Suriyeliler ailelerinin geçimini sağlamak için ağır işlerde çalışıyor

Suriyeliler kayaları kesmek ve yıkılan binalardan demir çıkarmak gibi işleri yapıyor.

 İdlib’in kuzeyindeki bir taş kesme şantiyesi. (Şarku’l Avsat)
İdlib’in kuzeyindeki bir taş kesme şantiyesi. (Şarku’l Avsat)
TT

Suriyeliler ailelerinin geçimini sağlamak için ağır işlerde çalışıyor

 İdlib’in kuzeyindeki bir taş kesme şantiyesi. (Şarku’l Avsat)
İdlib’in kuzeyindeki bir taş kesme şantiyesi. (Şarku’l Avsat)

Binlerce Suriyeli geçtiğimiz yıllarda kendilerine sağlanan Birleşmiş Milletler (BM) yardımlarındaki düşüş nedeniyle, bölgedeki iş imkanlarının azalması ve yüksek fiyatların ardından ailelerinin giderlerini güvence altına almak için Suriye'nin kuzeybatısında fiziksel olarak ağır mesleklerde çalışmaya başladı.

30 yaşındaki Rahmu el-Halabi ve bazıların yaşı 60’ı aşan düzinelerce işçi günlerini, dağlık bir alanda ve kavurucu güneşin altında Hazra bölgesinin yakınında (İdlib’in 50 kilometre kuzeyinde) yeraltından devasa taşlar çıkararak geçiriyor. Bu işçiler günlük 50 TL’ye (iki buçuk dolara eşdeğer) yarı ilkel ekipmanlarla taşları keserek bunarı inşaata uygun küçük parçalara dönüştürüyor.

Görsel kaldırıldı.

Ter içindeki Rahmu, yarı ilkel bir manuel hava basınçlı sondaj makinesi aracılığıyla kaya kütlesini yeraltından dışarıya çıkarmak için çalışırken zorluklar ve fiziksel sıkıntılar yaşadığını aktardı.

Rahmu, kaya kütlesini küçük parçalara ayırmak ve onu inşa edilebilir parçalara bölmek olan çalışmanın ikinci aşaması başladığında neredeyse bilincini kaybedeceğini vurguladı. Rahmu, aile üyelerine yardım etmek ve onlara ihtiyaç duydukları yiyecek, ilaç ve bebek mamasını sağlamak için çalıştığını da sözlerine ekledi. Rahmu, uluslararası insani yardım kuruluşlarından birinin yiyecek ve yardım malzemesi haklarını, kendisi, ailesinin beş ferdi ve eşi için 10 günden fazla yetmeyeceği ölçüde azaltmasının ardından bu zor meslekte çalışmaya başvurdu. Aynı atölyede çalışan Halep kırsalındaki Babeyd köyündeki yerinden edilmiş olan Ahmed, de mesleğin zorluklarından ve risklerinden bahsetti. Ahmed açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

Toprak altından çıkarılan kaya kütlesinin çalışma alanına sürüklenip üzerimize ne zaman kaydığını bilmiyoruz. Daha önce kaya kütlesi, manuel kesim yerine taşındığında bağcıklardan, raylardan ve kablolardan çıkıp bir dizi işçiyi ezmişti. Tüm bu risklere ve yaralanmalara rağmen işverenin yaralılara yardım etmesini sağlayacak bir yasa halen yok. Çalışırken yaralananların, iyileşmeleri ve işe dönmelerine yardımcı olmak için aramızda para topluyoruz.

Görsel kaldırıldı.

 

Halep’in batı kırsalındaki Cinderis kentindeki Halid (25), depremden sonra yıkılan binalardan arta kalan inşaat demirlerini çıkarmak gibi daha az zor ve tehlikeli bir meslekte çalışıyor. Halid, ellerine siyah eldivenler giyip başına beyaz bir başlık takarak, yığınların üzerinden bükülmüş demir parçalarını çıkarıyor. Ardından ellerinin ve parmaklarının kopma ihtimalini bile düşünmeden demir parçalarını tesviye makinesine veriyor.

Halid yaşadıklarını şöyle anlattı:

Yıkıcı depremden sonra evlerimizi ve işyerlerimizi kaybettik. Geçimimizi sağlamak için başka seçeneğimiz kalmadı. Mevcut seçenekler genellikle fiziksel açıdan zor işler. Bölgede meydana gelen depremden sonra çok sayıda yıkık bina var. Binalardaki demirleri günde 5 ila 8 dolar arasında değişen günlük ücretlerle çıkartıyoruz. Gerçekten çok zahmetli ve çok zor bir iş. Özellikle makine bükülmüş teli tutarken çektiğinde sık sık ciddi yaralanmalara maruz kalıyoruz. Ellerimiz derin yaralar içinde. Bu da bizi ellerimizi sarmaya, daha kalın eldivenler giymeye ve hemen işe dönmeye zorluyor. Çünkü durmak yaşam koşullarımıza yansıyacak. Cuma gününe kadar tatil yok.

Görsel kaldırıldı.

Şarku’L Avsat’ın edindiği bilgilere göre Halep kırsalındaki Şam Kurtuluş Heyeti’nin (HTŞ) desteklediği Kurtarma Hükümeti tarafından temsil edilen idari organlar, yaklaşık 400 bin iş olanağı sağlamaya çalışıyor. İşçiler, Halep kırsalındaki el-Bab, Çobanbey, Azez kentlerinde ve İdlib’in kuzeyindeki Bab el-Hava sanayi kentinde Türkiye ve uluslararası kuruluşların desteğiyle inşa edilen sanayi bölgelerinde yiyecek ve giyecek üreten fabrikalarda çalışıyor.



