Suriye İçişleri Bakanlığı, Suveyda hastanesindeki katliamdan sorumlu olanların hesap vereceğini duyurdu

Suveyda vilayetindeki Bedevi aşiret savaşçıları, Temmuz 2025 (DPA)
Suveyda vilayetindeki Bedevi aşiret savaşçıları, Temmuz 2025 (DPA)
TT

Suriye İçişleri Bakanlığı, Suveyda hastanesindeki katliamdan sorumlu olanların hesap vereceğini duyurdu

Suveyda vilayetindeki Bedevi aşiret savaşçıları, Temmuz 2025 (DPA)
Suveyda vilayetindeki Bedevi aşiret savaşçıları, Temmuz 2025 (DPA)

Suriye İçişleri Bakanlığı bugün, geçtiğimiz ay vilayette yaşanan şiddet olayları sırasında Suveyda Merkez Hastanesi'nde silahsız bir adamın öldürülmesiyle ilgili olarak sorumluların hesap vereceğini taahhüt etti. Bu açıklama, askeri üniforma giyen silahlı kişilerin adamı doğrudan vurduklarını gösteren bir videonun yayılmasının ardından geldi.

Suveyda vilayetinde 13 Temmuz'dan itibaren bir hafta boyunca mezhepsel çatışmalar yaşandı. Bu çatışmalarda aralarında çok sayıda Dürzi sivilin de bulunduğu bin 600'den fazla kişi hayatını kaybetti.

İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Bu eylemi en şiddetli şekilde kınıyor ve lanetliyoruz. Faillerin, mensup oldukları gruplara bakılmaksızın, adalete teslim edilerek hak ettikleri cezayı alacağını garanti ediyoruz” denildi.

Bu açıklama, yerel haber sitesi Suveyda 24’ün dün, 16 Temmuz tarihinde hastane içindeki bir güvenlik kamerasından çekildiğini söylediği görüntüler yayınlamasının ardından geldi. Görüntülerde, sağlık personeli kıyafeti giymiş bir grup insanın bir koridorda dizilmiş olduğu görüldü.

Sağlık personellerinin önünde askeri üniforma giymiş beş silahlı kişi ve üzerinde Genel Güvenlik Komutanlığı yazan bir yelek giyen altıncı bir kişi duruyordu. Videoda, silahlı bir adam ile Suveyda 24 sitesinin ‘hastanede gönüllü olarak çalışan bir mühendis’ olarak tanımladığı bir adam arasında kısa bir kavga yaşandığı görüldü. Ardından iki silahlı adam, diğer adama ateş etti ve cesedini sürükledi.

İçişleri Bakanlığı, İçişleri Bakanı’nın Güvenlik İşlerinde Sorumlu Yardımcısı Tuğgeneral Abdulkadir et-Tahhan'ı, suçluların en kısa sürede yakalanması ve tutuklanması için soruşturmayı doğrudan denetlemekle görevlendirdi.

Geçtiğimiz ay Suveyda vilayetinde Dürzi militanlar ile Bedevi savaşçılar arasında çatışmalar çıktı. Hükümet güçlerinin ve ardından aşiretlerin müdahalesiyle olaylar büyüdü.

20 Temmuz'dan beri ateşkes devam etmesine rağmen durum halen gergin. Halk, hükümeti on binlerce kişinin yerinden edildiği bu vilayete abluka uygulamakla suçluyor, ancak Şam bunu reddediyor. O zamandan bu yana birçok yardım konvoyu bölgeye girdi.

Adalet Bakanlığı geçen ayın sonunda Suveyda olaylarını soruşturmak üzere bir komisyon kurdu. Komisyonun ‘üç ayı geçmeyecek bir süre içinde’ raporunu tamamlaması bekleniyor.



