İsrail Gazze Şeridi’ndeki kara operasyonlarına devam ederken Hamas, Netzarim Koridoru saldırısının sonuçlarından İsrail'i sorumlu tuttu

İsrail tankları Gazze Şeridi içinde manevra yapıyor (Reuters)
İsrail tankları Gazze Şeridi içinde manevra yapıyor (Reuters)
TT

İsrail Gazze Şeridi’ndeki kara operasyonlarına devam ederken Hamas, Netzarim Koridoru saldırısının sonuçlarından İsrail'i sorumlu tuttu

İsrail tankları Gazze Şeridi içinde manevra yapıyor (Reuters)
İsrail tankları Gazze Şeridi içinde manevra yapıyor (Reuters)

Gazze Şeridi’ndeki yerel sağlık yetkililerinin İsrail’in devam eden hava saldırılarının ikinci gününde en az 20 kişinin öldüğünü açıkladı. Reuters’ın haberine göre İsrail ordusu dün, birliklerinin Gazze Şeridi'nin orta kesimlerinde ve güneyinde kara operasyonlarına yeniden başladığını duyurdu.

Kara operasyonları, Gazze’deki sağlık yetkililerinin salı günü İsrail’in düzenlediği ve geçtiğimiz ocak ayında yürürlüğe giren ateşkesten bu yana haftalar süren göreceli sakinliği sona erdiren hava saldırılarında 400'den fazla kişinin öldüğünü ve savaşın başlangıcından beri bir günde en yüksek ölü sayısının kaydedildiğini açıklamasından bir gün sonra yeniden başladı.

Filistin basını dün günün ilerleyen saatlerinde, İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiye'de bulunan es-Selatin bölgesine düzenlediği hava saldırısında 24 Filistinlinin öldüğünü bildirdi.

İsrail ordusu dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin orta kesimlerinde ve güneyinde kara operasyonlarına yeniden başladığını duyurdu. Ordu sözcülerinden biri Gazze Şeridi'ne yönelik geniş çaplı saldırının ‘gerekli olduğu sürece’ devam edeceğini belirtti.

İsrail ordusu, operasyonlarının Gazze Şeridi'ndeki Netzarim Koridoru’nda kontrolü ele geçirmesini sağladığını ve bunun Gazze Şeridi'nin kuzeyi ile güneyi arasında kısmi tampon bölge oluşturmayı amaçlayan bir hamle olduğunu vurguladı.

Öte yandan Hamas, Gazze Şeridi'nin orta kesimlerinde yer alan Netzarim Koridoru’na yönelik kara harekâtının yansımalarından İsrail'i ve İsrailli yetkilileri sorumlu tuttu. Hamas aynı zamanda arabuluculara ‘sorumsuzca gerçekleştirilen bu ihlalleri ve tecavüzleri engelleme’ konusunda sorumluluklarını yerine getirmeleri çağrısında bulundu.

Hamas yaptığı açıklamada, İsrail'in Filistinlileri yerinden etme tehditlerinin, onların ne kararlılığını ne de topraklarına ve ulusal haklarına olan bağlılığını zayıflatacağını vurguladı.

Geçtiğimiz ocak ayında yapılan ateşkes anlaşmasına bağlı olduğunu bir kez daha yineleyen Hamas, ateşkese garantör olan arabulucuları ‘sorumsuzca işlenen bu ihlalleri ve tecavüzleri engellemek için sorumluluklarını üstlenmeye, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu yaptıklarından geri adım atmaya zorlamaya ve tüm bunlardan kaynaklanabilecek her türlü yansımadan kendisini tamamen sorumlu tutmaya’ çağırdı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu (Reuters)

Bir BM personeli öldürüldü

Öte yandan Birleşmiş Milletler (BM), İsrail'in Gazze'nin orta kesimlerindeki bir BM binasının yakınlarına düzenlediği hava saldırısında, Gazzeli olmayan bir BM personelinin öldüğünü ve beş kişinin de yaralandığını açıkladı.

İsrail ise bunu yalanlayarak, Hamas'ın kendisine ateş açmaya hazırlandığının tespit edildiğini öne sürdüğü bir mevziyi vurduğunu belirtti.

BM Genel Sekreter Yardımcısı ve Birleşmiş Milletler Proje Hizmetleri Ofisi (UNOPS) İcra Direktörü Jorge Moreira da Silva yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“İsrail, buranın bir BM binası olduğunu ve insanların bu binada yaşadığını, ikamet ettiğini ve çalıştığını biliyordu. Burası bir yerleşke. Çok tanınabilir bir yer.”

Belçika’nın başkenti Brüksel'de düzenlediği basın toplantısında, yerleşkeye bomba atılmış ya da yerleştirilen bir patlayıcının infilak ettirilmiş olabileceğini belirten Silva, “Bu bir kaza değildi... Gazze'de yaşananlar artık sınırı aştı” ifadelerini kullandı.

