Suriye’de yeni doğan bebekler cami önleri ve sokaklara terk ediliyor

Bebeklerin terk edilmesi Suriye’de yeni değil, ancak savaş durumu daha da kötüleştirdi (AFP)
Bebeklerin terk edilmesi Suriye’de yeni değil, ancak savaş durumu daha da kötüleştirdi (AFP)
TT

Suriye’de yeni doğan bebekler cami önleri ve sokaklara terk ediliyor

Bebeklerin terk edilmesi Suriye’de yeni değil, ancak savaş durumu daha da kötüleştirdi (AFP)
Bebeklerin terk edilmesi Suriye’de yeni değil, ancak savaş durumu daha da kötüleştirdi (AFP)

Suriyeli İbrahim Osman, üç yıl önce soğuk bir kış gecesi camide namaz kılmak için evinden ayrıldı.

Osman, soğukta titrerken bulduğu, doğduktan saatler sonra caminin kapısına terk edilen bir kız çocuğu ile evine geri döndü.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre, muhaliflerin kontrolündeki İdlib’de yer alan Hazano kasabasında yaşayan 59 yaşındaki Osman, “Onu eve götürdüm ve eşime ‘Sana bir hediye getirdim’ dedim” diye konuştu.

Suriye’de 12 yılı aşkın süredir devam eden iç savaş, yoksulluğu ve çaresizliği körüklediği için bebekler camiler ve hastanelerin önüne ve ağaçların altına terk ediliyor.

Görsel kaldırıldı.
İbrahim, Hibetullah’ı caminin önünde soğuktan titrerken buldu (AFP)

Osman, eşi ile ‘Allah’ın hediyesi’ anlamına gelen Hibetullah adını verdikleri kız bebeğe çok bağlandıklarını söyleyerek, şunları ekledi;

“Bir gün bütün gece ağladı ve ben onun ağlamasına ağladım. Onu sakinleştirmek için arabaya bindirdim ve ağlaması kesilene kadar onu sokaklarda gezdirdim.”

Suriye’de evlat edinme yasak olmasına rağmen, Osman yerel yetkililerden Hibetullah’ı yetiştirmek için izin istedi.

Osman, “Hiçbir zaman resmen ailenin bir parçası olamayacak olsa da, çocuklarıma ölürsem mirasımdan bir pay alması gerektiğini söyledim” dedi.

İdlib’de, Suriye hükümetinin kontrolü dışındaki bölgelerde, ebeveyni bilinmeyen bir çocuk bulunduğu bölgeye göre kayıt altına alınıyor.

Görsel kaldırıldı.

Osman’ın çocukları ve torunları arasında büyüyen ve ailesinin ayrılmaz bir parçası haline gelen Hebatullah bugün üç yaşında.

Osman, “Hebatullah diğer çocuklarımdan daha fazla şımartıldı” dedi.

Bir araştırma raporu ve yerel yetkililere göre, bebeklerin terk edilmesi Suriye’de yeni değil, ancak savaş ve onun yansımaları durumu daha da kötüleştirdi.

Görsel kaldırıldı.

İdlib’deki sivil işler yetkilisi Abdullah Abdullah, “Savaşın çetin koşulları, insanları evlatlarından vazgeçmeye sevk etti” ifadelerini kullandı.

Kimliği belirsiz bebeklerin yetimhanelere gönderildiğini belirten Abdullah, “Çocukların terkedilmesinde savaş ve ailelerin de suçu var. Bu çocuklar mağdur” diye ekledi.

Görsel kaldırıldı.

Program Direktörü Faysal Hamud AFP’ye verdiği demeçte, “Beytu’l Tıfl Merkezi kurulduğu 2019’dan bu yana, dokuzu 2023’te olmak üzere farklı yerlere bırakılan 26 yeni doğan çocuğu kabul etti” dedi.

Washington merkezli insan hakları ihlallerini kaydeden Suriyeliler Hakikat ve Adalet Merkezi, 2021 başları ile 2022 sonları arasında ülke genelinde 62’si kız olmak üzere 100’den fazla terk edilmiş çocuğun bulunduğunu bildirdi.

Gerçek rakamın çok daha yüksek olduğu tahmin ediliyor.

Merkez, çatışmanın patlak vermesinden önce birkaç terk edilmiş çocuk vakasının belgelendiğini, ancak savaş sırasında sayıların önemli ölçüde arttığını bildirdi.

Suriyeliler Hakikat ve Adalet Merkezi, yoksulluk, istikrarsızlık, güvensizlik ve çocuk evliliklerinin yanı sıra cinsel istismar ve evlilik dışı hamilelik gibi faktörlere işaret etti.

Sağlık bakanlığı yetkilisi Zaher Hajjo AFP’ye verdiği demeçte, geçen yılın ilk 10 ayında 28’i erkek ve 25’i kız olmak üzere 53 terk edilmiş yeni doğmuş bebeğin hükümet kontrolündeki bölgelerde kaydedildiğini söyledi.

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed, ebeveyni bilinmeyen çocuklara yönelik merkezler kurulmasını öngören bir kararname yayınladı.

Kararnameye göre, ailesi bilinmeyen çocuk Suriyeli ve Müslüman kaydediliyor ve bulunduğu yer doğduğu yer olarak kabul ediliyor.



