Gazze İstikrar Gücü ve Filistin’in sabitlerinden ödün vermeden bazı “anlaşmalara” varma çabaları

Kahire, planın BMGK’ya sunulmasından önce New York'ta görüşmelerin yapılacağını bildirdi

İsrail ordusu tarafından yıkılan tarihi Paşa Sarayı'nın enkazını kaldıran Gazze şehrindeki işçiler, 11 Kasım 2025 (AFP)
İsrail ordusu tarafından yıkılan tarihi Paşa Sarayı'nın enkazını kaldıran Gazze şehrindeki işçiler, 11 Kasım 2025 (AFP)
TT

Gazze İstikrar Gücü ve Filistin’in sabitlerinden ödün vermeden bazı “anlaşmalara” varma çabaları

İsrail ordusu tarafından yıkılan tarihi Paşa Sarayı'nın enkazını kaldıran Gazze şehrindeki işçiler, 11 Kasım 2025 (AFP)
İsrail ordusu tarafından yıkılan tarihi Paşa Sarayı'nın enkazını kaldıran Gazze şehrindeki işçiler, 11 Kasım 2025 (AFP)

Mısır'ın bu konuyla ilgili yorumları olduğunu ve metin üzerinde uzlaşı sağlanacağına dair umutları olduğunu belirtmesi üzerine, Gazze Şeridi'ne istikrar güçlerinin konuşlandırılmasını içeren ABD tasarısı hakkında New York'taki Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) koridorlarında gayri resmi görüşmeler devam ediyor.

Şarku’l Avsat’a konuşan uzmanlar, bu uluslararası güçler konusunda varılması umulan anlaşmayı, güçlerin ortak bir kararla Gazze Şeridi’nde konuşlandırılmasına yönelik önemli ve belirleyici bir adım olarak görüyorlar. Aynı uzmanlar, uzlaşı çabalarının başarıya ulaşması, Washington’ın herhangi bir değişiklik yapılmaması konusunda ısrarcı olması ve Rusya veya Çin'in veto etmesi ya da BMGK'nın karar yerine başkanlık bildirisi yayınlama kararı alması ve konunun daha sonra müzakere edilmesine bırakılması gibi çeşitli senaryolar öngörüyorlar.

New York'ta istişare toplantıları

Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati dün Mısır resmi haber ajansının (MENA) tarafından yayınlanan açıklamalarında, Mısır'ın Gazze Şeridi'ne Uluslararası İstikrarı Destekleme Gücü’nün konuşlandırılması konusunda New York'ta devam eden istişarelere katıldığını açıkladı. Mısırlı Bakan, istişarelerin ABD, Rusya, Çin, Avrupa Birliği (AB) ve BMGK’nın Arap ülkelerinden bir üyesi olan Cezayir aracılığıyla Arap Grubu ile günlük olarak yürütüldüğünü belirtti.

Abdulati, sözlerini şöyle sürdürdü:

“BM kararının Filistin davasının sabitlerini koruyacağını ve uluslararası gücün mümkün olan en kısa sürede, ancak uzlaşma içinde ve bu kararın dikkatli ifadeleriyle sahada uygulanabilir hale getirilecek şekilde konuşlandırılmasına olanak tanıyacağını umuyoruz.”

Abdulati, şöyle devam etti:

“İlerleme kaydediyoruz ve New York'taki görüşmelere katılan birçok ülkeden yorumlar geliyor. Filistinlilerin sabit ilkelerinden ödün vermeden, tüm tarafların endişelerini ve önceliklerini yansıtan uzlaşmacı formüllere ulaşmayı bekliyoruz.”

fgty
Gazze Şeridi'nin orta kesimlerindeki Nuseyrat Mülteci Kampı’nda İsrail bombardımanı sonucu yıkılan bir evin enkazı arasında yürüyen bir kız çocuğu (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, geçtiğimiz hafta sonu yaptığı açıklamalarda, Gazze Şeridi'nde konuşlandırılması planlanan Uluslararası İstikrarı Destekleme Gücü'nün ‘çok yakında’ sahada çalışmaya başlayacağını duyurdu. Bu açıklamadan birkaç gün önce, 5 Kasım'da ABD’li bir yetkili Reuters'a yaptığı açıklamada, Washington'ın bu konuyla ilgili bir karar taslağını BMGK’nın seçilmiş on üyesiyle paylaşacağını söylemişti.