Hamas'ı yok etmeye yemin etmiş olan İsrail, son saldırıyı ‘sadece bir başlangıç’ olarak nitelendirdi.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus ise dün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nde çatışmaların yeniden başlamasının milyonlarca insanın hayatını bir kez daha riske attığını söyledi. Ghebreyesus, ateşkesin ‘derhal’ yeniden başlatılması, tüm rehinelerin serbest bırakılması ve insani yardım çalışanları ile sivillerin korunması çağrısında bulundu.

Taraflar birbirlerini suçladı

İsrail ve Hamas birbirlerini, 17 ay süren ve bölge sakinlerinin büyük bir kısmını yer değiştirmek zorunda bırakan savaşın ardından harabeye dönen Gazze Şeridi'nde yaşayan 2,3 milyon insana nefes aldıran ateşkesi ihlal etmekle suçluyor.

Hamas başta olmak üzere Filistinli silahlı gruplar 7 Ekim 2023’te İsrail’e saldırdı. Şarku’l Avsat’ın İsrail verilerinden elde ettiği bilgiye göre saldırıda yaklaşık bin 200 kişi ölürken, 250 kişi de rehin alındı.

Filistinli sağlık yetkilileri, İsrail'in 7 Ekim sonrası Gazze Şeridi’nde yürüttüğü savaşta 49 binden fazla insanın öldüğünü ve gıda, yakıt ve su sıkıntısıyla birlikte insani bir krize neden olduğunu açıkladılar.

İsrail, Hamas'ı sivilleri canlı kalkan olarak kullanmakla suçlarken, Hamas bunu reddediyor ve İsrail'i hiçbir ayrım gözetmeksizin sivilleri bombalamakla suçluyor.

Son savaş, İsrail-Filistin çatışmasında on yıllardır yaşanan en yıkıcı ve kanlı olay olarak kayıtlara geçti.

Başbakan Binyamin Netanyahu'nun bombardımana devam etme kararı, halen Hamas tarafından tutulan 59 rehineden 24'ünün hayatta olduğuna inanıldığı İsrail'de protestolara yol açtı.

Netanyahu’nun yargı ve güvenlik güçlerine yönelik eylemlerine karşı çıkan rehine ailelerinin ve protestocuların yer aldığı bir muhalefet koalisyonu, Başbakanı savaşı siyasi amaçlarla kullanmakla' suçladı.

İsrail ordusu, dün sabah saatlerinde Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun ve güneyindeki Han Yunus şehirlerine bildiriler atarak bölge sakinlerine evlerini boşaltmaları talimatı verdi ve ‘tehlikeli savaş bölgelerinde’ bulundukları uyarısında bulundu.

Beyt Hanun'a atılan bildirilerden birinde şöyle yazıyordu:

“Mevcut barınaklarda, evlerde veya çadırlarda kalmaya devam etmeniz sizin ve aile üyelerinizin hayatını tehlikeye atıyor. Derhal buraları tahliye edin!”

Öte yandan İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Gazzelileri çatışmaların başlamak üzere olduğu bölgelerden tahliye emirlerine uymaları konusunda uyardığı bir video yayınladı.

 İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (Reuters)İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz (Reuters)

“Daha önce hiç görmediğiniz bir güç”

Katz, Gazzelilere hitap ettiği videolu açıklamasında, hava saldırılarının ‘sadece bir ön adım’ olduğunu söyleyerek “Rehinelerin serbest bırakılmaması halinde İsrail daha önce hiç görmediğiniz bir güçle harekete geçecek” dedi.

Aralarında Fransa ve Almanya'nın da bulunduğu Batı ülkeleri ile ateşkese arabuluculuk yapan Katar ve Mısır, yeniden başlayan saldırıları kınadı.

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas dün yaptığı açıklamada, İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar'a Gazze'deki durumun ‘kabul edilemez’ olduğunu söylediğini belirtti.

Brüksel'de gazetecilere yaptığı açıklamada Kallas, “Dün Dışişleri Bakanı Saar ile de görüştüm. ‘Neler oluyor, bunu neden yapıyorsunuz?’ diye sordum. Bunun kabul edilemez olduğu mesajını da ilettik” ifadelerini kullandı.

Ürdün Kralı 2. Abdullah, ateşkesin yeniden yürürlüğe girmesi ve Gazze'ye insani yardımların akışının sağlanması çağrısında bulundu.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Paris'te düzenlediği basın toplantısında, “İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını yeniden başlatması zaten vahim olan insani durumu daha da kötüleştiren son derece tehlikeli bir adım” açıklamasında bulundu.

