Çin yönetimi Kiev, Moskova ve Avrupa’yı ziyaret etmesi için özel temsilci görevlendirdi

Zelenskiy, ‘ateşkes hazırlığı olarak’ Roma ve Vatikan’a gitti.

Çin Devlet Başkanı Şi ve Rusya lideri Putin. (AP)
Çin Devlet Başkanı Şi ve Rusya lideri Putin. (AP)
TT

Çin yönetimi Kiev, Moskova ve Avrupa’yı ziyaret etmesi için özel temsilci görevlendirdi

Çin Devlet Başkanı Şi ve Rusya lideri Putin. (AP)
Çin Devlet Başkanı Şi ve Rusya lideri Putin. (AP)

Çin son birkaç aydır tüm dünyadaki krizlerin çözümünde kendisini arabulucu olarak konumlandırmaya ve öncü rol oynamaya çalıştı. Ayrıca Ukrayna’daki savaşta tarafsız olduğunu bildirdi. Çin Dışişleri Bakanlığı cuma günü yaptığı açıklamada Çin’in Avrasya özel temsilcisinin Moskova ile Kiev arasındaki barış görüşmelerini ilerletmek için 15 Mayıs'tan itibaren Ukrayna, Polonya, Fransa, Almanya ve Rusya'yı ziyaret ederek, Kiev’e ziyarette bulunan en yüksek Çinli diplomat olacağını söyledi.

Pekin, işgal nedeniyle Moskova’yı kınamayı reddettiği için eleştirilmişti. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, savaşın patlak vermesinden bir yılı aşkın bir süre sonra Ukraynalı mevkidaşı Vladimir Zelenskiy ile geçen ay telefonla görüştü. Çin devlet televizyonunun haberine göre Şi, Zelenskiy’e savaşın tek çözümünün müzakereler olduğunu söyledi. Aynı şekilde Pekin, daha sonra Çin’in 2009’dan 2019’a kadar Rusya Büyükelçisi olan Li Hui’nin Ukrayna’ya gidecek bir heyete liderlik edeceğini duyurdu.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin, düzenlediği basın toplantısında “Çin Hükümeti’nin Avrasya İşlerinden Sorumlu Özel Temsilcisi Li Hui, Ukrayna krizinin siyasi çözümü konusunda tüm taraflarla temas kurmak için Ukrayna, Polonya, Fransa, Almanya ve Rusya’yı ziyaret edecek” açıklamasında bulundu. Wang, Li’nin gezisinin ‘Çin’in barış ve müzakereleri ilerletme konusundaki kararlılığını gösterdiğine’ ve ‘Çin’in kararlı bir şekilde barıştan yana olduğunu gösterdiğine’ dikkati çekti. Haber ajanslarının aktardığına göre Wang Wenbin, “Çin, ateşkes, savaşı durdurma, barış görüşmelerini başlatma ve durumun tırmanmasını önleme konusunda daha fazla uluslararası fikir birliği oluşturmayı ve yapıcı bir rol oynamayı sürdürmeye istekli” açıklamasında bulundu. Şu an Norveç’te bulunan Çin Dışişleri Bakanı Qin Gang, ziyaretle ilgili olarak, “Hepimiz durumdan endişeliyiz. Çatışmanın ilk gününden beri Çin’in savunduğu ve desteklediği bir barış ve siyasi çözüm çağrısında bulunuyoruz” ifadelerini kullandı. Ancak Li’nin özel temsilci olarak seçilmesi soru işaretlerine yol açtı. Zira büyükelçi olarak Moskova’dan ayrılmadan önce Devlet Başkanı Vladimir Putin, Li’ye Dostluk Nişanı vermişti.

Şarku’L Avsat’ın edindiği bilgilere göre üst düzey bir İtalyan kaynak, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin yarın Roma’ya ziyarette bulunacağını ve burada İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella ile görüşeceğini açıkladı. Kaynağa göre Zelenskiy, daha sonra Papa Francis ve ardından Başbakan Giorgia Meloni ile görüşmek üzere Vatikan’a gidecek.

İtalya’nın savaşla ilgili tavrına karşı olan bazı partilerin protesto hareketleri düzenleyebileceğine ilişkin haberlerin yayınlanması üzerine güvenlik birimleri, koruma önlemlerini en üst düzeye çıkarırken, Zelenskiy’nin Roma’ya varış ve toplantı saatleri de gizli tutuluyor.

Vatikan diplomasisinin bir süredir ateşkese varmak ve Moskova ile müzakerelerin önünü açmak için oynadığı çok ihtiyatlı arabuluculuk rolü göz önüne alındığında hiç şüphe yok ki Zelenskiy ile Papa Francis arasındaki görüşme, bu ziyaretin ana durağı olacak. Şarku’l Avsat’a konuşan Vatikan’daki diplomatik kaynaklara göre Zelenskiy’nin Papa ile görüşmesi, en azından Ukrayna tarafında çatışmalarda ateşkese varmak için bir isteklilik olduğunu gösteriyor. Zira Kiev, 12 Mayıs’ta da daha fazla Batı ikmalini bekleme gerekçesiyle Rusya tarafından işgal edilen bölgelere yönelik karşı saldırının ertelendiğini açıkladı.

