Kanada Başbakanı Gazze'de gıdanın "siyasi araç" olarak kullanılmasını reddetti

 Kanada Başbakanı Mark Carney (Reuters)
 Kanada Başbakanı Mark Carney (Reuters)
TT

Kanada Başbakanı Gazze'de gıdanın "siyasi araç" olarak kullanılmasını reddetti

 Kanada Başbakanı Mark Carney (Reuters)
 Kanada Başbakanı Mark Carney (Reuters)

Kanada Başbakanı Marc Carney, İsrail'e, Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı'nın Gazze'de çalışmasına izin vermesini istedi ve gıdanın “siyasi bir araç” olarak kullanılmasını reddetti. Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardı habere göre bu açıklama, İsrail'in ablukası nedeniyle BM programının gıda stoklarının tükenmesinden birkaç saat sonra yapıldı.

Dünya Gıda Programı dün yaptığı açıklamada, Gazze'de sıcak yemek sağlayan mutfaklara kalan son erzakları teslim ettiğini ve bu tesislerdeki gıda stoklarının önümüzdeki günlerde tükenmesinin beklendiğini belirtti.

Karney, “X” platformunda “Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı, İsrail hükümetinin uyguladığı abluka nedeniyle Gazze'deki gıda stoklarının tükendiğini açıkladı. Gıda, siyasi bir araç olarak kullanılamaz” ifadelerini kullandı.

Program, tüm ana sınır kapılarının kapalı olması nedeniyle, yedi haftadan fazla bir süredir Gazze'ye hiçbir insani veya ticari yardımın girmediğini ve bunun Gazze'nin şimdiye kadar yaşadığı en uzun kapatma olduğunu belirtti.

Carney, “Filistinli siviller (Hamas'ın) terör suçlarının sonuçlarını üstlenmemelidir. Dünya Gıda Programı'nın hayat kurtarmak için çalışmalarına devam etmesine izin verilmelidir” dedi.

Bir hayır kurumunun mutfağından başına tencereyi koymuş yiyecek bekleyen bir kız, (Reuters)Bir hayır kurumunun mutfağından başına tencereyi koymuş yiyecek bekleyen bir kız, (Reuters)

İsrail daha önce Gazze'de açlık krizi yaşandığı iddialarını reddetmişti. Ordu, Gazze'yi yöneten Hamas'ı yardımları istismar etmekle suçluyor, Hamas ise bu iddiayı reddediyor. Hamas, savaşçılara ulaşmasını önlemek için tüm yardımların engellenmesi gerektiğini söylüyor.

Gazze'deki hükümet basın bürosu dün, 2,3 milyon nüfuslu bölgede kıtlığın “acı bir gerçek” haline geldiğini açıkladı.

 Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bulunan bir mutfaktan hayır amaçlı yemekler almak için bekliyor (AFP)Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bulunan bir mutfaktan hayır amaçlı yemekler almak için bekliyor (AFP)

Ocak ayında varılan ateşkesin 18 Mart'ta çökmesinden bu yana, Gazze'deki sağlık yetkililerine göre İsrail saldırılarında çoğu sivil, bin 900'den fazla Filistinli hayatını kaybetti. İsrail'in “tampon bölge” olarak adlandırdığı bölgeyi ele geçirmesiyle yüz binlerce kişi yerinden edildi.

 Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'daki bir mutfaktan yemek alıyor (AFP)Filistinliler, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'daki bir mutfaktan yemek alıyor (AFP)

Hamas'ın Ekim 2023'te İsrail'e düzenlediği saldırıda, İsrail'in verilerine göre bin 200 kişi öldü ve 251 kişi Gazze'de rehin alındı. Gazze'deki sağlık yetkilileri, o günden bu yana İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda 51 bin 300'den fazla Filistinlinin öldüğünü açıkladı.

Carney, “Müttefiklerimizle birlikte kalıcı bir ateşkes ve tüm rehinelerin derhal serbest bırakılması için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

ABD Başkanı Donald Trump dün, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'ya Gazze'ye gıda ve ilaç girişine izin vermesi için baskı yaptığını belirtti.



Suriye İsrail ile barışa hazır mı?

BM barış gücü, Eylül 2014'te Suriye ile İsrail arasındaki tek sınır geçişi olan Kuneytra şehrini ve Kuneytra sınır kapısını izliyor (EPA)
BM barış gücü, Eylül 2014'te Suriye ile İsrail arasındaki tek sınır geçişi olan Kuneytra şehrini ve Kuneytra sınır kapısını izliyor (EPA)
TT

Suriye İsrail ile barışa hazır mı?

BM barış gücü, Eylül 2014'te Suriye ile İsrail arasındaki tek sınır geçişi olan Kuneytra şehrini ve Kuneytra sınır kapısını izliyor (EPA)
BM barış gücü, Eylül 2014'te Suriye ile İsrail arasındaki tek sınır geçişi olan Kuneytra şehrini ve Kuneytra sınır kapısını izliyor (EPA)

Suad Gross

İbrani medyasında yer alan ve “Suriye'ye yakın” bir kaynağa atfedilen açıklamalara göre, Suriye ve İsrail 2025 yılı sonuna kadar barış anlaşması imzalayacak. Bu açıklamalar, Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, Şam'ın diplomatik kanallar ve uluslararası arabulucularla dolaylı müzakereler yoluyla ülkenin güneyindeki İsrail saldırılarını ve ihlallerini durdurmak için çalıştığını ve “Suriye'nin egemenliğinin her şeyden önce geldiğini” vurguladıktan birkaç gün sonra geldi. Peki, Suriye barış anlaşması imzalamaya hazır mı?

