Ateşkesin ilk gününde Hartum'da temkinli sükûnet

Sudanlılar dün ateşkesin başlamasından sonra güney Hartum'dan ayrılmak için otobüse biniyor (AFP)
Sudanlılar dün ateşkesin başlamasından sonra güney Hartum'dan ayrılmak için otobüse biniyor (AFP)
TT

Ateşkesin ilk gününde Hartum'da temkinli sükûnet

Sudanlılar dün ateşkesin başlamasından sonra güney Hartum'dan ayrılmak için otobüse biniyor (AFP)
Sudanlılar dün ateşkesin başlamasından sonra güney Hartum'dan ayrılmak için otobüse biniyor (AFP)

Sudan'ın başkenti Hartum ve ülkenin diğer bölgelerinde, 6 haftadır devam eden çatışmaların ardından dün (Salı) ateşkesin yürürlüğe girmesiyle birlikte çatışmaların yanı sıra hava ve topçu bombardımanı kesildi ve temkinli bir sükûnet sağlandı. Çatışmanın her iki tarafı da henüz diğerini ateşkesi ihlal etmekle suçlamadı.

Sudan ordusu ve Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) temsilcileri, geçtiğimiz cumartesi günü, Suudi-Amerikan arabuluculuğuyla Cidde’de 7 günlük kısa süreli ateşkesi ve insani düzenlemeleri içeren bir anlaşma imzaladı. Taraflar, ateşkesin uygulanmasına tam olarak uyma niyetlerini ifade ettiler.

 Nisan ayında savaşın başlamasından beri ülke genelinde iki taraf arasındaki çatışmalar ilk kez durdu. Hartum'un farklı bölgelerinden görgü tanıkları Şarku’l Avsat’a şunları söyledi: “Sabahtan beri patlama ve hava saldırısı sesi duymadık. Sudan ordusuna ait uçaklar şehrin üzerinde uçmayı bıraktı.”

Artan ulaşım

Sudan'da Hartum, Omdurman, Kuzey Hartum’da gözle görülür sükûnet sağlandı. Vatandaşların ve ulaşım araçlarının artan hareketi ile çevre mahallelerde pazarların kısmen çalıştığı gözlendi. Ancak bölge sakinleri Reuters'e Sudan başkentinin bazı bölgelerinde topçu ateşi duyduklarını ve savaş uçaklarının Hartum üzerinde uçtuğunu söyledi. Hartum'da ikamet eden 42 yaşındaki Atıf Salahaddin, "Tek umudumuz ateşkesin başarılı olması ve normal hayatımıza dönebilmemiz, kendimizi güvende hissedebilmemiz ve tekrar çalışmaya başlayabilmemiz." temennisinde bulundu.

Washington uzaktan izliyor

Ateşkes anlaşması, Cidde görüşmelerinde anlaşmaya aracılık eden Suudi Arabistan ve ABD temsilcilerinin yanı sıra, ordu ve HDK’nın da olacağı bir izleme mekanizmasını içeriyor. Sudan Ordu Komutanı Korgeneral Abülfettah el-Burhan ile temasa geçen ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, herhangi bir ayrıntı vermeden izleme mekanizmasının çalışmalarının "uzaktan" olacağını söyledi.

Birleşmiş Milletler Sudan Entegre Geçiş Yardım Misyonu (UNITAMS) Başkanı ve BM Sudan Temsilcisi Volker Peretz, Güvenlik Konseyi'ne bir rapor sundu (Reuters)

Hartum'da sakinlerinden biri salı sabahı AFP'ye, başkentte "aralıklı topçu bombardımanı" yapıldığını söyledi. Hartum'da ikamet eden Mahmud Salahaddin ise pazartesi günü AFP'ye şunları söyledi: “Halen sokakları işgal eden HDK’nın buralardan ayrılmaya hazırlandığına dair herhangi bir belirti yok. Ordu havayı kontrol etse de başkentin merkezinde sadece birkaç personeli var. Hızlı Destek Kuvvetleri Hartum'daki sahayı kontrol ediyor.”

