Washington, IKBY’ye stratejik yatırım yaparak dengeyi yeniden sağlamak istiyor

Bağdat ile Erbil arasındaki kırılgan duruma yeni bir yol haritası

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Mayıs 2025'te Washington'da Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Mesrur Barzani'yi ağırladı. (AP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Mayıs 2025'te Washington'da Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Mesrur Barzani'yi ağırladı. (AP)
TT

Washington, IKBY’ye stratejik yatırım yaparak dengeyi yeniden sağlamak istiyor

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Mayıs 2025'te Washington'da Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Mesrur Barzani'yi ağırladı. (AP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Mayıs 2025'te Washington'da Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Mesrur Barzani'yi ağırladı. (AP)

Küresel enerji sektöründeki dönüşümler devam ederken, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ABD için karmaşık ama stratejik bir yatırım fırsatı oluşturuyor. Bağdat ile Erbil arasında devam eden gerginliklere rağmen, ABD'nin müdahalesi bölgedeki güç dengelerini yeniden şekillendirebilir, ekonomik reformları yönlendirebilir ve istikrarı bozan güçlerle mücadele edebilir. Ancak enerji sektörü uzmanları ve ilgililer, bunun ‘yasal ve güvenlikle ilgili zorlukların hassas bir şekilde yönetilmesine’ bağlı olduğunu belirtiyor.

Bağdat ile Erbil arasındaki durum şu anda ne?

Son haftalarda Bağdat'taki federal hükümet ile IKBY arasındaki gerginlikler arttı. İran'a sadık ve Bağdat'taki iktidar koalisyonu Koordinasyon Çerçevesi’ne yakın gruplar tarafından gerçekleştirildiği yaygın olarak kabul edilen bir dizi insansız hava aracı (İHA) saldırısı, Tavke, Pişhabur, Ayn Sifni, Hor Mala ve Sarsing gibi önemli petrol sahalarını hedef aldı. Bu saldırılar, günlük 200 bin varil üretimde geçici bir duraklamaya neden oldu ve raporlara göre Amerikan şirketlerinin yönettiği varlıklara zarar verdi.

Söz konusu gerilim, operasyonel etkisinin yanı sıra, bu hayati sektörle ilgilenenlere göre ‘IKBY bölgesindeki enerji sektörünün stratejik kırılganlığını’ da ortaya çıkardı.

Bağdat ve Erbil, üretimi ve boru hatları üzerinden nakliyatı aksatan yasal anlaşmazlıklar yaşıyor. Taraflar arasındaki değişken durum, büyük dalgalanmaların yaşandığı bölgede ciddi ekonomik istikrarsızlığa ve büyük gelir kayıplarına neden oldu. Bu durum, anayasal yetki, gelirlerin kontrolü ve egemenlik konusunda derin ve süregelen anlaşmazlıkları ortaya çıkardı.

Bununla birlikte, Bağdat ve Erbil arasında yakın zamanda varılan bir çerçeve anlaşması, bu karmaşıklıkları çözmek için yeni bir yol haritası çiziyor gibi görünüyor.

Bu anlaşmazlığın özünde, IKBY'nin kaynaklarını bağımsız olarak kullanma ve petrol ve gaz sözleşmeleri imzalama hakkına sahip olup olmadığına dair anayasal bir ihtilaf yatıyor.

bghyjukı
Irak'ın Duhok vilayetinde meydana gelen İHA saldırısının ardından bir güvenlik görevlisi petrol sahasının önünden geçiyor. (Reuters)

15 Şubat 2022'de Irak Federal Yüksek Mahkemesi, IKBY hükümeti tarafından çıkarılan 2007 tarihli petrol ve gaz yasasının anayasaya aykırı olduğuna karar verdi. Bu karar, IKBY’nin petrol ihracatını yönetme ve uluslararası şirketlerle sözleşmeler imzalama yetkisini fiilen geçersiz kıldı ve Bağdat'a bu sözleşmeleri iptal etme ve petrol kaynaklarını kontrol etme hakkı verdi. Ancak Bağdat Ticaret Mahkemesi 2025 yılının başlarında bu kararı iptal etti ve uluslararası petrol şirketlerinin sözleşmelerini yeniden tanıdı, böylece bu şirketlerin varlığı ve faaliyetleri yasal ve uygulanabilir hale geldi.