İsrail'in Arapça yayın yapan “I24 NEWS” sitesi, “Suriye'den bilgili bir kaynak”tan, söz konusu barış anlaşmasının, İsrail'in 8 Aralık 2024 tarihinden sonra, tampon bölge içinde ilerlediği tüm Suriye topraklarından, Hermon Dağı'nın zirvesi de dahil olmak üzere, kademeli olarak çekilmesini öngördüğünü belirtti.

Şam hükümetine yakın kaynaklar, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, İsrail ile bölgesel ve uluslararası himaye altında dolaylı müzakerelerin sürdüğünü, Suriye Devlet Başkanı'nın bunu duyurduğunu ifade etti.

Kaynaklar, Suriye'nin, İsrail'in Suriye topraklarındaki saldırı ve ihlallerini durdurmasını ve 1974 anlaşmasına geri dönmesini talep ettiğini, İsrail'in ise bir tampon bölge oluşturmak istediğini ve muhtemelen gelecekte kapsamlı bir barış anlaşmasına zemin hazırlayacak yeni bir güvenlik anlaşması imzalanacağını açıkladı.

Kaynaklar, kalıcı bir anlaşmaya varılmasının mümkün olmadığını belirtirken, kalıcı bir barış anlaşmasına veya İbrahim Anlaşması'na zemin hazırlayacak bir anlaşmaya varılma olasılığını dışlamadı. Kaynaklar, durumun hızla geliştiğini belirterek, Şam'ın Suriye'nin egemenliğini koruyacak bir anlaşmaya varılması için Arap dünyasının rolüne güvendiğini, barış dosyasını Arap dünyasının gündemine taşıdığını ve ABD ile Batı ülkelerinin Suriye'deki istikrarı destekleme arzusu çerçevesinde, İsrail'e saldırıları durdurması için baskı yapmasını umduğunu kaydetti.

Ancak Suriye, İsrail ile kalıcı bir barış anlaşmasına hazır mı?

Kaynaklar, Suriye'nin “yeni doğmuş” bir ülke olarak mevcut durumda kalıcı barışa hazır olmadığını ve umduğu çözümün, değiştirilmiş bir güvenlik anlaşması veya 1974 anlaşmasına geri dönmek olduğunu belirtti. Halkın reddi devam ediyor, ancak bu red, karmaşık ve çetrefilli iç sorunlar ve Suriye topraklarında iktidar dışında, düşmanla barış ilkesini reddeden aşırı akımlar ve silahlı grupların varlığı nedeniyle daha az belirgin.

Golan Tepeleri ile Suriye arasındaki sınıra yakın bir İsrail aracı (Arşiv-Reuters)Golan Tepeleri ile Suriye arasındaki sınıra yakın bir İsrail aracı (Arşiv-Reuters)

Suriye'li siyasi araştırmacı ve “Ortadoğu Muhafazakarlar Birliği” sekreteri Wael Aleji, İsrail ile kapsamlı barışın “şu anda zamansız bir konu olduğunu ve Suriye'nin yeni hükümetinin daha acil öncelikleri olduğunu” belirtti.

Aleji, “Şam'ın şu anda herhangi bir dış güçle askeri çatışmaya hazır olmadığını, Suriye halkının savaşlardan ve önceki rejimlerin Filistin meselesini ve Arap-İsrail çatışmasını istismar etmesinden bıkmış olduğunu” söyledi.

Araştırmacının görüşüne göre, Suriye devletinin önceliği “şu anda tüm çabalarını Suriye halkının yaşam koşullarını iyileştirmeye, iç barışı ve ulusal birliği güçlendirmeye, mezhepçilik ve terörizmle mücadeleye odaklamak”tır. İsrail'e gelince, “Suriye halkının haklarını ve bir tarafın diğerinin topraklarını işgal ettiğini açıkça ortaya koyan uluslararası hukuk ve çok sayıda BM kararı” olduğunu belirten araştırmacı, “uluslararası hukuka ve uluslararası mekanizmalara başvurmanın her açıdan en iyi, en güvenli ve en ucuz seçenek” olduğunu vurguladı.

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, birkaç gün önce Kuneytra ve işgal altındaki Golan'dan önde gelenlerle yaptığı toplantıda, Suriye'nin bu saldırıları ve ihlalleri durdurmak için diplomatik kanallar ve uluslararası arabulucular aracılığıyla dolaylı müzakereler yürüttüğünü belirterek, Suriye'nin egemenliğinin her şeyden önce geldiğini vurguladı.

Toplantıda, İsrail işgalinin tekrarlanan saldırıları altında halkın karşı karşıya olduğu hizmet, yaşam ve güvenlik sorunları ele alındı. Şara, önümüzdeki dönemde sınır bölgelerine daha fazla destek sağlanacağını vurguladı.