"İki Devletli Çözüm" bugün büyük bir ivmeyle başlatılıyor

10 ülkenin daha katılması bekleniyor... “Gazze ateşkesi” müzakereleri, Hamas'ın teklifine İsrail'in yanıtını bekliyor

Filistinliler, dün Gazze Şeridi'nin kuzeyinde Zikim'deki dağıtım noktası yakınında bir yardım kamyonundan un torbaları almak için çabalıyor (EPA)
Filistinliler, dün Gazze Şeridi'nin kuzeyinde Zikim'deki dağıtım noktası yakınında bir yardım kamyonundan un torbaları almak için çabalıyor (EPA)
TT

"İki Devletli Çözüm" bugün büyük bir ivmeyle başlatılıyor

Filistinliler, dün Gazze Şeridi'nin kuzeyinde Zikim'deki dağıtım noktası yakınında bir yardım kamyonundan un torbaları almak için çabalıyor (EPA)
Filistinliler, dün Gazze Şeridi'nin kuzeyinde Zikim'deki dağıtım noktası yakınında bir yardım kamyonundan un torbaları almak için çabalıyor (EPA)

Filistin'in Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, BM Genel Kurulu'nun bugün ve yarın New York'ta düzenleyeceği iki devletli çözüm ve İsrail işgalinin sona erdirilmesi konulu konferansın, Fransa'nın yanı sıra yaklaşık 10 ülkenin daha 1947 taksim kararına dayalı çözümü tanımasının önünü açacağını söyledi.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, ülkesinin Fransa ile ortaklaşa bu uluslararası konferansa eş başkanlık etmesinin, "Krallığın Filistin davası konusundaki sarsılmaz duruşundan ve Filistin halkının meşru haklarını destekleme ve 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulmasını garanti eden, adil ve kapsamlı bir barışa ulaşma yönündeki sürekli çabalarından" kaynaklandığını belirtti.

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa da Suudi Arabistan'ın tutumunu överek, Suudi Arabistan'ın "Filistin devletini tanıma ve ona mümkün olan her türlü desteği sağlama yönünde uluslararası tutumların olgunlaşmasına katkıda bulunduğunu" söyledi.

Gazze'deki ateşkes çabalarıyla ilgili olarak, Filistinli kaynaklar Şarku’l Avsat’a, arabulucuların, Hamas'ın arabuluculara sunduğu tekliflere İsrail'in yanıtını aldıktan sonra, muhtemelen 48 saat içinde yeni bir müzakere turu düzenlemek için çalıştıklarını belirtti. Bu tur, önceki müzakere turunda birçok konunun çözülmesinin ardından, anlaşmazlık noktalarında bir anlaşmaya varılmasını hedefliyor.



Suriyeli genç Yusuf el-Labbad'ın Şam'daki bir güvenlik merkezinde ölümü nedeniyle soruşturma başlatıldı... Ailesi güvenlik güçlerini işkence yapmakla suçluyor

Suriyeli genç Yusuf el-Labbad (X)
Suriyeli genç Yusuf el-Labbad (X)
TT

Suriyeli genç Yusuf el-Labbad'ın Şam'daki bir güvenlik merkezinde ölümü nedeniyle soruşturma başlatıldı... Ailesi güvenlik güçlerini işkence yapmakla suçluyor

Suriyeli genç Yusuf el-Labbad (X)
Suriyeli genç Yusuf el-Labbad (X)

28 yaşındaki Suriye'li genç Yusuf el-Labbad, başkent Şam'da bulunan Emevi Camii'ndeki iç güvenlik biriminde hayatını kaybetti. Olay, güvenlik güçlerinin işkence uyguladığı yönündeki suçlamalarla birlikte halk arasında büyük öfkeye neden oldu.

Şam İç Güvenlik Komutanı Tuğgeneral Usame Muhammed Hayr Atika, genç adamın camiye ‘dengesiz’ bir ruh hali içinde girdiğini ve cami içindeki güvenlik kameralarının görüntülerine göre anlaşılmaz sözler söylediğini belirtti.

Atika ayrıca, cami güvenlik görevlilerinin onu sakinleştirmeye ve kendisine veya başkalarına zarar vermesini engellemeye çalıştıklarını, ancak ‘güvenlik odasında kafasını sert cisimlere vurarak ağır yaralandığını ve ilk yardım girişimlerine rağmen hayatını kaybettiğini’ bildirdi.

Yusuf al-Labbad'ın ailesi ne dedi?

Yusuf al-Labbad'ın ailesinin açıklaması, İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasıyla tamamen çelişiyor. Oğullarının Emevi Camii'ni ziyaret ederken gözaltına alındığını doğrulayan aile, birkaç saat sonra teslim edilen cesedinde, vücudunun çeşitli yerlerinde morluklar ve yaralar gibi açık işkence izleri olduğunu belirtti.

Aile, Yusuf'un birkaç gün önce Almanya'dan Şam'a döndüğünü, Alman vatandaşı olduğunu ve herhangi bir psikolojik rahatsızlığı olmadığını kaydetti.

Aile, gözaltı ve ölüm koşullarının şeffaf bir şekilde soruşturulmasını talep etti.

Eşi adalet ediyor

El-Labbad’ın eşi Sundus Osman, Facebook hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Genel Güvenlik Teşkilatı’nı onun ölümüne neden olmakla suçladı ve eşinin ‘Şam'daki Emevi Camii'nden gözaltına alındığını ve ülkeye döndükten sadece iki gün sonra, gözaltında gördüğü işkence nedeniyle hayatını kaybettiğini’ söyledi.

Osman, “Cesedinde açık işkence izleri vardı… Kocam, güvenli olduğu varsayılan ülkeye döneli sadece iki gün olmuştu. Kocam ve çocuklarım için adalet istiyorum. Vicdanlı ve insani olan herkes bizimle birlikte gerçeğin ortaya çıkarılmasını ve suçluların hesap vermesini talep etmeli” ifadelerini kullandı.

El-Kabun mahallesi sakinlerini ‘evlatlarından birinin öldürülmesine sessiz kalmamaya’ çağıran Osman, ‘sessizliğin devam etmesi halinde herkesin ihlallere maruz kalacağı’ uyarısında bulundu.

Öfke

Olay, Yusuf el-Labbad'ın memleketi olan el-Kabun mahallesinde büyük öfkeye yol açtı. Mahalle sakinleri, ‘tekrar eden işkence ve zorla kaybedilme vakaları’ olarak nitelendirdikleri durumdan duydukları hoşnutsuzluğu dile getirerek, el-Labbad'ın öldürülmesinde parmağı olanların hesap vermesi gerektiğini talep etti.

fgthy
Şam'daki Emevi Camii (AFP)

Hükümet yetkilileri, ölümünün koşullarını ortaya çıkarmak için olayla ilgili soruşturma açıldığını duyurdu ve soruşturma sonuçlarını tamamlanır tamamlanmaz açıklayacaklarını belirtti, ancak aktivistler bu soruşturmaların ciddiyetinden şüphe duyduklarını ifade ettiler.

El-Vatan gazetesi dün, ‘İçişleri Bakanı Enes Hattab’ın, el-Labbad’ın ölümünün koşullarını ortaya çıkarmak ve gerekli önlemleri almak için acil bir soruşturma başlatılması talimatı verdiğini’ bildirdi.