Yunanistan, son yarım yüzyılın en sıcak hafta sonuna hazırlanıyor

Atina'daki Akropolis, turistlerin ziyaret noktalarının başında geliyor. (AP)
Atina'daki Akropolis, turistlerin ziyaret noktalarının başında geliyor. (AP)
TT

Yunanistan, son yarım yüzyılın en sıcak hafta sonuna hazırlanıyor

Atina'daki Akropolis, turistlerin ziyaret noktalarının başında geliyor. (AP)
Atina'daki Akropolis, turistlerin ziyaret noktalarının başında geliyor. (AP)

Yunanistan'ın resmi televizyon kanalında cuma günü yapılan açıklamaya göre hafta sonu, temmuz ayını ‘son elli yılın en sıcak ayı’ yapacak sıcaklıklara tanık olacak. Açıklamada bulunan meteoroloji uzmanı, ülkenin önümüzdeki hafta da devam etmesi beklenen bir sıcak hava dalgasına tanık olduğunu bildirdi.

Ulusal Meteoroloji Servisi cuma günü öğleden sonra Atina bölgesindeki Attika'da 41 santigrat derece, ülkenin merkezindeki Teselya'da ise 44 santigrat derece sıcaklık kaydetti.

Fotoğraf Altı: Akropolis bölgesindeki turistler, yüksek sıcağa maruz kalıyor. (AP)
Akropolis bölgesindeki turistler, yüksek sıcağa maruz kalıyor. (AP)

İboya adasında 46 yaşındaki bir adam cuma günü hastaneye kaldırıldıktan sonra vücut ısısının 40 santigrat dereceye ulaşması nedeniyle yaşamını yitirdi.

Shakilda hastanesi tarafından yapılan açıklamada, ‘muhtemel ölüm nedeninin çok yüksek sıcaklıklara maruz kalmanın ardından geçirdiği kalp ve solunum yetmezliği olduğu’ belirtildi.

Pazar günü sıcaklığın Atina'da 44 santigrat dereceye, Teselya'da ise 45 santigrat dereceye yükselmesi bekleniyor.

Devlet televizyon kanalı ERT'de meteoroloji uzmanı olan Panayotis Yannopoulos “Bu hafta sonu muhtemelen son 50 yılın en yüksek temmuz sıcaklıkları kaydedilecek” dedi. “Atina'da sıcaklıklar Temmuz sonuna kadar 6 ila 7 gün boyunca 40 santigrat derecenin üzerinde olacak” diyen Yannopoulos, bunun yaz sıcağına alışkın bir Avrupa başkenti için bile olağanüstü uzun bir süre olduğuna dikkat çekti.

Özel televizyon kanalı Mega’da meteoroloji uzmanı olarak çalışan Yannis Kalianos ise bu sıcak hava dalgasını ‘uzun ve güçlü’ olarak tanımladı. “Son tahminlere göre sıcak hava dalgası önümüzdeki perşembe ve cuma günlerine, 27 ve 28 Temmuz'a kadar devam edebilir” açıklamasında bulundu.

Fotoğraf Altı: Atina'nın batısındaki Loutraki sahili. (AP)
Atina'nın batısındaki Loutraki sahili. (AP)

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre uzman, saatte 60 kilometreye varan kuzey rüzgarlarının pazar ve pazartesi günü yangınlara yol açabileceği uyarısı yaptı.

Kültür Bakanlığı'na göre, yoğun sıcak hava dalgası karşısında Atina'daki Akropolis de dahil olmak üzere Yunanistan'daki tüm arkeolojik alanlar pazar gününe kadar sıcaklığın en yüksek olduğu saatlerde kapalı kalacak.

Çalışma Bakanlığı şirketlere uzaktan çalışmayı teşvik etmeleri çağrısında bulunurken, Sağlık Bakanlığı gün içinde gereksiz seyahatlerden kaçınılmasını tavsiye etti.

Orman yangınları

Diğer yandan Sivil Savunma Bakanı Vassilis Kikilias ERT aracılığıyla yaptığı açıklamada “Önümüzde üç zor gün var. Dikkatli olmalıyız!” dedi.