IKBY'nin kaynakları

IKBY’nin rezervleri 45 milyar varilden fazla petrol ve henüz tam olarak kullanılmamış büyük miktarda doğal gaz olarak tahmin ediliyor. 2025 yılında Amerikan şirketleri ile IKBY arasında imzalanan gaz anlaşmaları, projelerin ömrü boyunca toplam 110 milyar dolarlık gelir elde edilebileceğini gösteriyor. Bu projeler, ülkede devam eden elektrik krizini hafifletmek için yeterli gaz arzını sağlamada önemli bir rol oynuyor.

Iraklı ekonomistlerin tahminlerine göre, IKBY ve Irak'ın geri kalanının ihtiyaçları karşılandıktan sonra, gaz fazlası, özellikle Rusya-Ukrayna savaşının devam ettiği bir ortamda, Rus enerji kaynaklarından uzaklaşmaya çalışan Avrupa pazarlarına ihraç edilebilir.

Resmi verilere göre IKBY'deki enerji sektörü, farklı düzeylerde jeopolitik karmaşıklık ve genişleme hazırlığı ile olgunlaşmış sahalar ve yüksek potansiyele sahip umut vaat eden bloklardan oluşan çeşitli bir karışım sunabilir. Petrol ve gaz sahalarının değerlendirilmesi, keşfi ve üretimi devam ederken, araştırmalar bu sahaların mineral bileşimleri ve üretim özellikleri açısından farklılıklar gösterdiğini ortaya koyuyor.

Bazı keşfedilen sahalar yüksek kükürtlü doğal gaz içeriyor ve bu da korozyon, sağlık ve çevre riskleri gibi zorluklar yaratıyor. Uzmanlara göre, diğer sahalar ise daha düşük kükürt oranlarına sahip daha yüksek kaliteli gaz sağlıyor.

Halen erken geliştirme aşamasında olan umut vaat eden sahalardan ikisi, kullanılmamış kaynakların hacmi ve kalitesi açısından güçlü göstergeler sergileyen Topkhana ve Kurdemir sahalarıdır.

sdfrgthy
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) Süleymaniye vilayetindeki Kormor Gaz Sahası (Reuters)

Bu projeler, benzer fırsatlardan yararlanmak isteyen birçok Amerikan şirketinin büyük ilgisini çekiyor. ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, bu petrol ve gaz zengini sahaların hem IKBY hem de Irak için stratejik varlıklar olduğunu ve enerji bağımsızlığını güçlendirmeye katkıda bulunduğunu göz önünde bulundurarak, bu projelere ilgi ve destek gösteriyor.

Amerikan yatırımının etkisi

Uzmanlar, açık bir yasal ortam ve bilinen bir vergi sistemi altında istikrarlı petrol ve gaz üretiminin ekonomik piyasaların ve siyasi yapıların istikrarına yol açtığı konusunda hemfikir. Amerikan sermayesinin rolü, hidrokarbon kaynaklarının sağlanmasıyla sınırlı kalmayıp, boru hatlarının modernizasyonu, elektrik üretimi, dijital izleme sistemleri ve işgücünün becerilerinin geliştirilmesi gibi katlanarak artan etkilerle de devam ediyor.

Ancak jeopolitik boyut, Amerikan stratejik yatırımının Irak'taki İran ve Türkiye etkisini dengelemeye katkıda bulunmasıdır. Bu, Irak'ın bölgesel rolünü belirleyen ana faktör olarak yaygın bir şekilde kabul edilmektedir.

Washington, ekonomik diplomasiyi kullanarak ve ekonomik iş birliğini pekiştirerek bölünmeye açık bir bölgede istikrarı sağlayabilir. Geniş bir uzman kitlesi, ‘Amerikan-Kürt modelinin başarısının, IKBY bölgesi ve Irak'ın tamamında inşaat, lojistik hizmetler ve teknoloji gibi diğer sektörlere daha fazla yatırım yapılmasını teşvik eden bir pilot model oluşturduğunu’ vurguluyor.



Hamas: Trump yönetimini İsrail'i aklamaktan ve Gazze Şeridi'ne karşı savaşını sürdürmesi için siyasi ve askeri destek sağlamaktan vazgeçmeye çağırıyoruz

Hamas üyeleri, 22 Şubat 2025 tarihinde Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta gerçekleşen esir teslim töreni sırasında (Reuters)
Hamas üyeleri, 22 Şubat 2025 tarihinde Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta gerçekleşen esir teslim töreni sırasında (Reuters)
TT

Hamas: Trump yönetimini İsrail'i aklamaktan ve Gazze Şeridi'ne karşı savaşını sürdürmesi için siyasi ve askeri destek sağlamaktan vazgeçmeye çağırıyoruz

Hamas üyeleri, 22 Şubat 2025 tarihinde Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta gerçekleşen esir teslim töreni sırasında (Reuters)
Hamas üyeleri, 22 Şubat 2025 tarihinde Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta gerçekleşen esir teslim töreni sırasında (Reuters)

Hamas liderlerinden İzzet er-Rişk, ABD yönetimine ‘İsrail'i aklamayı ve ona siyasi ve askeri destek sağlamayı bırakması’ çağrısında bulundu.

