BM örgütlerinden Suriye krizine ilişkin uyarı

Fotoğraf: Bekir Kasım/AA
Fotoğraf: Bekir Kasım/AA
TT

BM örgütlerinden Suriye krizine ilişkin uyarı

Fotoğraf: Bekir Kasım/AA
Fotoğraf: Bekir Kasım/AA

Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) ve BM Kalkınma Programı (UNDP), Suriye savaşının insanlar üzerindeki etkisinin "astronomik" boyutlara ulaştığını bildirdi.

Suriye için düzenlenen 7. Brüksel Konferansı kapsamında üç BM örgütü yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, Suriye'de savaşın İkinci Dünya Savaşı'ndan iki kat daha uzun sürdüğüne dikkat çekilirken, savaşın Suriye halkı, mülteciler ve komşu ülkeler üzerindeki "insani maliyetinin astronomik" olduğu belirtildi.

Ülkede 15 milyondan fazla kişinin insani yardım ve korumaya muhtaç olduğu aktarılan açıklamada, 13 milyon kişinin yerlerinden edildiği ifade edildi.

Açıklamada, Türkiye, Mısır, Irak, Ürdün ve Lübnan'da 13,5 milyon kişinin uzun vadeli desteğe ihtiyaç duyduğuna işaret edildi.

Dört Suriyeli çocuktan birinin gelişiminin etkilendiği belirtilen açıklamada, "Uluslararası toplumdan çok ciddi mali desteğe ihtiyaç var." uyarısı yapıldı.

- "Ev sahipliği yapan ülkeler uluslararası toplum adına büyük yük üstlendi"

Açıklamada, Suriye için açıklanan yardım planlarının yeterince fonlanmadığına dikkat çekilirken, "Küresel ekonomik baskıların etkisine rağmen Mısır, Ürdün, Irak, Lübnan ve Türkiye uluslararası toplum adına çok büyük bir yük üstlendiler." denildi.

Bölgedeki ihtiyaçların karşılanması için herkesin adım atması gerektiği vurgulanan açıklamada, "Donörlere gerekli kaynakların tesis edilmesi için cömertliklerini sürdürmeleri çağrısında bulunuyoruz. Böylelikle Suriye ve ev sahipliği yapan ülkelere daha fazla destek sağlayabiliriz." ifadelerine yer verildi.

- Brüksel Konferansı

Konferans, AB'nin Suriye halkına olan bağlılığını ve desteğini yinelemeyi, Suriye'de ve komşu ülkelerde yaşayan, Suriyelilerin artan ihtiyaçlarını karşılamak için insani ve mali desteği seferber etmeyi amaçlıyor.

Ayrıca Lübnan, Ürdün, Türkiye, Mısır ve Irak gibi yerinden edilmiş insanlara ve mültecilere karşı dayanışma gösteren ülkelere siyasi ve mali destek toplanması hedefleniyor.

Geçen seneki konferansta 6,4 milyar avro taahhüt edilmişti.



UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
TT

UCM kararı, İsrail'e ambargo uygulanmasını sağlayabilir mi?

STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)
STK'lerin Hollanda hükümetine karşı Lahey'de açtığı davanın görüldüğü mahkeme binası önünde protesto düzenlendi (Reuters)

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM), Gazze'de işlenen "savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar" nedeniyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emrinin yankıları sürüyor. 

İsrail'in köklü gazetelerinden Haaretz'in savunma analisti Amos Harel'in kaleme aldığı yazıda, UCM kararının İsrail'e karşı silah ambargosu taleplerini artırabileceğine dikkat çekiliyor.  

Gazetenin görüştüğü Kudüs merkezli düşünce kuruluşu İsrail Demokrasi Enstütüsü'nden Eran Şamir-Borer, UCM'nin kararını eleştirirken, sürecin bu noktaya varmasında Tel Aviv yönetiminin yol açtığına işaret ediyor. 

Analist, İsrail'de Gazze savaşıyla ilgili bağımsız bir inceleme yürütülse UCM'nin böyle bir karar vermek durumunda kalmayacağını savunarak şunları söylüyor: 

Devlet hiçbir şey yapmadı, kafasını kuma gömdü.

Hamas'ın 7 Ekim 2023'teki Aksa Tufanı operasyonuyla patlak veren Gazze savaşında muhalefet kanadı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu liderliğindeki radikal sağcı koalisyonun kararlarının incelenmesi için defalarca komisyon kurulmasını talep etmişti. Ancak Netanyahu, araştırma komisyonu kurulmasına savaş bitene kadar karşı olduğunu söylemişti. 

İsrail'in ekonomi gazetelerinden Globes'taki analizde UCM kararının, İsrail'in Gazze işgalini eleştirenlerle Tel Aviv'e silah satışının yasaklanmasını isteyenlerin elini güçlendirdiği yorumu paylaşılıyor. 

Haberde, İsrail'in askeri teçhizatının yüzde 30'unun Almanya tarafından gönderildiği hatırlatılıyor. UCM kararının, Berlin hükümetinin İsrail'e silah tedariki konusundaki ısrarcılığının zayıflamasına yol açabileceği değerlendirmesi yapılıyor. 

UCM'nin merkezi Hollanda'nın Lahey şehrinde yer alıyor. Hollanda Dışişleri Bakanı Caspar Veldkamp, mahkemenin tutuklama emrini uygulayacaklarını duyurmuştu. 

Ancak sivil toplum kuruluşları (STK), Hollanda'nın İsrail'e silah gönderen ülkeler arasında yer aldığına dikkat çekerek ambargo talebiyle Lahey'de hükümete karşı dün dava açtı. Mahkeme, talebe ilişkin kararını 13 Aralık'ta açıklayacak.

Diğer yandan Times of Israel, UCM kararından önce de son dönemde İsrail'e silah tedarikinin durdurulması çağrılarının arttığına işaret ediyor. Haberde, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın İsrail'e ambargo talep ettiği mektubu 1 Kasım'da Birleşmiş Milletler Genel Sekreterliği'ne gönderdiği hatırlatılıyor. Ortak mektupta aralarında Rusya ve Çin'in de yer aldığı 52 ülkenin imzası var. 

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da geçen ayki açıklamasında Gazze savaşının sonlandırılması için İsrail'e silah ambargosu çağrısı yapmıştı. Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Macron'a destek verirken, Netanyahu açıklamaya tepki göstermişti. 

İsrail'in en büyük silah tedarikçisi olan ABD, UCM'yi kuran Roma Statüsü'ne taraf değil. ABD Başkanı Joe Biden, UCM kararını "rezalet" diye nitelerken, Netanyahu mahkemeyi "Yahudi düşmanlığıyla" suçlamıştı. İsrail de üye devletler arasında yer almıyor ve UCM'nin yargı yetkisini tanımıyor.

Independent Türkçe, Haaretz, Globes, Times of Israel, AP