İtfaiye ekipleri ise hafta başından bu yana özellikle Atina yakınlarında çıkan düzinelerce orman yangını sonrasında koşulların iyileştiğini ancak hala ülke genelinde 79 yangını kontrol altına almak için mücadele ettiklerini bildirdi.

Fotoğraf Altı: Atina'nın 80 km batısındaki Loutraki'de bir araç ve ve bir araba yüksek sıcaklıklar nedeniyle yandı. (AP)
Atina'nın 80 km batısındaki Loutraki'de bir araç ve ve bir araba yüksek sıcaklıklar nedeniyle yandı. (AP)

Ekiplerin sözcüsü Vassilios Vatrakoiannis cuma akşamı düzenlediği basın toplantısında “Ülke genelinde 52 yeni yangınla zor bir gün daha geçirdik. Bu hafta sonuna kadar yüksek alarm durumu devam edecek” dedi.



Güney Asya'da kırılgan barış

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Güney Asya'da kırılgan barış

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Kaswar Klasra

Hindistan ve Pakistan arasında, Hindistan yönetimindeki Keşmir'de gerçekleşen yeni bir terör saldırısıyla tetiklenen son şiddet patlaması, dünyanın dikkatini Güney Asya'daki gergin cephe hatlarına yeniden odakladı. ABD öncülüğündeki uluslararası arabuluculuk çabaları, iki nükleer silahlı komşuyu savaşın eşiğinden geri çekmeyi başarmış olsa da, bu ihtiyatlı sakinlik kalıcı bir barış olarak kabul edilemez.

İki ülke arasındaki anlaşmazlığın merkezinde yer alan Keşmir anlaşmazlığına bir çözüm bulunmaması nedeniyle, bölge 1 milyardan fazla insanın hayatını tehdit eden bir gerilimi tırmandırma döngüsünün esiri olmaya devam ediyor.

Bu hadise, on yıldan kısa bir sürede yaşanan üçüncü büyük tırmandırma sayılıyor ve her dalga bir öncekinden daha tehlikeli. Hindistan'ın Pakistan topraklarında faaliyet gösteren militanları sorumlu tuttuğu Pahalgam'daki saldırı, her iki taraftaki askeri tesisleri hedef alan bir dizi füze ve insansız hava aracı saldırısını tetikledi. Gerginliğin tırmanma hızı ve yoğunluğu, durumun kırılganlığını ve yarımadanın büyük bir felakete kaymaya hazır olduğunu teyit ederek, tehlike seviyesini yükseltti. Önceki örneklerde olduğu gibi, ABD, krizi kontrol altına almak için arabuluculu olarak müdahalede bulundu. Kendisine duyurulmayan Çin ve Körfez çabaları da destek verdi.

Bu model tanıdık hale geldi; Keşmir'de bir terör olayı gerçekleşiyor, onu Hindistan’ın yanıtı,  ardından Pakistan'ın askeri yanıtı takip ediyor.

Şarku’l Avsat’ın Al Majalla’dan aktardığı analize göre Son şiddet dalgasını diğerlerinden ayıran husus yalnızca yoğunluğu değil, aynı zamanda kullanılan savaş araçlarının gelişmişliğiydi. Her iki taraf da geleneksel askeri güç kullanımının yanı sıra siber operasyonlara ve insansız hava araçlarına başvurdu. Bu çatışma, yapay zekanın, otonom insansız hava araçlarının ve siber savaşın savaş alanını yeniden şekillendirmeye başladığı Güney Asya'nın askeri tarihinde yeni bir bölümü işaret ediyor. Bununla birlikte, siyasi söylem durgun kaldı ve önemli bir dönüşüme sahne olmadı.

