İran'da halka açık idam için büyük bir kalabalık toplandı: "Bu bir ortaçağ uygulaması"

Mahkum 2016'da, "dünyada yolsuzluğu yayma" suçlamasıyla idama çarptırılmıştı

Birleşik Krallık halkı Londra'da, İran'daki idamları prostesto ediyor (Reuters)
Birleşik Krallık halkı Londra'da, İran'daki idamları prostesto ediyor (Reuters)
TT

İran'da halka açık idam için büyük bir kalabalık toplandı: "Bu bir ortaçağ uygulaması"

Birleşik Krallık halkı Londra'da, İran'daki idamları prostesto ediyor (Reuters)
Birleşik Krallık halkı Londra'da, İran'daki idamları prostesto ediyor (Reuters)

İran'da perşembe günü yolsuzluk ve fuhuş suçlamasıyla bir kişinin idam edildiği bildirilirken aktivistlerin "ortaçağdan kalma" diye adlandırdığı, "nadiren" halka açık yapılan infaza tanıklık etmek için büyük bir kalabalık toplandı.

Yerel medyaya göre İran'ın kuzeybatısındaki Meraga şehrinin savcısı Mahmud Nemati, infaz edilen erkeğin "kadınlar ve kız çocuklarıyla yasadışı ilişkilere" girdiğini ve "yaptıklarını kaydettiği materyallerle belgelediğini" söylüyor.

Fars haber ajansına göre kişinin adının Emir Mehdi olduğu tespit edildi.

Meraga Devrim Mahkemesi 2016'da yakalanan Mehdi'yi "dünyada yolsuzluğu yayma" suçlamasıyla idam cezasına çarptırmıştı. IranWire'ın bildirdiğine göre daha sonra Yüksek Mahkeme bu cezayı onamıştı.

Perşembe günü İran haber siteleri, İran'ın Doğu Azerbaycan eyaletinde infazı izlemek üzere toplanan kalabalık grupları gösteren fotoğraflar yayımladı.

The Independent'ın haberine göre, Mehdi, yüzlerini örtmek için kar maskesi takan iki celladın yanında gözleri bağlı halde görülüyordu.

Norveç merkezli İran İnsan Hakları Örgütü (IHR) Direktörü Mahmood Amiry-Moghaddam "Uluslararası toplum bu tür ortaçağ uygulamalarını destekleyemez" diye belirtiyor. Amiry-Moghaddam bu infazın "zulüm, aşağılama ve toplumu sindirme yoluyla ömrünü uzatmaya çalışan bir hükümetin gerçek yüzünü" gösterdiğini de sözlerine ekliyor.

Ülkedeki insan hakları aktivistleri, 25 Mayıs'ta uyuşturucu ve cinayetle ilgili suçlamalarla İran'da en az 7 kişinin idam edildiğini söylüyor.

Uluslararası Af Örgütü'ne göre, İran'da Çin hariç diğer tüm ülkelerden daha fazla kişi idam edilmesine rağmen, Mehdi'ninki gibi halka açık infazlar nadir görülüyor. Geçen ay İran'da 110'dan fazla kişi idam edildi.

Gözlemciler, özellikle geçen yıldan bu yana rejimi sarsan kitlesel protestoların ardından rejimin halka korku atmosferi aşılamak istemesi nedeniyle İran'da halihazırda idamlarda sert bir artış görüldüğüne dikkat çekiyor. Mahsa Emini'nin polis nezaretinde ölmesinin ardından eylülde başlayan rejim karşıtı protestolardan beri yüzlerce kişi gözaltına alındı.

Bir hafta önce Uluslararası Af Örgütü, üç protestocunun infaz edilmesine tepki göstererek şu açıklamayı yapmıştı:

Hükümetler kamuoyu açıklamaları ve diplomatik eylemlerle, acilen ve mümkün olan en güçlü ifadelerle bu idamları kınamalı. Ancak İranlı yetkililerin ölüm cezasını amansızca kullanması karşısında bu yeterli değil. İran halkının zaman gibi bir lüksü yok; adli infaz kisvesi altında korkunç bir hızla keyfi olarak hayatları ellerinden alınıyor.

