Beyaz Saray: Wagner grubunun isyanının sonuçlarının ne olacağını bilmek için çok erken

Fotoğraf: Mostafa Bassim - AA
Fotoğraf: Mostafa Bassim - AA
TT

Beyaz Saray: Wagner grubunun isyanının sonuçlarının ne olacağını bilmek için çok erken

Fotoğraf: Mostafa Bassim - AA
Fotoğraf: Mostafa Bassim - AA

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, Rusya'da Wagner grubunun yönetime isyanıyla ilgili, "Bunun Ukrayna ve Rusya üzerinde, açıkçası tüm Avrupa'da ne gibi etkileri olacağını bilmek için henüz çok erken." dedi.

Kirby, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Ülkesinin Rusya'daki gelişmeleri yakından takip ettiğini belirten Kirby, ABD Başkanı Joe Biden, Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Savunma Bakanı Llyod Austin ve Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan'ın müttefik ülkelerdeki mevkidaşlarıyla bu hususta görüşmeler gerçekleştirdiklerini aktardı.

Wagner'in Rus yönetimine isyanını "Rusya'nın iç meselesi" şeklinde nitelendiren Kirby, ABD'nin ve müttefiklerinin Rusya'daki gelişmelere müdahil olmadığını yineledi.

Kirby, bu hususu ve Moskova'daki diplomatik personelin korunmasına yönelik uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmesi mesajını diplomatik yollarla Rus yetkililere de ilettiklerini kaydetti. Kirby, Ruslarla "doğrudan, iyi" bir iletişim kurduklarını belirtti.

- "Bir sonuca varmak için çok erken"

Kirby, Rusya'da hafta sonu yaşanan gelişmelerle ilgili, "Bunun Ukrayna ve Rusya üzerinde, açıkçası tüm Avrupa'da ne gibi etkileri olacağını bilmek için henüz çok erken." değerlendirmesinde bulundu.

Ukrayna ile Rusya arasında savaşın hala sürdüğüne işaret eden Kirby, "Odaklanmaya devam edeceğimiz şey, Ukrayna'nın savaş alanında başarılı olmaya devam edebilmesini sağlamak." şeklinde konuştu.

Kirby, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in hala "çok büyük ve yetenekli" bir orduyu komuta ettiğini belirterek, "Bu ordunun büyük bir kısmının Ukrayna sınırının ötesinde olduğunu ve bu ordunun kendisini Ukrayna saldırılarına karşı savunduğunu hatırlamak önemli." değerlendirmesinde bulundu.

Koordinatör Kirby, bu hafta Ukrayna'ya yeni bir askeri destek paketinin duyurulacağını aktardı.

- "Rejim değişikliği politikamız değil"

Kirby, Wagner'in geleceği ile Wagner birliklerinin nereye gideceklerini ve kurucusu Yevgeniy Prigojin'in nerede olduğunu bilmediklerini söyledi.

Diğer yandan Wagner grubunun Afrika'daki varlığının farkında olduklarını ve Ukrayna'daki savaşta da etkin olduklarını kaydeden Kirby, Wagner'i uluslararası suç örgütü ilan ettiklerini ve bu kapsamda uygun gördükleri önlemleri almaya devam edeceklerini bildirdi.

Kirby, ayrıca Rus askeri kuvvetlerinin komuta zincirinde bir değişlik olduğuna dair hiçbir belirti olmadığını ifade etti.

Rusya'nın "iç meselesiyle" ilgili herhangi bir tarafı tutmadıklarını kaydeden Kirby, "Rejim değişikliği bizim politikamız değil. Bu konuda çok net olduk." dedi.

Kirby, "Liderlerinin kim olduğuna Rus halkının karar vermesi gerektiğine inanıyoruz." şeklinde konuştu.

