ABD’nin elindeki büyük koz: Beşinci nesil silahlar

Beşinci nesil silahlar nelerdir? ABD kuvvetleri neden bunlara ihtiyaç duyuyor?

F-35 hayalet uçağı (Reuters)
F-35 hayalet uçağı (Reuters)
TT

ABD’nin elindeki büyük koz: Beşinci nesil silahlar

F-35 hayalet uçağı (Reuters)
F-35 hayalet uçağı (Reuters)

Bu günlerde savaş uçakları havalandığında, çoğu 1991’deki Körfez Savaşı öncesine dayanan, 1990’lar ve 2000’lerin başına kadar uzanan silah türleri taşıyor.

Düşmanların hava savunma silahları, Körfez Savaşı’ndan bu yana çok gelişti. 30 yıl önce düşmanın çok hızlı füzeleri düşürmesi, yanıltması veya sıkıştırması imkansızken artık bu mümkün hale geldi. Potansiyel düşmanların elinde uzun menzilli, yüksek doğruluklu hava savunma radarları bulunuyor ve sayıları giderek artıyor ayrıca yeni önleme silahları, iyi korunan hedeflere bombardıman yapılmasını son derece zor bir hale getiriyor.

Şarku’l Avsat’ın ABD Hava ve Uzay Kuvvetleri dergisinden aktardığı habere göre Hava Kuvvetleri Muharebe Komutanlığı komutanı General Mark Kelly Ekim 2021’de “Beşinci nesil uçaklarımıza uyması için beşinci nesil silahlara ihtiyacımız var” dedi.

Kelly, hayalet uçak özelliğine sahip olan ve bilgi düzeyinde uyumlu olmak üzere entegre sensörlerden gelen verilere sahip olan F-22, F-35 ve B-2 gibi beşinci nesil uçakların hala dördüncü nesil uçak mühimmatı taşıdığını belirtti. Ayrıca “Modern hayalet uçakların imkanlardan tam olarak istifade edilmesini sağlayacak mühimmat istiyoruz” ifadelerine yer verdi.

Emekli ABD Hava Kuvvetleri Albay Mark Genzinger, “Hava Kuvvetlerinin başı gerçekten dertte” dedi.

Genzinger “Hava Kuvvetleri filosunun sayısı az, yeterli menzilde çalışmıyor ve silahları, hazırlanması gereken çatışmaların doğasına kıyasla yeterince öldürücü değil” açıklamasında bulundu.

Ayrıca “ABD Hava Kuvvetleri, kısa menzilli avcı uçakları, uzun menzilli bombardıman uçakları ve insansız destek uçaklarının en uygun kombinasyonunun yanı sıra yüklerinin ne olması gerektiğini ve ne kadar uzağa uçmaları gerektiğini bulmaya çalışıyor” ifadelerini kullandı.

Ayrıca sorunun silah cephaneliğinde de ortaya çıktığına dikkat çekerek “Hassas güdümlü mühimmat stoklarımız var, ancak bunlar bir çatışmada kullanım için küçük ve kısa menzilli olma eğilimindeler” dedi.

Genzinger “Hava Kuvvetleri, hassas güdümlü bir merminin menzili, savaş başlığının boyutu, hızı ve maliyeti arasında en uygun dengeyi arıyor” ifadelerini kullandı. Hizmetteki askeri yetkililerin, araştırma merkezlerinin ve askeri endüstrilerdeki uzmanların yorumlarına göre, ‘beşinci nesil silahlar’ aşağıdakiler de dahil olmak üzere bir dizi özellik taşıyor:

Gizlenme

Beşinci nesil silahlar modern hava savunma sistemlerinden gizlenebiliyor, gözle veya elektronik yollarla kolaylıkla tespit edilemezken, hedefine ulaşana kadar gizlenerek elektronik saldırılara karşı hareket esnekliğine sahip oluyor.

Hız

Beşinci nesil silahlar çok hızlı, bu yüzden tespit edilseler bile hedefe ulaşmadan düşürülemiyor. Hipersonik füzelerin üretimin fikri de buna dayanıyor.

Daha uzun menzil

Bu silahları hedeften çok uzak mesafelerden ateşlemek, yakın mesafeden düşman savunmasından kaçınmak için zorunlu oluyor.

Daha küçük hacim

Hayalet uçaklar, füze ne kadar küçükse, içinde o kadar çok sayıda füze taşıyabiliyor. Dolayısıyla, daha küçük mühimmatlar geliştirmek, ABD Hava Kuvvetlerinin savaş uçakları geliştirmesine de yardımcı oluyor.

İş birliği

Beşinci nesil silahlardan bazıları kendi aralarında koordine olarak hedefleri mümkün olan en iyi sırayla vurabilirken, düşmanın tükenmesi ile gizlenmiş gerçek hedefi de bombalayabiliyor. Hava Kuvvetleri, bu ‘kitlesel hücumun’ birkaç türü için testler yapıyor.