Af Örgütü açıklamasında, "Tüm devletleri, işkence ve uluslararası hukuk kapsamındaki diğer suçlarla ilgili cezai sorumluluk taşıdığına dair yeterli muteber kanıt bulunan tüm İranlı yetkililer üzerinde, evrensel yargı yetkisini kullanmaya çağırıyoruz" diye belirtmişti.

İranlı yetkililer, ölüm cezasını bir siyasi baskı aracı olarak kullanmayı artırmaları karşısında dünyanın seyirci kalmayacağını kesin bir biçimde anlamalı.



Benin hükümeti, pazar günkü darbe girişimi sonucunda can kayıpları olduğunu doğruladı

Pazartesi günü Cotonou'daki Benin TV ve Radyosu'nun genel merkezinin yakınında bir askeri araç (Reuters)
Pazartesi günü Cotonou'daki Benin TV ve Radyosu'nun genel merkezinin yakınında bir askeri araç (Reuters)
TT

Benin hükümeti, pazar günkü darbe girişimi sonucunda can kayıpları olduğunu doğruladı

Pazartesi günü Cotonou'daki Benin TV ve Radyosu'nun genel merkezinin yakınında bir askeri araç (Reuters)
Pazartesi günü Cotonou'daki Benin TV ve Radyosu'nun genel merkezinin yakınında bir askeri araç (Reuters)

Benin hükümeti, dün yapılan acil kabine toplantısının ardından, pazar günü gerçekleşen başarısız darbe girişimi sırasında ülkede çok sayıda kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.

Yetkililer darbe planlayıcılarından bazılarını tutuklarken, diğerleri hala firarda. Bölge ülkeleri, özellikle askeri açıdan Benin'e destek olmak için harekete geçiyor.

Hükümet Genel Sekreteri Edward Owen-Oro, Kabine toplantısının tutanaklarında, "İsyanı düzenleyen küçük bir grup asker, Cumhurbaşkanı'nı devirmeyi, Cumhuriyet kurumlarının kontrolünü ele geçirmeyi ve mevcut düzene meydan okumayı planlıyordu" ifadelerini kullandı.

Owen-Oro, "Başlangıçta bazı generalleri ve üst düzey ordu subaylarını etkisiz hale getirmeye veya kaçırmaya çalıştılar" diye belirtti.

Hükümete göre pazar sabahı, Cumhurbaşkanı Patrice Talon'un konutu önünde Cumhuriyet Muhafızları ile darbeciler arasında "şiddetli çatışmalar" çıktı ve "her iki tarafta da kayıplar" yaşandı.

frg
Pazartesi günü Cotonou'daki Benin ulusal televizyon istasyonunun merkezinin yakınında bir askeri araç (AFP)

Hükümet ayrıca, darbecilerin bir başka saldırısında "ölümcül şekilde yaralanan" cumhurbaşkanının Genelkurmay Başkanı Orgeneral Bertin Bada'nın eşinin de hayatını kaybettiğini bildirdi.

Benin hükümeti, Nijerya'nın darbe girişimini engellemek amacıyla pazar günü Benin'de hava saldırıları düzenlediğini açıkladı.

Kabine toplantısının ardından, darbecilerin iki Beninli subayı, bir generali ve bir albayı kaçırdığı, ancak dün sabah kaçırılanların serbest bırakıldığı belirtildi.


Trump, Meksika'yı su sınırı anlaşmazlığı nedeniyle yüzde 5 gümrük vergisi artışıyla tehdit etti

Başkan Donald Trump, Beyaz Saray'da çiftçilere destek konulu yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AP)
Başkan Donald Trump, Beyaz Saray'da çiftçilere destek konulu yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AP)
TT

Trump, Meksika'yı su sınırı anlaşmazlığı nedeniyle yüzde 5 gümrük vergisi artışıyla tehdit etti

Başkan Donald Trump, Beyaz Saray'da çiftçilere destek konulu yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AP)
Başkan Donald Trump, Beyaz Saray'da çiftçilere destek konulu yuvarlak masa toplantısında konuşuyor (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, dün Meksika'yı su paylaşım anlaşmasını ihlal etmekle suçlayarak, Meksika'ya ilave %5 gümrük vergisi uygulamakla tehdit etti.

