Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı: Gün içinde çıkan 19 orman yangınından 16'sı kontrol altına alındı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı: Gün içinde çıkan 19 orman yangınından 16'sı kontrol altına alındı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, gün içinde çıkan 19 orman yangınından 16'sının kontrol altına alındığını, Hatay, Mersin ve Çanakkale'dekilere müdahalenin sürdüğünü bildirdi.Yumaklı, beraberindeki İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile Hatay'ın Belen ilçesindeki orman yangını bölgesinde incelemede bulundu, yetkililerden bilgi aldı.

İlçedeki geçici Hatay Orman Bölge Müdürlüğü hizmet binasında gazetecilere açıklamalarda bulunan Yumaklı, Hatay'ın Belen ilçesinden dün saat 13.57 itibarıyla gelen yangın ihbarına, 8 dakika içerisinde müdahale edildiğini söyledi.

Bölgede nemin, rüzgarın ve hava sıcaklığının etkili olduğuna dikkati çeken Yumaklı, şöyle devam etti:

Burada da yaklaşık yüzde 21 nem ve saatte 21 kilometre hızla esen bir rüzgar söz konusu idi. Arkadaşlarımız her zaman olduğu gibi hemen hava ve kara araçlarını bölgeye sevk ettiler. 17 hava aracıyla başladı, daha sonra yaklaşık 80'e yakın kara aracı ve yaklaşık 450'ye yakın Orman Genel Müdürlüğü'nün personeli müdahil oldu. Sayın Valimiz, diğer kamu kurumlarının, AFAD'ın Başkanı da dahil olmak üzere vekillerimiz, bütün kurumlar, kuruluşlar omuz omuza vererek, jandarmamızdan da diğer askeri birliklerimizden de kamu kurumlarımızdan da araç gereç ve personel takviyesiyle çok şükür akşam 19.00 sularında söylemiştim 'enerjisi düşmeye başladı' diye. Şu an itibarıyla çok lokal bazı yerlerde devam ediyor olmakla birlikte çok şükür büyük bir risk olmadığını söyleyebilirim. Ancak bu her şeyin bittiği ya da yangının tamamen kontrol altına alındığı anlamına gelmez. Hem gecenin ilerleyen saatlerinde oluşabilecek hava şartları hem de nemle alakalı sıkıntılı bir durum, belki yine riskli bir durum oluşturabilir ama şu an itibarıyla yaklaşık etkilenen alanın 230 hektara çıktığıyla ilgili bizim, arkadaşlarımın bir ölçümü vardı. Şu an itibarıyla bu yaklaşık 100 hektarlık bir alana doğru inmiş vaziyette, 120 hektar civarında diyelim buna. An itibarıyla büyük bir risk olduğunu söylememekle beraber arkadaşlarımızın tamamıyla kontrol altına almakla ilgili çabaları devam etmekte.

"Şu anda sorunumuz 3 yangın"
Yumaklı, saat 16.27 civarında Çanakkale'de çok geniş bir alanda hızlı bir rüzgarla birlikte başlayan başka bir yangının meydana geldiğini ve bu yangında da yaklaşık 500 hektarlık alanın etkilendiğini aktardı.

Bölgenin aslında tarım arazilerinin bulunduğu bir bölge olduğunu ancak yangının yer yer de ormanlık alanlara sıçrayarak geniş bir alana yayıldığını ifade eden Yumaklı, şöyle konuştu:

Yine burada da hava araçları ve kara araçlarıyla müdahale edildi. Halihazırda Çanakkale'de şu anda 2 gece görüş hava aracıyla birlikte arkadaşlarımız müdahaleye devam ediyor. Bundan yaklaşık bir yarım saat sonra 17.00 gibi Mersin Gülnar'da başladı. Yine buraya da yaklaşık 12 hava aracı yönlendirildi. Halihazırda şu anda orada da 3 gece görüş hava aracı ve diğer kara araçlarıyla müdahaleler sürüyor. Sabah 06.55'ten bu ana kadar yaklaşık 19 yangın, orta ve üstü çıktı. Bunların 16'sına müdahale edildi ve an itibarıyla kontrol altına alındı. Şu anda sorunumuz bu 3 yangın, bunlara konsantre olmuş vaziyetteyiz. Hem İçişleri Bakanı'mız hem diğer kamu kurum kuruluşları, bölgelerin, illerin valileri çok yoğun bir şekilde yangının kontrol altına alınması için el ele, kol kola omuz omuza vermiş bir şekilde mücadele etmeye devam ediyorlar.



