Dera’nın Casim kentindeki güvenlik operasyonu, kontrolsüz silahları ve kaos yanlılarını hedef alıyor

Operasyonda 30 kişi gözaltına alınırken, iç barışı tehdit etmek için kullanılan makineli tüfek, mühimmat ve patlayıcı cihazlara el konuldu

Dün sokağa çıkma yasağı uygulanan Dera'nın kuzeyindeki Casim kentinde konuşlanan İç Güvenlik Güçleri (Dera vilayeti Telegram hesabı)
Dün sokağa çıkma yasağı uygulanan Dera'nın kuzeyindeki Casim kentinde konuşlanan İç Güvenlik Güçleri (Dera vilayeti Telegram hesabı)
TT

Dera’nın Casim kentindeki güvenlik operasyonu, kontrolsüz silahları ve kaos yanlılarını hedef alıyor

Dün sokağa çıkma yasağı uygulanan Dera'nın kuzeyindeki Casim kentinde konuşlanan İç Güvenlik Güçleri (Dera vilayeti Telegram hesabı)
Dün sokağa çıkma yasağı uygulanan Dera'nın kuzeyindeki Casim kentinde konuşlanan İç Güvenlik Güçleri (Dera vilayeti Telegram hesabı)

Suriye'nin güneyindeki Dera vilayetinde İç Güvenlik Güçleri’nden bir kaynak Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamada, vilayetteki güvenlik operasyonlarının ‘kaosun tezahürleri ortadan kaldırılana ve güvenliği bozan ya da vatandaşların hayatını tehdit eden herkes sorumlu tutulana kadar devam edeceğini ve durmayacağını’ belirtti.

Dera İç Güvenlik Güçleri dün sabah, siviller arasındaki kontrolsüz silahları toplamak ve aranan kişileri takip etmek amacıyla vilayetin kuzey kırsalındaki Casim kentinde bir güvenlik operasyonu başlattı. Yerel medya kaynakları yaklaşık 30 kişinin gözaltına alındığını ve iç barışı tehdit eden faaliyetlerde kullanılan makineli tüfekler, mühimmat ve patlayıcı cihazlar da dahil olmak üzere büyük miktarda mühimmat ile silahlara el konulduğunu bildirdi.

csdfgthy
Suriye İç Güvenlik Güçleri tarafından Dera vilayetinin Casim kentinde ele geçirilen silahlar (SANA)

Şarku’l Avsat'a konuşan Dera'daki bir güvenlik kaynağı, Casim'deki operasyonun vilayetin kuzey kırsalında güvenliği tesis etme ve istikrarı destekleme çabalarının bir parçası olduğunu ve ‘siviller arasında dağılmış kontrolsüz silahları toplamayı, kanun kaçaklarını takip etmeyi, bölgede güvenliği tesis etmeyi ve istikrarı desteklemeyi’ amaçladığını söyledi.

dfgrthy
Dera'nın kuzeyindeki Casim kentinde konuşlanan İç Güvenlik Güçleri (Dera vilayeti Telegram hesabı)

‘Vatandaşların güvenliğini sağlamak ve karşı karşıya oldukları tehdit kaynaklarını etkisiz hale getirmek için operasyonun yüksek koordinasyon ve hassasiyetle yürütüldüğünü’ vurgulayan kaynağa göre bu adımlar, ‘aranan kişileri ve suç faaliyetlerine karışanları takip etmek için yetkili makamlar tarafından geliştirilen sağlam bir güvenlik planının’ parçası.

Kaynak, güvenlik güçlerinin görevlerini kolaylaştırmayı ve kaçma girişimlerini önlemeyi amaçlayan bir ihtiyati tedbir olarak şehirde sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini duyurdu.

İlgili makamların bu operasyonun devam ettiğini ve ‘kaosun tezahürleri ortadan kaldırılıncaya ve güvenliği bozan veya vatandaşların hayatını tehdit eden son kişi sorumlu tutuluncaya kadar’ durmayacağını vurguladığını belirten kaynak, operasyonun geniş çizgisinin ‘kanun kaçaklarını takip etmek ve siviller arasında yayılan kontrolsüz silahları toplamak’ olduğunu açıkladı.

Kaynak, 8 Aralık'ta eski rejim devrildiğinde askeri alanlardan yağmalanan (sivillerin ve kanun kaçaklarının elindeki) kontrolsüz silahların yaygınlığına işaret etti ve ‘operasyon sırasında büyük miktarlarda silaha el konulduğunu ve silah depolarının ele geçirildiğini’ doğruladı.

