Darbe girişimi sırasında Rus televizyonlarında Berlusconi ve havyar belgeseli

Putin'in ulusa sesleniş konuşması canlı yayında yayımlandı (AP)
Putin'in ulusa sesleniş konuşması canlı yayında yayımlandı (AP)
TT

Darbe girişimi sırasında Rus televizyonlarında Berlusconi ve havyar belgeseli

Putin'in ulusa sesleniş konuşması canlı yayında yayımlandı (AP)
Putin'in ulusa sesleniş konuşması canlı yayında yayımlandı (AP)

Wagner lideri Yevgeni Prigojin'in 24 saatlik isyanı, 1991'deki darbe girişiminden bu yana Kremlin'in karşı karşıya kaldığı en ciddi iç tehdit olarak kayıtlara geçti.

1991'deki darbe girişimi sırasında Sovyet televizyonunun Kuğu Gölü Balesi'ni yayımlaması tüm dünyada yıllarca konuşulmuş ve dans eden kuğular bir dönem tüm dünyadaki siyasi kargaşaların sembolü haline gelmişti.

Prigojin'in darbe girişimi gerçekleşirken Rus televizyonlarını izleyenler ise yaşananlarla ilgili kısa bir bilgilendirmenin ardından uzun belgesellerle karşı karşıya kaldı.

Rus devlet televizyonu Kanal 1, Prigojin'in silahlı isyan açıklamasını son dakika olarak izleyicilerine duyurdu. Wagner şefinin, Rus ordusunun Wagner güçlerine hava saldırısı düzenlediği yönündeki iddiası da ekranlara geldi.

Ancak sunucu Yekaterina Andreyeva hızlı bir şekilde bu iddianın yalan olduğunu söyledi ve "İlk işaret başka bir görgü tanığının olmaması" ifadelerini kullandı. Andreyeva ayrıca gerçekleştiği iddia edilen saldırıdan 15 dakika sonra açıklama yapan Prigojin'in hızına dikkat çekti.

Vladimir Putin'in silahlı kalkışmayı ihanet olarak tanımladığı ulusa sesleniş konuşmasının ardından bazı televizyonlar geçen günlerde hayatını kaybeden Silvio Berlusconi'nin hayatıyla ilgili uzun bir belgesel yayımlamaya başladı.

Bir başka kanal ise yasadışı havyar üretimine ilişkin bir belgesel yayımlamaya başladı.

BBC'nin Rusya muhabiri Fransic Scarr, "Tüm söyleyebileceğim resmi açıklamalara yakın şekilde bağlı kaldıklarıydı. Rostov'da insanların panikle petrol aldıkları gibi detayları anlatan bir muhabirleri vardı ama o da genel durumun sakin olduğu sonucuna vardı. Tamamen görmezden gelmediler ama açık şekilde önemsiz gibi göstermeye çalıştılar" diye konuştu.

Rus televizyonlarının en ünlü isimlerinden biri olan Andreyeva'nın gece saatlerinde stüdyoya gelmesine dikkat çeken Scarr, "Sunucu Yekaterina Andreyeva yeni bir şey söylemedi. Ancak onun Moskova saatiyle neredeyse gece 2.00'de yeniden işe çağrılması, olayları aslında ne kadar ciddiye aldıklarını gösteriyordu" ifadelerini kullandı.

CBS News'in eski Moskova büro şefi Beth Knobel ise, "Rus devlet televizyonunun 24 saat haber yayımlayan kanalı gerçekten de haberler yerine yasadışı havyar üretimiyle ilgili bir belgesel yayımladı. Kuğu Gölü'nün yeni bir versiyonu" dedi.

Independent Türkçe, Guardian, Telegraph



Trump, Ulusal Muhafızlar’ın Los Angeles'a konuşlandırılmasını emretti… Kaliforniya Valisi bu hareketi ‘kışkırtıcı’ olarak nitelendirdi

Los Angeles'taki bir federal gözaltı merkezinin önünde toplanan polis memurları (AP)
Los Angeles'taki bir federal gözaltı merkezinin önünde toplanan polis memurları (AP)
TT

Trump, Ulusal Muhafızlar’ın Los Angeles'a konuşlandırılmasını emretti… Kaliforniya Valisi bu hareketi ‘kışkırtıcı’ olarak nitelendirdi

Los Angeles'taki bir federal gözaltı merkezinin önünde toplanan polis memurları (AP)
Los Angeles'taki bir federal gözaltı merkezinin önünde toplanan polis memurları (AP)

ABD Başkanı Donald Trump, Los Angeles’ta belgesiz göçmenlerin tutuklanmasına yönelik kolluk kuvvetleri operasyonlarına karşı artan protestolara karşı koymak için dün 2 bin Ulusal Muhafız askerinin konuşlandırılması emrini verdi. Kaliforniya Valisi bu hareketi ‘kışkırtıcı’ olarak nitelendirdi.

Haberlere göre, Los Angeles'ın bir banliyösünde iki gecedir devam eden protestolar sırasında federal polis memurları öfkeli kalabalıkla çatıştı. Belgesiz göçmenlere yönelik operasyonlar nedeniyle bir otoyolun bir kısmı trafiğe kapatıldı.

sdfrgthyu
Los Angeles'ta federal bir gözaltı merkezinin önündeki protestocular tutukluların serbest bırakılmasını talep ediyor. (DPA)

Fox 11'e göre çatışmalar Paramount banliyösünde, protestocuların, ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza ajanları tarafından toplanma noktası olarak kullanılan büyük bir ev aletleri mağazasının yakınında toplanmasının ardından meydana geldi.

