ABD istihbaratı, Prigojin'in silahlı eylem hazırlığında olduğunu bildiklerini iddia etti

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

ABD istihbaratı, Prigojin'in silahlı eylem hazırlığında olduğunu bildiklerini iddia etti

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD'li istihbarat yetkilileri, Rus güvenlik şirketi Wagner'in kurucusu Yevgeniy Prigojin'in silahlı eylem hazırlığında olduğunu haziran ayının ortasında öğrendiklerini ileri sürdü.

The Washington Post'un haberine göre isimlerinin açıklanmasını istemeyen ABD'li istihbarat yetkilileri, haziran ayının ortasında Prigojin'in Rusya Savunma Bakanlığına karşı silahlı eylem planladığına yönelik istihbarat topladıklarını, Beyaz Saray ve ilgili kurumlara "acil" koduyla bilgi geçtiklerini iddia etti.

Bir istihbarat yetkilisi, Prigojin'in isyanına hazırlıksız yakalanmadıklarını kaydederek, "ABD yönetimine bir şeyler planlandığını söyleyebilecek kadar yeterli işaret vardı yani Beyaz Saray’ın buna hazır olduğunu düşünüyorum." görüşünü paylaştı.

Yetkili, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in iktidarda kalıp kalmayacağına ve herhangi bir istikrarsızlığın Rusya'nın nükleer cephaneliğinin kontrolü için oluşturabileceği sıkıntıya ilişkin "yüksek endişe" duyulduğunu belirterek, "Bu doğrultuda birçok soru mevcuttu." ifadesini kullandı.

Olası "Rus iç savaşı"ndan kaynaklanabilecek istikrarsızlığın "ana korku" olduğuna dikkati çeken yetkililer, Beyaz Sarayın yanı sıra Pentagon, Dışişleri Bakanlığı ve Kongre'deki üst düzey yetkililerin son iki haftada istihbaratla ilgili bilgilendirildiklerini belirtti.

Yetkililer, Prigojin'in isyanının en önemli sebeplerden birinin, 10 Haziran'da Rusya Savunma Bakanlığının savaşan tüm gönüllü grupların hükümetle sözleşme imzalaması gerektiğine dair talimatı olduğu değerlendirmesinde bulundu.

Rusya Savunma Bakanlığının talimatında Wagner grubundan ismen bahsedilmese de anlamının açık olduğunu vurgulayan yetkililer, Bakanlığın amacının, "Rusya'nın Ukrayna'daki askeri harekatı için gerekli olduğunu kanıtlayan ve dikkate değer taktik zaferlerden bazılarının elde edilmesine yardımcı olan Prigojin'in paralı askerlerinin ele geçirilmesi olduğunu" ileri sürdü.

ABD'li istihbarat yetkilileri, Putin'e "Prigojin'in bir şeyler planladığı" konusunda bilgi verildiğine inandıklarını kaydederek, yetkililerden biri "Putin'in kalkışmayla ilgili bilgilendirildiği zaman net olmasa da kesinlikle 24 saatten daha önceydi." ifadesini kullandı.

Yetkililer, Prigojin'in askeri komutayı devralmak için Moskova'ya yürüyüşünü engellemek amacıyla Putin'in neden harekete geçmediğinin belirsizliğini koruduğuna işaret ederek, "Putin'in eylemsizliğinin, Rus hükümetindeki üst düzey koordinasyon eksikliğini ve iç rekabetleri yansıttığını düşündüklerini" kaydetti.

- Wagner grubunun Rus yönetimine isyanı

Özel güvenlik şirketi Wagner'in kurucusu Yevgeniy Prigojin, Rus ordusunu Wagner'e saldırı düzenlemekle suçlayıp karşılık vermekle tehdit etmiş, Wagner savaşçıları Ukrayna'yı terk ederek sınırdaki Rostov bölgesine girmişti.

Bu durum üzerine Federal Güvenlik Servisi (FSB), "silahlı isyan" suçlamasıyla ceza davası açmıştı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Wagner'in isyanını "vatana ihanet" olarak nitelendirmişti.

Prigojin, Moskova'ya gideceklerini açıklamış, Kremlin yönetimi ise ülkenin pek çok bölgesinde güvenlik önlemlerini artırmıştı.

Yevgeniy Prigojin'in, Belarus Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko'nun Rusya'da gerilimi azaltma önerisini kabul ettiği bildirilmişti.

Prigojin, tarafların birinde Rus kanı dökülmesinin sorumluluğunu anladıklarını ve konvoylarını geri çevirerek plana göre saha kamplarına geri döneceklerini açıklamıştı.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Prigojin'e yönelik açılan ceza davasının kapanacağını belirterek, "Prigojin, Belarus'a gidecek." ifadesini kullanmıştı.



Putin'e baskı ve ‘nükleer denizaltıların’ konuşlandırılması... Trump'ın çifte uyarısının arkasında ne var?

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
TT

Putin'e baskı ve ‘nükleer denizaltıların’ konuşlandırılması... Trump'ın çifte uyarısının arkasında ne var?

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Moskova'nın alaycı tavırlarına yanıt olarak iki nükleer denizaltıyı ‘uygun bölgelere’ gönderme emri vereceğini açıklayarak, Rusya ile ABD arasındaki güç gösterisinde çıtayı yükseltti.