Karar taslağı metni, ABD'nin Gazze'de iki yıllık bir geçiş dönemi yönetim organı ve Filistin topraklarını istikrara kavuşturmak için uluslararası bir güç kurulmasını onaylayacak bir BMGK kararı taslağı hazırlandığını gösteriyor.

Axios'un yaklaşık bir hafta önce bildirdiği taslak karar, uluslararası güvenlik gücünün barış gücü değil, yaptırım gücü olması gerektiğini öngördüğü için İsrail'in bazı taleplerine yanıt veriyor gibi görünüyor. Ayrıca, bu gücün Gazze Şeridi'nin silahsızlandırılmasını sağlayarak, askeri, terörist ve saldırı amaçlı altyapının yıkılması ve yeniden inşasının önlenmesi ile devlet dışı silahlı grupların kalıcı olarak silahsızlandırılması yoluyla Gazze'deki güvenlik ortamının istikrarına katkıda bulunması gerektiği belirtiliyor.

Önemli zorluklar ve çekinceler

El-Ahram Siyasi ve Stratejik Araştırmalar Merkezi’nde (ACPSS), İsrail işleri uzmanı olan Dr. Said Ukkaşe, Mısır'ın bu hamlesinin hayati ve önemli bir rol oynadığına inanıyor. Ancak sorunun İsrail'in BM ve kararları üzerinde veto hakkına sahip olması ve bunları uygulamaması olduğunu söyleyen Dr. Ukkaşe “Ayrıca İsrail Türkiye'nin uluslararası güce katılımını da reddediyor. Bu da önemli zorluklar yaratıyor” ifadelerini kullandı.

sd
BMGK (DPA)

New York'taki bu istişareler, Arap ülkelerinin temkinli tutumları arasında gerçekleşiyor. Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Başkanlık Danışmanı Enver Karkaş pazartesi günü, Abu Dabi Strateji Forumu'nda yaptığı konuşmada, “BAE, Uluslararası İstikrarı Destekleme Gücü için henüz net bir çerçeve görmüyor. Bu koşullar altında, böyle bir güce katılma olasılığı düşük” dedi.

Mısır Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre BAE’den gelen bu açıklama, Mısır Dışişleri Bakanı Abdulati ile Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdulrahman bin Cassim Al Sani arasında yapılan telefon görüşmesinde Mısır ve Katar'ın Uluslararası İstikrarı Destekleme Gücü’nün görev ve yetkilerinin tanımlanması gerektiğini teyit etmelerinden bir gün sonra yapıldı.

Veto olasılıkları

BMGK’da karar taslağının kabul edilmesi için en az dokuz ‘evet’ oyu v erilmesi ve Rusya, Çin, ABD, İngiltere veya Fransa'nın ‘veto’ oyu kullanmaması gerekiyor

Bu endişeler ve anlaşmazlıklar çerçevesinde Dr. Ukkaşe, karar taslağının Rusya veya Çin'in veto hakkı nedeniyle BMGK’da kabul edilme olasılığının düşük olduğunu ve en olası senaryonun ABD'nin Arap ülkelerinin katılımı olmadan, muhtemelen Afrika ve İslam ülkelerinin dahil olduğu çokuluslu bir güç oluşturması olduğunu düşünüyor.

Dr. Ukkaşe, şöyle ekliyor:

“Ancak bu büyük bir risk olacak. Mısır'ın da uyardığı gibi, Hamas'ın bu güçle çatışmasına ve onu barışı değil işgali koruyan bir güç olmakla suçlamasına yol açabilir.”

Dr. Ukkaşe, Arap ülkelerinin bu temkinli tutumları arasında, taslak metinde Filistin'in meşruiyetinin korunmasını ve güçlerin görevlerinde dengeyi sağlayan değişiklikler yapılırsa Moskova ve Pekin'in kararı veto etmeyeceğini düşünüyor.