Ayrıca Ukrayna makamları, Papa’nın ‘Vatikan’ın Mokosva ile Kiev’e aynı mesafede durduğunu’ öne süren bazı açıklamalarından duydukları memnuniyetsizliği defalarca dile getirmişti. Aynı şekilde Papa, Rusya ile Ukrayna başkentlerine yapılacak bir ziyaretin parçası olmadıkça, Kiev'i ziyaret etme davetini kabul etmediği için birkaç kez özür dilemişti. Ancak Papa Francis, kısa süre önce Moskova’nın saldırgan olduğunu söyledi ve son vaazlarının tümünde ‘acı çeken Ukrayna halkı’ için dayanışma ve dua çağrısı yapıyor.

Vatikan’daki bir diplomatik kaynak, Katolik diplomasi yoluyla arabuluculuk yapma girişiminin halen büyük engellerle karşı karşıya olduğunu söyledi. Bu engellerin başında ise Batı ve NATO’nun tavrı ve Moskova’nın şimdiye kadar bu girişime yanıt vermeyi reddetmesi geliyor.

Diğer yandan İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, kritik bir durumla karşı karşıya. Geçen sonbaharın başında iktidara gelmesinden bu yana Ukrayna ile ilişkilerinin ve İtalya’nın Ukrayna’ya sağladığı siyasi ve askeri desteği, dış politikasının ana maddeleri arasına koymakta istekliydi. Ayrıca Meloni, Batılı müttefiklere, özellikle de ABD’ye, eski Başbakan Mario Draghi’nin politikasını sürdürdüğüne dair güvence verdi.

Bu kritik durumun nedeni ise Meloni’nin siyasi ve kişisel olarak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e en yakın isimlerden olan Matteo Salvini ve Silvio Berlusconi ile birlikte bir koalisyon hükümetine başkanlık etmesinden kaynaklanıyor. Salvini, Batılı müttefiklerin savaş konusundaki tutumunu ve Ukrayna’ya devam eden savaş yardımı tedarikini eleştirme hususunda hiçbir fırsatı kaçırmıyor. Berlusconi ise Putin’in şartlarını dinlemek ve bunlara yanıt vermek için defalarca çağrı yaptı. Ayrıca Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’e yönelik sert eleştiriler yöneltti.

Aynı şekilde Başbakan yardımcılığı görevini yürüten Salvini’nin Meloni ile Zelenskiy arasındaki görüşmeye katılmaması ve Forza Italia partisinin koordinatörü Antonio Tajani’nin Berlusconi'nin yardımcısı olarak değil, Dışişleri Bakanı sıfatıyla görüşmeye katılması bekleniyor.



Pezeşkiyan, Washington ile müzakerelerin yeniden başlatılması çağrısında bulunarak muhafazakarları kızdırdı

Tahran'ın merkezindeki İran-Filistin Koordinasyon Binası'na asılan propaganda afişinde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir fotoğrafı ve ‘Başka bir savaşta başarısızlık’ ifadesi yer alıyor. (EPA)
Tahran'ın merkezindeki İran-Filistin Koordinasyon Binası'na asılan propaganda afişinde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir fotoğrafı ve ‘Başka bir savaşta başarısızlık’ ifadesi yer alıyor. (EPA)
TT

Pezeşkiyan, Washington ile müzakerelerin yeniden başlatılması çağrısında bulunarak muhafazakarları kızdırdı

Tahran'ın merkezindeki İran-Filistin Koordinasyon Binası'na asılan propaganda afişinde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir fotoğrafı ve ‘Başka bir savaşta başarısızlık’ ifadesi yer alıyor. (EPA)
Tahran'ın merkezindeki İran-Filistin Koordinasyon Binası'na asılan propaganda afişinde İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir fotoğrafı ve ‘Başka bir savaşta başarısızlık’ ifadesi yer alıyor. (EPA)

Siyasi ve askerî açıdan hassas bir dönemde, ABD'nin İran'ın nükleer tesislerini bombalamasına rağmen İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın Washington'a diplomatik bir zeytin dalı uzatmayı tercih etmesi, bu açıklamaları bir tür ‘aşırı yumuşaklık’ olarak gören muhafazakâr hareketin öfkesine yol açtı. Ancak Pezeşkiyan'ın destekçileri, medya söyleminin İran'ın içini hedef almadığını, daha ziyade dış dünya ile bir anlayış penceresi açmaya çalıştığını vurguluyor.

İran ekonomisini boğan yaptırımların kaldırılması için Batı ile diyaloğu yeniden canlandırma sözü veren Mesud Pezeşkiyan, Donald Trump'a yakın ABD’li muhafazakâr yayıncı Tucker Carlson'a bir röportaj verdi.

Pezeşkiyan dün yayınlanan röportajda, ABD'nin İran'a karşı savaşında İsrail'i desteklemek için haziran ayında İran'ın nükleer tesislerine yönelik hava saldırılarına rağmen Washington'la görüşmelere yeniden başlamanın ‘sorun olmadığını’ söyledi.

