Su Krizi: Irak kamuoyu Türkiye’ye tepkili

Dicle ve Fırat nehirlerinin kuraklığından endişe duyan Iraklılar Ankara'ya karşı protesto düzenliyor

Bağdat'ta dün su kıtlığına karşı yapılan protestolardan bir kesit (AFP)
Bağdat'ta dün su kıtlığına karşı yapılan protestolardan bir kesit (AFP)
TT

Su Krizi: Irak kamuoyu Türkiye’ye tepkili

Bağdat'ta dün su kıtlığına karşı yapılan protestolardan bir kesit (AFP)
Bağdat'ta dün su kıtlığına karşı yapılan protestolardan bir kesit (AFP)

Yüzlerce Iraklı, Salı (18 Temmuz) günü Bağdat’ın el-Kerh bölgesi yanındaki en-Nusur Meydanı'nda Türkiye'nin Irak'a yönelik izlediği politikalara karşı protesto düzenledi. Zirâ bazı uzmanlar, tahminlerine göre, Dicle ve Fırat nehirleri önümüzdeki 10 yıl içerisinde neredeyse tamamen kuruyacağını, dolayısıyla bundan nüfusun da etkileneceğini öngörüyor. 

Ankara’nın su politikasını kınayan sloganlar atan öfkeli göstericiler, Irak makamlarından su sorununu uluslararası platformlara taşımasını, Türk mallarını boykot etmesini talep etti. İki ülke arasındaki ticaretin değeri, yıllık ortalama 15 milyar doları buluyor. Bu rakam, Irak ile komşu bir ülke için en yüksek rakam.

Bağdat, Ankara'nın su payını artırma taleplerine yanıt vermediğinden, ayrıca Türkiye'nin Dicle Nehri'nin kaynak sularında inşa ettiği barajlardan sürekli olarak şikayet ediyor. Ancak sahadaki durum değişmiş değil. Iraklılar ülkedeki nehirlerin, göllerin ve bataklıkların yavaş yavaş kuraklığa doğru gitmesinden dolayı her geçen gün daha çok korkuyor.

Iraklılar, Dicle ve Fırat nehirlerinin, göllerin ve güneydeki bataklıkların seviyesinin düşmesi ve yer yer kuruması ile bu kuraklığın tezahürlerini kendi gözleriyle görüyor.

Türkiye'nin Irak'ın bu yöndeki taleplerine yanıt vermediğini doğrulayan Irak Su Kaynakları Bakanı Avn Diyab Abdullah, son günlerde yaptığı basın açıklamasında, “Irak, söz verilmesine rağmen Türkiye'den salınan su oranında henüz bir iyileşme görmedi. Dicle Nehri'nin seviyesi şuan komşu ülkelerden su salınımının olmaması, bazı çiftçilerin geleneksel sulama yöntemlerini kullanarak sulamaya devam etmeleri ve balık yetiştiricilerinin su israfı nedeniyle önemli bir düşüşe tanık oluyor” vurgusunda bulundu.

Bakan aynı zamanda, “Arka arkaya dört kuraklık mevsiminin ardından sunulan göstergelere göre, yağışlı geçecek olan bir sonraki kış mevsiminde suyun miktarında ve kalitesinde bir iyileşme olabileceğine dair olumlu göstergeler mevcut” ifadelerini kullandı.

SXCD
Bağdat'ta protestoyu izleyen polis güçleri (AFP)

Salı günü düzenlenen protestolar, Türkiye'nin Irak'a yönelik su politikaları üzerinde hemen bir etki yaratmasa da, bilhassa aşırı sıcak yaz aylarında Irak'ta kuraklık ve iklim değişikliğinin ülke üzerindeki etkileri konusunda halkın duyduğu endişeyi yansıtıyor.

Birleşmiş Milletler’e (BM) ait raporlarda, dünyada iklim değişikliğinin etkilerine karşı en savunmasız beş ülke arasında yer alan Irak'ta yaşananların yansımaları konusunda sürekli uyarılar kaydediliyor. BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), geçen hafta Irak ile ilgili son raporunda, güneydeki bataklıkların 40 yılın en yoğun sıcak hava dalgasına tanık olduğu konusunda uyardı. İklim değişikliği ve su kıtlığının Irak'ın güneyindeki bataklıklar ve manda yetiştiricileri üzerindeki tehlikeli sonuçlarıyla ilgili endişelerini dile getiren FAO, “Bataklıklar 40 yılın en yoğun sıcak hava dalgasına tanık oluyor. Fırat Nehri'nden ani bir su kesintisi mevcut. Nehirdeki su seviyesi sadece 56 santimetre. Chibayish bölgesindeki bataklıklarda seviye sıfır ile 30 santimetre arasında değişmekte” ifadelerine yer verdi.