Hartum artık yaşanabilir değil

Sudanlı Süreyya Muhammed Ali, her şeye rağmen başkentten ayrılırken en azından silahların susmasını umuyor. AFP'ye konuşan Ali, "Gerçek bir ateşkes olursa hasta babamı alırım ve Hartum'dan herhangi bir yere giderim. Bu savaştan sonra Hartum artık yaşama uygun bir yer değil, çünkü her şey mahvoldu." dedi.

Bazı sakinlerden özellikle kronik hastalığı olanlar, haftalarca konsültasyon olmadıklarından doktora görünmek istediklerini söylüyorlar. Bazıları, kamu görevlilerinin su, elektrik, internet ve telefon ağlarını eski haline getirebileceğini umuyor.

Sudan Doktorlar Sendikası’na (hükümet dışı) göre, sivil ölümlerin sayısı 900'ün üzerine ve yaralıların sayısı 5 bin 531'e yükseldi. Sendika bu istatistiklerin, ülkedeki güvenlik durumundan kaynaklanan ulaşım zorluğu nedeniyle, hastanelere ulaşamayan ölüm ve yaralanmaları içermediğine dikkat çekiyor. Hartum'daki hastanelerin çoğu çatışmalar, top atışları ve büyük ilaç kıtlığı nedeniyle tamamen çalışamaz hale geldi.

Omdurman şehrinden Emced Amrabi, “Savaşın geçici olarak değil, kalıcı olarak durmasını istiyoruz. Bu ateşkesin uzun süreceğinden emin değilim. Mevcut ateşkes, başımıza gelen en iyi şey. Ama ağır silahlı HDK mensupları hala motosikletler ve sivil arabalarla sokaklarda dolaşıyor ve bu bizi korkutuyor.” diye konuştu.

42 yaşındaki iş adamı Mervan Mahmud, "Bu ateşkesin öncekilerden farklı olmasını ve iki tarafın da insani nedenlerle ateşkese uymasını umuyoruz. Sivillerin can ve mal olarak uğradığı zarar çok büyük ve ciddi bir ateşkesin varlığı onların trajik insani koşullarını düzenlemelerine olanak sağlar." dedi.

Hamideti: Geri adım atmayacağız

Hamideti olarak bilinen HDK komutanı Muhammed Hamdan Dagalo pazartesi günü yaptığı açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Darbeyi bitirmeden geri adım atmayacağız. Mevcut rejim ve darbe liderleri, ülkedeki demokratik geçiş yolunu tıkayarak savaş çemberini genişletiyor.”

Kuvvetlerine "ya zafer ya da şehitlik bizimdir" şeklinde mesaj gönderen Hamideti, insan haklarının korunmasıyla ilgili tüm uluslararası yasalara saygı duyduğunu vurguladı.

Hartum'daki çatışmalardan kaçmak için Mısır'a giden bir otobüsün içindeki Sudanlı aileler (EPA)
Hartum'daki çatışmalardan kaçmak için Mısır'a giden bir otobüsün içindeki Sudanlı aileler (EPA)

Şarku'l Avsat kaynakları, Sudan Kızılayı ve sağlık personelinin, sokaklarda biriken cesetleri kaldırmak için çalışmalara başlamaya hazırlandığını bildirdi. Çalışmalar başkent Hartum'un merkezinden başlayacak ve ordu ile HDK arasında çatışmaların yaşandığı diğer şehirleri de kapsayacak.

Ateşkes anlaşması, iki tarafın hastaneleri ve hizmet tesislerini (elektrik ve su) işgal etmemesini şart koşuyor. Sudan ordusu, HDK’yı tıbbi tesisleri kontrol altına alıp askeri üslere dönüştürmekle suçlamış, HDK ise orduyu hastaneleri ve yerleşim bölgelerini bombalamakla itham etmişti.