Er-Rişk bugün Telegram'da yayınladığı açıklamalarda, ABD'yi ‘İsrail'e, Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirecek ve esir takası anlaşmasını sağlayacak bir anlaşmaya varmak amacıyla ciddi şekilde çaba sarf etmesi için baskı yapmaya’ çağırdığını belirtti.

Er-Rişk, ABD Başkanı Donald Trump'ın ve ondan önce ABD Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un açıklamalarına şaşırdığını belirtti. Bu açıklamaların, arabulucuların hareketin tutumuna ilişkin değerlendirmeleriyle çeliştiğini ve müzakere sürecinin gidişatıyla uyumlu olmadığını söyledi.

ABD Başkanı Donald Trump, Hamas'ı Gazze Şeridi'nde ateşkes anlaşması istememekle suçlarken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu 21 aydır savaşın sürdüğü kuşatma altındaki bölgede tutulan esirlerin geri getirilmesi için ‘alternatif seçeneklerden’ bahsetti. Netanyahu, Doha'daki müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından, esirlerin geri getirilmesi ve ‘Hamas'ın terörist yönetiminin sona erdirilmesi’ için ‘alternatif seçenekleri değerlendirdiğini’ açıkladı. Hamas ise Witkoff'u ‘son müzakere turunun gerçekleştiği bağlamı ihlal etmekle’ suçladı ve Witkoff'un bu tutumunun ‘İsrail'in tutumuna hizmet ettiğini’ ifade etti.

Trump, İskoçya'ya gitmeden önce Beyaz Saray'da gazetecilere yaptığı açıklamada, “Hamas gerçekten bir anlaşma yapmak istemiyordu. Bence ölmek istiyorlar. Bu çok tehlikeli bir durum. Şu anda son esirlere ulaştık ve onlar son esirlerin geri alınmasından sonra ne olacağını biliyorlar. İşte bu nedenle, herhangi bir anlaşma yapmak istemiyorlardı” ifadelerini kullandı.

Görsel kaldırıldı.İsrail'in kontrolündeki Kerem Şalom Sınır Kapısı’ndan Gazze Şeridi'nin güneyine insani yardım malzemesi taşıyan kamyonların girişinin ardından, Han Yunus sokaklarında un torbaları taşıyarak yürüyen Filistinliler (DPA)

Witkoff, perşembe günü Washington'un Katar, ABD ve Mısır'ın arabuluculuğunda iki hafta süren Doha görüşmelerinden müzakerecilerini çektiğini açıklayarak, ‘Hamas'ın iyi niyetle hareket etmediğini’ iddia etti.

Gazze Şeridi'ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü, İsrail hava saldırılarında 11 Filistinlinin hayatını kaybettiğini açıkladı.Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına göre Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal bugün yaptığı açıklamada, sağlık görevlilerinin ‘şafak vakti İsrail'in Gazze'nin batısında bulunan Rimal mahallesindeki bir apartmanı hedef alan hava saldırısında yaşamını yitiren 4 kişiyi ve yaralıları hastaneye taşıdığını’ söyledi. Kurbanlar ve yaralılar Gazze'nin batısındaki Şifa Hastanesi'ne kaldırıldı.

Basal'a göre Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta, şehrin doğusundaki Beni Suheyla kasabası yakınlarında düzenlenen hava saldırısında 20'li yaşlarındaki iki genç hayatını kaybetti. Ayrıca, Gazze'nin orta kesimindeki el-Bureyc Mülteci Kampı’nda bir eve isabet eden top mermisi sonucu bir kişi yaşamını yitirdi, üç kişi de yaralandı.

Basal, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Vadi Gazze Köprüsü yakınlarında işgal güçlerinin ateşiyle bir kişinin hayatını kaybettiğini, yardım bekleyen birkaç kişinin de yaralandığını açıkladı.

İsrail, Gazze Şeridi'nde bugüne kadar 59 bin 676 Filistinliyi öldüren yıkıcı bir savaş yürütüyor. Birleşmiş Milletler’in (BM) güvenilir kabul ettiği Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın son verilerine göre bu kişilerin çoğu sivil.