ABD, 12’den fazla ülkede ‘gölge polis’ birimlerini finanse ediyor

Çalışmalar yerel makamlarla iş birliği içinde yürütülüyor ve kolluk kuvvetleri arasında yaygın yolsuzluk durumlarından kaynaklanıyor

Nairobi’deki Kenya polis güçleri (Reuters)
Nairobi’deki Kenya polis güçleri (Reuters)
TT

ABD, 12’den fazla ülkede ‘gölge polis’ birimlerini finanse ediyor

Nairobi’deki Kenya polis güçleri (Reuters)
Nairobi’deki Kenya polis güçleri (Reuters)

The Wall Street Journal, ABD’nin polis teşkilatlarının yozlaşmış olduğuna ve güvenilir durumda olmadığına inanılan 12’den fazla ülkede güvenlik operasyonları yürütmek için ‘gölge polis’ gruplarını finanse ettiğini, eğittiğini ve çalıştırdığını ortaya koydu.

The Wall Street Journal’a göre, söz konusu ülkelerdeki ABD büyükelçiliği personelleri kendi yerel kolluk kuvvetlerini seçiyor, adayların davranışlarını inceliyor ve ABD çıkarlarına uygun atamalar yapıyor.

Şarku’l Avsat’ın The Wall Street Journal’dan aktardığı habere göre ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Uluslararası Uyuşturucu ile Mücadele ve Yasaları Uygulama İşleri Bürosu, Diplomatik Güvenlik Ofisi, Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ve İç Güvenlik Departmanı’nın dünya çapındaki 105 polis biriminin üyelerini kontrol ettiğini bildirdi. Dışişleri Bakanlığı, bazı kurumlar kendi denetimlerini yaptıkları için ABD müttefiki birimlerin veya istihdam ettikleri unsurların küresel bir bilançosunu sağlayamayacağını açıkladı. Bakanlık ayrıca, birimlerin tüm faaliyetlerini veya onlara giden toplam devlet harcamalarını takip eden bir merkez ofis olmadığını aktardı.

Dışişleri Bakanlığı’nın Diplomatik Güvenlik Bürosu, Peru’dan Filipinler’e kadar hükümetlerle yapılan anlaşmalar çerçevesinde kurulan 16 birimin kontrol edildiğini bildirdi. Bakanlığa bağlı Balık ve Vahşi Yaşam Servisi’nin de Uganda ve Nijerya’daki polislere fon sağladığını belirtti. Kenya’da FBI, Ulusal Güvenlik, Uyuşturucuyla Mücadele İdaresi, Balık ve Vahşi Yaşam Servisi, Kenya Kriminal Soruşturma Müdürlüğü’nden dedektifleri kontrol etti. Birimler, eroin kaçakçılığından pasaport ve vize dolandırıcılığına, insan kaçakçılığından ABD vatandaşlarını hedef alan suçlara kadar çeşitli davaları takip ediyor. Nairobi’deki ABD Büyükelçiliği’nde görev yapan ABD’li ajanların Kenya’da tutuklama yetkisi yok ama yerel ortakları bunu yapabiliyor.

Operasyonların birinde, ABD hükümeti tarafından desteklenen Kenyalı polis müfettişleri, nesli tükenmekte olan pangolini kaçıran ve etlerini özellikle Asya’da fahiş fiyatlara satan kaçakçıları yakalamak için kaçakçı kılığına girdi. Ajanlar, ABD parasıyla kiralanan bir dört çeker araca hayvanları satmak için yaklaşan 3 kaçakçıyı tutukladı.

Kenyalı yetkililer, birimlerin nihai olarak yerel yasaların yanı sıra ABD-Kenya anlaşmaları uyarınca Kenya Kriminal Soruşturma Direktörü’nün yetkisi altında olduğunu vurguladı. Nairobi’de beş kişilik bir Kenya polis birimini yöneten ABD Dışişleri Bakanlığı Diplomatik Güvenlik Bürosundan Özel Ajan Ryan Williams, “Çoğunlukla operasyonel kontrol bizde” ifadelerini kullandı. Kenyalı dedektiflerin, birimde bir pozisyona başvurduklarında önce bir yalan makinesi testine tabi tutulduklarını da belirtti.

