Güney Afrika lideri Ramaphosa: Putin'i tutuklamak "savaş ilanı" demek

Son BRICS zirvesi geçen yıl Çin'de yapılmıştı (Reuters)
Son BRICS zirvesi geçen yıl Çin'de yapılmıştı (Reuters)
TT

Güney Afrika lideri Ramaphosa: Putin'i tutuklamak "savaş ilanı" demek

Son BRICS zirvesi geçen yıl Çin'de yapılmıştı (Reuters)
Son BRICS zirvesi geçen yıl Çin'de yapılmıştı (Reuters)

Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICC) tarafından hakkında yakalama kararı çıkarılan Rusya lideri Vladimir Putin'i tutuklamanın "savaş ilanı" olacağını söyledi.

Ramaphosa, gelecek ay Johannesburg'da yapılacak BRICS zirvesine gelmesi durumunda Putin'i tutuklanması gerektiği yönündeki yasal başvuru kapsamında savunma verdi.

Güney Afrika ana muhalefet partisi Demokratik İttifak (DA), Putin'in ülkeye basar basmaz gözaltına alınması ve ICC'ye teslim edilmesi için yasal başvuruda bulunmuştu.

Güney Afrika lideri, "Rusya görevdeki devlet başkanının tutuklanmasını savaş nedeni olarak göreceğini net bir şekilde iletti. Rusya'yla savaş riskine girmek anayasamıza aykırı" diye konuştu.

Ramaphosa, ayrıca Rus liderin tutuklanmasının Güney Afrika'yı koruma görevinde başarısız olması anlamına geldiğini belirtti.

Putin'in yakalama kararı için muafiyet arayışında olan Pretorya hükümeti, kararın uygulanmasının ülkenin ve devletin güvenliğini tehlikeye atacağı yönünde savunma yaptı.

ICC'ye taraf olan Güney Afrika'nın normal şartlarda yakalama kararını uygulaması ve Putin'i tutuklaması gerekiyor. Ancak BRICS zirvesine ev sahipliği yapacak olan ülkenin Rusya'yla iyi ilişkiler arayışında olduğu biliniyor.

Ramaphosa, Ukrayna savaşının başından bu yana Washington'dan gelen "Moskova'yı kınama" baskısına direnirken, NATO'nun doğuya doğru genişlemesinin krizi tetiklediğini söylemişti.

Ülke basını Ramaphosa'nın yardımcısı Paul Mashatile'nin, Kremlin'den Putin'in ülkeye gelmemesini istediğini iddia etmişti.

Kremlin'den cuma günü yapılan açıklamadaysa Putin'in henüz konuyla ilgili kararını vermediği belirtildi. Çin, Brezilya ve Hindistan liderlerininse zirveye katılması bekleniyor.

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Rusya lideri Vladimir Putin hakkında Ukrayna'daki çatışma bölgelerinde yaşayan çocukların Rusya'ya kaçırıldığı suçlamasıyla yakalama kararı çıkarmıştı.

Independent Türkçe, RT, Kyiv Post



ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
TT

ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)

ABD, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na (Gaza Humanitarian Foundation/GHF) 500 milyon dolar fon sağlamayı planlıyor. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla Reuters'a konuşan yetkililer, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın GHF'ye gönderilecek parayı ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) fonundan alacağını söylüyor. 

ABD Başkanı Donald Trump, USAID'in faaliyetlerinin askıya alınacağını ve kuruluşun Dışişleri Bakanlığı bünyesine taşınacağını şubatta duyurmuştu.

Kaynaklar, yardımın İsrail tarafından talep edildiğini belirtiyor. Buna göre Tel Aviv yönetimi Washington'la iletişime geçerek GHF'nin 180 günlük faaliyet masraflarının karşılanmasını istedi. 

Gazze'de geçen ay yardım dağıtmaya başlayan ABD ve İsrail destekli kuruluş, çalışmalarını bağımsız şekilde yürüttüğünü savunuyor. Ancak İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın çarşamba günkü haberinde, Binyamin Netanyahu yönetiminin GHF'ye 700 milyon Yeni İsrail Şekeli (yaklaşık 8 milyar TL) fon sağladığı öne sürülmüştü. İsrail Başbakanlık Ofisi ve radikal sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise iddiaları yalanlamıştı. 

GHF'nin Gazze'deki faaliyetleri, İsrail bombardımanı altındaki bölgede kaosu daha da artırdı. Reuters'ın aktardığına göre 1-3 Haziran'da GHF'nin yardım noktalarında yaşanan saldırılarda en az 80 Filistinli öldürüldü. AA'nın rakamlarına göre gıda yardımı almak isterken İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 27 Mayıs'tan bu yana 115’e yükselirken yaralı sayısı 580’i geçti.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki yardım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. 

İsrail ordusuysa sivillere doğrudan ateş edilmediğini ve düzenin sağlanması için uyarı atışı yapıldığını öne sürüyor.

Tartışmalı yardım kuruluşunun CEO'su Jake Wood, tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleriyle uyumlu bir şekilde işini yapmasının imkansız olduğunu vurgulayarak 25 Mayıs'ta istifasını açıklamıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Times of Israel