Koordinasyon Çerçevesi: Iraklı gruplar ‘gerilimi azaltmaya kararlı’

El-Hekim, Washington ile ilişkilerin ‘güç kaynağı’ olduğunu söyledi

 Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin Bağdat'taki toplantılarından (X)
Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin Bağdat'taki toplantılarından (X)
TT

Koordinasyon Çerçevesi: Iraklı gruplar ‘gerilimi azaltmaya kararlı’

 Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin Bağdat'taki toplantılarından (X)
Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin Bağdat'taki toplantılarından (X)

Koordinasyon Çerçevesi’nin üst düzey bir lideri, ABD yönetimiyle ilişkileri Irak'ın çıkarları için bir güç kaynağı olarak değerlendirirken, silahlı grupların Muhammed Şiya es-Sudani liderliğindeki hükümeti utandırmamak için Washington'a karşı gerilimi artırmamaya kararlı olduğunu vurguladı.

Hikmet Hareketi lideri Ammar el-Hekim, Iraklı silahlı grupların ABD ile gerilimi artırmama konusunda kararlı olduklarını ve federal hükümeti bu alanda utandırmak istemediklerini söyledi.

El-Hekim, ‘grupların belirli dönemlerde kurulduğunu ve terörle mücadele ve toprakların özgürleştirilmesinde rol oynadıklarını, ancak Iraklı aktörün ülkenin egemenliğine dayalı kararlar ve pozisyonlar alma konusunda ulusal çıkarı gözetmeye karar verdiğini’ açıkladı.

Güvenilir kaynaklar Şarku’l Avsat'a, İran'ın Irak'taki Şii grupların liderlerine gönderdiği ve Amerikalılar ile İsraillileri kışkırtmamaları yönünde kesin talimatlar içeren mektubun içeriğini açıkladı. Mektupta Bağdat'a, Yemen'deki Husileri hedef alan saldırılara benzer saldırılar düzenlenebileceği uyarısında bulunuldu.

Tahran'a bağlı Iraklı grupların, uluslararası baskı ve ABD'nin Husilere yönelik saldırıları nedeniyle haftalardır düşmanca faaliyetlerinde gözle görülür bir azalma yaşandı.

‘Irak'ın ABD de dahil olmak üzere bölge ve dünya ülkeleriyle iş birliği ve iletişim mekanizmalarına sahip olduğunu ve bölge ve dünya ülkeleriyle iletişimin Irak ve çıkarları için bir güç kaynağı olduğunu belirten’ el-Hekim, büyük yabancı şirketlerin geri dönüşünün bölge ve dünya ülkelerinin Irak gerçeğini ve gelecek vaat eden ufkunu anladığının bir kanıtı olduğunu söyledi.

Irak'ta bölgelerin oluşturulmasıyla ilgili olarak el-Hekim, ‘mevcut zamanın, anayasal bölgeler gerçeğine rağmen bu tür projeler için uygun olmadığını, bu çağrıları yapanlara saygı duyduklarını, çünkü bunların demokratik gerçeklik içinde yer aldığını’ belirtti.

Bölgesel meselelere de değinen el-Hekim, “Suriye'de istikrarın sağlanması, iki ülke arasındaki örtüşme nedeniyle Irak için bir ihtiyaçtır” dedi.

Suriye'deki yeni yönetime ‘ülkenin yönetimine tüm bileşenleri dahil etme’ çağrısında bulunan el-Hekim, ‘Şam tarafından kısa süre önce onaylanan anayasa bildirgesinin Irak da dahil olmak üzere bölge ülkelerinin endişelerini arttırdığını’ kaydetti.

Musul'daki Halk Seferberlik Güçleri (Haşdi Şabi) mensupları (Reuters)Musul'daki Halk Seferberlik Güçleri (Haşdi Şabi) mensupları (Reuters)

Halk Seferberlik Güçleri’nin feshedilmesi

Bedir Örgütü lideri Hadi el-Amiri, Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin, ABD'nin Halk Seferberlik Güçleri'nin (Haşdi Şabi) feshedilmesini ya da entegrasyonunu talep ettiğine dair dolaşan haberleri kendisine ‘bizzat’ yalanladığını açıkladı.

El-Amiri, “Direniş ve Haşdi Şabi hakkında konuşmak birçok iddia ve yalanı beraberinde getiriyor. Haşdi Şabi, Irak'ın emniyet supabıdır ve yalanlarla yüzleşmek herkesin görevidir” ifadelerini kullandı.

ABD'nin Haşdi Şabi’nin lağvedilmesi ve entegre edilmesi yönündeki talepleri konusunda Bağdat ve Tahran arasındaki resmi tutumlar farklılaştı. İran'ın Bağdat Büyükelçisi Muhammed Kazım Âl Sadık, ABD Başkanı Donald Trump'ın İran Dini Lideri Ali Hamaney'e gönderdiği mektubun Haşdi Şabi ve silahlı grupların lağvedilmesi talebini içerdiğini söyledi.

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, İran Büyükelçisi’nin açıklamalarına yanıt vererek, ABD'nin Haşdi Şabi'nin feshedilmesi yönünde bir talebi olmadığını yineledi.

Daha sonra İran Büyükelçisi açıklamalarını geri çekerek, mektubun içeriğinden haberdar olmadığını ve Washington'dan gelen sinyalleri analiz ettiğini belirtti.



