ABD, New START anlaşması kapsamında Rusya’ya veri sağlamayı bıraktı

New START anlaşması, iki ülkenin konuşlandırabileceği stratejik nükleer savaş başlıklarının sayısını sınırlıyor (Reuters)
New START anlaşması, iki ülkenin konuşlandırabileceği stratejik nükleer savaş başlıklarının sayısını sınırlıyor (Reuters)
TT

ABD, New START anlaşması kapsamında Rusya’ya veri sağlamayı bıraktı

New START anlaşması, iki ülkenin konuşlandırabileceği stratejik nükleer savaş başlıklarının sayısını sınırlıyor (Reuters)
New START anlaşması, iki ülkenin konuşlandırabileceği stratejik nükleer savaş başlıklarının sayısını sınırlıyor (Reuters)

ABD, Moskova’nın New START anlaşmasına yönelik devam eden ihlallerine misilleme olarak, Rusya’ya füze ve fırlatıcı konumları da dahil olmak üzere anlaşma kapsamında gerekli olan bazı bilgileri vermeyi bıraktığını bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters’tan aktardığı habere göre, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın web sitesinde konuya ilişkin bir bilgi notu paylaşıldı.

Söz konusu notta, Washington’un Moskova’ya kıtalararası ve denizaltından fırlatılan balistik füzelerin fırlatılmasıyla ilgili telemetri bilgilerini (bir füzenin uçuşu hakkında uzaktan toplanan veriler) vermeyi bırakacağı ifade edildi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, iki tarafın konuşlandırılmış stratejik nükleer cephaneliklerini sınırlayan anlaşmadan resmen çekilmedi. Ancak 21 Şubat’ta, ABD-Rusya arasındaki silah kontrolünün son ayağını tehlikeye atarak, Rusya’nın katılımı askıya aldı.

FOTO: Moskova ve Washington, bin 550’den fazla stratejik nükleer savaş başlığı ve 700’den fazla füze konuşlandıramaz (Reuters)
Moskova ve Washington, bin 550’den fazla stratejik nükleer savaş başlığı ve 700’den fazla füze konuşlandıramaz (Reuters)

2010’da imzalanan ve 2026’da sona erecek olan New START anlaşması, ülkelerin konuşlandırabileceği stratejik nükleer savaş başlıklarının sayısını sınırlıyor. 

Anlaşmanın şartlarına göre, Moskova ve Washington en fazla bin 550 stratejik nükleer savaş başlığı ve 700 kara ve denizaltı tabanlı füze ve bombardıman uçağı konuşlandırabilir.

ABD Dışişleri Bakanlığı bilgi notunda ayrıca şu ifadelere yer verildi;

“ABD, 1 Haziran 2023’ten itibaren, füzeler ve fırlatıcılar gibi antlaşma kapsamındaki öğelerin durumu veya konumu hakkındaki güncellemeler de dahil olmak üzere, antlaşma kapsamında gerekli olan bildirimleri Rusya’ya sağlamayı durdurdu. Rusya, 28 Şubat 2023’te anlaşmayı askıya aldığı iddiasıyla bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeyi bıraktı. Bildirimlerin çoğunun temel amacı, her iki tarafın da diğerinin anlaşmaya uyduğunu doğrulama yeteneğini geliştirmektir.”

ABD yönetiminden bir yetkili, Washington’ın anlaşmanın merkezi sınırlarına bağlı kalmaya devam edeceğini ve Rusya’nın da buna devam etmesini beklediğini söyledi.

İsmini vermek istemeyen yetkili, “Kademeli bir yaklaşım benimsedik” diyerek, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi ve ABD’nin Kiev’e silah tedariki göz önüne alındığında pek olası olmasa da, Moskova'yı silah kontrolü müzakerelerine geri getirmeyi hedeflediğini sözlerine ekledi.



İsrail medyası sonunda uyandı: “Bu bir ahlaki başarısızlıktır”

İsrailli aktivistler, savaş karşıtı protestoları son dönemde yoğunlaştırdı (AP)
İsrailli aktivistler, savaş karşıtı protestoları son dönemde yoğunlaştırdı (AP)
TT

İsrail medyası sonunda uyandı: “Bu bir ahlaki başarısızlıktır”

İsrailli aktivistler, savaş karşıtı protestoları son dönemde yoğunlaştırdı (AP)
İsrailli aktivistler, savaş karşıtı protestoları son dönemde yoğunlaştırdı (AP)

İsrail medyası Filistinlilerin çektiği acıları sonunda işlemeye başladı.

Savaşın başladığı 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail medyası, Gazze'deki sivil yıkımı büyük ölçüde görmezden geldi. 

Ancak Washington Post'un haberinde, son haftalarda uluslararası toplumdan gelen baskılar ve Gazze'deki açlık krizine dair görüntülerin yayılmasıyla, İsrail medyasında da Filistinlilerin yaşadığı zulme yer verilmeye başlandığına dikkat çekiliyor. 

İsrail'deki ana akım medya kuruluşlarından bazıları, geçen ay yayımladıkları haberlerde Gazze'deki erzak noktalarından kareleri, aç kalmış çocukları ve sokaklarda yaşayan Filistinlilerin görüntülerini paylaştı. Bunlar, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı uzun süreli ablukanın sonuçları olarak izleyiciye aktarıldı.

İsrail'in en çok izlenen kanallarından biri olan Kanal 12'nin akşam haberlerini sunan Yonit Levi, geçen hafta yayın sonunda hükümetin Gazze savaşına ilişkin tutumunu "Bu bir ahlaki başarısızlıktır" diye nitelemişti. 

Diğer yandan İsrail parlamentosu Knesset'te kamu yayıncısı Kan'ın haber biriminin kapatılmasına yönelik bir yasa teklifi de görüşülüyor. Tasarı henüz sonuca bağlanmadı. 

Haaretz, Gazze'deki insani krizi düzenli olarak haberleştiren az sayıdaki İsrailli medya kuruluşundan biri oldu. Öte yandan Netanyahu yönetimi geçen yıl, hükümet çalışanlarının gazeteyle iletişim kurmasını ya da gazeteye reklam vermesini yasaklayan bir karar almıştı. 

İsraillilerle Filistinlilerin ortak çalıştığı barış yanlısı Standing Together kuruluşundan Alon-Lee Green şunları söylüyor: 

Artık 'iyi hissettiren' haber anlatısı çatırdamaya başladı. İsraillilerin Gazze'de ne yaptığımızı anlamasına, bununla yüzleşmesine ve hatta durdurmasına müsaade etmezsek bu hepimizin ayıbı olacak.

Diğer yandan sosyal medya algoritmaları da Gazze'deki trajediye dair bilgilerin İsraillilere ulaşmasını güçleştiriyor. İsrailli medya takip kuruluşu The Seventh Eye'dan Oren Persico şu ifadeleri kullanıyor: 

Çok az İsrailli, sosyal medya platformlarında kendi akışlarından çıkıp başka bir kaynağa giderek Gazze'de neler olduğunu görmeye çabalıyor. Algoritma zaten ne görmek istediğinizi biliyor.

Tel Aviv yönetimi, gazetecilerin Gazze'ye girişini engellemeye devam ediyor. Sadece askeri gözetimle kısa süreli girişlere müsaade ediliyor. 

Gazetecileri Koruma Komitesi'ne (CPJ) göre savaşın başından beri en az 186 gazeteci ve medya çalışanı İsrail saldırıları nedeniyle Gazze'de öldürüldü. Bunların 178'i Filistinli, ikisi İsrailli, 6'sı da Lübnanlı.

Independent Türkçe, Washington Post, CPJ