Kirby, Wagner'in isyanını önceden bilip bilmedikleriyle ilgili bir soru üzerine Wagner ile Rusya Savunma Bakanlığı arasındaki gerginliğin kamuoyunca bilindiğini ancak istihbarat konularıyla ilgili konuşmayacağını ifade etti.

Rusya'nın nükleer silah kullanma ihtimaliyle ilgili ise Kirby, gelişmeleri yakından izlediklerini ancak kendi nükleer pozisyonlarını değiştirecek herhangi bir adım görmediklerini kaydetti.



İsrail, Filistin Yönetimi liderlerinin hareketlerine yönelik kısıtlamaları sıkılaştırıyor

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)
Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)
TT

İsrail, Filistin Yönetimi liderlerinin hareketlerine yönelik kısıtlamaları sıkılaştırıyor

Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)
Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa salı günkü kabine toplantısında (WAFA)

İsrail, sahada gerilimin arttığı ya da Filistin Yönetimi'nin çeşitli siyasi kazanımlar elde etmeye çalıştığı dönemlerde yıllardır sürdürdüğü bir politikanın parçası olarak Filistinli yetkililerin iç ve dış hareketlerini kısıtlamaya geri döndü.

Gazze savaşının başlamasından bu yana İsrail bu yaklaşımını yoğunlaştırdı. İsrail makamları dün Filistin Başbakanı Muhammed Mustafa'nın Batı Şeria'daki Ramallah ve Nablus vilayetlerinde bir dizi kasaba ve köyü ziyaret etmesini engelledi.

Duvar ve Yerleşim Direniş Komisyonu’nun Facebook sayfası üzerinden yapılan paylaşımda, “İsrail işgal yetkilileri, önceden uyarıda bulunmaksızın, Başbakan Muhammed Mustafa'nın Nablus vilayetindeki Duma ve Kusra kasabalarını, Ramallah vilayetindeki Berka ve Deyr Dibvan kasabalarını ziyaret etmesini engelledi” denildi.

Paylaşımın devamında, “Bu keyfi adım, işgal makamları tarafından Filistin hükümetine karşı alınan bir dizi ırkçı tedbirin devamı niteliğinde olup, hükümet ile Filistin vatandaşları arasındaki güveni sarsmaya yönelik umutsuz bir girişimdir” ifadesi yer aldı.

Abbas'ın seyahatinin engellenmesi

Geçtiğimiz günlerde İsrail, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Suriye'ye yapacağı ziyarete hazırlık amacıyla Ürdün'e gitmesini de engellemeye çalıştı. Ancak yoğun çabaların ve çeşitli tarafların temaslarının ardından Abbas, İsrail'in oyalamasının ardından Ürdün'e karayoluyla gitmek zorunda kaldı.

y6jukı
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas (Reuters)

Filistin Yönetimi bu konuda resmi bir açıklama yapmadı. Bazı yetkililer son dakikaya kadar ve birden fazla kez Abbas'ın hava yoluyla seyahat edeceğini teyit etmeye çalıştı, ancak sonunda yıllardır nadiren gerçekleşen bir şey olarak Abbas karayoluyla gitti.

İsrail'in bu kısıtlamasının, Filistin Devlet Başkanı'nın Suriye'yi ziyaret etme ve İsrail'in halen ‘terörist’ olarak tanımladığı ve ülkesinin topraklarına saldırdığı Suriyeli mevkidaşı Ahmed eş-Şera ile görüşme niyetinden mi yoksa Filistin'in ‘iki devletli çözüm’ çerçevesinde bir Filistin devletinin uluslararası alanda tanınması için başta Fransa olmak üzere Avrupa ülkeleriyle ve Suudi Arabistan'la koordinasyon içinde hareket etmesinden mi kaynaklandığı bilinmiyor.

Elbette bu tutum İsrail hükümetini ve Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu kızdırdı ve Fransa'nın çabalarına ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un açıklamalarına saldıran açıklamalar yapmasına neden oldu.

