Dikkat çeken bir soruşturmaya konu olan BBC yayıncısının kimliği ortaya çıktı

Londra’daki bir hastanede ağır depresyon tedavisi gören Huw Edwards (AFP)
Londra’daki bir hastanede ağır depresyon tedavisi gören Huw Edwards (AFP)
TT

Dikkat çeken bir soruşturmaya konu olan BBC yayıncısının kimliği ortaya çıktı

Londra’daki bir hastanede ağır depresyon tedavisi gören Huw Edwards (AFP)
Londra’daki bir hastanede ağır depresyon tedavisi gören Huw Edwards (AFP)

BBC tarafından başlatılan dikkat çekici bir soruşturmaya konu olan yayıncının kimliği ortaya çıktı ve sansasyon yarattı.

Sun gazetesi, oğullarının cesur resimler karşılığında kendisine yüklü miktarda para veren tanınmış bir BBC yayıncısıyla temas halinde olduğunu iddia eden iki ebeveynin ifadelerini yayınladı.

Usta sunucu Huw Edwards’ın eşi Vicky Flind dün (Çarşamba) yaptığı açıklamada, söz konusu yayıncının eşi olduğunu belirterek, kocasının depresyondan muzdarip olduğunu ve şu anda psikiyatrik tedavi için bir hastanede yattığını belirtti. BBC’nin internet sitesinde yer alan açıklamaya göre Vicky Flind, “Son haberlerle ilgili bu açıklamayı ailemizin geçirdiği 5 zor günün ardından kocam (Hugh Edwards) adına yapıyorum” dedi. Flind “Bunu, onun psikolojik istikrarı ve çocuklarımızı korumak için yapıyorum. Huw ciddi psikiyatrik sorunlardan muzdarip ve teşhis edilen psikiyatrik sorunları nedeniyle tedavi görüyor. Son olaylar işleri daha da kötüleştirdi ve yeni ciddi nöbet bir geçirmesine neden oldu, şu anda hastanede tedavi görüyor. Durumu daha iyi olduğunda, yayınlanan tüm bu iddialara yanıt vermeyi planlıyor” açıklamasında bulundu.

61 yaşındaki Huw Edwards’ın BBC’nin en ünlü simalarından ve yılda 430 bin sterline varan bir maaşla BBC kurumunda en çok maaş alan isimler arasında olduğu biliniyor. Edwards, saat 20:00 haberlerinin sunucusu olarak 20 yıl dahil olmak üzere BBC için toplam 40 yıl çalıştı. Ayrıca, Kraliçe II. Elizabeth’in ölümü, cenaze töreni ve Prens William ile Prens Harry’nin düğünü gibi önemli durumlarda yapılan yayınlarda da görev aldı. Diğer yandan, Edwards’ın daha önce yaşadığı psikolojik sıkıntılardan ve depresyonla mücadelesinden bahsettiği biliniyor.

BBC, son birkaç gündür, özellikle de Edwards’a karşı herhangi adli suçlama olmadığı için sunucunun gizliliğini ve mahremiyetini korumaya çalışırken zor bir durumda kaldı. BBC yetkilileri, konuyla ilgili olarak Londra polisiyle de görüşmelerde bulundu. Fransız haber ajansı AFP’ye göre, Londra Polisi dün akşam bu davayla bağlantılı olarak ‘herhangi bir şikayet bulunmadığını” belirtti.



Harvard Üniversitesi: Trump yönetimi taleplerini artırdı

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
TT

Harvard Üniversitesi: Trump yönetimi taleplerini artırdı

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)
ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi'nde John Harvard'ın heykeli etrafında toplanan öğrenciler (Getty - AFP)

ABD’nin Massachusetts eyaletinde bulunan Harvard Üniversitesi tarafından dün yapılan bir açıklamada, Başkan Donald Trump'ın yönetiminin zorlu taleplerini artırdığı belirtildi. Açıklamada bunun hükümet yetkililerinin söz konusu talepleri detaylandıran bir mektubu izinsiz olarak gönderdiklerine dair bir raporun yayınlanmasına rağmen gerçekleştiği belirtildi.

New York Times (NYT) gazetesi, cuma akşamı geç saatlerde, ismi açıklanmayan kaynakların, hükümet avukatlarından 11 Nisan'da Harvard Üniversitesi’ne ulaşan bir mektubun, ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetimindeki üst düzey yetkililer onaylamadan ya da yayınlanması için yeşil ışık yakmadan gönderildiğini söylediklerini bildirdi.

Reuters'ın aktardığına göre Harvard Üniversitesi, mektubun kendisine ulaşmasından üç gün sonra üniversitenin işe alma, öğrenci kabul etme ve direktif verme hakları konusunda ‘hükümete tavizler verilmesi’ anlamına geldiğini söylediği taleplerin çoğunu reddetti.

Bunun üzerine Trump yönetimi, üniversiteye sağlanan 2,3 milyar dolarlık fonu dondurdu. Ayrıca üniversitenin vergiden muaf edilme statüsünü ve yabancı öğrenci kaydetme yetkisini geri almakla tehdit etti. Trump yönetimi, üniversitenin dış ilişkileri, öğrencileri ve öğretim üyeleri hakkında bilgi de talep etti.

ABD Başkanı Trump, ocak ayında göreve başlamasından bu yana geçtiğimiz yıl Filistin yanlısı protestoları kötü idare ettikleri ve kampüslerde antisemitizmin yayılmasına izin verdikleri gerekçesiyle ABD'nin önde gelen üniversitelerine baskı yapmaya devam ediyor.

Ancak aralarında bazı Yahudi grupların da bulunduğu protestocular, İsrail'in Gazze Şeridi’ndeki eylemlerine yönelik eleştirilerinin yanlış bir şekilde antisemitizmle bir tutulduğunu vurguluyor.