Lübnan: İsrail'e roketli saldırı olayına karıştıkları şüphesiyle iki Hamas üyesi tutuklandı

Hizbullah destekçilerinden biri geçtiğimiz ay Beyrut'un güney banliyölerinde İsrail saldırısının gerçekleştiği yerin yakınlarında Hizbullah eski Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın bir resmini tutarken (DPA)
Hizbullah destekçilerinden biri geçtiğimiz ay Beyrut'un güney banliyölerinde İsrail saldırısının gerçekleştiği yerin yakınlarında Hizbullah eski Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın bir resmini tutarken (DPA)
TT

Lübnan: İsrail'e roketli saldırı olayına karıştıkları şüphesiyle iki Hamas üyesi tutuklandı

Hizbullah destekçilerinden biri geçtiğimiz ay Beyrut'un güney banliyölerinde İsrail saldırısının gerçekleştiği yerin yakınlarında Hizbullah eski Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın bir resmini tutarken (DPA)
Hizbullah destekçilerinden biri geçtiğimiz ay Beyrut'un güney banliyölerinde İsrail saldırısının gerçekleştiği yerin yakınlarında Hizbullah eski Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın bir resmini tutarken (DPA)

Lübnanlı yetkililer geçtiğimiz ay İsrail'e gerçekleşen roketli saldırı olayıyla ilgili olarak sorgulanmak üzere iki Hamas üyesini gözaltına aldı. Şarku’l Avsat'a konuşan Lübnanlı bir güvenlik kaynağı, Lübnanlı yetkililerin Lübnan'ın güneyinden İsrail'in kuzeyine roketli saldırı olayına karışanların tutuklanması amacıyla yürütülen soruşturmalar çerçevesinde geçtiğimiz ay İsrail'e roket atılmasıyla ilgili olarak sorgulanmak üzere iki Hamas üyesini gözaltına alındığını söyledi.

Kaynak, gözaltıların salı günü Sayda şehri de dahil olmak üzere Lübnan’ın çeşitli illerinde gerçekleştiğini belirtti.

İsrail, geçtiğimiz ay bir hafta arayla Lübnan'ın güneyinden İsrail'in kuzeyindeki Metulla ve Kiryat Shmona'ya doğru ‘ilkel roketler’ atıldığını tespit etti. İsrail ordusu hava savunma sistemlerinin roketleri engellediğini söylerken, Lübnan ordusu da fırlatıcıları Litani Nehri'nin kuzeyindeki bir bölgede bulduğunu duyurdu. Bu iki olayın ardından İsrail, ilki Lübnan'ın güneyindeki geniş alanları, ikincisi ise Beyrut'un güney banliyölerini hedef alan iki ağır bombardıman dalgası gerçekleştirdi.

Lübnan Ordusu İstihbarat Müdürlüğü iki olaya karışan şüphelileri araştırıp takip ederken olaya karışanların tutuklanması için diğer güvenlik kurumlarıyla koordinasyon sağladı. Ordu İstihbarat Müdürlüğü ve Emniyet Genel Müdürlüğü, Lübnan, Filistin ve Suriye uyruklu çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Bu kişilerden bazıları serbest bırakılırken bazılarının gözaltı hali devam ediyor.

Konuyla ilgili Hamas ile temas kurulamazken Şarku’l Avsat’a konuşan güvenlik kaynağı, (geçtiğimiz ayın sonlarında) gözaltına alınan kişiler hakkında yapılan soruşturma sonucunda, Hamas'la bağlantılı oldukları ortaya çıkan iki kişinin tespit edildiğini ve bu kişilerin roketli saldırı olayına karıştıkları şüphesiyle tutuklandıklarını söyledi.

Kaynak, soruşturmaların devam ettiğini, ancak ön işaretlerin söz konusu kişilerin ‘roketli saldırıda büyük bir rol oynadıklarına işaret ettiğini’ söyledi ve bu kişilerin Filistin uyruklu olduğunu belirtti.

Daha sonra Kara Kuvvetleri Komutanlığı yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“İlki Nebatiye kentine  bağlı Kefer Tebnit ve Arnun beldeleri arasında, ikincisi ise yine Nebatiye’ye bağlı Kakaiye bölgesinde olmak üzere 22 - 28 Mart 2025 tarihlerinde işgal altındaki Filistin topraklarına yönelik düzenlenen iki roketli saldırıyla ilgili olarak Ordu İstihbarat Müdürlüğü tarafından yapılan izleme ve takipler ile Ordusu İstihbaratı ve Askeri Polis tarafından İç Güvenlik Kuvvetleri Genel Müdürlüğü ve Genel Güvenlik Müdürlüğü ile iş birliği içinde yürütülen soruşturmalar sonucunda çeşitli bölgelerde baskınlar gerçekleştirilmiş, bunun sonucunda bir dizi grup üyesi gözaltına ve iki saldırıda kullanılan mekanizma ve ekipman ele geçirilmiştir.”

Geçtiğimiz iki hafta boyunca Lübnanlı yetkililer, aralarında (ikisi el-Arkub beldesinden olmak üzere) Lübnanlıların, Suriyelilerin ve Filistinlilerin de bulunduğu çok sayıda kişiyi gözaltına alırken, bazılarını roketli saldırıyla bağlantıları olmadığı tespit edildikten sonra serbest bıraktı.