Husiler, İsrail'in Eilat limanına ve askeri bir hedefe saldırı düzenlediklerini duyurdu

Husi savaşçıları, İsrail ile artan gerilimler sırasında bir kamyonetle devriye geziyor... Sana, 11 Temmuz 2025 (EPA)
Husi savaşçıları, İsrail ile artan gerilimler sırasında bir kamyonetle devriye geziyor... Sana, 11 Temmuz 2025 (EPA)
TT

Husiler, İsrail'in Eilat limanına ve askeri bir hedefe saldırı düzenlediklerini duyurdu

Husi savaşçıları, İsrail ile artan gerilimler sırasında bir kamyonetle devriye geziyor... Sana, 11 Temmuz 2025 (EPA)
Husi savaşçıları, İsrail ile artan gerilimler sırasında bir kamyonetle devriye geziyor... Sana, 11 Temmuz 2025 (EPA)

Husi grubu dünakşam yaptığı açıklamada, güçlerinin Eilat limanına ve İsrail'deki bir askeri hedefe üç İHA ile saldırdığını duyurdu.

Husi askeri sözcüsü Yahya Seri yaptığı açıklamada, grubun güçlerinin "üç İHA kullanarak eş zamanlı, ikili bir askeri operasyon gerçekleştirdiğini" söyledi. İHA'lardan ikisi Necef bölgesindeki Siyonist düşmanın önemli bir askeri hedefini, üçüncüsü ise işgal altındaki Filistin'deki Umm el-Raşraş (Eilat) limanını hedef aldı.

Şarku'l Avsat'ın DPA'dan aktardığına göre Seri, askeri operasyonun “Filistin halkının ve mücahitlerinin acılarının zaferi ve düşmanın Gazze Şeridi'ndeki kardeşlerimize karşı işlediği soykırım suçunun reddi olduğunu ve hedeflerine başarıyla ulaştığını” söyledi. Seri, “Operasyonlarımız Gazze'ye yönelik saldırı durana ve kuşatma kaldırılana kadar devam edecek. Yemen, Gazze'ye yönelik saldırganlığı ve kuşatmayı, Arap ve İslam ülkelerinin sömürülmesini reddederek, kendi kabiliyet ve kapasitelerine göre rolünü oynayacak” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Husiler, Ekim 2023'ten bu yana Kızıldeniz'de İsrail'e ve Kızıldeniz'deki ticari gemilere yönelik askeri operasyonlar düzenliyor ve bu operasyonların amacının İsrail gemilerinin veya Gazze'ye destek amacıyla İsrail'e giden gemilerin hareketini engellemek olduğunu iddia ediyor. 

Buna karşılık İsrail de Temmuz 2024'te Yemen'deki Husi mevzilerine hava saldırıları düzenlemeye başladı ve aralarında Hudeyde limanı ile Sana Uluslararası Havalimanı'nın da bulunduğu hayati tesisleri hedef aldı.



Şara: Devlet, azınlıkları korumaya ve hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutmaya kararlıdır

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)
TT

Şara: Devlet, azınlıkları korumaya ve hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutmaya kararlıdır

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara (Arşiv – DPA)

Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara, Dürzilerin çoğunlukta olduğu Süuveyda vilayetinde bir hafta içinde 700'den fazla kişinin ölümüne neden olan şiddet olaylarının ardından, devletin ülkedeki ‘azınlıkları koruma’ ve ‘hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutma’ konusundaki kararlılığını yineledi. Eş-Şara bugün Suriyelilere hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Suriye devleti ülkedeki tüm azınlıkları ve mezhepleri korumaya kararlıdır ve hangi taraftan olursa olsun tüm ihlalcileri sorumlu tutmaya devam edecektir. Hiç kimse hesap vermekten kaçamayacak. İşlenen tüm suçları ve ihlalleri reddediyoruz... Adaletin sağlanmasının ve hukukun herkese uygulanmasının önemini vurguluyoruz.”

“Süveyda vilayetindeki son olaylar tehlikeli bir hal aldı” diyen Suriye Cumhurbaşkanı, “Suriye devleti durumu yatıştırmak için müdahale etmeseydi gruplar arasındaki şiddetli çatışmalar kontrolden çıkacaktı” ifadesini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Suriye resmi haber ajansı SANA’dan aktardığına göre eş-Şara bugün yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Suriye devleti zor duruma rağmen durumu sakinleştirmeyi başardı. Ancak İsrail'in müdahalesi, güneyin ve Şam'daki hükümet kurumlarının bariz bir şekilde bombalanması sonucunda ülkeyi istikrarını tehdit eden tehlikeli bir aşamaya itti. Bu olaylar sonucunda ABD’li ve Arap arabulucular durumu yatıştırmak amacıyla devreye girdiler.”

Eş-Şara sözlerini şöyle sürdürdü: “Devlet bazı bölgeleri terk ederken, Süveyda'daki silahlı gruplar Bedevilere ve ailelerine karşı intikam saldırıları düzenlemeye başladı. İnsan hakları ihlallerinin eşlik ettiği bu intikam saldırıları, diğer kabilelerin Suveyda'daki Bedeviler üzerindeki kuşatmayı kırmak için bölgeye akın etmesine neden oldu.”

Eş-Şara, “Devlet, Suriye'nin kurtuluşundan sonra Süveyda'nın yanında durdu ve onu desteklemeye hevesliydi. Ancak bazı kişiler şehri ve ulusal istikrardaki rolünü kötüye kullandı. İçerideki bazı tarafların Süveyda'yı uluslararası çatışmalarda dış destek aracı olarak kullanması Suriyelilerin çıkarlarına hizmet etmiyor, aksine krizi daha da kötüleştiriyor” dedi.

Suriye Cumhurbaşkanı, “İster Süveyda'nın içinden ister dışından olsun, işlenen tüm suçları ve ihlalleri reddediyor, adaleti sağlamanın ve hukuku uygulamanın önemini vurguluyoruz. Bu hassas noktada, aklın ve bilgeliğin sesinin galip gelmesine ve akıllı ve sağduyulu olanın önünün açılmasına ihtiyaç vardır. Gerçekler Suriye'nin bölünme, ayrılık ya da mezhepsel kışkırtma projeleri için bir deneme alanı olmadığını doğrulamaktadır” ifadelerini kullandı.

Eş-Şara, “Suriye devletinin gücü, halkının bütünlüğünden, bölgesel ve uluslararası ilişkilerinin gücünden ve ulusal çıkarlarının birbirine bağlılığından kaynaklanmaktadır” diyerek sözlerini noktaladı.