Bombardıman ve ölüm... Gazzeliler bayram namazını yıkımın ortasında kıldı

Deyr el-Balah'ta bayram namazı kılan Filistinliler (DPA)
Deyr el-Balah'ta bayram namazı kılan Filistinliler (DPA)
TT

Bombardıman ve ölüm... Gazzeliler bayram namazını yıkımın ortasında kıldı

Deyr el-Balah'ta bayram namazı kılan Filistinliler (DPA)
Deyr el-Balah'ta bayram namazı kılan Filistinliler (DPA)

Gazze Şeridi sakinleri bu sabah bayram namazlarını camilerin enkazları üzerinde, çadırların yanlarında ve yerlerinden edilmiş insanların kaldığı okulların içinde kılarak, bombardıman ve ölüm cızırtısı altında bayramlarını kutladılar.

Filistin Enformasyon Merkezi'ne göre, yıkıma uğramış Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerinde gençler ve yaşlılar birbirlerinin bayramlarını tebrik etti, bayram namazı yerinden edilmiş insanların kaldığı yerlerde ve yıkılmış şehrin harabelerinde kılındı.

dfvbghy
Han Yunus'ta bayram namazı kılanların arasında duran küçük bir çocuk (DPA)

Gazzeliler bayram namazlarını, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları sırasında hedef alınarak kısmen yıkılan Gazze şehrindeki Ulu Cami'de kıldı.

y5h6u7
Han Yunus'ta kılınan bayram namazı sonrası dua eden Filistinliler (DPA)

Fotoğraf ve videolar yüzlerce insanın bayram namazını kılmak için toplandığını gösterirken, Gazze Şeridi'ndeki aileler bayramı bu sabah sayıları 10'a yükselen şehitlerle karşıladı.

fgrthy
İsrail, Gazze savaşı sırasında bin 109 camiyi yıktı. (DPA)

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda yüzlerce kişi bayram namazı için sokaklara dökülürken, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta ibadet edenler yıkılan camilerin kalıntıları üzerinde saf tuttu.

dfvgthyjuyj
Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı’nda bayram namazı kılan Filistinliler (DPA)

Han Yunus'ta İsrail topçu ateşi, şehrin doğusundaki Abasan el-Kebira kasabasını hedef aldı.

gryhj
Han Yunus'ta bayram namazı için toplanan Filistinliler (DPA)

Filistin Enformasyon Merkezi, İsrail işgal güçlerinin Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı sırasında bin 109 camiyi yıktığına dikkat çekti.

thyju
Yüzlerce Filistinli bayram namazını kılmak için sokaklara döküldü. (DPA)

İsrail, Gazze Şeridi'ne yönelik soykırım savaşını sürdürmeye devam ediyor. Ateşkes anlaşmasını üst üste 13. günde de ihlal eden İsrail, Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde katliamlarını sürdürüyor.

fedbr
Han Yunus'ta bayram namazı öncesi fotoğraf çektiren Filistinli çocuklar (DPA)

İsrail 18 Mart'ta Hamas hareketine yönelik kara operasyonlarına ve bombardımanlara yeniden başladı ve bunun amacının elinde kalan esirleri serbest bırakması için Hamas üzerindeki baskıyı arttırmak olduğunu söyledi.

ertghy
Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı’nda bayram namazı sonrası çocuklarıyla birlikte yürüyen Filistinli bir baba (DPA)

Ateşkesin yürürlüğe girmesinden bu yana gerçekleştirilen saldırıların benzeri görülmemiş yoğunluk ve ölçekte olması, Gazze Şeridi'ni büyük bir yıkım ve feci bir insani krizle baş başa bırakan savaşın ilk günlerine dair anıları yeniden canlandırdı.



Suriye hükümeti ve Şii Hilali’nin yenilgilerinin sürdürülmesi

Suriye hükümeti ve Şii Hilali’nin yenilgilerinin sürdürülmesi
TT

Suriye hükümeti ve Şii Hilali’nin yenilgilerinin sürdürülmesi

Suriye hükümeti ve Şii Hilali’nin yenilgilerinin sürdürülmesi

İbrahim Hamidi

Suriye hükümetindeki yeni bakanlardan biri, bakanlığının kayıtlarını incelediğinde ‘İran dosyalarının’ büyüklüğü ve ciddiyeti karşısında şaşırdığını söyledi. Söz konusu bakanlıktaki bu durum, Suriye'deki diğer birçok bakanlıktaki ve kuruluştaki durumla aynı. Dosyalar, sözleşmeler, anlaşmalar, bilgiler, müdahaleler ve bazen Tahran'a ulaşan uzantılar... İran’ın ‘rejimin derinliklerine’ nüfuz etmiş olması, yeni hükümetin Beşşar Esed rejiminin mirasından kurtulmasını yavaşlatıp zorlaştırıyor.

Geçtiğimiz on yıllar boyunca Suriye-İran ilişkileri, 1979 yılındaki İran İslam Devrimi'nden sonra çeşitli aşamalardan geçti. Her kriz ve sınav karşısında dikey olarak derinleşirken, yatay olarak genişledi. Hafız Esed, 1980 yılında patlak veren İran-Irak savaşında Saddam Hüseyin’e karşı Ayetullah Humeyni'nin yanında yer aldı. Esed, İsrail'in 1982 yılında Lübnan'ı işgali sırasında, Hizbullah'ın kurulması için topraklarını İran Devrim Muhafızları Ordusu’na (DMO) açtı.