ABD tarafından denetlemeye tabi olan yabancı polis birimlerinin küresel yayılımı hala tam olarak bilinmiyor ve çok az kamuoyu incelemesi ile karşı karşıya kalıyor. Bu birimlerin varlığından haberdar olan bazı Kenyalılar, tabancıların yerel kolluk kuvvetleri üzerinde çok fazla etkiye sahip olduğuna inanıyor.

Uluslararası Uyuşturucu ile Mücadele ve Yasaları Uygulama İşleri Bürosu, 1980’lerde Kolombiya, Bolivya ve Peru’daki kokain savaşları sırasında bu strateji ilk adımı oldu. O dönemde yapılan bir araştırmaya göre, uyuşturucu kartellerinin yerel polis üzerindeki etkisinden bıkan yerleşik ABD ajanları, güvenebileceklerini düşündükleri memurları işe alma görevini üstlendi. O zamanki raporlar, Uyuşturucu ile Mücadele Ofisi’nin kontrol ettiği birimlerin varlığını sürdürmesinin, ABD hükümetinin yoğun diplomatik baskısına bağlı olduğunu ortaya çıkardı.

Ancak bugün bu uygulama, ABD hükümetinin her departmanındaki kolluk kuvvetleri için rutin ve evrensel hale geldi. Birimler, ABD ve yerel makamlar arasındaki mutabakat zaptı çerçevesinde faaliyet gösteriyor. Dışişleri Bakanlığı’na göre, geçen Mayıs ayında, Güney Amerika ülkesi Guyana’da ABD’nin kontrol ettiği bir birim, ABD’de çocuklara yönelik cinsel istismardan aranan bir adamın izinin bulunup tutuklamasına yardım etti. Kolombiyalı ve ABD’li yetkililere göre, Kolombiyalı bir birim, göçmenlere sahte ABD giriş vizesi vermek için kişi başı 4 bin ila 5 bin dolar arasında değişen bir ücret alan bir insan kaçakçılığı örgütünü çökertti.



800 İran balistik füzesi Çin yakıtını bekliyor

Maxar uydu görüntüsü, İran'ın güneyindeki Bender Abbas limanındaki Raci limanında meydana gelen patlamadan yükselen dumanı gösteriyor (Reuters)
Maxar uydu görüntüsü, İran'ın güneyindeki Bender Abbas limanındaki Raci limanında meydana gelen patlamadan yükselen dumanı gösteriyor (Reuters)
TT

800 İran balistik füzesi Çin yakıtını bekliyor

Maxar uydu görüntüsü, İran'ın güneyindeki Bender Abbas limanındaki Raci limanında meydana gelen patlamadan yükselen dumanı gösteriyor (Reuters)
Maxar uydu görüntüsü, İran'ın güneyindeki Bender Abbas limanındaki Raci limanında meydana gelen patlamadan yükselen dumanı gösteriyor (Reuters)

Wall Street Journal'ın haberine göre, nükleer programıyla ilgili müzakerelere girmesine rağmen İran, balistik füzelerini üretmek için ihtiyaç duyduğu binlerce ton malzemeyi Çin'den talep etti.

Gazete, sevkiyatın "800 füze üretmeye yetecek kadar" olduğunu ve Tahran'ın bölgedeki vekillerinden birinin bunları birkaç ay içinde taşıyacağını belirtti.

Sipariş hakkında bilgi sahibi kişilere göre, Pishkaman Tejarat Rafi Novin adlı bir İranlı kuruluş, Hong Kong merkezli bir şirketten roket yakıtı bileşenleri sipariş etti.

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, ülkesinin "sözleşmeden haberdar olmadığını" ve "çift kullanımlı ürünler üzerinde sürekli olarak sıkı kontrol uyguladığını" vurguladı.

Bu arada Axios, İsrail'in Beyaz Saray'a, müzakereler başarısız olmadıkça İran nükleer tesislerine saldırı düzenlemeyeceğine dair güvence verdiğini bildirdi. Şarku’l Avsat’ın Axios’tan aktardığına göre mesaj, geçen hafta Washington'a yapılan bir ziyarette, aralarında Mossad başkanının da bulunduğu üst düzey İsrailli yetkililer tarafından iletildi.