Sudan ordusu başkanlık sarayının geri alındığını duyururken Hızlı Destek Kuvvetleri: Savaş devam ediyor

TT

Sudan ordusu başkanlık sarayının geri alındığını duyururken Hızlı Destek Kuvvetleri: Savaş devam ediyor

Sudan ordusu başkanlık sarayının geri alındığını duyururken Hızlı Destek Kuvvetleri: Savaş devam ediyor

Sudan ordusu bugün (Cuma) yaptığı açıklamada, ordu ile paramiliter Hızlı Destek Güçleri arasında iki yıldır devam eden savaşta önemli bir askeri ilerleme kaydederek Hartum'daki bakanlıkları ve başkanlık sarayını kontrol altına aldığını duyururken, Hızlı Destek, ordu güçlerine yönelik bir operasyona atıfta bulunarak ve onlarca üyesinin öldürüldüğünü doğrulayarak sarayın kontrolü için verilen savaşın “henüz bitmediğini” açıkladı.

Silahlı Kuvvetler Genel Komutanlığı'ndan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verdi “Bugün kuvvetlerimiz Hartum'un eksenlerindeki başarılarını taçlandırdı; Hartum'un merkezi, Arap pazarı, başkanlık sarayı binaları ve bakanlıklar gibi bölgelerde Daklu terörist milislerinin kalıntılarını ezmeyi başardılar. ve bakanlık binalarını  geri aldılar. Allah'ın inayetiyle güçlerimiz düşmanın personel ve teçhizatını tamamen imha etti ve söz konusu bölgelerde büyük miktarda teçhizat ve silah ele geçirdi.”

thyju
Sudan ordusu mensupları, ordunun kontrolü ele geçirmesinin ardından Hartum'daki başkanlık sarayının içinde kendilerini filme alıyor. Sudan 21 Mart 2025 (AFP)

Askeri bir kaynak Reuters haber ajansına şunları söyledi: Nisan 2023'ten bu yana sarayı işgal eden Hızlı Destek Güçlerine (HDK) atıfta bulunarak, “Güçlerimiz milislerin kalıntılarını ezdikten sonra başkanlık sarayına yöneldi ve kontrolü ele geçirdi” dedi.

Sudan Enformasyon Bakanı ordunun sarayın kontrolünü RSF'den geri aldığını doğrulayarak şunları söyledi: “Bugün başkanlık sarayında bayrak yükseldi ve zafer tamamlanana kadar yolculuk devam ediyor.”

Ordu ayrıca Hartum'un merkezindeki bakanlıkların ve diğer kilit binaların da kontrolünü ele geçirdiğini duyurdu. Askeri kaynaklar HDK savaşçılarının yaklaşık 400 metre geri çekildiğini bildirdi.

Hızlı Destek Kuvvetleri ise Cuma günü yaptığı açıklamada Hartum'daki başkanlık sarayı için verilen savaşın “henüz bitmediğini” duyurdu ve daha önce kompleksi geri aldığını duyuran ordu güçlerine karşı düzenlenen operasyona atıfta bulunarak onlarca üyesinin öldürüldüğünü belirtti. HDK Telegram üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Başkanlık sarayı için verilen savaşın henüz bitmediğini ve . Yiğit güçlerimiz ordu tarafından işgal edilen tüm mevzileri kurtarmak için cesaret ve kararlılıkla savaşıyor. Şavaşçılarımız cumhurbaşkanlığı sarayının içindeki bir toplantıyı hedef alan hızlı bir askeri operasyon gerçekleştirdi. 89'dan fazla düşman unsurunu öldürdü ve çeşitli askeri araçları imha etti.”

defrgt
Sudan ordu sözcüsü, Sudan ordusunun başkanlık sarayının kontrolünü ele geçirdiğini açıklamasının ardından açıklanmayan bir yerden Sudan TV'ye açıklama yapıyor. 21 Mart 2025 (Reuters)

Sudanlı bir askeri kaynak Cuma günü AFP'ye yaptığı açıklamada, ordunun kontrolü yeniden ele geçirdiğini duyurmasının ardından Hızlı Destek Güçleri'nin bir ’intihar yürüyüşü” ile Hartum'daki başkanlık sarayını hedef aldığını söyledi.

