üzere 4 Mart'ta Mısır'ın ev sahipliğinde düzenlenecek olan Acil Arap Birliği Zirvesi'ne katılmama kararı aldığını bildirdi.

APS’nin bir kaynaktan aktardığına göre Cumhurbaşkanı Tebbun, zirvede Cezayir'i temsil etmesi için Dışişleri ve Yurtdışındaki Ulusal Topluluklar Bakanı Ahmed Attaf’ı görevlendirdi. APS, bu kararın ‘zirvenin hazırlık sürecine gölge düşüren dengesizlikler ve eksikliklerin yanı sıra, zirvenin sonuçlarını Filistin meselesiyle ilgilenen diğer Arap ülkeleriyle koordinasyon olmaksızın hazırlamanın sınırlı bir grup Arap ülkesinin tekelinde olması’ nedeniyle alındığını belirtti.

Öte yandan Tunus Cumhurbaşkanlığı’ndan pazartesi günü yapılan açıklamada, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in Dışişleri Bakanı Muhammed Ali en-Nefti'yi, Acil Arap Birliği Zirvesi'ne katılacak Tunus heyetine başkanlık etmekle görevlendirdiği duyuruldu.

Cumhurbaşkanlığı açıklamasına göre Tunus, Filistinlilerin haklarını destekleme konusundaki kararlı tutumunu yineleyecek. Açıklamada bu hakların başında başkenti Doğu Kudüs olan, Filistin topraklarının tamamında bağımsız ve egemen bir Filistin devletinin kurulmasının geldiği belirtildi.

Konuyla ilgili bilgi sahibi Mısırlı bir kaynak, Cezayir ve Tunus'un tutumunun zirveye katılmama olarak değerlendirilemeyeceğini söyledi. Kaynağa göre iki ülkenin de liderlerinin bir temsilci göndermesi ve onu görevlendirmesi, devletin resmi olarak katılımı anlamına geliyor ve amaç da budur. Devletlerin resmi tutumları ve katılımları olur.

Gerek bu zirvede gerekse daha önceki zirvelerde temsilcilerini gönderen bazı ülkeler olduğunu ve bu durumun söz konusu ülkelerin katılımını azaltmadığını ifade eden kaynak, temsilcilerin de ülke liderleri gibi ülkelerinin tutumlarını ifade ettiklerini, hatta ülke liderinin temsilcisi liderler düzeyinde yapılan toplantılara katılmasa bile bunun değişmediğini söyledi. Kaynak, nihayetinde mutabık kalınan konunun, tüm katılımcı heyetlerin ortak bir tutum sergilemesi için zirvenin son oturumunda açıklandığını belirtti.

Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati’nin Kahire'deki zirvede ülkesini temsil edecek olan Tunuslu mevkidaşı Muhammed Ali Nefti ile pazartesi günü gerçekleştirdiği görüşmeden (EPA)Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati’nin Kahire'deki zirvede ülkesini temsil edecek olan Tunuslu mevkidaşı Muhammed Ali Nefti ile pazartesi günü gerçekleştirdiği görüşmeden (EPA)

Cezayir Cumhurbaşkanı’nın zirveye katılmamasının nedenleriyle ilgili bir değerlendirmede bulunan kaynak, Kahire'nin ilk andan itibaren Gazze Şeridi için hazırladığı yeniden inşa planı hakkında herkesi bilgilendirmek istediğini belirterek, “Çünkü zirvenin düzenlenmesinin başlıca amacı bu. Zirve bu konuda ortak bir tutum sergilenmesi ve mutabakata varılması yararına yapılacak. Kimseyi görmezden gelmek ya da dışlamak söz konusu değil. Ayrıca bu, bütün Arapların meselesidir. Bir ya da birkaç ülkenin üye ülkelerin bu konuda rol almasını engellemesi düşünülemez” değerlendirmesinde bulundu.

Zirvedeki temsil düzeyiyle ilgili bir endişe olmadığını vurgulayan kaynağa göre bunun nedeni, zirvenin duyurulduğu günden bu yana gerekli ivmenin olmasının yanı sıra, liderleri ya da temsilcileri düzeyinde zirveye katılımları teyit edilen ülkelerin, kimsenin kendileri için doğal ve gerekli rollerini tanımlamasını beklemeyen, konuyla aktif ve ilgili ülkeler arasında yer alıyor olmaları.

Tüm bunlar, Arap ülkelerinin liderlerinin zirveye katılmak üzere dün Kahire'ye hareket etmeye başlamalarıyla birlikte yaşanırken Irak resmi haber ajansı INA, Irak Cumhurbaşkanı Abdullatif Raşid'in Olağanüstü Arap Birliği Zirvesi’ne katılmak üzere Mısır'a gittiğini bildirdi.

Bahreyn Kraliyet Sarayı dün, Arap Birliği dönem başkanı Kral Hamad bin İsa Al Halife'nin Mısır'a gitmek üzere ülkeden ayrılacağını duyurdu. Bahreyn resmi ajansı BNA Kraliyet Divanı’nın Kral Hamad bin İsa Al Halife'nin Filistin meselesiyle ilgili gelişmeleri görüşmek üzere zirveye katılacak Bahreyn heyetine ve zirve çalışmalarına başkanlık edeceğini bildirdi.

Kuveyt resmi haber ajansı KUNA da Kuveyt Emiri'nin temsilcisi Veliaht Prens Şeyh Sabah Halid el-Hamed es-Sabah'ın Olağanüstü Arap Birliği Zirvesi’nde Kuveyt heyetine başkanlık etmek üzere bugün Mısır'a gideceğini duyurdu.

Mısır'ın eski Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Büyükelçi Muataz Ahmedin, uluslararası zirvelere katılımın, ülkenin temsilci olarak belirlediği kişi tarafından gerçekleştiğini belirterek “Cumhurbaşkanı varsa iyi, başbakan varsa yine iyi, bir bakan varsa makul, yoksa devletin zirvenin yapıldığı ülkedeki daimî temsilcisi ya da büyükelçisi olur ve bu durum, ülkenin temsiliyetine gölge düşürmez” yorumunda bulundu.

Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, bir ülkenin zirvede temsil edilmemesinin bile kararların alınmasına engel teşkil etmediğini vurgulayan Ahmedin, “Bir ülkenin temsil edilmemesi, devletin söz hakkından feragat ettiği anlamına gelir, ancak herhangi bir temsil düzeyinde katılır ve tutumunu ifade ederse, bu en iyi diplomasi şekli olur” ifadelerini kullandı.

Mısır Daimî Temsilciliği tarafından Arap Birliği Sekretaryasına gönderilen olağanüstü zirve gündemine göre heyet başkanlarının kabulü bugün Kahire saatiyle 15.00'te gerçekleşecek. Açılış oturumu, katılımcı heyetler onuruna verilecek Ramazan iftarının ardından saat 16.30'da başlayacak. Kapalı oturumun ardından kapanış oturumu yapılacak ve zirve saat 20.30'da sonuç bildirgesinin ve üzerinde mutabık kalınan kararların açıklanmasıyla sona erecek.