Brüksel’deki Suriye’nin Geleceğini Destekleme Uluslararası Konferansı Suriyelileri geçiş hükümeti aracılığıyla değil, uluslararası kuruluşlar aracılığıyla destekliyor

Suriye Dışişleri Bakanı Şeybani, ülkesinin ‘yabancı gündemlerin dayatılmasını’ reddettiğini vurguladı

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ve AB Komisyonu'nun Akdeniz'den Sorumlu Komiseri Dubravka Suica ile birlikte Brüksel'deki bağışçılar konferansında (EPA)
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ve AB Komisyonu'nun Akdeniz'den Sorumlu Komiseri Dubravka Suica ile birlikte Brüksel'deki bağışçılar konferansında (EPA)
TT

Brüksel’deki Suriye’nin Geleceğini Destekleme Uluslararası Konferansı Suriyelileri geçiş hükümeti aracılığıyla değil, uluslararası kuruluşlar aracılığıyla destekliyor

Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ve AB Komisyonu'nun Akdeniz'den Sorumlu Komiseri Dubravka Suica ile birlikte Brüksel'deki bağışçılar konferansında (EPA)
Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ve AB Komisyonu'nun Akdeniz'den Sorumlu Komiseri Dubravka Suica ile birlikte Brüksel'deki bağışçılar konferansında (EPA)

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, dün yaptığı açıklamada, AB’nin Suriye ve komşuları için 5,8 milyar euro (6,3 milyar dolar) taahhüt ettiğini açıkladı.

Kallas, X platformundan yaptığı açıklamada, “AB ve ortakları Suriye ve komşuları için 5,8 milyar euro taahhüt etti. Bu destek, Suriye'yi kritik bir geçiş döneminden geçerken destekleyecek ve sahadaki acil ihtiyaçları karşılayacak” ifadelerini kullandı.

AB yetkilisi, bu desteğin ‘Suriye halkının kendi kaderini şekillendirmesi ve bu anı yakalaması için bir fırsat’ olduğunu belirtti.

Konferansı izleyen kaynakların Şarku’l Avsat'a verdiği bilgilere göre Brüksel'de düzenlenen Suriye’nin Geleceğini Destekleme Uluslararası Konferansı öncesindeki beklentilerin aksine AB, Suriyelilere yönelik taahhütlerini azaltmadı. Yardımın büyük bir kısmı, konferans sırasında ‘Suriye’nin yabancı gündemlerin dayatılmasını’ reddettiği mesajını vermekte kararlı olan Suriye geçiş hükümetinin müdahalesi olmaksızın uluslararası ajanslar ve insani yardım kuruluşları aracılığıyla ayni olarak sağlanacak.

Yardımların geçiş hükümeti aracılığıyla sağlanması konusunda bir anlaşmazlığın olduğunu belirten kaynaklar, bu anlaşmazlığın, Suriye'nin kıyı bölgelerinde meydana gelen ve konferansın havasını ağırlaştıran son olaylardan kaynaklanmış olabileceğini vurguladılar.

Kaynaklar, beklendiği gibi Avrupa’nın Suriye'ye yönelik yaptırımlarının kaldırılmasının görüşülmediği, ancak geçiş hükümetine sunulan yeni bir fırsatla halen konunun incelendiği yönünde dolaylı bir mesaj verilerek ertelendiğini söylediler.

Kaynaklara göre görüşmeler ‘kapsamlı bir barışçıl geçiş süreci’ ve ‘Suriye'ye istikrarlı gelecek sağlayacak kapsamlı bir siyasi çözüme’ ulaşılması üzerinde yoğunlaşırken zorlu hayat şartları, yoksulluk, açlık, eğitime erişimin olmaması ve başta sağlık, eğitim ve bankacılık olmak üzere çeşitli sektörlerdeki altyapının bozulması konuları ele alındı.

Konferansta ABD’li kuruluşların ve şahsiyetlerin bulunmasına rağmen ABD’nin bağışçılar grubundan çekildiğine işaret eden kaynaklar, genel olarak konferans atmosferinin olumlu ve sakin olduğunu, Suriye'de yeniden inşa sürecini ilerletmek için bir başlangıç olarak görüldüğünü belirttiler. Ancak sağlanan hibe, 350 milyar ile 400 milyar dolar arasında bir meblağa ihtiyaç duyacağı tahmin edilen Suriye'deki yeniden inşa sürecinin ihtiyaçlarının yüzde 1'ini bile karşılamıyor.

Öte yandan bu yıl sekizincisi düzenlenen bağışçılar konferansında Suriye'yi ilk kez resmi olarak temsil eden Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, hükümetinin ‘Suriyelilerin çıkarlarına hizmet eden ve ülkenin uluslararası düzeydeki rolünü yeniden tesis eden her konuda diyaloga ve iş birliğine’ açık olduğunu vurguladı.

Avrupa'nın desteği

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, konferans sırasında ‘Suriyelilerin ister halen yurtdışında olsunlar ister evlerine dönmeye karar vermiş olsunlar, daha fazla desteğe ihtiyaçları olduğunu’ söyledi.

