İsrail Gazze'den fırlatılan roketlere karşı ‘Davud Sapanı’ hava savunma sistemini kullanıyor

Sistem ilk kez başarıyla kullanıldı.

İsrail'in Demir Kubbe hava savunma sistemi, Çarşamba günü Gazze'den atılan roketleri önledi (AFP)
İsrail'in Demir Kubbe hava savunma sistemi, Çarşamba günü Gazze'den atılan roketleri önledi (AFP)
TT

İsrail Gazze'den fırlatılan roketlere karşı ‘Davud Sapanı’ hava savunma sistemini kullanıyor

İsrail'in Demir Kubbe hava savunma sistemi, Çarşamba günü Gazze'den atılan roketleri önledi (AFP)
İsrail'in Demir Kubbe hava savunma sistemi, Çarşamba günü Gazze'den atılan roketleri önledi (AFP)

İsrail medyası çarşamba günü yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nden fırlatılan füzeleri engellemek için yaklaşık altı yıl önce faaliyete geçmesi için adım atılan Davud Sapanı (David's Sling) hava savunma sistemini kullandığını duyurdu.

Yedioth Ahronoth gazetesi, Davud Sapanı sisteminin Tel Aviv'e doğru ilerleyen bir füzeyi önlediğini aktardı.

Times of Israel, Rafael Advanced Defense Systems tarafından üretilen sistemin ilk kez başarıyla kullanıldığını bildirdi.

roket

Sistem, 2018 yılında Suriye'den İsrail'e doğru fırlatılan füzeleri engellemek için iki atış yapmış ancak gönderilen füzeler Suriye topraklarına düşmüştü.

Yedioth Ahronoth, Davud Sapanı sisteminde kullanılan bir füzenin maliyetinin bir milyon dolar olduğunu aktardı.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Davud Sapanı’nın 100 ila 200 kilometre menzilli füzeleri, alçaktan uçan uçakları ve güdümlü füzeleri engellemek üzere tasarlanmış kısa ve orta menzilli bir füze sistemi olduğunu açıkladı.

Yapılan açıklamalar sistemin Nisan 2017'de faaliyete geçtiği yönünde.



Beyaz Saray: İran, ABD saldırıları öncesinde zenginleştirilmiş uranyum stoklarını başka bir yere taşımadı

Uydu görüntüsü, İran-İsrail çatışması sırasında ABD hava saldırıları sonrasında Natanz uranyum zenginleştirme tesisinde meydana gelen çukurları gösteriyor (Reuters)
Uydu görüntüsü, İran-İsrail çatışması sırasında ABD hava saldırıları sonrasında Natanz uranyum zenginleştirme tesisinde meydana gelen çukurları gösteriyor (Reuters)
TT

Beyaz Saray: İran, ABD saldırıları öncesinde zenginleştirilmiş uranyum stoklarını başka bir yere taşımadı

Uydu görüntüsü, İran-İsrail çatışması sırasında ABD hava saldırıları sonrasında Natanz uranyum zenginleştirme tesisinde meydana gelen çukurları gösteriyor (Reuters)
Uydu görüntüsü, İran-İsrail çatışması sırasında ABD hava saldırıları sonrasında Natanz uranyum zenginleştirme tesisinde meydana gelen çukurları gösteriyor (Reuters)

Beyaz Saray’dan dün yapılan açıklamada ABD'nin İran'daki üç nükleer tesise düzenlediği bombardıman öncesinde Tahran’ın yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum stoklarını başka bir yere taşımadığı vurgulandı.

ABD Başkanı Donald Trump, Amerikan basınında ABD istihbaratının gizli bir raporunun sızdırılmasını sert bir dille eleştirmişti. Söz konusu raporda ABD'nin İsrail'i desteklemek için İran'ın başkent Tahran'ın güneyindeki Fordo ve ülkenin orta kesimlerindeki Natanz ve İsfahan nükleer tesislerine düzenlediği askeri saldırının işe yarayıp yaramadığını sorguluyordu.

Bu özel saldırıların gerçekleştirilmesinden bu yana Trump, saldırıların üç nükleer tesisi tamamen yok ettiğini sürekli olarak vurguladı.

Ancak uzmanlar, İran'ın bu nükleer tesislerdeki yaklaşık 400 kilogramlık yüzde 60 oranında zenginleştirilmiş uranyum stokunu boşaltarak saldırıyı önlemiş olabileceği ihtimalini ortaya attılar.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt dün, Fox News haber ağına yaptığı açıklamada, “Size temin ederim ki, ABD, saldırılardan önce yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyumun taşındığına dair herhangi bir kanıta rastlamadı” dedi. Leavitt, bunun aksini iddia eden haberlerin ‘yanlış bilgi içerdiğini’ vurguladı.

Beyaz Saray Sözücüs, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Şu anda nükleer tesis sahalarında bulunanlar, cumartesi gecesi yapılan başarılı saldırılar sonucunda devasa enkaz altında gömülü durumda.”

Öte yandan ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü John Ratcliffe dün yaptığı açıklamada, ‘güvenilir bilgilere’ göre Tahran'ın nükleer programının ‘son saldırılardan ciddi şekilde zarar gördüğünü’ söyledi.

Ratcliffe, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada bu kararın, tarihi olarak güvenilir ve doğru bir kaynaktan/yöntemden elde edilen yeni bilgilere dayandığını, bu bilgilere göre İran'ın birçok önemli nükleer tesisinin tahrip edildiğini ve yeniden inşasının yıllar alabileceği belirtti.

Tahran dün, 12 gün süren savaş sırasında İsrail ve ABD'nin bombardımanları sonucunda nükleer tesislerinin büyük hasar gördüğünü kabul etti.

Öte yandan Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi, Fransa merkezli televizyon kanalı France 2'ye verdiği demeçte, UAEA’nın çatışmaların başlamasından itibaren zenginleştirilmiş uranyumu artık denetleyemediğini, ancak bu maddenin kaybolduğu veya saklandığı izlenimi vermek de istemediğini söyledi.

ABD merkezli televizyon ağı CNN'in salı günü yayınladığı gizli bir belgeye göre ABD'nin İran’a düzenlediği saldırılar, Trump'ın sürekli söylediğinin aksine, İran'ın nükleer programını tamamen yok etmek yerine sadece birkaç ay geriye götürdü.

Belgenin yayınlanması Trump'ı öfkelendirdi. Trump, Savunma Bakanı Pete Hagerty'nin perşembe sabahı saat 8.00’da (dünya saatiyle 12.00) ‘ABD’li büyük savaş pilotlarının şerefini savunmak için’ bir basın toplantısı düzenleyeceğini açıkladı.