Salih Müslim: Dünya Türkiye’nin operasyonlarına için yeşil ışık yakmayacak

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
TT

Salih Müslim: Dünya Türkiye’nin operasyonlarına için yeşil ışık yakmayacak

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim, Türkiye'nin İsveç'in NATO'ya üyeliğini kabul etmesi karşılığında Kürtlere yönelik operasyonlarının desteklenmesinin de aralarında bulunduğu şartlarını, Kürtlerin bekasına yönelik bir savaş ilanı olarak değerlendirdi. Müslim, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, Türkiye, tarafların tarafsızlık politikasını reddetmelerinden ötürü Kürt halkının çektiği sıkıntıları anlayan uluslararası güçlere her türlü baskıyı uyguluyor. Öyle ki Ankara, Kürtlerin bekasına karşı yürüttüğü savaşta, başta NATO olmak üzere tüm güçleri kendi tarafına çekmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

PYD ile başta İsveç olmak üzere Avrupa ülkeleri arasında herhangi bir düşmanlık olmadığını vurgulayan Müslim, Ankara'nın, Suriye'nin kuzeydoğusunda Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ve PYD liderliğindeki askeri güçlerin kontrolü altındaki bölgelere yönelik operasyonlarına yeşil ışık yakılması ihtimalini dışladı.

Müslim, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye'nin Kürtlere yönelik saldırılarının karşılığında müzakerelerden bir şey kazanabileceğini düşünmüyorum. Çünkü Erdoğan, tüm dünyanın onun bombardımanlarına razı olacağına inanıyor, ama beklediğini alamayacak.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg arasında 11 Temmuz’da Litvanya'nın Vilnius kentinde gerçekleşen üçlü görüşme sırasında, Türkiye’nin İsveç'in NATO'ya katılımını onayladığını duyurdu. Müslim, bu kararın Suriye'nin kuzeydoğusundaki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi bölgelerine ilişkin beklenen sonuçları hakkında yaptığı değerlendirmede, Özerk Yönetim tecrübesi ve bu bölgelerin 10 yıl önce Suriye yönetiminin kontrolü dışında örgütlenmesi sayesinde Rojava'da (Suriye Kürdistanı) başarılı bir model oluşturduklarını belirterek, “Güçlerimizin disiplini sonucunda, ABD ve Uluslararası Koalisyon güçlerini bizimle askeri ortaklık yapmaya iten halkımızın kazanımlarını savunacağız” dedi.

Kürt halkını hedef alan saldırılara karşı Kürtlerin ulusal birliğinin sağlanmasını isteyen ve tüm Kürt tarafları, Kürt birliğinin önündeki en büyük engel olan partizanlık ve tek taraflı çıkarlardan uzak durmaya çağıran Müslim, “Ulusal birliği sağlamak isteyen Kürt partileri çıkarlarını bir kenara bırakmalı” şeklinde konuştu. Suriyeli siyasetçi, ulusal birliği sağlamaya ve muhalefetteki Kürt Ulusal Konseyi de dahil olmak üzere tüm Kürt taraflarla diyalog kurmaya hazır olduğunu da sözlerine ekledi.

Müslim, Özerk Yönetimin ve askeri güçlerinin kontrolü altındaki bölgeleri yönetmek için Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile birlikte çalışmak istediklerini, ancak ENKS’nin Türkiye destekli Suriyeli muhalefet koalisyonundaki varlığının buna engel olduğunu söyledi. Müslim, diyalog kapısının bir şeyler yapmak ve bu cesareti göstermek isteyen tüm siyasi güçlere açık olduğunun da altını çizdi.

Türk siyasetine ve Kürtlerle savaş politikasına karşı uyarıda bulunan PYD Eş Başkanı, “Türkiye, Türkiye'deki Kürt şehirlerini ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) topraklarındaki Kürt şehirlerini yakıp yıkıyor. Bunun DEAŞ'ın Rojava bölgelerine yaptıklarından hiçbir farkı yok. Bu politikalar, bir iç ekonomik krizin yansımasıdır” şeklinde konuştu.

PYD’nin resmi internet sitesi üzerinden pazar günü konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Suriye sorununun çözümüne yönelik arabuluculuk çalışmalarında önemli rol oynayan İsveç halkına ve kurumlarına saygı ve takdir ifade edildi. Açıklamada, “Partimiz (PYD), İsveç'in ve halkının çıkarlarına zarar verecek herhangi bir eylemde bulunmamıştır. Türkiye'nin, İsveç'in tüm dünyada demokrasiye destek veren insani duruşunu etkilemek için uyguladığı baskıyı kınıyoruz” denildi.

Türkiye’nin artan operasyonları

Türkiye, geçtiğimiz haziran ayı başlarından bu yana DEAŞ'e karşı savaşında ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon güçleri tarafından desteklenen Özerk Yönetim ve Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolündeki bölgeleri hedef alan hava saldırılarını artırdı.

Geçtiğimiz haziran ayının sonlarında silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile Özerk Yönetimin önde gelen isimlerinin bulunduğu bir araç hedef alındı. Araçta Kamışlı Kantonu Eş Başkanı Yusra Derviş ile yardımcısı Liman Şiveş ve aracı kullanan Fırat Tuma öldü, Kamışlı Kanton Eş Başkanı Gabi Şamun ise ağır yaralandı.