Güvenlik operasyonlarının Dera vilayetinin tüm bölgelerini mi kapsayacağı yoksa belirli bölgelerle mi sınırlı kalacağı konusunda ise güvenlik kaynağı, “Söz konusu operasyon, önceki operasyonları tamamlayıcı nitelikte ve gelecekte de operasyonlar olacak” dedi.

vfgthy
Dera'nın kuzeyindeki Casim kentinde konuşlanan İç Güvenlik Güçleri (Ahrar Horan Topluluğu)

Vilayette güvenlik ve istikrarı yaygınlaştırma çabaları kapsamında İç Güvenlik Güçleri devriyeleri dün silah depolarına baskın düzenleyerek depolarda bulunan silahlara el koydu.

Dera vilayetinden haberler veren yerel Ahrar Horan Topluluğu internet sitesi, Casim'de güvenlik operasyonunun başlamasıyla birlikte Dera Eğitim Müdürlüğü'nün öğrencilerin ve eğitim personelinin güvenliğini sağlamak amacıyla kentte eğitime bir gün ara verildiğini duyurduğunu bildirdi.

İnternet sitesi, İç Güvenlik Güçleri’nin mahallelere geçici askeri noktalar konuşlandırdığını ve aranan kişilerin evlerine baskınlar düzenleyerek yaklaşık 30 kişinin gözaltına alındığını ve büyük miktarda mühimmat ile silaha el konulduğunu kaydetti.

Ahrar Horan Topluluğu internet sitesine göre bu operasyonlar sonucunda 23 yaşındaki Muhammed Memun Zetam el-Halki'yi öldürmekle suçlananlardan biri olan Ahmed Gazi Rişan el-Cebavi de gözaltına alındı. El-Halki, 20 Ocak 2022'de kaçırıldıktan sonra Casim şehrinin Deyfon bölgesine gömülmüştü.

dferty6
Dera'nın kuzeyindeki Casim kentinde yürütülen güvenlik operasyonu sırasında bölgeye konuşlanan İç Güvenlik Güçleri (Ahrar Horan Topluluğu)

Operasyon uyuşturucu satıcılarının takibine, siviller arasında yayılan kontrolsüz silahların toplanmasına ve eski rejimin çöküşü sırasında askeri kışlalardan yağmalanan silahların geri alınmasına odaklanıyor.

Casim kentindeki güvenlik operasyonu, eski rejimin devrilişinden bu yana bölgenin en büyük kentinde türünün ilk örneği ve ölüm ve yaralanmalarla sonuçlanan silahlı çatışmalara dönüşen bir dizi aile anlaşmazlığını takip ediyor.

Ahrar Horan Topluluğu’na göre Dera şehirlerinde silahların yaygınlaşması, Suriye'nin güneyinde kalıcı istikrarın önündeki en önemli engellerden biri. Zira bu silahlar bazen aile ve aşiret anlaşmazlıklarından kaynaklanan yerel çatışmalarda kullanılıyor. Söz konusu çatışmalar, ölüm ve yaralanmalarla sonuçlanıyor.



Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
TT

Polis şiddeti iddiası Tunus sokaklarını karıştırdı

Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)
Başkent Tunus'ta Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarına karşı düzenlenen protesto gösterisinden bir kare (EPA)

Tunus’ta bir adamın polis kovalamacasının ardından ailesinin ifadesine göre kendisine uygulanan şiddet sonucu hayatını kaybetmişti. Reuters'a konuşan görgü tanıkları, Tunus polisi ile bir kişinin uğradığı şiddet sonucu hayatını kaybetmesini protesto eden öfkeli gençler arasında dün gece üst üste ikinci kez çatışmaların çıktığını söylediler.

Tunus’taki bu tür şiddetin karıştığı protesto gösterileri, ülkede 2011 yılındaki Arap Baharı ayaklanmalarını tetikleyen devrimin yıl dönümü yaklaşırken yetkililer arasında protestoların diğer bölgelere de sıçrayabileceği endişesini artırıyor.

Tunus, çeşitli alanlarda artan protestolar ve grevlerin yanı sıra Tunus Genel İşçi Sendikası'nın gelecek ay ülke çapında grev çağrısı yapmasıyla birlikte, siyasi ve sosyal gerilimin tırmandığı bir dönemden geçiyor.

Son haftalarda, binlerce protestocu, ülkenin güneydeki Gabes kentinde hava kirliliğinin başlıca kaynağı olduğunu söyledikleri bir kimya fabrikasının kapatılması talebiyle protesto gösterisi düzenledi.

Öte yandan polis şiddeti sonucu öldüğü iddia edilen adamın yakınları, şahsın ehliyetsiz motosiklet sürerken polis tarafından takibe alındığı, dövüldüğü ve hastaneye kaldırıldığını, ancak daha sonra hastaneden kaçtığını, ancak dün kafasındaki bir kanama nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.

Olayla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.

Yerel kaynaklar ve basın, Kayravan Valisi’nin durumu yatıştırmak amacıyla, dün hayatını kaybeden kişinin ailesini ziyaret ettiğini ve hangi şartlarda öldüğünü belirlemek ve sorumluları tespit etmek için soruşturma açma sözü verdiğini bildirdi.