Anlaşma, iki tarafın ateşkesi savunmasını ve yabancı kaynaklar dahil askeri malzeme ve silahların iadesini öngörüyor.

Sudan hükümeti, kardeş ve dost ülkelerden bugüne kadar Sudan'a ulaşan insani yardımın 957 tonu bulduğunu bildirdi. Bu yardımlar 11 eyalete dağıtılırken, 600 tonluk yardım ise ülkeye gelmeye devam ediyor.

Diplomatik misyonları güvence altına almak için düzenlemeler

Sudan Sosyal Kalkınma Bakanı Ahmed Adem Bahit: “Sudan'ın doğusundaki Port Sudan şehrinde pazartesi akşamı gerçekleştirilen Arap büyükelçiler toplantısına Sudan Maliye Bakanı ve Sudan İnsani Durumun Takibi Yüksek Komitesi Başkanı Dr. Cibril İbrahim katıldı. Toplantıda, devam eden çatışmalar çerçevesinde saldırılardan kaçınmak için Hartum'daki diplomatik misyonların karargahlarının güvenliğini sağlamaya yönelik özel düzenlemeler hazırlanması konusu ele alındı.” bilgisini paylaştı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, Cidde anlaşmasının imzalanması sırasında Sudan ihtilafının iki tarafının temsilcileriyle birlikte (Reuters)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, Cidde anlaşmasının imzalanması sırasında Sudan ihtilafının iki tarafının temsilcileriyle birlikte (Reuters)

Riyad ve Washington bu kez, ABD ve Suudi Arabistan temsilcilerinin yanı sıra her iki tarafın temsilcilerini bir araya getirecek bir "ateşkes izleme mekanizması" olacağını açıkladı.



Sudan'da savaş, çocuk yaşta evlilik olgusunu derinleştiriyor

Sudan ordusu ile "hızlı destek" güçleri arasında silahlı çatışmaların patlak vermesinden bu yana 2 bin 800'den fazla kişi öldü ve yaklaşık üç milyon kişi de yerinden edildi / Fotoğraf: Reuters
Sudan ordusu ile "hızlı destek" güçleri arasında silahlı çatışmaların patlak vermesinden bu yana 2 bin 800'den fazla kişi öldü ve yaklaşık üç milyon kişi de yerinden edildi / Fotoğraf: Reuters
TT

Sudan'da savaş, çocuk yaşta evlilik olgusunu derinleştiriyor

Sudan ordusu ile "hızlı destek" güçleri arasında silahlı çatışmaların patlak vermesinden bu yana 2 bin 800'den fazla kişi öldü ve yaklaşık üç milyon kişi de yerinden edildi / Fotoğraf: Reuters
Sudan ordusu ile "hızlı destek" güçleri arasında silahlı çatışmaların patlak vermesinden bu yana 2 bin 800'den fazla kişi öldü ve yaklaşık üç milyon kişi de yerinden edildi / Fotoğraf: Reuters

Reşit olmayanların evlenmesi Sudan'ın bazı kırsal kesimlerinde yaygın bir olgu olsa da, savaş, geride bıraktığı feci koşullar nedeniyle yaygınlığını iki katına çıkardı ve bu, muhafazakar bir toplumsal yapıya sahip ailelerin kompozisyonunda bir değişikliğe yol açabilir.

Kız çocuklarını silahlı çatışmayla bağlantılı cinsel şiddetten koruma ihtiyacı, bazı ailelerin kızlarını evlendirmesine ve bu kızların kendi seçmedikleri yaşam koşullarının genç kurbanları haline gelmesine neden oldu.

15 Nisan'da Sudan ordusu ile Hızlı Destek Güçleri arasında silahlı çatışmaların patlak vermesinden bu yana 2 bin 800'den fazla insan öldü ve yaklaşık üç milyon kişi de yerinden edildi.