 Hindistan, çok daha büyük olan ekonomisi ve Batı'ya giderek daha yakın hale gelmesi sebebiyle stratejik bir ivmeye sahip olduğunu hissedebilir, fakat devam eden istikrarsızlık büyük hedeflerini tehdit ediyor. Tedarik zincirlerini Hindistan'a taşımayı düşünen küresel şirketler, çalkantılı bir bölgesel tablo karşısında tereddüt ediyor. Kalkınma veya kuzeydeki Çin tehdidi ile yüzleşmede kullanılabilecek kaynaklar kronik sınır krizi tarafından tüketiliyor. Dahası, Keşmir'de devam eden huzursuzluk, yerel halkı devletten daha da uzaklaştırıyor ve Yeni Delhi'nin son vermeye çalıştığı ayaklanmayı körüklüyor.

Pakistan’a gelince, yüksek gerilimin maliyeti onun için daha ağır. Uluslararası kredilere bağımlı ve yakın zamanda terörizm finansmanı artırılmış izleme listesinden çıkarılan kırılgan ekonomisi, her tırmandırmada ağır kayıplar yaşıyor.

Pakistan'ın Pahalgam saldırısıyla ilgili ortak soruşturma teklifi -Hindistan'ın bu tür girişimleri tekrar tekrar reddetmesine rağmen- ciddiye alınmayı hak ediyor. Bu tür konularda şeffaflık ve iş birliği, karşılıklı şüphe döngüsünü kırmaya yardımcı olabilir. Hindistan gerçekten sadece geçici bir ateşkes değil, uzun vadeli bir barışı hedefliyorsa, yanlış değerlendirme riskini azaltacak mekanizmalar kurmak için İslamabad ile ciddi bir diyaloğa girmelidir.

Sadece krizleri yönetmek yerine, iki ülke çatışmanın kökenlerini ele alma gibi daha zor bir göreve girişmelidir. Nükleer silaha sahip iki komşu arasındaki son gerginlik, Keşmir sorununun acilen ele alınması gereken bir nükleer patlama noktası olduğunu teyit etti. Bu kriz Hindistan ve Pakistan'daki 1 milyardan fazla insanın hayatını tehdit ediyor.

Uluslararası aktörler, özellikle de Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ve Körfez ülkeleri, doğrudan askeri iletişim kanalları da dahil olmak üzere etkili bir kriz yönetim mekanizmasının kurulması için bu anı değerlendirmelidir

Pakistan, Keşmir sorununun çözümünün ancak diyalog yoluyla mümkün olduğunu kabul ederken, Hindistan askeri baskının siyasi bir çözüme alternatif olmadığını kabul etmelidir. Keşmir'de adil ve kalıcı bir çözüm sadece bölgeyi istikrara kavuşturmakla kalmayacak, aynı zamanda onlarca yıldır arzu edilen ekonomik ve ticari iş birliğinin ve ilişkilerin normalleşmesinin önünü açacaktır.

Dış baskıyla durdurulan son turun sonucu, sahadaki gerçekleri değiştirmedi. Her iki tarafın askeri kuvvetleri halen yüksek alarm durumunda ve resmi bir barış anlaşması imzalanmadı. Ancak, her iki başkent de kısa vadeli taktik hesapların ötesine geçmeye karar verirse, bu tırmandırma bir dönüm noktası olabilir.

Uluslararası aktörler, özellikle de Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ve Körfez ülkeleri, doğrudan askeri iletişim kanalları, bağımsız soruşturma organları ve şeffaflığa yönelik karşılıklı taahhütler de dahil olmak üzere etkili bir kriz yönetim mekanizmasının kurulması için baskı yapmak üzere bu anı değerlendirmelidir. Aynı şekilde Pakistan ekonomisini ticaret ve yatırım teşvikleri yoluyla desteklemek, alışılmadık yöntemlere olan bağımlılığını azaltabilirken, Hindistan'ın daha ölçülü bir duruşu Keşmirliler ile genel olarak bölgenin sakinleri arasındaki güveni yeniden inşa edebilir.

Bu ganimet için yapılmış bir savaş değildi ve taraflardan hiçbiri zafer kazanmadı. Aksine bu savaş, Güney Asya'nın uçurumun eşiğinde olduğunun acı bir hatırlatıcısı ve Delhi ile İslamabad liderlerine kalıcı bir barış için gereken sıkı ve zorlu çalışmaya başlamaları yönünde acil bir çağrıydı.