Sessiz kalmak

Filistin hükümeti Mustafa'nın Batı Şeria'daki bazı kasabaları ziyaret etmesinin engellenmesi konusunda sessiz kalırken, Filistin Devlet Başkanlığı da Suriye ziyareti öncesinde Başkan Abbas'a karşı İsrail tarafından yapılan girişimler konusunda sessiz kaldı.

dfrgthy
İsrail askerleri askeri operasyonlar sırasında Batı Şeria sokaklarında (İsrail ordusu)

İsrail'de hiçbir resmi kurum İsrail'in attığı bu adımlar hakkında yorum yapmazken, bazı medya kuruluşları Netanyahu hükümetinden resmi bir yorum almaksızın Filistin Devlet Başkanı'nın Suriye ziyaretini engelleme girişimlerini haber yaptı.

Gözlemciler, Filistinli yetkililerin hareketlerine getirilen bu kısıtlamanın, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Batı Şeria şehirlerine uyguladığı siyasi ve fiziki kuşatma çerçevesinde gerçekleştiğini düşünüyor.

Geçtiğimiz birkaç ay içinde Batı Şeria bir dizi yoğun askeri operasyona maruz kaldı. İsrail ordusu gece gündüz baskınlar düzenliyor, daha fazla kontrol noktası kuruyor, bölge sakinlerine yaptırımlar uyguluyor ve bir bölgeden diğerine veya bir vilayetten diğerine hareketlerini kısıtlıyor. İsrail polisi çeşitli yollarda konuşlanmış durumda ve Filistinlilere hiç de azımsanmayacak miktarlarda trafik cezaları uyguluyor.

Batı Şeria'nın coğrafi yapısının değiştirilmesi

İsrail askeri operasyonları üç aydır ağırlıklı olarak Cenin Mülteci Kampı’nda, aynı süre zarfında Tulkerim Mülteci Kampı’nda ve yaklaşık 70 gündür Tulkerim vilayetindeki Nur Şems Mülteci Kampı’nda yoğunlaştı. Bu operasyonlar, ‘silahlı terörizmin yuvası’ olarak tanımlanan bu kampların coğrafi yapısını değiştirmeye yönelik olarak evleri buldozerle yıkmayı ve yeni yollar inşa etmeyi içeriyor.

Söz konusu operasyonlar, yaklaşık 18 aydır acımasız bir savaşa maruz kalan Gazze Şeridi'nde yaşananların bir tekrarı olarak on binlerce Filistinlinin bu kamplardan göç etmesine neden oldu. Diğer vilayetlerdeki köyler, kasabalar ve kamplar da her gün daha fazla yerleşim karakolu kuran, yerleşim yolları inşa eden, Filistinli çiftçilere ait ekipmanlara el koyan ve onlara saldırarak aralarında çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olan yerleşimcilerin saldırılarına maruz kalıyor.

DFRGTYH
Batı Şeria'nın El Halil kentinde Yahudi yerleşimine bakan bir tepede yürüyen Filistinli adam, 3 Nisan 2025. (AFP)

İsrailli yerleşimciler dün sabah Nablus'un doğusundaki Beyt Decen köyünde bir elektrik hattını uzatmak için çalışırken Filistinlilerin ekipmanlarına ve üç kamyona el koydu. Başka bir grup yerleşimci de Ürdün Vadisi'nin kuzeyinde mahsulleri sulamak için kullanılan su pompalarını çaldı.

Filistinlilere göre yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen bu saldırıların çoğu İsrail ordusunun koruması altında gerçekleştiriliyor. Bu durum, Tel Aviv'de yerleşimi ve yerleşimcileri teşvik eden Bezalel Smotrich ve Itamar Ben-Gvir gibi aşırılık yanlısı bakanların yer aldığı aşırı sağcı hükümet altında bu tür saldırıları meşrulaştırarak İsrail'de açık ve net bir yaklaşım değişikliğine işaret ediyor.