Muhafazakâr Milletvekili Emir Hüseyin Sabiti, X platformunda Pezeşkiyan'a yüklenerek şunları söyledi: “Amerikalı gazeteciye verdiğiniz zayıf cevaplar ulusal birliğe aykırı ve utanç vericiydi. Görünen o ki ABD ile daha önce yaptığınız mantıksız ve dürüst olmayan müzakerelerden henüz ders almamışsınız ve yeniden kandırılmak istiyorsunuz.”

Sabiti, cumhurbaşkanını parlamentoyla karşı karşıya gelmekle tehdit ederek, “Hükümetin dış politikaya yaklaşımı değişmezse, parlamentonun hükümete karşı tutumu değişecektir” dedi.

Pezeşkiyan'a yakın olan gazeteci Ali Asgar Şefiiyan, Sabiti'ye cevaben, “Bu röportajın hedef kitlesi siz değildiniz” dedi. Bu eleştiriler, İran'a yönelik son saldırılar sırasında Azerbaycan'ın topraklarından İsrail insansız hava araçlarının (İHA) kalkışına izin verdiği yönündeki suçlamaları görmezden gelerek geçtiğimiz cuma günü Bakü'ye yaptığı ziyaretin ardından ‘siyasi beceriksizlik’ gerekçesiyle İran Cumhurbaşkanı'na yönelik güvensizlik oylaması çağrılarının yapıldığı bir dönemde geldi.

Batı'ya düşmanlığı ve nükleer programla ilgili müzakerelere karşıtlığıyla bilinen İran gazetesi Kayhan, “Diplomasiye bomba yağdıranlarla tekrar koşulsuz olarak aynı masaya oturmak adil mi?” diye sordu.

Nisan ayından bu yana İran'la nükleer programı konusunda görüşmeler yürüten ABD, 22 Haziran'da Tahran'ın güneyindeki Fordo'da bulunan yeraltı uranyum zenginleştirme tesisini ve İsfahan ile Natanz'daki iki nükleer tesisi bombaladı. Bu tesislerdeki hasarın gerçek boyutu henüz bilinmiyor.

Genel yayın yönetmeni ülkede son sözü söyleyen İran Dini Lideri Ali Hamaney tarafından atanan Kayhan gazetesinde şu ifade yer aldı: “Elleri tamamen halkımızın kanıyla lekelenmiş bir düşman karşısında sertlikten başka bir çözüm var mı?”

Kayhan Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Şeriatmedari, “Bu röportajda söylenenler rejimin pozisyonlarıyla uyumlu değil” dedi.

Pezeşkiyan'ın “ABD müzakere masasını havaya uçuruyor” ifadesini kullanmasına atıfta bulunan Şeriatmedari, Tahran'ın müzakere yoluna devam etmeye açık olduğunu vurguladı. Şeriatmedari, “Eğer masa havaya uçurulduysa, masaya yeniden dönmek ABD'nin işlediği suçun inkârından ve aldatma tuzağının yeni bir kabulünden başka bir anlama gelir mi?” diye sordu.

Şeriatmedari şöyle devam etti: “ABD, nükleer tesislerimizi hedef aldığını resmen kabul etmedi mi? İsfahan, Natanz ve Fordo tesislerini yok etmek için onlarca bomba atmadı mı? Trump'ın kendisi bile bununla övündü! ABD'yi temize çıkarma konusundaki bu tuhaf ısrarınız neden? Sanki onunla müzakerelere dönebilmek için sakinleşmesini bekliyormuşsunuz gibi… İsrail'i Washington'a şikâyet etmeye ve neden olduğu krizden yakınmaya mı gidiyorsunuz?”

Gazete ayrıca, İran Cumhurbaşkanı'na danışman ekibini değiştirmesi çağrısında bulundu: “Danışmanlarınızı gözden geçirin ve onlara ABD ile müzakerelerin ihanet değilse bile siyasi ahmaklık olduğunu açıkça söyleyin. Hem kendi iyiliğiniz hem de ülkenin iyiliği için çevrenizi bunlardan arındırın.”

İran Devrim Muhafızları Ordusu'na (DMO) yakın Cevan gazetesi, ‘yumuşak ve nazik’ sözleri kınayarak, “Amerikalı bir yayıncıyla diyaloğun gerçek anlamı, halkın hoşnutsuzluğunu ve ABD'ye olan tam güvensizliğini dile getiren sözlerde ortaya çıkar” dedi.

İran'da reformist çizgide yayın yapan Ham Mihan gazetesi ise Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın ‘olumlu gidişatını’ övdü. Gazete şöyle yazdı: “Bu röportaj uzun zaman önce yapılmalıydı. İranlı yetkililer ne yazık ki uzun zamandır Amerikan ve uluslararası medya sahnesinde yoklar.”

İranlı yetkililer tarafından açıklanan yeni bilançoya göre İran ve İsrail arasında 12 gün süren savaşta bin 60 kişi hayatını kaybetti. ABD, İran'ın nükleer programındaki kilit tesislere düzenlediği saldırılarla savaşa katıldı.