Ürdün, Müslüman Kardeşler ile İslami Hareket Cephesi arasındaki bağları koparmak istiyor

Kaynaklar Şarku'l Avsat'a konuştu: Olaylar tırmanırsa Müslüman Kardeşler'in yasaklanması ihtimal dışı değil... İslami Hareket Cephesi de bu süreçten etkilenebilir

Ürdün Kralı 2. Abdullah dün Amman'da düzenlenen Ulusal Bayrak Günü kutlamalarına katıldı. (PETRA)
Ürdün Kralı 2. Abdullah dün Amman'da düzenlenen Ulusal Bayrak Günü kutlamalarına katıldı. (PETRA)
TT

Ürdün, Müslüman Kardeşler ile İslami Hareket Cephesi arasındaki bağları koparmak istiyor

Ürdün Kralı 2. Abdullah dün Amman'da düzenlenen Ulusal Bayrak Günü kutlamalarına katıldı. (PETRA)
Ürdün Kralı 2. Abdullah dün Amman'da düzenlenen Ulusal Bayrak Günü kutlamalarına katıldı. (PETRA)

Ürdünlü yetkililerin 17 kişiyi ülkede ‘kaos yaratmayı planlamakla’ suçlamasından bir gün sonra, davanın siyasi yansımaları ortaya çıktı. Ürdünlü üst düzey kaynaklar Şarku'l Avsat'a yaptıkları açıklamada, ‘Müslüman Kardeşler'e ve onun kolu olan İslami Hareket Cephesi'ne ikiliğe son vermeleri ve bağlantıyı kesmeleri için açık bir mesaj verildiğini’ söyledi.

‘Roket ve füze ağının’ ifşa edilmesini ‘yetkililer ile Müslüman Kardeşler arasındaki ilişkiyi yasal olarak düzenleyecek adımların’ izleyeceğini tahmin eden kaynaklar, ‘Ürdünlü yetkililerin gruba gösterdiği esnekliğin parlamentoda temsil edilen partisi (İslami Hareket Cephesi) aracılığıyla faaliyetlerin azaltılması için bir fırsat olduğunu; ancak yanlış davrandıklarını ve bazı lider ve üyelerinin eylemlerine son vermediklerini’ vurguladı.

Ürdün salı günü, ‘ulusal güvenliği baltalamayı, ülke içinde kaos ve sabotaj yaratmayı amaçlayan’ planların engellendiğini duyurdu. Yetkililer tutuklananları, ‘yerel aletlerle ve yurtdışından ithal edilen diğer aletlerle yasadışı amaçlarla roket üretmek, patlayıcı madde ve ateşli silah bulundurmak, kullanıma hazır bir roketi gizlemek ve insansız hava aracı (İHA) üretme projesinin yanı sıra ülke içinde eleman toplamak, eğitmek ve bunları yurtdışında eğitime tabi tutmakla’ suçladı.

Kaynaklar, ‘Müslüman Kardeşler ve İslami Hareket Cephesi'nin kaderini yasalara uymalarına’ bağlıyor. “Herhangi bir tırmanış sadece grubun feshedilmesi ve yasaklı ilan edilmesi tehdidini doğurmakla kalmayıp partinin kaderini de etkileyebilir” diyen kaynaklar, ‘Müslüman Kardeşler hücresi üyelerinin saflarına katılması yoluyla partinin de suçlanabileceğini ve sanıklar Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne sevk edilmiş olsa da partinin kendisini de kapsayabilecek hukuki soru işaretleri olduğunu’ ima etti.



Bedeviler ve Dürziler... Tarih ve Coğrafyanın "Haksızlıkları"

Bedevi savaşçıları dün Süveyda şehrinin eteklerindeki el-Mezra köyünde yakılmış bir dükkanın önünde toplandılar (AP)
Bedevi savaşçıları dün Süveyda şehrinin eteklerindeki el-Mezra köyünde yakılmış bir dükkanın önünde toplandılar (AP)
TT

Bedeviler ve Dürziler... Tarih ve Coğrafyanın "Haksızlıkları"

Bedevi savaşçıları dün Süveyda şehrinin eteklerindeki el-Mezra köyünde yakılmış bir dükkanın önünde toplandılar (AP)
Bedevi savaşçıları dün Süveyda şehrinin eteklerindeki el-Mezra köyünde yakılmış bir dükkanın önünde toplandılar (AP)

Suriye'nin Süveyda vilayetindeki kanlı olaylar, Bedevi aşiretleri ile Dürzi toplumu arasındaki eski gergin ilişkilerin iç içe geçtiği yönündeki tartışmaları yeniden canlandırdı. Bu tartışmalar, kötüleşen ekonomik durum ve temel hizmetlerin yetersizliği gibi günümüz zorluklarıyla daha da derinleşti.

Yerel gruplar ve güvenlik güçleri arasında son dönemde yaşanan çatışmalar, bu topluluklar arasındaki derin ayrışmayı ve güven eksikliğini yansıtan çelişkili anlatıları ve "şikayetleri" ortaya çıkardı.

Uzmanlar ve Suriye sahnesindeki aktörler “Bedevi kabilelerin kendilerini tarihsel ve süregelen ötekileştirmeden muzdarip bir bileşen olarak sunduklarını”, Dürzi toplumunun ise her azınlık gibi “sürekli bir tehlike ve tehdit hissiyle yaşadığını, bunun da onları kümelenmeye ve izole olmaya ittiği” değerlendirmesinde bulundu.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre hükümetin olaylara yaklaşımı “devletin egemenliği, silah sahibi olma hakkı ve güvenliği sağlama görevi” üzerine kurulu olsa da Suriye'nin farklı kesimlerinden analistler “bölünmenin kökenine inen sosyo-politik bir çözüm” çağrısında bulunuyor.