Albay Mark Genzinger “Pasifik’te savaş çıkarsa, bombalanacak binlerce hedef olacak bu nedenle maliyetini karşılayabildiğimiz çok sayıda silaha sahip olmalıyız” dedi.

Genzinger “Bir tanesi 2 milyon dolara mal olan füzelerimiz var, havadan fırlatılan hipersonik füze 14 milyon dolara, yerden fırlatılan hipersonik füze 40 ila 50 milyon dolara mal oluyor, bu silahlar ekonomik olarak uygun değil. Yüksek maliyetli füzeler, çok yüksek değerli bir hedefi kısa bir operasyon süresinde bombalamak için uygun olabilir ancak askeri bir hamle için uygun mühimmat olamazlar” ifadelerini sözlerine ekledi.

Genzinger, ABD Hava Kuvvetlerinin 10 ila 14 günlük orta yoğunlukta bombalama için yeterli cephaneye sahip olduğunu tahmin ediyor.



Uzmanlar toplantısı Washington-Tahran müzakerelerini kritik bir aşamaya taşıyor

İran Lideri Ali Hamaney Tahran'da düzenlenen yas toplantısında (İran dini liderlik web sitesi)
İran Lideri Ali Hamaney Tahran'da düzenlenen yas toplantısında (İran dini liderlik web sitesi)
TT

Uzmanlar toplantısı Washington-Tahran müzakerelerini kritik bir aşamaya taşıyor

İran Lideri Ali Hamaney Tahran'da düzenlenen yas toplantısında (İran dini liderlik web sitesi)
İran Lideri Ali Hamaney Tahran'da düzenlenen yas toplantısında (İran dini liderlik web sitesi)

İki ülke arasındaki müzakerelerin üçüncü turunun arifesinde ABD Başkanı Donald Trump, durumu geçici olarak niteleyen ve olayların seyrini değiştirme uyarısında bulunan Dini lider Ali Hamaney'in aksine İran ile anlaşma olasılığı konusunda tehdit ve diplomasi arasında ikili mesajlar verdi.

Washington ve Tahran'dan müzakereciler iki hükümeti temsil eden uzmanlar eşliğinde teknik görüşmelere başlamak üzere Cumartesi günü Umman'a gidiyor, ancak anlaşmanın niteliği henüz net değil ve uranyum zenginleştirmenin azaltılması ya da tüm nükleer programın tasfiyesi konusunda bir anlaşmazlık ortaya çıkabilir.

İki ülke arasında bilinen son doğrudan müzakereler eski ABD Başkanı Barack Obama döneminde, 2015 nükleer anlaşmasına giden diplomatik çabalar sırasında gerçekleşmişti.

fgtrhyjuı
Trump Virginia'da gazetecilere el sallıyor - 24 Nisan 2025 (AP)

Geçtiğimiz hafta iki tarafın olası bir anlaşmanın çerçevesini belirleme konusunda mutabık kaldığı dolaylı ABD-İran görüşmelerinin ardından bugün (Cuma) Time dergisine verdiği mülakatta Trump şunları söyledi:  “İran ile bir anlaşma yapacağımızı düşünüyorum.” ABD'li bir yetkili görüşmelerde “çok iyi ilerleme” kaydedildiğini söyledi.

İran'ın dini lideri Ali Hamaney ya da Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile görüşmeye açık olup olmadığı sorusuna Trump olumlu yanıt verdi

İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine saldırısını kendisinin engellediği yönündeki iddiaları ise reddeden Trump, "Hayır, bu doğru değil. Onları durdurmadım. Ama onlara rahat hareket edebilecekleri bir ortam da sunmadım. Çünkü bir saldırıya gerek kalmadan anlaşma sağlayabileceğimize inanıyorum. Belki de saldırmak zorunda kalacağız. Çünkü, İran’ın nükleer silah sahibi olmasına izin verilmeyecek." diye konuştu. Ülkesinin bir anlaşmaya varamazsak İsrail'in İran'a karşı başlatacağı olası bir savaşa gönüllü olarak katılabileceğini belirten Trump “Bir anlaşmaya varamazsak ben ön saflarda yer alacağım" dedi.

Hamaney: Geçici bir durum

İran lideri Ali Hamaney ülkesi ile ABD arasındaki görüşmeleri “geçici bir durum” olarak nitelendirdi. Perşembe akşamı Tahran'da düzenlenen matem töreninde konuşan Hamaney, “Bu durum kalıcı değil ve ikiyüzlülüğün bu egemenliği kalıcı bir kader değil, ilahi bir kader içinde geçici bir kaderdir” dedi.