Salih Müslim: Dünya Türkiye’nin operasyonlarına için yeşil ışık yakmayacak

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
TT

Salih Müslim: Dünya Türkiye’nin operasyonlarına için yeşil ışık yakmayacak

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim (Şarku’l Avsat)

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanı Salih Müslim, Türkiye'nin İsveç'in NATO'ya üyeliğini kabul etmesi karşılığında Kürtlere yönelik operasyonlarının desteklenmesinin de aralarında bulunduğu şartlarını, Kürtlerin bekasına yönelik bir savaş ilanı olarak değerlendirdi. Müslim, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, Türkiye, tarafların tarafsızlık politikasını reddetmelerinden ötürü Kürt halkının çektiği sıkıntıları anlayan uluslararası güçlere her türlü baskıyı uyguluyor. Öyle ki Ankara, Kürtlerin bekasına karşı yürüttüğü savaşta, başta NATO olmak üzere tüm güçleri kendi tarafına çekmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

PYD ile başta İsveç olmak üzere Avrupa ülkeleri arasında herhangi bir düşmanlık olmadığını vurgulayan Müslim, Ankara'nın, Suriye'nin kuzeydoğusunda Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ve PYD liderliğindeki askeri güçlerin kontrolü altındaki bölgelere yönelik operasyonlarına yeşil ışık yakılması ihtimalini dışladı.

Müslim, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye'nin Kürtlere yönelik saldırılarının karşılığında müzakerelerden bir şey kazanabileceğini düşünmüyorum. Çünkü Erdoğan, tüm dünyanın onun bombardımanlarına razı olacağına inanıyor, ama beklediğini alamayacak.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg arasında 11 Temmuz’da Litvanya'nın Vilnius kentinde gerçekleşen üçlü görüşme sırasında, Türkiye’nin İsveç'in NATO'ya katılımını onayladığını duyurdu. Müslim, bu kararın Suriye'nin kuzeydoğusundaki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi bölgelerine ilişkin beklenen sonuçları hakkında yaptığı değerlendirmede, Özerk Yönetim tecrübesi ve bu bölgelerin 10 yıl önce Suriye yönetiminin kontrolü dışında örgütlenmesi sayesinde Rojava'da (Suriye Kürdistanı) başarılı bir model oluşturduklarını belirterek, “Güçlerimizin disiplini sonucunda, ABD ve Uluslararası Koalisyon güçlerini bizimle askeri ortaklık yapmaya iten halkımızın kazanımlarını savunacağız” dedi.

Kürt halkını hedef alan saldırılara karşı Kürtlerin ulusal birliğinin sağlanmasını isteyen ve tüm Kürt tarafları, Kürt birliğinin önündeki en büyük engel olan partizanlık ve tek taraflı çıkarlardan uzak durmaya çağıran Müslim, “Ulusal birliği sağlamak isteyen Kürt partileri çıkarlarını bir kenara bırakmalı” şeklinde konuştu. Suriyeli siyasetçi, ulusal birliği sağlamaya ve muhalefetteki Kürt Ulusal Konseyi de dahil olmak üzere tüm Kürt taraflarla diyalog kurmaya hazır olduğunu da sözlerine ekledi.

Müslim, Özerk Yönetimin ve askeri güçlerinin kontrolü altındaki bölgeleri yönetmek için Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile birlikte çalışmak istediklerini, ancak ENKS’nin Türkiye destekli Suriyeli muhalefet koalisyonundaki varlığının buna engel olduğunu söyledi. Müslim, diyalog kapısının bir şeyler yapmak ve bu cesareti göstermek isteyen tüm siyasi güçlere açık olduğunun da altını çizdi.

Türk siyasetine ve Kürtlerle savaş politikasına karşı uyarıda bulunan PYD Eş Başkanı, “Türkiye, Türkiye'deki Kürt şehirlerini ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) topraklarındaki Kürt şehirlerini yakıp yıkıyor. Bunun DEAŞ'ın Rojava bölgelerine yaptıklarından hiçbir farkı yok. Bu politikalar, bir iç ekonomik krizin yansımasıdır” şeklinde konuştu.

PYD’nin resmi internet sitesi üzerinden pazar günü konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Suriye sorununun çözümüne yönelik arabuluculuk çalışmalarında önemli rol oynayan İsveç halkına ve kurumlarına saygı ve takdir ifade edildi. Açıklamada, “Partimiz (PYD), İsveç'in ve halkının çıkarlarına zarar verecek herhangi bir eylemde bulunmamıştır. Türkiye'nin, İsveç'in tüm dünyada demokrasiye destek veren insani duruşunu etkilemek için uyguladığı baskıyı kınıyoruz” denildi.

Türkiye’nin artan operasyonları

Türkiye, geçtiğimiz haziran ayı başlarından bu yana DEAŞ'e karşı savaşında ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon güçleri tarafından desteklenen Özerk Yönetim ve Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolündeki bölgeleri hedef alan hava saldırılarını artırdı.

Geçtiğimiz haziran ayının sonlarında silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile Özerk Yönetimin önde gelen isimlerinin bulunduğu bir araç hedef alındı. Araçta Kamışlı Kantonu Eş Başkanı Yusra Derviş ile yardımcısı Liman Şiveş ve aracı kullanan Fırat Tuma öldü, Kamışlı Kanton Eş Başkanı Gabi Şamun ise ağır yaralandı.