Suriye'ye destek için Brüksel'de düzenlenen konferansa katılanların toplu fotoğrafı (AP)Suriye'ye destek için Brüksel'de düzenlenen konferansa katılanların toplu fotoğrafı (AP)

Almanya, konferans öncesinde Birleşmiş Milletler (BM) ve seçilmiş kuruluşlar aracılığıyla Suriyelilere 300 milyon euro (326 milyon dolar) ek yardım sağlama taahhüdünü açıkladı. Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, bu yardımın yarısından fazlasının geçiş hükümetinin herhangi bir müdahalesi olmaksızın doğrudan Suriye halkına gideceğini söyledi. Bu fonun gıda, sağlık hizmetleri ve acil durum barınaklarının yanı sıra en kırılgan durumdakilerin korunmasına yönelik programların gerçekleştirilmesinde kullanılacağını belirten Alman Bakan, desteğin Ürdün, Lübnan, Irak ve Türkiye'deki Suriyeli mültecileri ve ev sahibi toplulukları da kapsayacağını vurguladı. İngiltere ise Suriye'ye 160 milyon Sterlin yardım sözü verirken, Ağa Han Vakfı’nın taahhütte bulunduğu yardım miktarı 100 milyar euroyu aştı.

Avrupa'nın tahminlerine göre 12,9 milyonu gıda yardımına muhtaç olanlar olmak üzere, yaklaşık 16,7 milyon Suriyeli yardıma muhtaç durumda ve ülkenin yaklaşık yarım asır sürecek bir yeniden yapılanmaya ihtiyacı var.

Arap ülkelerinin desteğine güveniliyor

Avrupalı bağışçılar, konferansta temsil edilmesine rağmen ABD'nin bu yıl bağışçılar grubundan çekilmesiyle ortaya çıkan yardım açığını kapatmak için Arap ülkelerine güveniyorlar. Çünkü daha önce toplanan fonlar Suriyelilerin ihtiyaçlarının yalnızca yüzde 35'ini karşılayabildi.

Siyasi ve Ekonomik Ağlar Gözlemevi dün, AB'nin Suriye'ye uyguladığı yaptırımlarda, bazılarının askıya alınması ve kalıcı muafiyetler tanınması da dâhil olmak üzere yapılan son değişikliklere ilişkin bir rapor yayımladı. Rapora göre bu değişiklikler 12 ay içinde gözden geçirilecek ve kaldırılan yaptırımların yeniden uygulanması için 27 üye ülkenin tamamının oybirliği gerekecek.

AB, dört kamu bankasını yaptırım listesinden çıkarmış, Suriye Merkez Bankası ile sınırlı mali işlemlere izin vermiş ve Suriye ile AB arasındaki bankacılık ilişkileri üzerindeki kısıtlamaları hafifletmişti. Ayrıca Suriye petrolünün ithalatı ve enerji sektörüne yönelik kilit öneme sahip ekipmanların ihracatı üzerindeki yasağı kaldırdı, elektrik sektörüne yatırım yapılmasına izin verdi. Daha önce geçici olan insani yardım çalışmalarına yönelik muafiyetler kalıcı hale getirildi. Ancak, Avrupa'daki yaptırımların hafifletilmesine rağmen, ‘ABD'nin ikincil yaptırımları şirketleri ve bankaları Suriye ile iş yapmaktan caydırmaya devam ediyor” denilen rapora göre özellikle ABD’nin Suriye’ye uyguladığı yaptırımların devam etmesiyle daha geniş çaplı önlemler alınmadığı ve sektöre yönelik ek güvenceler verilmediği sürece bu çabalar sınırlı bir etkiye sahip olacak.



İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında hayatını kaybeden önde gelen Hamas liderleri kimler?

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında hayatını kaybeden önde gelen Hamas liderleri (Yedioth Ahronoth)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında hayatını kaybeden önde gelen Hamas liderleri (Yedioth Ahronoth)
TT

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında hayatını kaybeden önde gelen Hamas liderleri kimler?

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında hayatını kaybeden önde gelen Hamas liderleri (Yedioth Ahronoth)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında hayatını kaybeden önde gelen Hamas liderleri (Yedioth Ahronoth)

Hamas bugün, Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı'nın son verilerine göre 400'den fazla kişinin ölümüyle sonuçlanan İsrail saldırılarında önde gelen liderlerinin öldürüldüğünü duyurdu.

Hamas tarafından yapılan açıklamada, ‘Gazze Şeridi'nde hükümet çalışmalarında yer alan bir grup liderin’ şehit olduğu bildirildi. Toplamda en az beş üst düzey Hamas yetkilisi aileleriyle birlikte öldürüldü.

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı, İsrail ordusunun yaklaşık iki ay süren ateşkesin ardından başlattığı askeri operasyonda, bugün şafak vaktinden bu yana 412 Filistinlinin hayatını kaybettiğini ve 500'den fazla kişinin de yaralandığını bildirdi.