Ancak ABD'nin BM Daimî Temsilciliği Geçici Maslahatgüzarı Dorothy Shea, salı günü yaptığı açıklamada, Gazze'de çatışmaların yeniden başlamasının sorumluluğunun yalnızca Hamas'a ait olduğunu söyledi.

Diğer taraftan Gazze Şeridi'ndeki sağlık yetkilileri dün, İsrail'in Gazze şehrinin Sabra Mahallesi’ndeki bir eve düzenlediği hava saldırısında üç kişinin öldüğünü, Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Hanun’da düzenlenen bir başka hava saldırısında ise iki kişinin öldüğünü ve altı kişinin yaralandığını açıkladılar.

Filistinli sağlık görevlileri, İsrail tanklarının Selahaddin Caddesi üzerinde açtıkları ateş sonucu bir Filistinlinin öldüğünü, diğerlerinin ise yaralandığını, İsrail’in hava saldırılarından birinde de Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahiye’de hedef alınan bir evde bulunan 3 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdiler.



Gazze savaşının yeniden başlamasının ardından arabulucuların çabalarını karmaşıklaştıran üç olası senaryo

) Filistinlilerin Gazze Şeridi'nde savaşın yeniden başlamasına ve İsrail'in tahliye emirlerine tepkisi (AFP)
) Filistinlilerin Gazze Şeridi'nde savaşın yeniden başlamasına ve İsrail'in tahliye emirlerine tepkisi (AFP)
TT

Gazze savaşının yeniden başlamasının ardından arabulucuların çabalarını karmaşıklaştıran üç olası senaryo

) Filistinlilerin Gazze Şeridi'nde savaşın yeniden başlamasına ve İsrail'in tahliye emirlerine tepkisi (AFP)
) Filistinlilerin Gazze Şeridi'nde savaşın yeniden başlamasına ve İsrail'in tahliye emirlerine tepkisi (AFP)

Mısır’ın temasları ve Batı’dan gelen talepler, krizin her iki tarafının da müzakerelere kapıyı kapatmayacaklarını söyledikleri bir ortamda, iki aylık kırılgan bir ateşkesin ardından İsrail'in şiddetli bombardımanını durdurmaya doğru ilerliyor.

Şarku’l Avsat'a konuşan uzmanlara göre arabulucular ve bölgesel müttefikler tarafından atılan bu adımlar üç olası senaryoyla karşı karşıya kaldı: ‘Hamas'ın geri adım atması, taviz vermesi ve askeri baskı altında esirleri teslim etmesi, kapsamlı bir çözüme ulaşılması ya da bu feci durumun devam ederek çöküşün eşiğine gelinmesi.’ Uzmanlar bu senaryoların, arabulucuların yükünü arttıracağını ve başta Mısır olmak üzere arabulucuların ateşkes sağlama ve ateşkesi tamamlama çabalarını sekteye uğratacağını belirtti.

İki aylık ateşkesin ardından İsrail ordusu, 400'den fazla kişinin ölümüne ve 500'den fazla kişinin yaralanmasına neden olan bir saldırı gerçekleştirdi. Geçtiğimiz salı günü Gazze Şeridi'nde savaşın yeniden başladığı ilan edildi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu televizyonda yaptığı konuşmada, müzakerelerin bundan sonra sadece ateş altında yürütüleceğini söyledi.

Arapların ilk toplu eylemi olarak Kahire'deki Arap Birliği merkezi, Filistin'in talebiyle Gazze Şeridi'nde ateşkesi görüşmek üzere dün daimî temsilcilerin acil toplantısına ev sahipliği yaptı. Filistin'in Arap Birliği Daimî Temsilcisi Muhenned el-Akluk, İsrail'e yaptırım, ekonomik boykot, siyasi izolasyon, uluslararası ve ulusal adalet mekanizmaları aracılığıyla yasal kovuşturma dilinin kullanılmasının yanı sıra, İsrail uçaklarının Arap hava sahası üzerinde uçmasını engelleme ve İsrail'in uluslararası örgütlere üyeliğini dondurma çağrısında bulundu.

İsrail'in tahliye emirlerinin ardından eşyalarıyla birlikte Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun'dan ayrılan Filistinliler (AFP)İsrail'in tahliye emirlerinin ardından eşyalarıyla birlikte Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun'dan ayrılan Filistinliler (AFP)

Bu talepler, Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati’nin Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Norveç Dışişleri Bakanı Espen Barth Eide ve İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares'in de aralarında bulunduğu Avrupalı yetkililerle görüşmesinden bir gün sonra geldi. Abdulati, AB’nin, Gazze Şeridi'ndeki saldırganlığını derhal durdurması için İsrail'e baskı yapması gerektiğini vurguladı. Abdulati ayrıca, arabulucuların ateşkes anlaşmasının üç aşamada kalıcı olarak uygulanmasını sağlama çabalarının tamamlanabilmesi için tarafların itidalli davranmaları gerektiğini ifade etti.

Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ise X hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail'i derhal ateşkes uygulamaya, anlaşmaya uymaya ve müzakerelere geri dönmeye zorlamak için acil ve kararlı uluslararası eylem çağrısında bulundu.

Kallas dün yaptığı açıklamada, İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar’a Gazze Şeridi'ne yönelik son saldırıların kabul edilemez olduğunu söylediğini duyurdu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise Paris'te Ürdün Kralı 2. Abdullah ile Elysee Sarayı'nda yaptığı görüşmede, düşmanlıkların derhal sona ermesi ve müzakerelerin ABD'nin himayesinde iyi niyetle yeniden başlaması gerektiğini vurguladı.

Üç senaryo

Uluslararası ilişkiler, Filistin ve İsrail konularında uzmanlaşmış bir siyaset bilimi profesörü olan Dr. Tarık Fehmi, söz konusu çabaların sonuçlarıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Hamas'ın tavizler vererek garantiler elde etmesiyle ateşkes için gerçekleşebilecek birinci ana senaryo var. İkinci senaryo, müzakere şartlarını dayatmak ve Filistin hareketine baskı yapmak için mümkün olduğunca askerî harekâtı sürdürmek, Hamas’ı silahsızlanma ve sahneden çekilme de dâhil olmak üzere daha fazla taviz vermenin eşiğine getirmek. Üçüncü senaryo ise ABD'nin Arap arabulucularla koordinasyon içinde kapsamlı bir çözüm dayatması ve esirlerin tek bir anlaşmayla teslim edilmesi.”

Filistinli siyasi analist Dr. Abdulmehdi Mutava, Netanyahu ateş altında müzakereleri sürdürürken mümkün olan en kısa sürede ateşkes isteyen arabulucuların çabaları için senaryoların sınırlı ve kafa karıştırıcı olduğuna inanıyor. Mutava, “Ya Hamas geri adım atacak ve esirleri teslim edecek ya da belirli tarihi olan kapsamlı bir çözüme yönelik yaygın Arap müdahalesi göreceğiz” tahmininde bulundu.

Öte yandan İsrailli bir yetkili, Hamas'ın daha fazla esir teslim etmeyi kabul etmesi halinde Tel Aviv'in müzakerelere kapıyı kapatmadığını vurguladı. Şarku’l Avsat’ın ABC News'ten aktardığına göre yetkili, çatışmaları müzakerenin farklı bir şekli olarak değerlendirdi ve kalan tüm esirler serbest bırakılana kadar (çatışmaların) devam edeceğini söyledi.

Hamas Siyasi Büro Başkanı’nın Medya Danışmanı Tahir en-Nunu yaptığı açıklamada, “Hamas müzakerelere kapıyı kapatmadı, ancak tüm taraflarca imzalanmış bir anlaşmanın varlığı ışığında yeni anlaşmalara da gerek yok. Hamas, arabuluculara ve uluslararası topluma, İsrail’i saldırganlığını durdurmaya, ateşkes anlaşmasını uygulamaya ve ocak ayında yürürlüğe giren ateşkesin ikinci aşamasını başlatmaya zorlamaları çağrısında bulunuyor” ifadelerini kullandı.

Anlaşmanın ilk aşaması altı hafta sürdü. Bu süre zarfında bin 800'den fazla Filistinli mahkûm karşılığında, sekizi ölü olmak üzere 33 esir serbest bırakıldı. İsrail, ABD'nin ateşkesin nisan ortasına kadar uzatılması önerisini desteklediğini açıklarken, Hamas, savaşın nihai olarak sona erdirilmesi ve ordunun Gazze Şeridi'nin tamamından çekilmesini öngören ikinci aşamaya ilişkin müzakerelere başlanması gerektiğini vurguladı.

Mutava, Hamas'ın müzakerelere kapıyı kapatmamaktan söz etmesini ve ikinci aşamada ısrar etmesini şaşkınlıkla karşıladığını ifade ederek, “Bu mantıksız bir söylem ve arabulucuların çabalarını boşa çıkarıyor” dedi. Mutava sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer Hamas en başından beri uzatmayı kabul etseydi, Netanyahu hükümeti bütçe anlaşmazlıkları nedeniyle düşecekti. Ancak, geçmişte olduğu gibi onlara yaşam oksijeni verdi. Şimdi savaşın yeniden başlamasıyla durum taleplerini aştı ve Hamas bunu çok geç fark edecek.”

Mutava, Hamas'ın ikinci bir aşama olmaksızın tüm esirlerin serbest bırakılması talebini kabul etmesini ya da savaşın devam ederek önceki senaryoların sonucunu beklemesini öngören İsrail-ABD anlaşmasında herhangi bir değişiklik olacağına inanmıyor.