Almanya, Gazze İnsani Yardım Vakfı’nın Gazze'de yardım dağıtımını eleştirdi

Gazze Şeridi'ndeki Filistinli mülteciler (EPA)
Gazze Şeridi'ndeki Filistinli mülteciler (EPA)
TT

Almanya, Gazze İnsani Yardım Vakfı’nın Gazze'de yardım dağıtımını eleştirdi

Gazze Şeridi'ndeki Filistinli mülteciler (EPA)
Gazze Şeridi'ndeki Filistinli mülteciler (EPA)

Alman hükümeti, Filistin'in abluka altındaki Gazze bölgesinde “Gazze İnsani Yardım Vakfı” tarafından dağıtılan insani yardımları yetersiz bularak eleştirdi.

Alman Haber Ajansı'nın haberine göre, Yeşil Parti parlamento bloğunun sorularına yanıt veren Dışişleri Bakanlığı, örgütün uyguladığı yeni dağıtım yöntemi hakkında şu yorumu yaptı: “Alman hükümetinin görüşüne göre bu mekanizmanın sivil halka yeterince ulaşmadığı ve insani ilkelere uygun şekilde işlemediği açıktır” denildi.

Hem İsrail hem de ABD tarafından desteklenen örgütün, İsrail'in kıyı şeridini aylarca abluka altına alması ve yardımları kesmesinin ardından mayıs ayı sonunda faaliyete geçtiğini belirtmekte fayda var.

Kuruluş, sınırlı sayıda dağıtım merkezinde gıda dağıtımı yapmakta. Bu merkezlerin yakınında, yardım almak isteyen birçok Filistinlinin hayatını kaybettiği silahlı çatışmaların yaşandığına dair haberler tekrarlanmakta ve bu haberlerde, çatışmalarda ateş açan tarafın İsrail ordusu olduğu iddia edilmektedir.

Birleşmiş Milletler'e göre geçen mayıs sonundan bu yana bu kuruluşun dağıtım merkezlerinin çevresinde yüzlerce Filistinli öldürüldü.

İsrail, yeni dağıtım mekanizmasını Hamas'ın yardımları ele geçirmesini önlemek amacıyla uyguladığını gerekçe gösterdi. Ancak eleştirenler, İsrail'in yardımları taraflı bir şekilde kullandığını iddia ediyor. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Birleşmiş Milletler daha önce Gazze Şeridi'nde yaklaşık 2 milyon Filistinliye hizmet vermek için 400 dağıtım merkezi işletiyordu, ancak İsrail'in yardımların ulaşmasını engellemesi nedeniyle bu merkezler şu anda neredeyse tamamen işlevsiz hale geldi.

Almanya hükümeti yanıtında, yardım almaya veya dağıtmaya çalışırken hayatını kaybeden kişilerin ölümüne yol açan şok edici olayların tam ve hızlı bir şekilde soruşturulması gerektiğini kaydetti.

Almanya hükümeti ayrıca, bu kuruma Alman devletinden herhangi bir destek sağlamadığını ve finansmanına ilişkin herhangi bir kararın bulunmadığını da açıkladı.

Hükümet, Gazze'deki insani durumu “dayanılmaz” olarak nitelendirerek, insanların acılarının hafifletilmesi ve koşulların insani ilkelere ve uluslararası insani hukuka tam olarak uygun bir şekilde iyileştirilmesi gerektiğini belirtti.

Gazze'deki durumun, yaklaşık iki yıllık savaşın ardından felaket boyutlarına ulaştığı, birçok Filistinlinin açlık çektiği ve yüz binlerce yerinden edilmiş kişinin temel ihtiyaçlarından mahrum olduğu belirtiliyor.