Bugün erken saatlerde bir İsrail ordu yetkilisi, Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıların orta düzey Hamas komutanlarını ve Hamas liderliğindeki yetkilileri hedef aldığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bir yetkili, İsrail ordusunun ‘Hamas’ın orta rütbeli askeri komutanlarını, önde gelen yetkililerini ve terörist altyapısını hedef alan bir dizi önleyici saldırı başlattığını’ söyledi. Yetkili, bu operasyonun ‘gerekli olduğu sürece devam edeceğini ve hava saldırılarının ötesine geçeceğini’ belirtti.

İsrail saldırılarında öldürülen Hamas liderleri hakkında ne biliyoruz?

Hamas, Gazze Şeridi'ndeki Hükümet Çalışmalarını Takip Birimi Başkanı ve Hamas Siyasi Büro Üyesi İsam ed-Dalis'in hayatını kaybettiğini duyurdu. İsrail saldırısı ed-Dalis’in içinde bulunduğu evi hedef aldı. Saldırı sonucu ed-Dalis’in üç çocuğu ile iki torunu yaşamını yitirdi.

 Hamas Siyasi Büro Üyesi İsam ed-DalisHamas Siyasi Büro Üyesi İsam ed-Dalis

1966'da Gazze'nin kuzeydoğusunda doğan ed-Dalis, gençlik yıllarından beri Hamas üyesi. Mart 2020'den bu yana Hamas'ın siyasi bürosunda yer alan ed-Dalis, eski Başbakan İsmail Heniyye'nin danışmanlığını yapmıştı.

Ed-Dalis, Hamas'ın 2007'de Gazze Şeridi'nin kontrolünü ele geçirmesinin ardından Gazze'deki fiili başbakan veya hükümet başkanı tarafından yürütülen bir pozisyon olan Hükümet Çalışmalarını Takip Birimi’nin dört yıldır başkanlığını yürütüyor.

Hamas tarafından İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarında öldürüldüğü açıklananlar arasında İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Mahmud Ebu Vatfe de bulunuyor.

Gazze Şeridi’ndeki İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Mahmud Ebu VatfeGazze Şeridi’ndeki İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Mahmud Ebu Vatfe

Ebu Vatfe, geçtiğimiz ocak ayında İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes yürürlüğe girdiğinde, savaştan sonra Gazze Şeridi'ni yeniden inşa etme sözü veren bir videoda yer aldı.

İsrail saldırıları sonucu hayatını kaybeden liderler arasında Hamas Siyasi Büro Üyesi ve Acil Durum Komitesi Başkanı Ebu Ubeyde el-Cemasi de vardı.

Hamas kaynakları, ölenler arasında Hamas liderlerinden Muhammed el-Cemasi ve hava saldırısına maruz kaldığında Gazze şehrindeki evinde bulunan torunları da dahil olmak üzere aile üyelerinin de bulunduğunu bildirdi.

Hamas Siyasi Büro Üyesi Ebu Ubeyde el-Cemasi (Arşiv - Reuters)Hamas Siyasi Büro Üyesi Ebu Ubeyde el-Cemasi (Arşiv - Reuters)

Ebu Ubeyde el-Cemasi hareketin önde gelen pozisyonlarında görev yapıyordu ve askeri ve siyasi kanatlar arasındaki koordinasyondan sorumluydu.

Filistin kaynaklı haberlere göre, Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı Genel Müdürü Behcet Ebu Sultan da öldürüldü.

Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı Genel Müdürü Behcet Ebu Sultan (Şihab Haber Ajansı)Gazze Şeridi'ndeki İç Güvenlik Teşkilatı Genel Müdürü Behcet Ebu Sultan (Şihab Haber Ajansı)

Hamas tarafından yönetilen hükümet komitesinde Adalet Bakanlığı Müsteşarı olan Ahmed Ömer el-Hitte de İsrail saldırıları sonucu yaşamını yitirdi.

​​​​​​​Gazze Şeridi’ndeki Adalet Bakanlığı Müsteşarı Ahmed Ömer el-Hitte (Yerel medya)Gazze Şeridi’ndeki Adalet Bakanlığı Müsteşarı Ahmed Ömer el-Hitte (Yerel medya)

İsrail, daha fazla esirin serbest bırakılması konusunda Hamas'la yapılan görüşmelerin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından ‘askeri gücü artırma’ sözü vererek, Gazze Şeridi'ne yeni hava saldırıları başlattı.

Onlarca hedefi vurduğunu açıklayan İsrail ordusu, saldırıların gerektiği sürece devam edeceğini ve hava saldırılarının ötesine geçeceğini vurgulayarak, İsrail kara kuvvetlerinin savaşı yeniden başlatma ihtimalini gündeme getirdi.

İsrail ordusunun bireylere ya da şüphelilerden oluşan küçük gruplara yönelik gerçekleştirdiğini söylediği bir dizi hava saldırısından çok daha geniş kapsamlı olan saldırılar, 19 Ocak'ta kararlaştırılan ateşkesi uzatmak için haftalarca süren başarısız çabaların ardından geldi.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Brian Hughes, İsrail'in saldırıları gerçekleştirmeden önce ABD yönetimine danıştığını söyledi.