Chelsea'nin satışından Ukrayna'ya yapılacak yardıma Abramoviç engeli

"Paranın, Ukrayna'ya ulaştırılacağına dair hiçbir garanti yok"

Abramoviç, Chelsea'yi 2003'te 140 milyon sterline (yaklaşık 4,2 milyar TL) satın almıştı (Reuters)
Abramoviç, Chelsea'yi 2003'te 140 milyon sterline (yaklaşık 4,2 milyar TL) satın almıştı (Reuters)
TT

Chelsea'nin satışından Ukrayna'ya yapılacak yardıma Abramoviç engeli

Abramoviç, Chelsea'yi 2003'te 140 milyon sterline (yaklaşık 4,2 milyar TL) satın almıştı (Reuters)
Abramoviç, Chelsea'yi 2003'te 140 milyon sterline (yaklaşık 4,2 milyar TL) satın almıştı (Reuters)

Birleşik Krallık'ın (BK) önde gelen tabloid gazetelerinden Daily Mail, Rus oligark Roman Abramoviç'in, eski kulübü Chelsea'nin satışından elde edilen 2,3 milyar sterlinin (yaklaşık 70 milyar TL) Ukrayna'ya gönderilmesine ilişkin süreci tıkadığını öne sürdü. 

BK Dışişleri Bakanlığı'ndan kimliğini paylaşmayan kaynaklar, Daily Mail'a Abramoviç'in söz konusu miktarın büyük kısmının savaştan etkilenen Ruslar için de kullanılmasını istediğini söyledi.

Kaynaklar, paranın kullanılması için Abramoviç'in de onay vermesi gerektiğini ileri sürdü. Buna göre BK ve Avrupa Birliği (AB) oligarkın teklifine sıcak yanaşmadığı için Abramoviç de onay belgelerini imzalamayı reddediyor. 

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in 24 Şubat'ta başlattığı savaşın ardından Batılı devletler birçok Rus oligarkı yaptırım listesine almıştı. 

56 yaşındaki Abramoviç'in sahibi olduğu Premier Lig takımı Chelsea, geçen yıl 4,25 milyar sterline (yaklaşık 129 milyar TL) ABD'li iş insanı Todd Boehly öncülüğündeki konsorsiyum tarafından satın alınmıştı. Bu miktarın 2,3 milyar sterlininse Ukrayna savaşından etkilenenler için kullanılması kararlaştırılmıştı.

Paranın değerlendirilmesi için eski UNICEF BK İcra Direktörü Mike Penrose öncülüğünde bağımsız yardım fonu kurulmuştu. Penrose, nisandaki açıklamasında fonun çalışmaya hazır olduğunu fakat BK hükümetinin paranın kullanımı için onay vermediğini söylemişti.

Kimliğini paylaşmayan ve söz konusu fona yakın olduğu iddia edilen bir kaynak, "Yıl sonuna doğru sert kış koşulları tekrar başlamadan önce paranın Ukrayna'ya ulaştırılacağını umuyoruz fakat bunun gerçekleşeceğine dair hiçbir garanti yok" ifadelerini kullandı.

Dışişleri Bakanı James Cleverly de "Paranın yalnızca hedeflenen alıcılara gittiğinden emin olmak istiyoruz. Bu konuda tam bir güvenceye ihtiyacım var" diyerek, fonun henüz kullanıma hazır olmadığını belirtti.

BK'nin önde gelen gazetelerinden Telegraph ise mevzubahis fonun kullanılmasının önünde siyasi engeller olduğunu yazmıştı.

Gazetenin geçen haftaki haberinde, BK ve AB'nin fonun kullanılmasında anlaşamadığı bildirilmişti. 

2021'de Portekiz pasaportu da alan Abramoviç'e BK'nin yanı sıra AB de yaptırım uygulamıştı. Bu nedenle söz konusu miktarın kullanımında BK ve AB'nin ortak karar vermesi gerekiyor. 

Ancak AB'nin söz konusu miktarın doğrudan ve yalnızca Ukrayna'da harcanmasını talep ettiği, BK'ninse paranın savaştan etkilenen sığınmacılar da dahil daha geniş bir kitlenin ihtiyaçlarının karşılanması için değerlendirilmesini istediği bildirilmişti. 