Çözüm için birkaç senaryo öngören Dr. Ukkaşe’ye göre bunlar arasında BM'nin uzlaşısıyla belirsiz bir karar alınması ve gözlem misyonu gönderilmesi, anlaşmazlıkların devam etmesi ve projenin dondurulması ya da BMGK’nın karar almadan başkanlık bildirisi yayınlayarak sonraki müzakereler için siyasi yolu açık tutması yer alıyor.



Batı Şeria'daki iki köye düzenlenen saldırının ardından çok sayıda İsrailli sivil gözaltına alındı

Bir Filistinli, Batı Şeria'daki Beyt Lid'e saldıran yerleşimciler tarafından ateşe verilen kamyonu telefonuyla filme aldı (AFP)
Bir Filistinli, Batı Şeria'daki Beyt Lid'e saldıran yerleşimciler tarafından ateşe verilen kamyonu telefonuyla filme aldı (AFP)
TT

Batı Şeria'daki iki köye düzenlenen saldırının ardından çok sayıda İsrailli sivil gözaltına alındı

Bir Filistinli, Batı Şeria'daki Beyt Lid'e saldıran yerleşimciler tarafından ateşe verilen kamyonu telefonuyla filme aldı (AFP)
Bir Filistinli, Batı Şeria'daki Beyt Lid'e saldıran yerleşimciler tarafından ateşe verilen kamyonu telefonuyla filme aldı (AFP)

İsrail ordusu dün, Batı Şeria'da Nablus yakınlarındaki iki köyde Filistinlilere yönelik saldırıya katılan birkaç İsrailli yerleşimciyi gözaltına alındığını duyurdu.

Ordu, onlarca maskeli İsraillinin Filistinlilere saldırdığı ve iki köydeki mülkleri ateşe verdiği yönündeki ihbarlar üzerine Beyt Lid ve Deyr Şeref köylerine gittiğini açıkladı.

İsrail yetkililerine göre saldırıda dört Filistinli yaralandı, on araç, bir ahır, bir plastik fabrikası ve büyük bir depo yandı.

Ordu açıklamasında şu ifadeler yer aldı: "Güvenlik güçleri, çevik kuvvet kullanarak şüphelileri dağıttı ve çok sayıda İsrailli sivil gözaltına alınarak polise teslim edildi."

Ordu, olaydan kısa bir süre sonra onlarca İsraillinin, maskeli saldırganların çoğunun kaçtığı yakındaki Braun sanayi bölgesinde toplandığını belirtti.

Açıklamada şöyle devam edildi: "Ordu güçleri, İsrailli sivillerin askerlere saldırdığı ve bir askeri araca zarar verdiği olay yerine koştu."

Ordu, "subay ve askerleri savunma ve terörle mücadele görevlerinden alıkoyan her türlü şiddeti şiddetle kınadığını" vurguladı.

Bu arada Filistin medyası, İsrail güçlerinin saldırı sırasında yerleşimciler tarafından yakılan bazı alanlara Filistinlilerin erişimini engellediğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre yerleşimci şiddeti olaylarında gözaltıların nadir, mahkûmiyetlerin ise daha da nadir olduğunu belirtmekte fayda var.

İsrail polisi daha sonra dört İsrailli şüphelinin sorguya çekildiğini duyurdu ve saldırıyla ilgili soruşturmanın Batı Şeria polis birimi tarafından Şin Bet (İsrail Güvenlik Ajansı) iş birliğiyle yürütüldüğünü ifade etti.


SDG lideri: Trump'ın temsilcisiyle güçlerimizin Suriye devletine entegrasyonunun hızlandırılması konusunu görüştüm

Suriye Demokratik Güçleri Lideri Mazlum Abdi (Reuters)
Suriye Demokratik Güçleri Lideri Mazlum Abdi (Reuters)
TT

SDG lideri: Trump'ın temsilcisiyle güçlerimizin Suriye devletine entegrasyonunun hızlandırılması konusunu görüştüm

Suriye Demokratik Güçleri Lideri Mazlum Abdi (Reuters)
Suriye Demokratik Güçleri Lideri Mazlum Abdi (Reuters)

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Lideri Mazlum Abdi, dün yaptığı açıklamada, Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'nın pazartesi günü Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump'la yaptığı görüşmenin sonuçlarını, ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Başkan Donald Trump'ın Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ile yaptığı telefon görüşmesinde ele aldığını duyurdu.