Özellikle en şiddetli çatışmaların yaşandığı iki bölge olan başkent Hartum ve Darfur bölgesinde çok sayıda cinsel saldırı ihbarı alındı.

Yeni deneyim

Erken evlilik, birden çok sosyal saikle, savaş nedeniyle artıyor ya da babanın kızını gerilim yaşanan bölgelerde kaçırılmaktan korumak için kızını evlendirmeye başvurması şeklinde kendini gösteriyor.

Mevcut savaş nedeniyle erken yaşta evlendirilenlerden biri olan Safiye, yaşadığı üzüntüyü şöyle anlattı:

Babam beni 13 yaşındayken aileye yakın biriyle evlenmem için teşvik etti. Haziran başında nikah kıydı. Hartum'dan uzak bir eyalete taşındım ve gelecekte ortaya çıkabilecek korkunç sonuçlardan çekiniyorum.

Ailesi, onu şu anda koşulların zor olduğuna ikna etti ve tüm taraflar için çözümün, silahlı çatışmayla ilgili artan şiddet olgusu ve savaş nedeniyle başkentteki günlük işini kaybettikten sonra, babasının onun eğitimini tamamlamasına yardım edememesi sebebiyle kendisini koruyacak bir erkekle evlenmek olduğuna ikna etti.

Safiye, "kocasının sevgisiyle çevrili, mutlu bir şekilde yaşamayı ve ailevi yükümlülüklerin onun eğitimini tamamlamasını engellememesini" umuyor.

Hedefleme ve saldırı

Ayrıca Save the Children (Çocukları Kurtarın Vakfı), yaptığı açıklamada silahlı savaşçıların genç kızlara "endişe verici sayıda" cinsel saldırı ve tecavüz ettiğini söylerken, Birleşmiş Milletler cinsiyete dayalı şiddette "gözle görülür bir artış" olduğunu bildirdi.

Sudan'daki Save the Children'ın direktörü Arif Nur, "Resmi rakamların buzdağının sadece görünen kısmı olduğunu biliyoruz. 12 yaşındaki kız çocukları cinsiyetleri, ırkları veya savunmasızlıkları nedeniyle hedef alınıyor" dedi. Nur, "Bazı ebeveynler, kızlarını tacizden korumak için küçük yaşta evlendiriyor" diye ekledi.

Kızların günlerce gözaltında tutulduğu, cinsel saldırıya uğradığı ve kadınlara ve kız çocuklarına yönelik toplu tecavüz vakalarına dair haberler vardı.

Birleşmiş Milletler kuruluşları bu hafta yaptıkları ortak açıklamada, "Sağlık hizmeti sağlayıcıları, sosyal hizmet uzmanları, danışmanlar ve toplum koruma ağları, ülke genelinde çatışmalar devam ederken cinsiyete dayalı şiddet raporlarında belirgin bir artış olduğu konusunda" uyarıda bulundu.

İnsanlık suçu

Sudan'da yüzlerce kız çocuğu erken evlilik nedeniyle okulu bırakmakta, sağlıklarına verdiği zararın yanı sıra, kapasitelerini aşan büyük bir yükün altına girmekte ve bir kısmı çeşitli biçimlerde şiddete maruz kalıyor.

Sosyal araştırmacı Sarah Süleyman, bu olguyu şöyle tanımladı:

Reşit olmayanların evlenmesi, tüm insani, yasal ve sosyal standartlara göre bir suç. Savaşların etkileri, özellikle çatışmaların yaşandığı şehirlerde ve sonuçları ne olursa olsun ailelerin kentsel alanlardan yerinden edilmiş kamplara taşınmasında genç yaşta evlilik oranlarının artmasına katkıda bulundu. Aslında, kırsal topluluklarda küçüklerin evlenmesi, onların sosyal gelenek ve göreneklerinin bir parçası.