İnsan hakları örgütleri, Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said'i muhaliflerini bastırmak için yargı ve polisi kullandığını iddia ediyor. Ancak Cumhurbaşkanı Said, hakkındaki bu suçlamaları kategorik olarak reddediyor.


(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
TT

(Video haber) Avustralya'da Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında silahlı saldırı: En az 10 ölü

Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.
Medyada dolaşan bir fotoğrafta saldırının failleri görülüyor.

Avustralya'nın Sidney kentinde bir plajda Yahudilerin Hanuka Bayramı kutlamaları sırasında meydana gelen silahlı saldırıda en az 10 kişi öldü, çok sayıda  kişi yaralandı. İsrail gazetesi Yedioth Ahronoth'a göre olay sırasında yaklaşık 2 bin kişi panik içinde tahliye edildi ve birçoğu sığınaklara sığındı.

Öte yandan Avustralya polisi tarafından bugün yapılan açıklamada, olay nedeniyle Bondi Plajı'ndan uzak durulması çağrısı yapıldı. Polis daha sonra, silahlı saldırının ardından iki kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın Fransız Haber Ajansı AFP’den aktardığı  habere göre bir görgü tanığı, ‘siyah giysili iki kişinin’ plajda ateş açtığını söyledi.

dfgthy
Avustralya medyasında yayınlanan, saldırganlardan birine ait bir fotoğraf.

Avustralya medyası tarafından yayınlanan saldırganlardan birinin fotoğrafı

Öte yandan İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, saldırıyı ‘Yahudilere yönelik acımasız bir saldırı’ olarak nitelendirerek kınadı.

uı89o
Kurtarma ekipleri, Sidney sahilinde meydana gelen silahlı saldırının ardından yaralı bir kişiyi taşıyor (AP)

Herzog, açıklamasında şunları söyledi:

“Sidney'deki kardeşlerimiz, Bondi Plajı'nda Hanuka'nın ilk mumunu yakmaya giden Yahudilere yönelik acımasız bir saldırıda kötü niyetli teröristler tarafından saldırıya uğradı.”

Görgü tanıkları, kutlamaya katılanların saldırı mahallinden panik halinde kaçtıklarını söylerken yerel medya, silahlı saldırganların olay yerinden kaçtığını ve yetkililerin yoğun bir arama çalışması yürüttüğünü bildirdi.


Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
TT

Hamas: Gazze’ye ve işgal altındaki topraklara her türlü vesayeti reddediyoruz

Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki El-Tuffah mahallesinde yıkılmış bir bina (EPA)

Hamas, bugün (pazar) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi üzerinde her türlü vesayet ve manda uygulamasını reddettiğini duyurdu. Hareket, yayımladığı bildiride, “Gazze’ye yönelik her türlü vesayet ve mandayı reddediyoruz. İşgal altındaki topraklarımızın herhangi bir karışı üzerinde de vesayeti kabul etmiyoruz; zorla yerinden etme girişimleri ve Gazze’nin yeniden mühendisliğine yönelik çabalarla uyumlu adımlara karşı uyarıyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, “Ulusal birliğin sağlanması ve ulusal uzlaşı inşa edilmesi için seferber olunması, işgalin ve onu destekleyenlerin planlarıyla yüzleşmenin tek yoludur” denildi.

Hamas, arabuluculara ve ABD yönetimine de çağrıda bulunarak, İsrail’e baskı yapılmasını, anlaşmanın maddelerini uygulamaya zorlanmasını ve anlaşmaya yönelik süregelen ve sistematik ihlallerinin kınanmasını talep etti.

gth
Trump'ın planına göre Gazze'den çekilmenin aşamalarını gösteren harita (Beyaz Saray)

Öte yandan dün İsrailli yetkililer, ABD yönetiminin Gazze’de savaşı sona erdirmeyi hedefleyen planın ikinci aşamasını şekillendirmek üzere çalıştığını ve çok uluslu uluslararası bir gücün gelecek aydan itibaren Gazze’de göreve başlamasının planlandığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kurumu’ndan (Kan 11) aktardığı habere göre Amerikalı yetkililer bu bilgileri son günlerde yapılan görüşmelerde İsrailli muhataplarına iletti.

ABD planına göre, barış komitesinin başkanlığını Birleşmiş Milletler’in eski Orta Doğu Özel Temsilcisi Nikolay Mladenov’un üstlenmesi, Gazze’de konuşlandırılması öngörülen uluslararası gücün komutasının ise bir ABD’li general tarafından yürütülmesi öngörülüyor.

Amerikalı yetkililere göre söz konusu gücün; güvenlik istikrarının korunması, geçiş sürecinin güvence altına alınması ve askeri operasyonların durmasının ardından Gazze’de yeni siyasi ve idari düzenlemelere zemin hazırlanması gibi görevler üstlenmesi planlanıyor.