Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, Tunus Merkez Bankası Finansal Analiz Komitesi’nin şüpheli kuruluşlardan yararlanan ve yararlanmaya devam eden finansman kaynaklarını belirlemede oynadığı önemli rolü vurguladı. Kendisine 2022 yılı mali tablolarını ve denetçilerin raporunu sunan Tunus Merkez Bankası Başkanı Mervan Abbasi’yi geçtiğimiz Çarşamba günü kabul ettikten sonra, fonların yasadışı aktığından artık kimsenin şüphesi olmadığını söyledi. Said, Tunus yasalarının gerektirdiği şekilde bundan yararlananların hesap vereceğini ve cezalandırılacağını belirtti. Said bunu söylerken, özellikle seçim dönemlerinde şüpheli mali finansman almak ve yasadışı paradan yararlanmakla suçlanan Tunuslu siyasi partilere ve sivil derneklere atıfta bulunuyor.
Bu suçlamalar, Tunus makamlarının yolsuzluğa karşı yürüttüğü bir kampanyanın ışığında ortaya çıkıyor ve Tunus Finansal Analiz Komisyonu’nun raporları, yıldan yıla şüpheli bilgiler gösteriyor.
Geçtiğimiz aylarda Tunus yargısı, Tunus’ta Instalingo davası olarak bilinen olayda Nahda hareketinin bazı liderlerine yönelik suçlamaları ortaya çıkardı. Güvenlik raporları ve araştırmaları, şirketin devlet güvenliğine saldırma, kara para aklama ve başkalarını sosyal medya üzerinden kötüye kullanmasından şüpheleniyor. İçişleri Bakanlığı’nın üst düzey yetkilileri, izole güvenlik güçleri ve blog yazarlarının yanı sıra iş insanları, eski bir milletvekili ve eski Başbakan ile eski bir ataşe de dosyada şüpheliler arasında. Ayrıca 9 Mayıs’ta bir yıl hapis cezasına çarptırılan Nahda lideri Raşid Gannuşi’nin başkanlık ettiği Nahda’daki pek çok yetkili de aynı dosyada suçlanıyor.
Savcılık, Haziran 2022’de aralarında Gannuşi’nin damadı Refik Abdusselam ve kızının da bulunduğu 27 sanık hakkında kara para aklama suçlamasıyla soruşturma başlatmıştı. Ancak Gannuşi, sorgusunu tamamladıktan sonra bu davanın sahte, uydurma ve argümanlardan yoksun olduğunu söyledi.
2021 yılında Tunus Finansal Analiz Komisyonu (hükümet), kaydettiği üç ana ihlalin, yüzde 20 oranında kaçakçılık, yüzde 19 oranında yolsuzluk ve etkinin kötüye kullanılması, yüzde 11 oranında dolandırıcılık ile ilgili olduğunu doğruladı.