ZXSACDFER
Su seviyesinin düşüşü ardından Dicle Nehri'nden kum çeken işçiler (AFP)

Azalan su seviyelerinin milyonda 6 bin parçayı aşan yüksek tuzluluk seviyelerine neden olması, çiftçilerin, bilhassa manda yetiştiricileri ve balıkçıların endişelenmesine yol açtı. Şarku’l Avsat’ın FAO’dan aktardığına göre Irak hükümeti bataklıkların yaklaşık yüzde 70'inin sudan yoksun olduğunu söylüyor. On yıllardır partizan ve siyasi kargaşa ve rekabetin yaşandığı Irak’taki tüm iller, boğucu bir su krizinden mustarip.



Trump'ın emriyle kapatılan VOA Farsça Servisi'nin çalışanları apar topar geri çağrıldı

İran Kızılayı, İsrail saldırısı nedeniyle yıkılan binaların enkazında arama kurtarma çalışmalarını sürdürüyor (Reuters)
İran Kızılayı, İsrail saldırısı nedeniyle yıkılan binaların enkazında arama kurtarma çalışmalarını sürdürüyor (Reuters)
TT

Trump'ın emriyle kapatılan VOA Farsça Servisi'nin çalışanları apar topar geri çağrıldı

İran Kızılayı, İsrail saldırısı nedeniyle yıkılan binaların enkazında arama kurtarma çalışmalarını sürdürüyor (Reuters)
İran Kızılayı, İsrail saldırısı nedeniyle yıkılan binaların enkazında arama kurtarma çalışmalarını sürdürüyor (Reuters)

Farsça bilen çalışanlarını idari izne çıkaran Amerika'nın Sesi (VOA), İran-İsrail çatışmalarının başlamasıyla personeli apar topar geri çağırdı.

New York Times'ın (NYT) aktardığına göre VOA, İsrail-İran çatışmalarının patlak vermesi üzerine cuma günü Farsça yayınlarını tekrar başlattı. İdari izne çıkarılan onlarca çalışanın geri çağrıldığı aktarılıyor.

NYT'nin incelediği e-postada, Farsça bilen VOA çalışanlarının “derhal görev yerlerine dönmesi” isteniyor.

VOA'nın Farsça haber servisi, yarısı tam zamanlı yaklaşık 100 kişilik personel kadrosuna sahip. Bu kişilerin hepsi, ABD Başkanı Donald Trump'ın kararıyla VOA Farsça servisinin martta kapatılması üzerine idari izne gönderilmişti. NYT, tam zamanlı çalışanların hepsinin tekrar işe çağrıldığını aktarıyor.

Washington tarafından fonlanan VOA'nın Farsça internet sitesi de cuma günü İsrail-İran çatışmasına odaklanan haberlerle güncellendi.

NYT, marttaki kesintilere gidilmeden önce günde 4 saatten fazla Farsça programın İran'a yönelik hazırlandığını bildiriyor.

VOA'da işinden olan gazetecilerden Patsy Widakuswara, “Dünyanın her yerindeki son dakika haberlerine yanıt verebilmemiz için hepimizi geri getirmeliler" diyor.

VOA çalışanları ve bazı medya örgütleri, “hukuka aykırı” olduğu gerekçesiyle Trump'ın kapatma kararını mahkemeye taşımıştı. Hukuki süreç devam ediyor.

İsrail-İran çatışmaları

İsrail dün sabaha karşı başlattığı "Yükselen Aslan" operasyonuyla Tahran başta olmak üzere İran'daki birçok şehre saldırı düzenlemişti. 20'si üst düzey komutan, 6'sı nükleer bilimci en az 78 kişi ölmüştü.

İran'ın bu sabaha karşı balistik füzelerle başlattığı saldırıda da roketler Tel Aviv'in güneyindeki bazı binalara isabet etti. İsrail'in kamu yayımcısı KAN'ın aktardığına göre saldırılarda üç kişi öldü, 172 kişi yaralandı.

İran'ın yarı resmi Mehr Haber Ajansı'na göre İsrail, bugün Tebriz rafinerisi yakınlarına saldırı başlattı. Ayrıca önemli savunma ve askeri üslerin bulunduğu Loristan, Hamedan, Kirmanşah şehirleri de hedef alındı. Henüz ölü ve yaralı sayısı bilinmiyor.

Independent Türkçe, New York Times, CNN