Haberlere ve sosyal medya paylaşımlarına göre, gaz maskesi takan federal polis memurları protestoculara göz yaşartıcı gaz sıktı.

Ocak ayında göreve geldiğinden bu yana Trump, ‘canavarlar’ ve ‘hayvanlar’ olarak nitelendirdiği belgesiz göçmenlerin ülkeye girişini engelleme vaadini hayata geçiriyor.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt tarafından yapılan açıklamaya göre Trump, dün geç saatlerde ‘büyümesine izin verilen kaosla başa çıkmak üzere’ 2 bin Ulusal Muhafız askerinin konuşlandırılması için bir genelge imzaladı.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Leavitt, “Trump yönetiminin suç teşkil eden davranışlara ve şiddete karşı sıfır tolerans politikası var” dedi.

vfgbh
Los Angeles'ta federal gözaltı merkezinin önünde düzenlenen bir gösteri sırasında bir protestocu İç Güvenlik memurundan kaçıyor. (AP)

Beyaz Saray’ın askerî güç konuşlandırılacağını doğrulamasından yaklaşık bir saat önce, Kaliforniya Valisi Gavin Newsom –ki kendisi Demokrat Partili– bu adıma karşı çıktığını ifade etti.

Newsom X platformunda yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “Bu adım, kasten kışkırtıcı bir adımdır ve yalnızca gerilimi tırmandıracaktır. Şu anda şehir ve eyaletle yakın koordinasyon hâlindeyiz ve karşılanmamış herhangi bir ihtiyacımız bulunmamakta.”

Öte yandan ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth dün yaptığı açıklamada, şiddet olaylarının Los Angeles’ta devam etmesi hâlinde deniz piyadelerinin seferber edileceğini duyurdu.

Hegseth X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Savunma Bakanlığı, Los Angeles’ta federal kolluk kuvvetlerini desteklemek üzere Ulusal Muhafızları derhâl seferber etti. Eğer şiddet devam ederse, Camp Pendleton Üssü’nde görevli deniz piyadeleri de seferber edilecek. Onlar şu anda tam teyakkuza geçmiş durumda” ifadelerini kullandı.

Daha sonra ABD Başkanı Donald Trump, Los Angeles’taki Ulusal Muhafızlar’a teşekkür etti ve Truth Social platformunda yaptığı paylaşımda şunları yazdı: “İki gün süren şiddet, çatışma ve kargaşanın ardından Ulusal Muhafızlar harika bir iş çıkardı. Radikal sol gösterilere asla müsamaha göstermeyeceğiz ve protestolar sırasında maske takılmasına izin vermeyeceğiz.”

Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi’ne bağlı maskeli görevlilerin Los Angeles’ın çeşitli bölgelerinde iş yerlerine operasyon düzenlemesinin ertesi günü gerçekleşen protestolar, birçok kişinin öfkesini tetikledi. Göstericiler, saatler süren çatışmalarda polisle karşı karşıya geldi.

Los Angeles Belediye Başkanı Karen Bass, Federal Göç Ajansı'nın eylemlerinin ardından bazı şehir sakinlerinin korku duyduğunu ifade etti.

Bass X platformunda şu açıklamayı yaptı: “Herkesin barışçıl protesto etme hakkı vardır. Ancak açık konuşayım. Şiddet ve tahribat kabul edilemez, sorumlular mutlaka hesap verecek.”

Bariyerler ve ABD bayrağının yakılması

FBI Başkan Yardımcısı Dan Bongino, cuma günü yaşanan çatışmaların ardından birçok kişinin gözaltına alındığını açıkladı.

Bongino X platformu üzerinden yaptığı açıklamada, “Siz kaosu getiriyorsunuz, biz ise kelepçeleri. Hukuk ve düzen galip gelecek” dedi.

Los Angeles Times gazetesinin haberine göre dün, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi mensuplarının kentten çıkarılmasını talep eden sloganlar eşliğinde bazı göstericiler Meksika bayrakları sallarken, diğerleri bir grup Amerikan bayrağını ateşe verdi.

Yollarda ulaşımı engellemek için beton bloklar ve devrilmiş alışveriş arabalarıyla barikatlar kuruldu.

fdgtrhy
Kaliforniya’daki bir barikatın arkasında bekleyen göstericiler (AFP)

Yetkililer, göstericilerin otoyolu ele geçirmesini engellemek amacıyla daha sonra bazı tali yolları kapattı.

Göçmen karşıtı tutumuyla bilinen Beyaz Saray eski kıdemli başkan yardımcısı Stephen Miller ise X platformunda yaptığı paylaşımda yaşananları ABD’nin egemenliğine ve yasalarına karşı bir isyan olarak nitelendirdi.

Los Angeles (ABD'nin nüfus bakımından en büyük ikinci şehri), ülkenin demografik açıdan en çeşitli şehirlerinden biri olarak kabul ediliyor.

Resmî verilere göre, yaklaşık 50 bin kişinin yaşadığı Paramount banliyösünün nüfusunun yüzde 82’si İspanyol veya Latin kökenli.