Irak'taki İsrailli-Rus rehineyle ilgili anlaşma İran üzerinde baskı yaratıyor

ABD, tutukluların serbest bırakılması önerisini reddetti

İsrailli-Rus akademisyen Elisabeth Tsurkov’un 2017 mayısında İstanbul'a ziyaretinden (AFP)
İsrailli-Rus akademisyen Elisabeth Tsurkov’un 2017 mayısında İstanbul'a ziyaretinden (AFP)
TT

Irak'taki İsrailli-Rus rehineyle ilgili anlaşma İran üzerinde baskı yaratıyor

İsrailli-Rus akademisyen Elisabeth Tsurkov’un 2017 mayısında İstanbul'a ziyaretinden (AFP)
İsrailli-Rus akademisyen Elisabeth Tsurkov’un 2017 mayısında İstanbul'a ziyaretinden (AFP)

Washington, Arap ülkelerinden birinin başkentinde yapılan arabuluculuğun başarısız olmasının ardından, Irak'ta kaçırılan İsrailli-Rus akademisyen Elisabeth Tsurkov’un serbest bırakılması için fidye ödenmesi ve esir takasının da dahil olduğu bir anlaşmaya varmayı reddetti.

Kaynaklar, 2023 yılının mart ayında Bağdat'ta kaybolan ve Ketaib Hizbullah tarafından kaçırıldığı öne sürülen akademisyen Elisabeth Tsurkov’un serbest bırakılmasını sağlayacak bir anlaşmayı ele almak üzere geçtiğimiz şubat ayının sonlarında ABD’li ve Iraklı müzakereciler arasında bir görüşme gerçekleştiğini bildirdiler.

ABD'li yetkililer, görüşme sırasında aralarında Lübnan Hizbullah'ı için çalışan bir kaptanın da bulunduğu Irak ve Lübnan'daki İran yanlısı tutukluların serbest bırakılması için 200 milyon dolara kadar fidye ödenmesi teklifini reddetti.

Şarku’l Avsat'ın Tsurkov'un serbest bırakılması için yürütülen müzakerelere katılan onlarca kişiyle yaptığı görüşmelere göre kaçırılan İsrailli-Rus akademisyen Bağdat'ın silahlı grupları feshetme planlarının kırılganlığına dair ‘güçlü bir örnek’ teşkil ediyor.

Kaynaklar, Tsurkov'un tutuklularla takas edilmesinin reddedilmesinin İran'ın baskı altında olduğunu ve Irak'taki nüfuzunu kaybetmek istemediğini gösterdiğini söylediler.

ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir sözcü, Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, Irak hükümetinin Tsurkov'un bir an önce serbest bırakılmasını sağlaması gerektiğini belirtti.

Iraklı bir yetkili, Bağdat hükümetinin Tsurkov vakasını ‘yasal çerçevelere göre’ ele aldığını ve (Iraklı) bir güvenlik kuruluşunun kaçırılan akademisyenin kısa sürede serbest bırakılması için ‘dost taraflarla’ temasa geçmekle görevlendirildiğini doğruladı.



Irak Başbakanı DEAŞ'ın "dış operasyonlar" yetkilisinin öldürüldüğünü duyurdu

DEAŞ üyeleri (Arşiv- AFP)
DEAŞ üyeleri (Arşiv- AFP)
TT

Irak Başbakanı DEAŞ'ın "dış operasyonlar" yetkilisinin öldürüldüğünü duyurdu

DEAŞ üyeleri (Arşiv- AFP)
DEAŞ üyeleri (Arşiv- AFP)

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani dün yaptığı açıklamada, Irak güvenlik güçlerinin “dış operasyonlardan” sorumlu üst düzey bir DEAŞ liderini öldürdüğünü duyurdu.

Irak 2017 yılında DEAŞ’ın kendi topraklarında yenilgiye uğratıldığını ilan etmiş olsa da örgütün hücreleri hala aktif ve Irak ordusu ve polisine karşı saldırılar düzenliyor.

Es Sudani X platformu aracılığıyla yaptığı açıklamada, “Ebu Hatice lakaplı terörist Abdullah Mekki Muslih El Rafii, Irak'ın ve dünyanın en tehlikeli teröristlerinden biridir” ifadesini kullandı.

ABD yaptırımlarının 2023 yazında hedef aldığı El-Rafii'nin aşırılık yanlısı grubun “sözde Irak ve Suriye valisi” konumunda olduğunu belirtti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Es-Sudani, El-Rafii'nin ne zaman öldürüldüğünü söylemedi, ancak Irak istihbaratının Irak'ta ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyonla iş birliği içinde gerçekleştirdiği operasyonu övdü.

Görsel kaldırıldı.Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani (INA)

CENTCOM'un X platformunda yaptığı açıklamada, “13 Mart'ta ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM) güçleri, Irak istihbaratı ve güvenlik güçleriyle iş birliği içinde Irak'ın Anbar vilayetinde hassas bir hava saldırısı gerçekleştirerek DEAŞ'ın ikinci komutanı, operasyonlar komutanı ve delegasyon komitesi emiri, Ebu Hatice olarak bilinen Abdullah Mekki Muslih al-Rafii'yi ve bir DEAŞ mensubunu öldürdü” denildi.

Centcom ayrıca açıklamasında “DEAŞ içindeki en yüksek karar alma organı olan Delege Komitesi'nin Emiri olarak Ebu Hatice örgütün uluslararası operasyonlarından, lojistik ve planlamasından sorumluydu ve DEAŞ'ın dünya çapındaki faaliyetlerinin finansmanının büyük kısmını yönetiyordu” bilgisi paylaşıldı.

Açıklamada, “Hava saldırısının ardından ABD Merkez Komutanlığı ve Irak güçleri hedef bölgeye hareket etmiş ve burada iki DEAŞ unsurunun cesedini bulmuştur” denildi. “Her iki terörist de patlayıcı kemerler takıyordu ve üzerlerinde çeşitli silahlar vardı. Güçler, Ebu Hatice'nin kimliğini daha önceki bir baskında elde ettiği DNA eşleşmesi sayesinde tespit edebildi.

ABD Merkez Kuvvetler Komutanı General Michael Eric Corella “Ebu Hatice DEAŞ'ın uluslararası düzeydeki en önemli liderlerinden biriydi. Anavatanımızı, bölgedeki ve ötesindeki ABD hizmet mensuplarımızı, müttefiklerimizi ve ortaklarımızı tehdit eden teröristleri ortadan kaldırmaya ve örgütlerini dağıtmaya devam edeceğiz” dedi.

Görsel kaldırıldı.ABD Başkanı Donald Trump (AP)

ABD Başkanı Donald Trump ise TruthSocial platformu üzerinden yaptığı açıklamada “Bugün DEAŞ'ın kaçak lideri Irak'ta öldürüldü. Cesur savaşçılarımız onu amansızca takip etti ve Irak hükümeti ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile koordinasyon içinde bir başka DEAŞ üyesiyle birlikte sefil hayatına son verildi” ifadesini kullandı.