İki taraf arasındaki gerginliğin ardından Kürt heyeti Şam'da yetkililerle bir araya geldi

Başkent Şam'ın genel görünümü (Arşiv – Reuters)
Başkent Şam'ın genel görünümü (Arşiv – Reuters)
TT

İki taraf arasındaki gerginliğin ardından Kürt heyeti Şam'da yetkililerle bir araya geldi

Başkent Şam'ın genel görünümü (Arşiv – Reuters)
Başkent Şam'ın genel görünümü (Arşiv – Reuters)

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi (KDSÖY) ve Suriye hükümeti temsilcileri, taraflar arasında devam eden müzakereleri tamamlamak üzere Şam'da bir toplantı düzenledi. Müzakereler hakkında bilgi sahibi bir kaynak bugün AFP’ye verdiği demeçte, söz konusu adımın hükümetin Paris'te yapılması planlanan toplantıları boykot etme kararının ardından geldiğini belirtti.

Toplantı, KDSÖY’nin cuma günü Haseke vilayetinde, mezhepsel şiddet olaylarından etkilenen Dürzi ve Alevi azınlıkların temsilcilerini ilk kez bir araya getiren, benzeri görülmemiş geniş kapsamlı bir toplantı düzenlemesinin ardından gerçekleşti. Toplantı katılımcıları, kapanış bildirisinde ‘adem-i merkeziyetçi bir devletin kurulmasını’ öngören bir anayasa talep etti.

Şam, toplantıyı ‘diyalog sürecini baltalayan bir adım’ olarak eleştirdi ve Washington ile birlikte taraflar arasında arabuluculuk çabalarını yöneten Paris'te ‘planlanan tüm toplantıları’ boykot edeceğini açıkladı.

Adını açıklamak istemeyen kaynak, toplantının ‘Suriye hükümetinin talebi üzerine pazartesi akşamı’ KDSÖY’nin önde gelen yetkilisi İlham Ahmed ile Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani arasında yapıldığını söyledi. Kaynak, görüşmelerin ‘uygulama takvimi belirtilmeden, uygun bir adem-i merkeziyetçilik formülü bulmaya odaklandığını’ belirtti.

Aynı kaynağa göre, görüşmelerin amacı ‘Suriye-Suriye komiteleri aracılığıyla ve uluslararası gözetim altında müzakere sürecinin devamını’ vurgulamaktı. Her iki taraf da ‘askeri bir seçeneğe yer olmadığı’ konusunda hemfikirdi.

Suriye hükümetinden bir kaynak, Ahmed ile Şeybani arasında bir görüşme yapıldığını doğruladı, ancak başka ayrıntı vermedi.

Suriye ve Fransa dışişleri bakanları ile ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi, geçen ayın sonunda Paris'te yaptıkları görüşmenin ardından bu ayın ortasında Paris'te bir araya gelmeyi planlıyordu. Bu görüşme, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Mazlum Abdi'nin 10 Mart'ta ABD'nin himayesinde imzaladıkları ikili anlaşmanın maddelerini uygulamak amacıyla yapılacaktı.

Ancak Suriye hükümeti cumartesi günü, Şam'ın devam eden müzakere çabalarına ‘darbe’ olarak nitelendirdiği genişletilmiş özerk yönetim konferansının ardından Paris'te planlanan hiçbir toplantıya katılmayacağını açıkladı.

Konferans, pratikte, iktidarın yönelimlerine ve yönetim vizyonuna muhalif birçok Suriye bileşeninin temsilcilerini bir araya getiren ilk toplantı oldu.

Abdi'nin geçen ay bir televizyon röportajında açıkladığı gibi, Paris toplantısında, iç güvenlik güçleriyle birlikte yaklaşık 100 bin kişiden oluşan güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı bünyesine dahil edilmesi mekanizması ele alınacaktı.

Şera ile Abdi arasında imzalanan anlaşmanın en önemli maddesi, ‘Suriye'nin kuzeydoğusundaki tüm sivil ve askeri kurumların Suriye devletinin yönetimi altında birleştirilmesini’ öngörüyordu.

Birçok müzakere oturumu düzenlenmesine rağmen herhangi bir ilerleme kaydedilmedi.

KDSÖY, anayasal bildirinin ardından, çeşitliliği yansıtmadığını ve merkeziyetçiliğin uygulanmasında ısrar ettiğini söylediği hükümetin kurulmasını eleştirdi. Şam ise adem-i merkeziyetçiliği kesinlikle reddediyor.