İran ile Umman Dışişleri Bakanları "ikili ve bölgesel" konuları görüştü

İran Dışişleri Bakanı HAbdullahiyan ile Umman Dışişleri Bakanı el-Busaidi, ikili ilişkiler ile bölgesel meseleleri görüştü.
İran Dışişleri Bakanı HAbdullahiyan ile Umman Dışişleri Bakanı el-Busaidi, ikili ilişkiler ile bölgesel meseleleri görüştü.
TT

İran ile Umman Dışişleri Bakanları "ikili ve bölgesel" konuları görüştü

İran Dışişleri Bakanı HAbdullahiyan ile Umman Dışişleri Bakanı el-Busaidi, ikili ilişkiler ile bölgesel meseleleri görüştü.
İran Dışişleri Bakanı HAbdullahiyan ile Umman Dışişleri Bakanı el-Busaidi, ikili ilişkiler ile bölgesel meseleleri görüştü.

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ile Umman Dışişleri Bakanı Bedr bin Hamed el-Busaidi, ikili ilişkiler ile bölgesel meseleleri görüştü.

Abdullahiyan, resmi ziyaret çerçevesinde Tahran’da bulunan Ummanlı mevkidaşı Busaidi’yi resmi törenle karşıladı.

Törenin ardından iki bakan beraberlerindeki heyetler ile görüşme gerçekleştirdi. Abdullahiyan ile Busaidi daha sonra ortak basın toplantısı düzenledi.

İran ile Umman’ın yoğun görüşmelerde bulunduğuna değinen Abdullahiyan, bugünkü görüşmede iki ülke liderlerinin daha önce vardıkları anlaşmaların uygulanmasına yönelik adımları değerlendirdiklerini belirtti.

Abdullahiyan, son 22 ay içerisinde İran ile Umman arasındaki ticaret hacminin iki buçuk kat arttığını kaydederek iki ülke arasındaki ticareti daha da arttırmak için iki tarafın ortak ekonomi komisyonunun Tahran’da görüşeceğini aktardı.

Komşu ülkeler arasındaki ilişkilerin sürekli artabileceğine inandıklarını dile getiren Abdullahiyan, “Bölgemizin sürdürebilir kalkınma, güvenlik ve istikrara ihtiyacı var.” diye konuştu.

İranlı Bakan, Tahran ile Maskat arasındaki ilişkileri “stratejik ve güçlü” olarak nitelendirerek Umman’a bölgesel diyaloğu kolaylaştırma ve bölgesel görüşleri yakınlaştırmadaki rolünden dolayı teşekkür ettiklerini kaydetti.

- "Verimli bir görüşme"

Umman Dışişleri Bakanı Busaidi de Tahran’ı ziyaret etmekten memnun olduğunu dile getirerek, toplantıda ortak meselelerin ele alınması açısından verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ifade etti.

İki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmek ve ticaret hacmini arttırmak için farklı zamanlarda çeşitli görüşmeler yapıldığını belirten Busaidi, İran özel sektörünün Umman’daki varlığı açısından ciddi bir gelişmeye tanık olduklarını söyledi.

Ummanlı Bakan, toplantıda değerlendirilen diğer konuların yanı sıra tercihli ticaret konusunda bir anlaşmaya varılması olasılığını dile getirdi.

Barış ve güvenliği güçlendirmeye yönelik irade gösterdiklerini söyleyen Busaidi, güçlü bir siyasi iradenin varlığı durumunda her zaman uygun bir çözümün bulunabileceği değerlendirmesinde bulundu.

Busaidi, ülkeler arasındaki görüş ayrılıklarını “doğal bir şey” şeklinde nitelendirerek, bu farklılıkları aşmanın tek yolunun ise tüm tarafların üzerinde mutabık kaldığı çözümlere ulaşmak amacıyla açık ve şeffaf diyalogdan geçtiğini ifade etti.



Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması: "Çin'i suçlamak riskli bir hamle"

Tartışmaların odağındaki Yi Peng 3'ün yapımı 2001'de tamamlanmıştı (AP)
Tartışmaların odağındaki Yi Peng 3'ün yapımı 2001'de tamamlanmıştı (AP)
TT

Baltık Denizi'nde "sabotaj" tartışması: "Çin'i suçlamak riskli bir hamle"

Tartışmaların odağındaki Yi Peng 3'ün yapımı 2001'de tamamlanmıştı (AP)
Tartışmaların odağındaki Yi Peng 3'ün yapımı 2001'de tamamlanmıştı (AP)

Baltık Denizi'nde Finlandiya, Almanya, İsveç ve Litvanya arasında bağlantı kuran denizaltı telekomünikasyon kablolarının kopmasıyla sabotaj şüpheleri artıyor. Ancak uzmanlara göre gözlerin Çin'e çevrilmesi için henüz erken.

Olayla ilgili inceleme yürüten İsveç ve Danimarka, kabloların kopmasından sorumlu olabileceği gerekçesiyle Çin'e ait bir kargo gemisine odaklanıyor.

Danimarka Savunma Komutanlığı'ndan 20 Kasım'da yapılan açıklamada Çin merkezli Ningbo Yipeng şirketine ait Yi Peng 3 adlı geminin yakın takibe alındığı bildirilmişti. 

Salıyı çarşambaya bağlayan gece Danimarka ve İsveç arasındaki Kattegat Boğazı'nda demirleyen geminin, pazarı pazartesiye bağlayan gece "C-Lion 1" kablo hattının yakınlarında görüldüğü aktarılmıştı. İsveç polisi de dün incelemelerde Yi Peng 3'e odaklanıldığını duyurmuştu.

Fransa'nın kamu yayıncısı France 24'ün paylaştığı uydu takip verilerine göre, Rusya'nın St. Petersburg şehrinden Mısır'ın başkenti Kahire'ye giden kargo gemisi, Finlandiya ve Almanya arasında uzanan C-Lion 1 kablosu kesildiğinde bölge civarındaydı. Geminin daha sonra rotasını değiştirerek İsveç ve Litvanya arasında uzanan BCS kablosunun yakınına gittiği ve bu kablonun da arızalandığı belirtiliyor. 

ABD'nin Ukrayna'ya Rus topraklarına uzun menzilli füzelerle saldırma izni vermesinin ardından yaşanan olay, Avrupa'da sabotaj paniği yarattı. Gözler Çin ve Rusya'ya çevrildi.

Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius, "Kimse bu kabloların kazara koptuğuna inanmıyor" demişti. Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen de durumun "sabotaj olduğu ortaya çıkarsa şaşırmayacağını" söylemişti.

Diğer yandan France 24'ün görüştüğü uzmanlar, olayda Çin'in suçlanmasının riskli bir hamle olduğunu söylüyor.

Kopenhag Üniversitesi'nden deniz güvenliği uzmanı Christian Bueger, Çin'in olayla ilgili olduğuna dair henüz hiçbir kanıta rastlanmadığını hatırlatarak, Pistorius'un açıklamasının "erken ve şaşırtıcı" bulduğunu belirtiyor ve ekliyor: 

Böyle bir açıklama, Almanya'nın diplomatik manevra için hareket alanını kısıtlıyor. Almanya savunma bakanı, açıkça Çin'i Alman altyapısına sabotaj yapmakla suçluyor.

Bueger, Çin'in Rusya'yı desteklemek için Avrupa sularında hibrit savaş taktikleri kullandığının tespit edilmesi halinde bunun "daha önce duyulmamış, çok provokatif ve şaşırtıcı bir şey olacağını" söylüyor.

Birleşik Krallık'taki Lancaster Üniversitesi'nden Basil Germond, Baltık Denizi'nin hibrit savaş stratejileri için uygun bir bölge olduğuna dikkat çekerek, "Burada şüpheli ve kötü niyetli faaliyetleri önlemek zor" diyor. 

Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov iddialara tepki göstererek şunları söylemişti: 

Hiçbir sebep yokken her şey için Rusya'yı suçlamaya devam etmek oldukça saçma.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Jian da gemilerin sıkı kanunlarla denetlendiğini ve yasalara uygun şekilde hareket ettiğini savunmuştu. 

Britanya'nın tanınmış gazetelerinden Financial Times, geminin ait olduğu Ningbo Yipeng firmasıyla iletişime geçmişti. Şirket, Pekin yönetiminin kendilerinden "incelemeye katkı sağlamalarını istediğini" bildirmiş, daha fazla detay paylaşmamıştı.

Independent Türkçe, France 24, Financial Times