Chelsea'nin satışından elde edilen gelir, Abramoviç'in yaptırım listesine alınan Fordstam şirketine ait olan ve BK'de yaptırımlar kapsamında dondurulan banka hesabında duruyor. Kulübün satışında yapılan anlaşmaya göre elde edilen gelir Abramoviç ya da Chelsea tarafından kullanılamıyor.

Independent Türkçe, Daily Mail, Ukrayna Pravdası, Telegraph  



UAEA Genel Direktörü Grossi: İran birkaç ay içinde yeniden uranyum zenginleştirebilir

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Direktörü Rafael Grossi bir basın toplantısı sırasında (EPA)
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Direktörü Rafael Grossi bir basın toplantısı sırasında (EPA)
TT

UAEA Genel Direktörü Grossi: İran birkaç ay içinde yeniden uranyum zenginleştirebilir

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Direktörü Rafael Grossi bir basın toplantısı sırasında (EPA)
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Direktörü Rafael Grossi bir basın toplantısı sırasında (EPA)

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi, İran'ın ABD ve İsrail’in saldırıları nedeniyle nükleer tesislerinde meydana gelen hasara rağmen ‘birkaç ay içinde’ zenginleştirilmiş uranyum üretimine başlayabileceğini açıkladı.

İsrail, 13 Haziran'da İran'ın nükleer silah geliştirmesini engellemek amacıyla İran'ın askeri ve nükleer tesislerine bir dizi saldırı düzenledi. İran ise nükleer silah geliştirdiği iddiasını defalarca kez yalanladı.

Ardından ABD, İsrail'in saldırılarına katılarak İran'ın nükleer programını yürüttüğü üç önemli nükleer tesisi hedef aldı.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi perşembe günü, İsrail ile 12 gün süren savaşın ardından ülkesinin nükleer tesislerinde meydana gelen hasarın ‘büyük’ olduğunu açıkladı. ABD Başkanı Donald Trump ise İran'ın nükleer programının ‘onlarca yıl’ geriye gittiğini vurguladı.

Ancak UAEA Genel Direktörü Grossi, CBS News'ün ‘Face the Nation’ programına verdiği röportajda bazı santrifüjlerin çalışmaya devam ettiğini söyledi.

Grossi, dün yayınlanan röportajda, “Bildiğiniz üzere birkaç ay içinde birkaç santrifüj grubunu ya da daha azını çalıştırarak zenginleştirilmiş uranyum üretebilirler” dedi.

Yanıt bekleyen başlıca soru ise İran'ın saldırılardan önce 408,6 kilogram olarak tahmin edilen yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum stokunun bir kısmını veya tamamını başka bir yere nakletmeyi başarıp başaramadığı sorusu.

İran söz konusu uranyumu yüzde 60 oranında zenginleştirdi, yani sivil kullanım için belirlenen seviyelerin üzerinde. Ancak nükleer silah yapımı için gereken seviyenin de altında. Eğer bu maddeler daha fazla zenginleştirilirse, teorik olarak dokuzdan fazla nükleer bomba üretmeye yetebilir.

Röportajda “Bu maddelerin nerede olabileceğini bilmiyoruz” diyen Grossi, “Bazı santrifüjler saldırıda hasar görmüş olabilir, ancak bazıları da taşınmış olabilir. Bir noktada bu konunun açıklığa kavuşturulması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Öte yandan İran Şura Meclisi, UAEA ile iş birliğini askıya alan kararı oyladı ve Tahran, Grossi'nin hasar gören tesisleri, özellikle de Fordo Nükleer Tesisi’ni ziyaret etme talebini reddetti.

Grossi, “Orada ne olduğunu doğrulayabileceğimiz ve teyit edebileceğimiz bir konumda olmalıyız” dedi.

Diğer taraftan ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio dün, Washington'ın UAEA’nın İran'da yürüttüğü önemli doğrulama ve denetim çabalarını desteklediğini vurguladı. Rubio Grossi ve UAEA’ya ‘özverili çalışmaları ve profesyonellikleri’ nedeniyle övgüde bulundu.