Sudan'ın başkenti Hartum'un merkezindeki başkanlık sarayının çevresi, Çarşamba gecesinden bu yana ordu ile HDK arasında şiddetli çatışmalara sahne oldu ve bu çatışmalar sırasında ordu önemli ilerleme kaydederek sarayda, hükümet kurumlarında ve çevredeki binalarda saklanan HDK'ya ağır kayıplar verdirdi.

refgt
Sudan ordusu mensupları, ordunun kontrolü ele geçirmesinin ardından Hartum'daki başkanlık sarayının içinde kutlama yapıyor... Sudan 21 Mart 2025 (Reuters)

Ordu geçen aydan bu yana başkent Hartum'da pek çok bölgeyi geri aldı ve başkanlık sarayı, tüm bakanlıklar, Sudan Merkez Bankası ve önemli devlet kurumları da dahil olmak üzere Hızlı Destek Güçlerinin kontrolü altında sadece sınırlı alanlar bıraktı. Harekete geçirilen milisler ve İslamcı tugaylar tarafından desteklenen ordu güçleri, egemenlik ve kontrolün sembolü olarak sarayı geri almaya çalışıyor.

Cumartesi günü HDK komutanı Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) Sudan ordusuna karşı savaşın artık Hartum'un içinde olduğunu söyledi ve güçlerinin Hartum'u ya da başkanlık sarayını terk etmeyeceğini vurguladı. HDK, savaşın başlamasından yaklaşık iki yıl sonra Sudan'ın batısının ve başkentin bazı bölgelerini kontrol ediyor ancak ülkenin merkezinde orduya karşı zemin kaybediyor.

Sudan ordusu uzun süredir gerilemeler yaşıyordu ancak son zamanlarda kazanımlar elde etti ve ülkenin merkezindeki toprakları paramiliter HDK'dan geri aldı.

asdfrg
Sudan'ın başkenti Hartum'un kuzeyinde ağır hasar gören Jili petrol rafinerisinde bir Sudan ordusu askeri... 18 Mart 2025 (AFP)

Öte yandan HDK ülkenin batısındaki kontrolünü pekiştirerek ülkeyi fiili bir bölünmeye doğru itti. HDK kontrol ettiği bölgelerde paralel bir hükümet kurmak için çalışıyor, ancak bu hükümetin uluslararası alanda geniş çapta tanınması beklenmiyor.



Rusya “Yeni Suriye'yi” petrolle mi destekliyor?

ABD onaylı üç petrol tankeri bu ay Rusya'dan Suriye'ye gitmek üzere ayrıldıktan kısa bir süre sonra rotasını değiştirdi (Independent Arabia)
ABD onaylı üç petrol tankeri bu ay Rusya'dan Suriye'ye gitmek üzere ayrıldıktan kısa bir süre sonra rotasını değiştirdi (Independent Arabia)
TT

Rusya “Yeni Suriye'yi” petrolle mi destekliyor?

ABD onaylı üç petrol tankeri bu ay Rusya'dan Suriye'ye gitmek üzere ayrıldıktan kısa bir süre sonra rotasını değiştirdi (Independent Arabia)
ABD onaylı üç petrol tankeri bu ay Rusya'dan Suriye'ye gitmek üzere ayrıldıktan kısa bir süre sonra rotasını değiştirdi (Independent Arabia)

Mustafa Rüstem

Sabina adlı petrol tankeri bir milyon varil ham petrolle Rusya'dan Suriye limanlarına doğru yola çıktı. Uluslararası gemi takip sistemi Tanker Trackers’a göre Barbados bandıralı tanker Rusya’nın Murmansk Limanı’ndan Suriye'nin batısında yer alan Baniyas Limanı’na doğru yola çıktı ve kısa bir süre sonra rotasını değiştirdi.