Trump'ın sosyal medya platformu Truth Social’de yaptığı paylaşım, güvenlik bağlamında alışılmadık bir durum değildi. Şarku’l Avsat’ın The Times gazetesinden aktardığına göre, ABD'nin 71 nükleer denizaltısından yaklaşık 20'si her an denizde görev yapıyor ve özellikle gerginliğin arttığı dönemlerde rutin olarak Rusya'ya yakın bölgelere sevk ediliyor. Ancak olağandışı olan, ABD'nin bunu açıklaması. Bu ise Trump'ın paylaşımının gerçek amacını ortaya koyuyor. Söz konusu paylaşım iki mesaj içeriyor: Birincisi, Trump'ın eylem adamı olduğunu kanıtlamak, ikincisi ise mesaj vermek.

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev (AP)Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitry Medvedev (AP)

Medvedev'e yanıt ve Putin'e işaret

Trump için bu adım, provokasyona sert tepki verme şeklindeki alışılmış tavrının bir parçası.

Trump, özellikle Rusya'da başkanlık görevinden ayrıldıktan sonra tartışmalı rolüyle tanınan Dmitriy Medvedev'e yanıt veriyordu. Trump'ın Moskova'ya Ukrayna'da ateşkes sağlanması için verdiği süreyi kısaltmasının ardından Medvedev sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Her yeni uyarı bir tehdit ve savaşa doğru adımdır. Rusya ile Ukrayna arasında değil; kendi ülkenle. Uyuyan Joe'nun yolunu izleme!” ifadelerini kullandı.

The Times’ın haberine göre bu açıklamaların amacı, sürekli olarak Üçüncü Dünya Savaşı’nın patlak vereceği konusunda uyarıda bulunan Trump'ı korkutmak. Öyle ki Trump, Oval Ofis'teki meşhur sözlü tartışmada Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy'i ‘kumar oynamakla’ suçlamıştı. Ancak, Rusya'da bile abartılı bir kişilik olarak görülen Medvedev, Trump'ın Putin'e yönelik söyleminin son aylarda giderek sertleştiği göz önüne alındığında, bu mesajın hedefi değil.

ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin (Arşiv - Reuters)ABD Başkanı Donald Trump ve Rus mevkidaşı Vladimir Putin (Arşiv - Reuters)

İhtiyatlı eleştiri

Trump, Putin'i giderek daha fazla eleştiriyor, ancak onu doğrudan kışkırtmaktan da kaçınıyor; çünkü aralarında iyi bir dostluk ve iş ilişkisi olduğunu düşünmeye devam ediyor. Bu durum, Medvedev'in pazartesi günü yaptığı açıklamadan açıkça anlaşılıyor. Putin ise Trump'ın barış için belirlediği son tarihi, dün yaptığı paylaşımdan yaklaşık bir saat önce reddetmişti.

Trump kendini usta bir müzakereci olarak görüyor. Bu nedenle, ABD donanmasında başkomutan olarak emrinde bulunan çeşitli gemi türlerini kapsayacak şekilde ‘nükleer denizaltılar’ ifadesini belirsiz bir şekilde kullandı.

ABD'nin 71 adet nükleer denizaltısı varken, bunların 14'ü Ohio sınıfı balistik füze denizaltılarıdır ve 20 adede kadar Trident II füzesi taşıyabilirler. Bu füzeler nükleer başlıklarla donatılabilir. ABD’nin sahip olduğu nükleer silahlı denizaltılardan sekiz ila on tanesi her an dünya çapında devriye görevindedir.

Resim  Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Arşiv-AFP)Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (Arşiv-AFP)

Beyaz Saray, Putin'in Trump'ın denizaltılarla ilgili diplomasisinin provokatif olmadığını, Dmitriy Medvedev'in tek bir provokatif açıklaması üzerine nükleer söylemlerin yeniden alevlenmesini önlemek için olduğunu anlayacağına inanıyor. Zira filonun görevi saldırı amaçlı değil; savunma amaçlı.

Müttefiklere yönelik yaptırımlar ve gümrük tarifeleri

Bununla birlikte, Trump'ın Putin'e yönelik söylemi belirgin şekilde sertleşti. Trump geçen hafta, “Yaptıkları şey iğrenç” dedi ve Putin'i ‘yalan söylemekle’ suçladı.

Trump ayrıca, Rus enerjisini satın alanlara ikincil yaptırımlar uygulamakla tehdit etti ve Hindistan'ı yüzde 25'lik genel gümrük vergisiyle hedef aldı. Trump, “Zaten zor durumdaki ekonomilerini birlikte mahvedebilirler” dedi.

Rusya'dan petrol alımına yönelik bu cezai gümrük vergisinin oranını doğrudan açıklamamasına rağmen, nihai gümrük vergisi sistemi ile ilgili görüşmeler kritik aşamaya yaklaşırken, benzer bir yaklaşım daha sonra Çin'e de uygulanabilir.

Rus gazının en büyük alıcısı olmaya devam eden Avrupa Birliği (AB) de yaptırımların hedefinde olabilir. Macaristan, Belçika, Fransa ve Slovakya en büyük ithalatçılar.

Geçtiğimiz günlerde gümrük vergilerini yüzde 15'e düşüren bir ticaret anlaşması imzalayan Trump'ın, Rusya'yı cezalandırması için kendisine baskı yapan Avrupa ülkelerine yaptırım uygulaması ironik olacak, ancak Trump’ın izlediği yol bu.