X platformunda yaptığı açıklamada, görüşmede ayrıca "Suriye Demokratik Güçleri'nin Suriye devletine entegrasyonunu hızlandırma taahhüdümüzün" de ele alındığını belirtti.

Abdi, Suriye'nin DEAŞ'a karşı uluslararası koalisyona (DMUK) katılma duyurusunu överek, bunu "DEAŞ'ın kalıcı olarak yenilgiye uğratılması ve bölgeye yönelik tehdidinin ortadan kaldırılmasını hedefleyen ortak çabaları güçlendirme ve girişimleri destekleme yolunda önemli bir adım" olarak nitelendirdi.

Suriye Dışişleri Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, ABD Başkanı'nın eş-Şara ile görüşmesinde, Suriye'nin önceki aşamayı başarıyla yönetme çabalarını ve ülke genelinde istikrarı sağlamada elde edilen başarıları takdir ettiğini belirtti. Ayrıca, ABD'nin Suriye liderliğinin yeniden yapılanma ve kalkınma sürecinin başarısını sağlamak için ihtiyaç duyduğu gerekli desteği sağlamaya hazır olduğunu da vurguladı.

Bakanlık açıklamasında, "Görüşmelerde, iki taraf, kurumların birleştirilmesi ve ulusal güvenliğin güçlendirilmesi süreci kapsamında Suriye Demokratik Güçleri'nin Suriye Arap Ordusu saflarına entegrasyonu da dahil olmak üzere, 10 Mart mutabakatı doğrultusunda ilerleme konusunda mutabakata vardı" ifadelerine yer verildi.


Google, Fas'a ilişkin haritalarında herhangi bir değişiklik yapmadığını vurguladı

Google, Fas'a ilişkin haritalarında herhangi bir değişiklik yapmadığını vurguladı
TT

Google, Fas'a ilişkin haritalarında herhangi bir değişiklik yapmadığını vurguladı

Google, Fas'a ilişkin haritalarında herhangi bir değişiklik yapmadığını vurguladı

Google, Fas ve Batı Sahra'yı geleneksel olarak ayıran noktalı çizgilerin Faslı kullanıcılara yönelik haritalarında hiçbir zaman gösterilmediğini belirtti.

BM Güvenlik Konseyi'nin Fas'ın Batı Sahra özerklik planını ilk kez onaylamasından sadece birkaç saat sonra, Faslı çevrimiçi aktivistler çizgilerin yokluğuna dikkat çekti.

Yerel medya kuruluşları, çizgilerin kaybolmasını Google'ın haritalarında yaptığı bir değişikliğe bağladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Amerikalı şirketin bir sözcüsü yaptığı açıklamada, "Google Haritalar'da Fas ve Batı Sahra ile ilgili herhangi bir değişiklik yapmadı" dedi ve şirketin tartışmalı bölgelerle ilgili düzenlemelere uyduğunu ifade etti.

"Fas dışındaki haritaları kullananlar Batı Sahra'yı ve noktalı çizgileri görüyor", ancak "Fas'ta kullananlar görmüyor" diye açıkladı.

BM Güvenlik Konseyi, 31 Ekim'de ABD tarafından önerilen bir kararı 11 evet ve üç çekimser oyla kabul ederek, Rabat'ın 2007'de sunduğu planı onayladı.

Güvenlik Konseyi daha önce Fas, Polisario Cephesi, Cezayir ve Moritanya'yı, 2019'dan beri tıkanmış olan müzakereleri yeniden başlatmaya ve "uygulanabilir, kalıcı ve karşılıklı olarak kabul edilebilir bir siyasi çözüme" ulaşmaya çağırmıştı.

Rabat'ın önerisi, Sahra'ya Fas egemenliği altında özerklik verilmesini öngörüyor.