Sevkiyatın ayrıntıları, alan uzman takip sistemi tarafından sağlanırken Tanker Trackers, teslimatın yaklaşık 158 bin 574 ton ağırlığındaki tanker aracılığıyla Rus makamlarına yapılan ödemenin ilk kısmı olduğunu bildirdi.

dfrgt
Tanker Trackers’a göre Şam'ın bandırasını açıklamadığı çok sayıda petrol sevkiyatı gemisi Suriye'ye ulaştı (Independent Arabia)

Sabina'dan önce 30 bin tondan fazla dizel yakıt taşıyan bir tanker Suriyeli bir şirketin Tartus kırsalındaki Baniyas'ta bulunan petrol terminaline ulaştı. Prosperity adlı petrol tankeri de aynı limana yaklaşık 30 bin ton dizel yakıt getirdi.

İki ülke arasındaki ilişkilerde yeni bir sayfa

Beşşar Esed rejiminin geçtiğimiz 8 Aralık’ta devrilmesinden sonra Rusya’dan Suriye'ye yeni bir petrol sevkiyatının yapılırken bir yandan da Suriye'nin kuzeyindeki bölgelere yapılan tüm saldırıların buradan başlatılması nedeniyle varlıkları halk arasında hoşnutsuzluğa yol açan Rus askeri üsleriyle ilgili Rusya-Suriye ortak müzakereleri devam etti.

Rus yazar ve siyasi analist Roland Begamov, bu tankerin eski Suriye rejiminin düşmesinin ardından Suriye'ye doğru yola çıkan ilk tanker olmadığını belirterek yeni hükümetin işbaşına gelmesiyle birlikte Rusya’nın Suriye'ye insani yardım ulaştırmak amacıyla başta Tartus Limanı olmak üzere Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in önerisi üzerine Suriye'deki askeri üslerin muhafaza edilmek istendiğini söyledi.

sadfergt
Kremlin, Putin'in Ahmed Şara'ya bir mesaj gönderdiğini açıkladı (Independent Arabia)

Begamov, Rusya Devlet Başkanı Putin ile Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara arasındaki ortak paydanın pragmatizm olduğunu, Rusların başlıca hedefinin Suriye'de siyasi istikrar ve toprak bütünlüğünün sağlanmasının yanında Rusya merkezli şirketlerin bu bölgede faaliyet göstermesine izin verilmesi ve Rusya’nın Doğu Akdeniz'deki askeri varlığı için stratejik çalışmalar yapılması olduğunu söyledi.

Kremlin’dan yapılan açıklamada, Putin’in Şara'ya gönderdiği ve ülkesinin Suriye’nin yeni yönetimiyle çeşitli alanlarda iş birliğini güçlendirmeye ve Suriye’yi mümkün olan en kısa sürede istikrara kavuşturma çabalarını desteklemeye hazır olduğunu teyit ettiği bir mesaj gönderdiği belirtildi. Putin’in mektubunda ayrıca ülkesinin, Suriye halkının yaşam koşullarını iyileştirmek amacıyla Suriye'ye hem siyasi hem de ekonomik destek sağlamaya devam etme kararlılığı da ifade edildi.

Şarku’l Avsat’ın Uluslararası gemi takip sistemi Tanker Trackers’tan aktardığına göre Şam'ın bandırasını açıklamadığı çok sayıda petrol sevkiyatı Suriye'ye ulaştı. Beşşar Esed rejiminin devrilmesinden bu yana yaklaşık 29 metrik ton mazot yüklü ilk petrol tankeri 28 Şubat'ta Suriye’ye gelirken, 12 Ocak'ta da evsel doğalgaz yüklü bir tanker daha ulaştı.

Yaptırım engeli

Bu arada, ABD yaptırımlarına tabi üç petrol tankeri bu ay Rusya'dan Suriye'ye gitmek üzere kısa bir süreliğine ayrıldı ve daha sonra rotalarını değiştirdi. Bloomberg'in gemi takip verilerine dayandırdığı haberine göre ‘Aquatica’ adlı tanker 1 Mart'ta 680 bin varil ham petrolle Murmansk Limanı’ndan yola çıktı. Ancak varış noktası olarak Suriye’yi gösteren tanker rotasını Çin’e çevirdi.