Hafız Esed, 1990 Körfez Savaşı sırasında Bağdat'taki ‘Baasçı’ yoldaşının (Saddam) karşısında yer aldı ve bir yıl sonra Kuveyt'i kurtarmak için yapılan savaşa katıldı. Esed, 1990'lı yıllarda ABD’nin himayesi altında İsraillilerle müzakere ederken bile İran’ın yanında olmaya ve 1993 tarihli Oslo Anlaşmalarına karşı çıkan Filistinli gruplardaki müttefikleriyle koordinasyona devam etti.

Hafız Esed bir yandan (Sovyetler Birliği sonrası) Rusya, Çin ve Kuzey Kore ile askeri ve güvenlik iş birliğini, diğer yandan Arap ülkeleriyle siyasi ve ekonomik ilişkileri sürdürdü. İran ile ise askeri, güvenlik ve füze alanlarında gizli bilimsel iş birliği programlarına devam etti.

Oğlu Beşşar Esed'in 2000 yılında iktidara gelmesiyle Şam'ın Tahran'la ilişkisi ittifak ve dengeden İran’ın dini liderinin (rehber) görüşüyle özdeşleşmeye dönüştü. Suriye ordusunun 2005 yılında Lübnan Başbakanı Refik Hariri'nin öldürülmesinin ardından Lübnan'dan çıkması ve 2006 İsrail-Hizbullah savaşı ile Suriye rejimi ‘İran'ın koynunda’ uyuyup uyanır oldu.

Suriye'de İran destekli milisler, eğitim kampları, gizli koridorlar, geçişler, kaçakçılık ağları, yaptırımları delen şirketler, silah ve füze programları, tesisler ve anlaşmalar gibi çok daha fazlası var.

En büyük değişim son on yılda, 2011 yılında Suriye’deki devrimin patlak vermesi ve Beşşar Esed rejiminin İran’ın Dini Lideri Ali Hamaney’e ve Hizbullah'a boyun eğerek İran'ın Suriye'deki araçlarından biri haline gelmesiyle yaşandı. Kararlar Tahran'da ve güney banliyölerinde alınmaya ve İran'ın bölgedeki silahları tarafından uygulanmaya başladı. Suriye nüfuz savaşı için kullanılan bir arenaya ve Tahran'dan Irak'a, Lübnan'a, Filistin davasına ve Ortadoğu'nun geri kalanına silah, mühimmat ve ideoloji transferi için kullanılan bir koridora dönüştü. Suriye'de koalisyon şemsiyesi altında, İran destekli milisler, eğitim kampları, gizli koridorlar, geçişler, kaçakçılık ağları, yaptırımları delen şirketler, silah ve füze programları, askeri, ekonomik, sosyal ve dini tesisler, ekonomik anlaşmalar, sanayi bölgeleri, güvenlik koordinasyonu ve son on yılda rejimin kabiliyetleri azaldıkça ülkede gelişen siber programlar ve gizli hücrelerden oluşan bütün bir altyapı gibi çok daha fazlası var.

İran, Suriye’de her şeye sirayet etmiş durumda. Onun etkisinden ve nüfuzundan kurtulmak kolay olmayacak. Çok şey başarıldı ve geriye zor, karmaşık ve zaman alıcı bir süreç kaldı. Yeni hükümetin gizli görevlerinden biri de gizli programlardan kurtulmak.

İran, Suriye’de askeri, ekonomik, güvenlik ve sosyal örgütlenmeleriyle bir gölge devlet inşa etmeye çalıştı. Açılan her devlet dosyası, İran'ın Suriye'deki nüfuzunun boyutları ortaya koyuyor. Gayrimenkul alanında birçok mülk İranlı kurumlar adına kayıtlı. Güvenlik kurumlarında ve orduda çok sayıda koordinasyon komitesi var. Casusluk ve dinleme altyapısı da İran'a ait.

Beşşar Esed rejiminin 8 Aralık'ta çökmesi 'İran’ın Suriye’deki varlığının' açık olan kısmını sona erdirdi. İran destekli milisler ve İranlı danışmanlar geri çekildi. İnsansız hava araçları (İHA) ve uçaklar imha edildi. Ancak en tehlikeli olanı bunun görünmeyen kısmı. Bu kısım için silah ve uyuşturucu kaçakçılığı ağlarının çökertilmesi, Suriye'den Irak, Lübnan ve Ürdün sınırlarına uzanan gizli koridorların kapatılması, Suriye rejiminin yapısındaki hücrelerin ve programların lağvedilmesi gerekiyor.

İran, Suriye’de her şeye sirayet etmiş durumda. Onun etkisinden ve nüfuzundan kurtulmak kolay olmayacak. Çok şey başarıldı ve geriye zor, karmaşık ve zaman alıcı bir süreç kaldı. Devrik Esed rejimi sonrası kurulan yeni hükümetin gizli görevlerinden birinin de gizli programlardan kurtulmak olduğuna şüphe yok. Arap ve Avrupa ülkelerinin yeni Suriye hükümetinin kurulmasını memnuniyetle karşılamasının, İran’ın aldığı bölgesel darbenin tamamlanması ve ‘Şii Hilali’nin Suriye ve Ortadoğu'daki gerilemelerinin istikrarlı bir şekilde devam etmesi için destek vermeye hazır olmalarını gerektirdiği de tartışmasız bir gerçek.