Hamaney sözlerine şöyle devam etti: “Zaman zaman düşüncesiz sözlerimiz, yersiz itirazlarımız, sabırsızlığımız, duruma ilişkin yanlış analizlerimiz tüm bunlar olayların seyrini değiştirebilecek ölçüde, bazen tarihi bir etkiye sahip olabilir. Bu nedenle son derece dikkatli ve özenli olmalıyız.”

Hamaney'in ve Trump'ın açıklamaları arasında anlaşmanın mahiyeti belirsizliğini koruyor ancak anlaşmazlıklar İran'ın zenginleştirme kabiliyetinden tamamen mahrum bırakılması mı yoksa sivil ve barışçıl nükleer programlar için belirli miktarda düşük düzeyde zenginleştirilmiş uranyum kullanmasına izin verilmesi mi gerektiği üzerinde yoğunlaşıyor.

dfrgthyu
İran Lideri Ali Hamaney Tahran'da bir yas töreni sırasında (Hamaney web sitesi)

Şarku'l Avsat'ın New York Times'tan aktardığı habere göre Umman'daki teknik toplantıların üçüncü turu, “Trump yönetimi İran'la nükleer bir anlaşma için kabul edilebilir asgari eşiği henüz belirlemeden” başlayacak.

Bu hafta Dışişleri Bakanı Marco Rubio, gazeteci Barry Weiss'e verdiği bir podcast röportajında bu anlaşmazlığa yeni bir yorum getirdi: “Eğer İran sivil bir nükleer program istiyorsa, diğer pek çok ülke gibi zenginleştirilmiş materyal ithal ederek bu programa sahip olabilir.”

Trump'ın 2018'de çekildiği 2015 anlaşması kapsamında İran'ın enerji ve tıbbi amaçlarla düşük seviyeli uranyum zenginleştirmesine izin verilmişti.

Hassas bir aşama

İran medyasına göre Washington ve Tahran arasındaki müzakereler “hassas bir aşamaya” giriyor. Devlet televizyonu Cuma günü Maskat'a giden İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi'nin ABD ile dolaylı nükleer müzakerelerde ilerlemenin ABD'nin iyi niyet ve ciddiyet göstermesine bağlı olduğunu söylediğini bildirdi.

Arakçi Çarşamba günü yaptığı açıklamada müzakerelerin doğru yönde ilerlediğini ancak nihai bir yargıya varmak için henüz erken olduğunu söylemişti.

asdfrg
ABD özel temsilcisi Steve Witkoff Paris'teki Elysee Sarayı'nda- 17 Nisan 2025 (AP)

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, Arakçi'nin ABD ile dolaylı müzakereler yürütmek üzere diplomatik ve teknik uzmanlardan oluşan bir heyetin başında Cuma akşamı Maskat'a gittiğini açıkladı.

Bekayi iki taraf arasında, her iki ülkeden üst düzey müzakerecilerin katılımıyla teknik ve uzman düzeyinde bir toplantı yapılması konusunda mutabakata varıldığını kaydetti.

İranlı sözcü müzakerelerde ilerleme kaydedilebilmesi için karşı tarafın iyi niyet, ciddiyet ve gerçekçi olması gerektiğini vurguladı.

Uzmanlar turu

Washington ve Tahran'dan hükümet uzmanları Cumartesi günü Maskat'ta yapılacak görüşmelerin merkezinde yer alacak ve görüşmelerde daha ince teknik ayrıntılara geçilecek. Tasnim haber ajansının bildirdiğine göre İran heyetine Siyasi İşlerden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Mecid Mecid Tahterevançi ile Hukuk ve Uluslararası İşlerden Sorumlu Bakan Yardımcısı Kazım Garipabadi başkanlık edecek.

ABD ekibi ise Dışişleri Bakanlığı ve Hazine'nin yanı sıra istihbarat servisleri de dahil olmak üzere çeşitli bakanlıklardan yaklaşık 12 temsilciden oluşuyor. New York Times'ın haberine göre ekip bu hafta ilk kez Dışişleri Bakanlığı'nda bir araya gelerek yönetimin İran'a yönelik taleplerinin Başkan Donald Trump'ın kararını bekleyen henüz tanımlanmamış parametrelerini görüştü.

Politico'ya göre ABD ekibine Dışişleri Bakanlığı'nda politika planlama direktörü olan Michael Antoine liderlik edecek.

ABD basınına göre Trump'ın Make America Great Again ((Amerikayı Yeniden Harika Yap) kampanyasının destekçilerinden olan ve Trump'ın ilk yönetiminde de görev yapan Antoine'ın nükleer konularda bilinen bir uzmanlığı bulunmuyor ancak Antoine iki ülke arasında 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmanın güçlü bir muhalifi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, Antoine'ın neden bu görev için seçildiği sorusuna “Orada olması gerektiği için orada” yanıtını verdi.