Birleşmiş Milletler: Sudan'daki savaş dünyadaki en kötü insani kriz

30 milyon insan yardıma muhtaç

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti El Faşir'de çatışmalar sonucunda bir canlı hayvan pazarında y çıkan yangın (Arşiv-AFP)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti El Faşir'de çatışmalar sonucunda bir canlı hayvan pazarında y çıkan yangın (Arşiv-AFP)
TT

Birleşmiş Milletler: Sudan'daki savaş dünyadaki en kötü insani kriz

Kuzey Darfur eyaletinin başkenti El Faşir'de çatışmalar sonucunda bir canlı hayvan pazarında y çıkan yangın (Arşiv-AFP)
Kuzey Darfur eyaletinin başkenti El Faşir'de çatışmalar sonucunda bir canlı hayvan pazarında y çıkan yangın (Arşiv-AFP)

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) İcra Direktörü Catherine Russell dün yaptığı açıklamada, Sudan'da devam eden savaşın dünyanın en büyük insani krizine yol açtığını ve bu yıl 16 milyonu trajik koşullarda hayatta kalmaya çalışan çocuklar olmak üzere, 30 milyondan fazla insanın yardıma ihtiyacı olduğunu söyledi.

Russell BM Güvenlik Konseyi'ne yaptığı açıklamada, Sudan'daki çocukların “hayal bile edilemeyecek acılara ve şiddete” maruz kaldıklarını ve yaklaşık iki yıldır süren çatışmaların biteceğine dair ufukta bir şey görünmediğini söyledi.

ı8o9
20 Nisan 2023'te Sudan ordusu ile "Hızlı Destek" arasında Hartum Havalimanı'nda yaşanan çatışmaların etkileri (Arşiv-AFP)

Yaklaşık 1.3 milyon çocuk kıtlıktan etkilenen bölgelerde yaşıyor ve bu yıl 770 binden fazla çocuğun “şiddetli akut yetersiz beslenmeden” muzdarip olması ve yardım ulaşmadığı takdirde birçoğunun ölmesi bekleniyor.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre çatışmalar başladığından bu yana en az 20 bin kişi öldü (ancak bu sayı çok daha fazla olabilir) ve 14 milyondan fazla insan yerinden edildi.

gthyju
Sudan'ın Kuzey Darfur kentindeki el Faşir yakınlarındaki yerinden edilmiş kişilerin kaldığı Zemzem kampındaki kadınlar ve çocuklar (Arşiv-Reuters)

Russell, 2024 yılının son altı ayında çocuklara karşı kaydedilen 900'den fazla vahim olayın yüzde 80'inin özellikle Darfur, Hartum ve Cezira eyaletinde öldürme ve sakat bırakma eylemleri olduğunu söyledi. Russell sözlerine şöyle devam etti: “Ne yazık ki bu rakamların gerçek rakamların sadece bir kısmı olduğunu biliyoruz.”



SDG, Suriye’de özgür ve demokratik devletin çekirdeğini oluşturacak bir anayasa talep ediyor

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, 13 Mart 2025'te Şam'da Suriye Anayasa Bildirgesi'ni imzalarken (AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, 13 Mart 2025'te Şam'da Suriye Anayasa Bildirgesi'ni imzalarken (AFP)
TT

SDG, Suriye’de özgür ve demokratik devletin çekirdeğini oluşturacak bir anayasa talep ediyor

Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, 13 Mart 2025'te Şam'da Suriye Anayasa Bildirgesi'ni imzalarken (AFP)
Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, 13 Mart 2025'te Şam'da Suriye Anayasa Bildirgesi'ni imzalarken (AFP)

Ana omurgasını YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrol ettiği bölgeleri yöneten Kuzey ve Doğu Suriye Kürt Özerk Yönetimi, tüm Suriye halkını ve ulusal güçleri “hepimizin özlemlerini ifade eden, özgür ve demokratik Suriye'nin çekirdeğini oluşturacak” bir Suriye anayasası hazırlamak üzere el ele vermeye ve birlik olmaya çağırdı.

Yönetim yaptığı açıklamada, “tüm Suriyeliler için demokratik, çoğulcu, âdem-i merkeziyetçi ve çoğulcu bir Suriye” inşa etmek için mücadele etmeye devam edeceğini teyit etti.

Kuzey ve Doğu Suriye Kürt Özerk Yönetimi, geçtiğimiz perşembe günü yayınlanan “anayasal deklarasyonu” eleştirerek, ulusal çeşitlilik ölçütlerinden ve Suriye'nin bileşenlerinin gerçek katılımından yoksun olduğunu belirtti.

dscfgrth
Suriye Geçici Devlet Başkanı Ahmed eş Şara, 5 yıllık geçiş döneminde uygulanacak ülkenin anayasal bildirgesini Şam'daki başkanlık sarayında imzaladı, 13 Mart 2025 (Reuters)

Suriye Devlet Başkanı Ahmed aş-Şara perşembe günü, ülkenin geçiş dönemini beş yıl olarak belirleyen anayasal bildiri taslağını imzaladı ve ülke için “yeni bir tarih” olarak tanımladığı bu durumu selamladı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre dört bölümden oluşan deklarasyon, tarihsel olarak tüm yetkilerin cumhurbaşkanlığının tekelinde olduğu bir ülkede, güçler ayrılığını öngörüyor. Deklarasyonda, ülkede düşünce ve ifade özgürlüğü ile kadınların katılım hakkı da dahil olmak üzere bir dizi temel hak ve özgürlüğe vurgu yapıldı.