Aynı durum, Aquatica'nın yola çıkmasından bir hafta sonra Murmansk Limanı’ndan ayrılan, ancak varış noktasını Mısır'ın Port Said kenti olarak değiştiren bir milyon varil ham petrol taşıyan ‘Sakina’ adlı tanker için de geçerliydi. Tanker Trackers, Sabina tankerinin bu hafta aynı limandan ayrıldığını, varış noktasının Suriye olduğunu ancak rotasını Mısır'ın Port Said kentine çevirdiğini bildirdi.

Tüm bu gelişmeler yaşanırken Suriye Petrol Bakanlığı'ndan bir kaynak yaptığı açıklamada, “Suriye, uluslararası yaptırımlara tabi olan bir milyon varil petrolü alma riskine girmek istemiyor. Suriye’nin ham petrole ulaşma yolu Bakanlık tarafından duyurulan ham petrol tedarik ihalesi olacak” ifadelerini kullandı.

 Suriye Petrol Bakanlığı Halkla İlişkiler Müdürü Ahmed Süleyman, yaptığı özel açıklamada “Suriye'ye gelen tankerler ihaleyi kazanan şirketlere ait” dedi.

Petrole karşı kurallar

Suriye Petrol ve Mineral Kaynaklar Bakanı Gıyas Diyab, ülkesinin petrol türevlerini güvence altına almakta zorluklarla karşılaştığını, çünkü bazı petrol kuyularının halen devletin kontrolü dışında olduğunu açıkladı. Suriyeli Bakan, bu duruma ‘devrik rejimin ortadan kaldırılmasından sonra anlamsız’ olduğunu söylediği yaptırımların eklendiğini vurguladı.

Öte yandan Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) hükümetle birleşmesinin ardından enerji sektöründe atılımlardan ve petrol sahalarının ve kuyularının hükümete devredilmesinden ve bunların üretime hazır ve teknik durumlarını denetleyecek uzman komitelerin oluşturulmasından söz ediliyor.

Rus yazar Begamov'a göre Rusya'nın desteği ‘oldukça pragmatik’ bir temele dayanıyor. Suriye'nin petrol desteğine ihtiyacı olduğunu belirten Begamov, “Suriye 2013 yılından önce günlük yaklaşık 350 bin varil petrol üretiyordu. Bu yüzden de petrol ithal etmesine gerek yoktu” ifadelerini kullandı. Üretimin şu an günlük 40 bin varilin altında olduğunu bununda çoğunlukla SDG’nin kontrolü altındaki bölgelerde olduğunu belirten Begamov, bu petrolün ve doğalgazın çoğunun çok ilkel yöntemlerle çıkarıldığı için israf olduğunun söylenebileceğini ifade ederek “Sovyetler Birliği döneminde inşa edilen enerji santralleri, hidroelektrik santraller ve barajlarda da sıkıntı yaşanıyor” diye ekledi.

Şam ve Moskova arasındaki müzakerelerde bir gelişmenin olmasının beklendiğini söyleyen Begamov, “Bazı anlaşmalar var gibi görünüyor, ancak eski Başkan Beşşar Esed'in iadesine yönelik tüm talepler geri çekilmeli. Suriye'nin Rusya'ya pek çok alanda ihtiyacı var. Bunlardan biri de ekonomi. Buna Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) daimi üyesi olduğu için Rusya’nın siyasi desteği eşlik ediyor.  Meseleye uluslararası bağlamda bakmalıyız. Özellikle ABD Başkanı Donald Trump'ın Washington'da iktidara gelmesinden sonra, uzmanların spekülasyonları ve Rusya’nın Suriye topraklarındaki askeri üslerinin varlığını sürdürmesi gibi birtakım senaryolar daha olası hale geldi” şeklinde konuştu.