Trump, Truth Social'da paylaştığı bir gönderide, "ABD, Meksika'nın 31 Aralık'a kadar 200.000 dönümlük suyu serbest bırakmasını talep ediyor, geri kalanı da kısa süre sonra bırakılacak," ifadelerini kullandı. Trump, "Meksika henüz bir yanıt vermedi, bu da bu çok ihtiyaç duyulan suyu hak eden Amerikalı çiftçilerimize karşı büyük bir haksızlık" diye ekledi.

Trump ayrıca, ticaret politikaları ve gümrük vergilerinden zarar gören önemli bir destek tabanını hedef alan Amerikalı çiftçiler için 12 milyar dolarlık bir yardım paketi açıkladı. Beyaz Saray'da tarım üreticileriyle yaptığı toplantıda, "Amerikalı çiftçileri korumak ve savunmak için hayati adımlar attığını" ifade etti.

Trump, başkanlık seçimlerinde ikinci dönemini güvence altına alan, ancak uyguladığı kapsamlı gümrük vergilerinden ciddi şekilde etkilenen çiftçilere yardım etme konusunda artan bir baskıyla karşı karşıya. Trump'ın ocak ayında iktidara dönmesinden bu yana, birçok Amerikalı çiftçi, Trump'ın ithal tarım ürünlerine uyguladığı gümrük vergilerine yanıt olarak ticaret ortaklarının aldığı misilleme önlemlerinden olumsuz etkilendi.

Trump, toplantı sırasında "Çiftçilerimizi seviyoruz ve bildiğiniz gibi çiftçilerimiz de beni seviyor" dedi. Çiftçilere yönelik 12 milyar dolarlık yardım paketinin, gümrük vergilerinden elde edilen gelirin "nispeten küçük bir kısmından" finanse edileceğini açıkladı.


Trump, X platformuna verilen para cezasına ilişkin: Avrupa çok dikkatli olmalı

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
TT

Trump, X platformuna verilen para cezasına ilişkin: Avrupa çok dikkatli olmalı

ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Avrupa Birliği'nin X platformuna kestiği para cezasına ilişkin yaptığı açıklamada, 100 milyon doları aşan para cezasının "doğru bir karar" olduğuna inanmadığını söyledi.

Trump, X platformuna verilen cezayı daha sonra ele alacağını belirterek, "Avrupa'nın çok dikkatli olması gerektiğini" vurguladı.

Beyaz Saray'da gazetecilere, "Bunu nasıl yapabildiklerini anlamıyorum" dedi. Reuters'a göre Musk'ın bu konuda kendisinden yardım istemediğini de vurguladı.

Avrupa Birliği dün, Brüksel'in Elon Musk'ın X platformuna 120 milyon avro (140 milyon dolar) para cezası vermesinin ardından Musk'ın bloğa yönelik çevrimiçi saldırısını kınadı.

AB sözcüsü Paola Pinho, "Bu, savunduğumuz ve tamamen çirkin ifadelere izin veren ifade özgürlüğü kapsamına giriyor" dedi.

Musk, para cezası hakkında X hesabından şu yorumu yaptı: "AB lağvedilmeli ve egemenlik ülkelere geri verilmeli ki, hükümetler halklarını daha iyi temsil edebilsin."

Başka bir gönderide şöyle devam etti: "Avrupa'yı seviyorum ama AB denen bürokratik canavarı sevmiyorum."

AB'nin büyük teknoloji şirketlerinin ihlallerini takip etme kararlılığının sınaması olarak görülen yüksek profilli bir soruşturmanın ardından, dünyanın en zengin adamına ait sosyal medya platformu, cuma günü AB'nin dijital düzenlemelerini ihlal ettiği gerekçesiyle para cezasına çarptırıldı.

Trump yönetimi cezayı hemen eleştirdi.

Trump, Musk'a federal iş gücünün azaltılması ve harcamaların kısılması yönündeki çabalara liderlik etme görevini vermişti, ancak daha sonra aralarında anlaşmazlıklar çıktı.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, cezayı "tüm Amerikan teknoloji platformlarına ve Amerikan halkına yönelik bir saldırı" olarak nitelendirdi.