Süleyman, "binlerce kız çocuğunun eğitim ve hayat arkadaşı seçme hakkından mahrum bırakıldığı" konusunda uyardı.

Süleyman ayrıca, bu evliliklerin çoğunun mahkemeler dışında ve sadece yasal bir görevli tarafından onaylanan bir evlilik akdi ile gerçekleştiğini ve bu nedenle çoğunun boşanma davasına dönüştüğünü belirtti.

Sosyal araştırmacı, genç yaşta evliliğin Sudan toplumunun sorunlarını çoğalttığı çünkü genç kadınların evlilik hayatının yüklerini taşıyamadığı ve aileye ve zaman zaman ortaya çıkan çatışmalara uyum sağlayamadığı değerlendirmesinde bulundu.

Süleyman, "Evli kadınların çoğu fakir ailelerden geliyor. Ayrıca bunlar genellikle eğitimsiz veya yetim kızlar oluyor. Hali vakti yerinde bir ailede yaşarken bu yaşta evlenen birine nadiren rastlanır" ifadelerini kullandı.

Bozuk koruma

Sudan hükümetinin Kadına Yönelik Şiddet Birimi, rakamların toplam sayının yalnızca yüzde ikisini temsil ettiğini tahmin ediyor.

Birim başkanı Salime İshak, "Başkent Hartum'da kadınlara yönelik belgelenmiş 51 cinsel şiddet vakası varken, Darfur bölgesinde 46 vaka kaydedildi" dedi.

İshak, konuyla ilgili açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

Koruma mekanizmaları çarpıtılmış ve kızları çatışma kaynaklı şiddetten koruyamıyor çünkü aileler tecavüz korkusuyla veya ülkenin bilinmeyen geleceği sebebiyle, özellikle yer değiştirme döneminde, yeni bir hayatı güvence altına almak için erken evliliğe başvuruyor.

İshak, çatışma bölgelerinde kız çocuklarının, özellikle de reşit olmayanların kaçırılma vakalarının artmasından duyduğu endişeyi dile getirdi.

Savaş ülkenin bazı bölgelerine sıçradığı için İshak, "Sudan'daki tüm kadınların cinsel şiddete karşı savunmasız olduğuna" dikkat çekti.

Sağlık sorunları

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Tağrid Ömer, reşit olmayan yaşta evlilik mağdurlarının sağlık üzerindeki etkilerine açıklık getirmek için, "Genç yaşları nedeniyle aile sorunlarına katlanamama sonucu intihar eden bazı evli kadınlar var. Erken yaşlarda evlenenlerde rahim ağzı kanseri görülme sıklığının yüksek olmasının yanı sıra evlilik ilişkisinin başlangıcında üreme sisteminin kaybına ek olarak cerrahi müdahale gerektirecek kanamalar da oluşabiliyor" dedi.

Ömer, konuyla ilgili açıklamalarına şöyle devam etti:

Hamilelik gerçekleştiğinde, küçük kız çocuğu, rahim tam olarak gelişmediği için ve kadın hormonlarındaki dengesizlik nedeniyle 36. haftadan önce düşük ve erken doğum insidansındaki artışla kendini gösteren birçok sağlık sorununa maruz kalıyor.

Ömer ayrıca, "Sezaryen ile doğum oranlarındaki artışın yanı sıra ergen kızların gebelik komplikasyonları nedeniyle doğum sırasında ölme olasılıklarının daha yüksek olduğunu" kaydetti.

Reşit olmadan yapılan evliliklerin psikolojik etkileri ise "histerik durumlar, korku, kaygı ve depresyon" şeklinde kendini gösterebilmekte ve zamanla obsesif-kompulsif bozukluk ve şizofreniye dönüşebiliyor.

Bu da ancak birkaç kızın intihar ederek hayatlarını sonlandırmaması veya bazılarının uyuşturucu maddelere başvurarak bağımlı olmamasına bağlı.

Independent Arabia, Independent Türkçe